Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Topçu, Türkiye-Azerbaycan Dostluğunu Değerlendirdi
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, “Türk İslam dünyasındaki, her insan birbirinin kardeşidir, biz aynı ana babanın çocuklarıyız. Bir ev düşünün aynı anadan aynı babadan 7-8 tane çocuk vardır, bunların ikisi ikizdir. Azerbaycan ve Türkiye ikiz kardeştir” dedi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yalçın Topçu, “Türk Dünyasının Kahraman Askeri İbad” projesi kapsamında, düzenlenen söyleşiye katıldı.
Azerbaycan’ın Karabağ bölgesinde gerçekleştirilen işgalin tüm dünyanın meselesi olduğuna değinen Topçu, “Karabağ işgali sadece Bakü’nün meselesi değil. Karabağ’da haksız bir tecavüz ve işgal var. Bugün NATO Parlamenterler Toplantısı vardı. İstanbul’daydı bu toplantı, orada bizim Dışişleri Bakanımız Ermeni Milletvekili’nin hayasızca sorduğu bir soruya parlamentonun içinde, basının önünde çok güzel bir cevap verdi. ‘Evet siz demokrasi havarisi kesilirsiniz ama sizin de üyesi olduğunu altında imzanız olan bütün uluslar arası kuruluşların Karabağ topraklarının işgal altında olduğunu söylemesine rağmen siz hayasızca bu işgalden vazgeçmezsiniz. Biz size sizi fakirlikten kurtaralım dedik. Siz neden Azerbaycan’da işgal etiğimiz toprakları şart koşuyorsunuz dediniz. Biz dedik ki Azerbaycan bizim kardeşimizdir. Azerbaycan’ın meselesi bizim meselemizdir’ dedi.
Mesele bu, benim ikiz kardeş benzetmem de bu. Türk İslam dünyasındaki, her insan birbirinin kardeşidir, biz aynı ana babanın çocuklarıyız. Bir ev düşünün aynı anadan aynı babadan 7-8 tane çocuk vardır, bunların ikisi ikizdir. Azerbaycan ve Türkiye ikiz kardeştir” şeklinde konuştu.
“Azerbaycan’ın eline diken batsa Ankara yüreğinde hisseder, Ankara’nın eline diken batsa Bakü yüreğinde hisseder”
Türkiye ve Azerbaycan arasındaki kardeşlik ilişkilerin kamuoyunda da net bir şekilde görüldüğünü vurgulayan Topçu, İlham Aliyev’in uluslar arası bir toplantıda dile getirdiği ‘Türkiye burada yok ama ben varım burada’ sözüne atıfta bulunarak, Azerbaycan’ın eline diken batsa Ankara’nın yüreğinde hissedeceğini, Ankara’nın eline diken batsa Bakü’nün yüreğinde hissedeceğini söyledi.
Topçu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu hassasiyeti her fırsatta dile getirdiğin, vurguladı.
“Karabağ sadece Bakü’nün meselesi değil”
Karabağ ve Hocalı için Türkiye ve Azerbaycan halkının gösterdiği dayanışmayı bir asır önce da Çanakkale Savaşı sırasında gösterildiğini belirten Topçu, “Karabağ sadece Bakü’nün meselesi değil ki Karabağ, kendini demokratik, hür olarak topluma sunan bütün devletlerin meselesi çünkü 20‘inci yüzyıl tükendi, hala daha orada bir işgale göz yumuluyor. Azerbaycan topraklarının yüzde 20’si işgal altında ve o işgal sırasında bir soykırım yaptılar Hocalı’da. Bu da bütün dünyanın gözleri önünde oldu. Ben Karabağ ve Hocalı’da yaşananları Çanakkale ‘de dedelerimizin yaşadı gibi görüyorum. Çanakkale’de Azerbaycan’dan gelen dedelerimizle yan yana İstanbul’un selameti için şehit düşen kardeşlerimiz var. Aynı şeyi Bakü’ye şehitliğe gittiğiniz zaman Enver Paşa’nın zamanında orada şehit düşen Elazığlıyı, Diyarbakırlıyı görebilirsiniz. Orada mezar taşlarında yazıyor şehitlerimiz” dedi.
“Bizim her acımız ortak olduğu gibi her değerimiz de ortak”
Türkiye ve Azerbaycan’ın acıları paylaştığı kadar değerlerini de paylaştığını dile getiren Topçu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bizim her acımız ortak olduğu gibi her değerimiz de ortak. 15 Temmuz şehitlerini Azerbaycan’daki her ev şehit olarak kabul ediyor ve dualar okunuyor. Anadolu’da her ev Karabağ’da, Hocalı’da şehit olanları her yıl dönümünde rahmetle anıyor ve onların kahramanlarına dua ediyor. İbad kardeşimiz de o kahramanlardan sadece biri ve onun için de İbad sadece Azerbaycanlı kardeşlerimizin kahramanı değil. Türkiye Cumhuriyeti’nin de kahramanı, Türkmenistan’ın da kahramanı hatta Somali’nin kahramanı bizim Ayşelerin bile kahramanı. Nerede bir mağdur varsa oradaki kardeşlerimizin kahramanı. Bu Karabağ’da çarpışanlar için de böyle, Güneydoğu’da teröre karşı çarpışanlar için de böyle, 15 Temmuz’da bayrak inmesin, ezan susmasın diye çarpışanlar için de böyle.”
Kaynak: İHA
Azerbaycan’ın Karabağ bölgesinde gerçekleştirilen işgalin tüm dünyanın meselesi olduğuna değinen Topçu, “Karabağ işgali sadece Bakü’nün meselesi değil. Karabağ’da haksız bir tecavüz ve işgal var. Bugün NATO Parlamenterler Toplantısı vardı. İstanbul’daydı bu toplantı, orada bizim Dışişleri Bakanımız Ermeni Milletvekili’nin hayasızca sorduğu bir soruya parlamentonun içinde, basının önünde çok güzel bir cevap verdi. ‘Evet siz demokrasi havarisi kesilirsiniz ama sizin de üyesi olduğunu altında imzanız olan bütün uluslar arası kuruluşların Karabağ topraklarının işgal altında olduğunu söylemesine rağmen siz hayasızca bu işgalden vazgeçmezsiniz. Biz size sizi fakirlikten kurtaralım dedik. Siz neden Azerbaycan’da işgal etiğimiz toprakları şart koşuyorsunuz dediniz. Biz dedik ki Azerbaycan bizim kardeşimizdir. Azerbaycan’ın meselesi bizim meselemizdir’ dedi.
Mesele bu, benim ikiz kardeş benzetmem de bu. Türk İslam dünyasındaki, her insan birbirinin kardeşidir, biz aynı ana babanın çocuklarıyız. Bir ev düşünün aynı anadan aynı babadan 7-8 tane çocuk vardır, bunların ikisi ikizdir. Azerbaycan ve Türkiye ikiz kardeştir” şeklinde konuştu.
“Azerbaycan’ın eline diken batsa Ankara yüreğinde hisseder, Ankara’nın eline diken batsa Bakü yüreğinde hisseder”
Türkiye ve Azerbaycan arasındaki kardeşlik ilişkilerin kamuoyunda da net bir şekilde görüldüğünü vurgulayan Topçu, İlham Aliyev’in uluslar arası bir toplantıda dile getirdiği ‘Türkiye burada yok ama ben varım burada’ sözüne atıfta bulunarak, Azerbaycan’ın eline diken batsa Ankara’nın yüreğinde hissedeceğini, Ankara’nın eline diken batsa Bakü’nün yüreğinde hissedeceğini söyledi.
Topçu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu hassasiyeti her fırsatta dile getirdiğin, vurguladı.
“Karabağ sadece Bakü’nün meselesi değil”
Karabağ ve Hocalı için Türkiye ve Azerbaycan halkının gösterdiği dayanışmayı bir asır önce da Çanakkale Savaşı sırasında gösterildiğini belirten Topçu, “Karabağ sadece Bakü’nün meselesi değil ki Karabağ, kendini demokratik, hür olarak topluma sunan bütün devletlerin meselesi çünkü 20‘inci yüzyıl tükendi, hala daha orada bir işgale göz yumuluyor. Azerbaycan topraklarının yüzde 20’si işgal altında ve o işgal sırasında bir soykırım yaptılar Hocalı’da. Bu da bütün dünyanın gözleri önünde oldu. Ben Karabağ ve Hocalı’da yaşananları Çanakkale ‘de dedelerimizin yaşadı gibi görüyorum. Çanakkale’de Azerbaycan’dan gelen dedelerimizle yan yana İstanbul’un selameti için şehit düşen kardeşlerimiz var. Aynı şeyi Bakü’ye şehitliğe gittiğiniz zaman Enver Paşa’nın zamanında orada şehit düşen Elazığlıyı, Diyarbakırlıyı görebilirsiniz. Orada mezar taşlarında yazıyor şehitlerimiz” dedi.
“Bizim her acımız ortak olduğu gibi her değerimiz de ortak”
Türkiye ve Azerbaycan’ın acıları paylaştığı kadar değerlerini de paylaştığını dile getiren Topçu, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bizim her acımız ortak olduğu gibi her değerimiz de ortak. 15 Temmuz şehitlerini Azerbaycan’daki her ev şehit olarak kabul ediyor ve dualar okunuyor. Anadolu’da her ev Karabağ’da, Hocalı’da şehit olanları her yıl dönümünde rahmetle anıyor ve onların kahramanlarına dua ediyor. İbad kardeşimiz de o kahramanlardan sadece biri ve onun için de İbad sadece Azerbaycanlı kardeşlerimizin kahramanı değil. Türkiye Cumhuriyeti’nin de kahramanı, Türkmenistan’ın da kahramanı hatta Somali’nin kahramanı bizim Ayşelerin bile kahramanı. Nerede bir mağdur varsa oradaki kardeşlerimizin kahramanı. Bu Karabağ’da çarpışanlar için de böyle, Güneydoğu’da teröre karşı çarpışanlar için de böyle, 15 Temmuz’da bayrak inmesin, ezan susmasın diye çarpışanlar için de böyle.”