Tarihi Mezarları Ve Mezar Taşlarını Koruyamamışız

Alaaddin Camii yerinin geçmişte mezarlık olduğunu ifade eden Nizamettin Arslan, "Bizim Eskişehir’de mezar taşlarının kıymeti bilinmediği için heder edilmiş. Mesela şurada Alaaddin Camii var. Onun etrafı kabristan geçmişte. Fotoğraflarda var. O kabristan kaldırılmış. Ama oradaki mezar taşlarının akıbetini bilmiyoruz. Kürümüşler götürmüşler. Şimdi orada kafeterya gibi bir yer var. Orayı yaparken bile bir kaç çuval kemik çıktı, hayırsever biri onları Seyitgazi’de bir kabristana defnetti. Halen kemik çıkıyor. Şu anda bizim tespit ettiğimiz Odunpazarı mezarında en eski mezar taşı 1700’lere ait. Miladi olarak 1700’lere ait. Yani hicri 1100 küsürlü taşlar var. Mezar taşlarına bugüne kadar gereği gibi ilgi göstermemişiz. Mezar taşları heder olmuş. Yani bizim tarihi belgelerimizin, bir kısmını kendimiz yok etmişiz, bir kısmını yabancılar götürmüş. Bizim için çok değeri yok ama yabancılar için çok büyük değeri var. Ben beş yıldır bu mezarlığa iner çıkarım, ben başladıktan sonra dahi iki üç tane çok güzel örnek kırıldı. Bende sağlam hallerinin fotoğrafı var. Ama kırdılar" dedi.

Muttalip caddesinde bulunan bulunan Büyük Parkın’da eskinden mezarlık olduğunu söyleyen Arslan, "Şimdilerde kaldırdılar, Muttalip caddesinde bir mezarlık var. Yani Muttalip caddesinin sağında, şimdilerde buraya büyük park diyorlar. Oradaki bazı mezar taşlarının bir kısmı yani 8 tanesi falan, yeni mezarlıkta. 3 tanesini de bir vatandaş bir yere götürmüş, bana gösterdi ben de kayıtlı. Biri de bir caminin avlusunda. Yani ben 11 tanesine aelan ulaştım. Yol için falan kaldırılmadı. Yol yine aynı. Kalkma sebebini bilmiyorum yani. Kaldırılmasının 10-15 yıllık bir mazisi var, çok eski değil. Kalkış sebebini, gerekçesini bilmiyorum, ama yeni kalktı orası. Odunpazarı Kurşunluya kadar da iniyor aslında. O ara da kaldırılmış" açıklamasında bulundu.

"MEZAR TAŞLARINDA PARA VAR"

Mezar taşlarını kimlerin ne için kırdığını da açıklayan Arslan, "Yabancılar bizim tarihimizi yok ettirmek için bizi kullanıyorlar. Din düşmanı, millet düşmanı adam, bizim kendi belgemizi bize yok ettiriyor. Kendi elimizle yapıyoruz. Böyle bişey yok. Mezar başlığının içine niye para konulsun? Biz şimdi koyuyor muyuz, 300-500 sene sonra bulsunlar diye mermerin içine para? Bazılarımızın ise çok fazla sofuluğu tutuyor. Bu puttur deyip, kıranlar var. Yani ne dini tam biliyoruz, ne de dinsizliği tam biliyoruz. Ölçüyü hiç tutturamadık" şeklinde konuştu.

"GPS İLE DEDENİZİN KABRİNİ BULABİLİRSİNİZ"

Arslan, kamunun mezar taşlarımızla ilgilenmediğini anlatarak "Son yıllarda şehrimizde görmedim ama Bursa’da belediyeler bu iş ile ilgilenmeye başladı.

Mezar taşlarını tespit ettirip kayıt altına aldırıyorlar. Numaralandırıyorlar ve bunları yayınladılar. Önemli olan bunun kayıt altına alınması. Biz kayıt altına alırken teknolojiden de yararlandık, GPS’leri var. Yani internetten enlem ve boylamlarını da bulduk. Telefona bir program indirdik. Şimdi ne oluyor? Kitaptan siz gördünüz ’aaa bu benim dedemdi’ dediniz. Gittiniz ama taşı bulamadınız. Kırılmış ya da kaybolmuş. Ama bu GPS ile gidip dedenizin kabrini bulabilirsiniz. Bugün teknoloji bunu gerektiriyor. Bunu yapıyoruz. Köylerde de internetin olduğu yerlerde, ulaşabildiğimiz kadarıyla hepsinin GPS’lerini, ebatlarını kaynak olarak alıyoruz. Araştırmacılara yardımcı olalım istedik. Hemde bunlar kayıt altına alınsın. Biz tam mezarın ortasına telefonu koyarak GPS ile enlem ve boylamı tespit ediyoruz. Mezar belli değilse taşın başından tespit ediyoruz" bilgilendirmesinde bulundu.