Aşılar Her Yıl Dünyada 25 Milyon Kişinin Hayatını Kurtarıyor
Dünyada her yıl 25 milyon kişinin aşılar sayesinde hayata tutunduğu bildirildi.
Enfeksiyon Hastalıkları Derneği Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ceyhan ile Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları (KLİMİK) Derneği Erişkin Bağışıklama Çalışma Grubu Başkanı Prof. Dr. Esin Şenol, 20-25 Nisan Avrupa Aşı Haftası nedeniyle düzenledikleri basın toplantısında aşıyla korunulabilir hastalıklara ilişkin güncel verileri paylaştı.
Prof. Dr. Ceyhan, aşıların, hastalıklardan korunmanın yanı sıra ülkelere bütçe açısından da tasarruf sağladığını, iş gücü kaybını engelleyerek sağlık harcamalarını azalttığını belirterek, "Dünyada her yıl 25 milyon kişi aşılar sayesinde hayata tutunuyor" dedi.
Türkiye'de Ulusal Aşı Programı'nda yer alan 13 aşı uygulamasının durdurulması halinde bu aşılarla önlenebilen hastalıklara yakalanacak kişi sayısının yıllık 3 milyon 19 bin 176 olarak hesaplandığını anlatan Ceyhan, "Oluşabilecek yıllık ölüm sayısı 14 bin 296 kişi, oluşabilecek hastalıkların toplam maliyeti ise 23 milyar 38 milyon 413 bin 420 TL olarak hesaplanmaktadır" diye konuştu.
- "Zatürre dünyada yılda 1 milyon 600 bin kişinin ölümüne neden oluyor"
Prof. Dr. Şenol da hastalıkların kökünün kazınması için aşılamanın yalnızca bebeklikte değil doğumdan ölüme kadar devam etmesi gerektiğini aktardı.
Erişkinlerin grip ve zatürre gibi aşı ile önlenebilir hastalıklar nedeniyle hayatlarını kaybettiğine dikkati çeken Şenol, şunları kaydetti:
"Sadece zatürrenin dünyada yılda 1 milyon 600 bin kişinin ölümüne neden olduğu vurgulanıyor. Grip için yıldan yıla ve toplumdan topluma farklılıklar her yıl fazladan ortalama 20 ile 40 bin arası ölüme, 300 bin kadar fazladan hastaneye yatışa yol açmaktadır. Kanada'da yapılmış bir çalışma, gribin özellikle 65 yaş üzerindekilerde yüzde 10'dan fazla ölümcül olabileceğini göstermektedir. Önleyici tıp her zaman tedavi edici olandan önceliklidir. Dünya ile ilişkili bu rakamlar da aşıların toplumsal sağlık bakımından önemini göstermektedir."
Çocukluk çağı aşıları arasında yer alan hepatit B, hepatit A, suçiçeği, kızamık gibi aşıların tamamlanmasının önemine dikkati çeken Şenol, yeni aşıların da izlenmesi ve uygulanması gerektiğini ifade etti.
Şenol, "Yeni geliştirilmiş bir aşı söz konusudur HPV aşısı ya da zoster aşısı vardır. Yaşla birlikte çocukken yapılmış aşının koruyuculuk düzeyinde azalma ve bu hastalığa karşı duyarlılığında bir artış vardır. Bunlara tetanos ile uygulanan difteri ve boğmaca aşısı örnektir. Çünkü, tetanos aşısı yalnızca ayağa çivi battığında yapılan bir aşı olmayıp her erişkine 10 yılda bir tekrarlanmalıdır" açıklamasında bulundu.
Şenol, çocukluk çağı aşılarını yaptırmayan ya da tekrarlarını atlayan kişilerin, yaşam stili ya da sağlık çalışanları gibi meslek grubundakilerin mevcut riskler nedeniyle mutlaka aşılanması gerekliliğinin altını çizdi. Şenol, bağışıklık sisteminde yetmezliğine yol açan kanser kemoterapisi alanlarda, diyaliz hastalarında, diyabet hastalarında grip, zatürre gibi hastalıklara karşı aşılamanın özel bir önem taşıdığını vurguladı.
Seyahatler nedeniyle çok yer değiştiren, bazı hastalıkların yaygın olduğu bölgelere yolculuk eden erişkinlerin de aşı kartı taşıması gerektiğini söyleyen Şenol, şu değerlendirmede bulundu:
"Dünyada her yıl, difteri nedeniyle 30 bin çocuk hastalanmakta ve 3 bin çocuk ölmekte, boğmaca nedeniyle 39 milyon çocuk hastalanmakta ve 300 bin çocuk ölmekte, yeni doğan tetanosu nedeniyle 200 bin bebek ölmektedir. Kızamık nedeniyle 30 milyon çocuk hastalanmakta, 888 bin çocuk ölmektedir. Hepatit B nedeniyle 6 milyon kişi hastalanmakta, 500 bin kişi yaşamını yitirmektedir. Verem nedeniyle 2 milyon kişi, zatürre nedeniyle 1 milyon 600 bin kişi ölmektedir. Oysa ki bu hastalıkların hepsi aşı ile önlenebilir."
Prof. Dr. Şenol, erişkinlerin de çocuklarınki gibi bir aşı kartının olması gerektiğini dile getirdi.
Kaynak: AA
Prof. Dr. Ceyhan, aşıların, hastalıklardan korunmanın yanı sıra ülkelere bütçe açısından da tasarruf sağladığını, iş gücü kaybını engelleyerek sağlık harcamalarını azalttığını belirterek, "Dünyada her yıl 25 milyon kişi aşılar sayesinde hayata tutunuyor" dedi.
Türkiye'de Ulusal Aşı Programı'nda yer alan 13 aşı uygulamasının durdurulması halinde bu aşılarla önlenebilen hastalıklara yakalanacak kişi sayısının yıllık 3 milyon 19 bin 176 olarak hesaplandığını anlatan Ceyhan, "Oluşabilecek yıllık ölüm sayısı 14 bin 296 kişi, oluşabilecek hastalıkların toplam maliyeti ise 23 milyar 38 milyon 413 bin 420 TL olarak hesaplanmaktadır" diye konuştu.
- "Zatürre dünyada yılda 1 milyon 600 bin kişinin ölümüne neden oluyor"
Prof. Dr. Şenol da hastalıkların kökünün kazınması için aşılamanın yalnızca bebeklikte değil doğumdan ölüme kadar devam etmesi gerektiğini aktardı.
Erişkinlerin grip ve zatürre gibi aşı ile önlenebilir hastalıklar nedeniyle hayatlarını kaybettiğine dikkati çeken Şenol, şunları kaydetti:
"Sadece zatürrenin dünyada yılda 1 milyon 600 bin kişinin ölümüne neden olduğu vurgulanıyor. Grip için yıldan yıla ve toplumdan topluma farklılıklar her yıl fazladan ortalama 20 ile 40 bin arası ölüme, 300 bin kadar fazladan hastaneye yatışa yol açmaktadır. Kanada'da yapılmış bir çalışma, gribin özellikle 65 yaş üzerindekilerde yüzde 10'dan fazla ölümcül olabileceğini göstermektedir. Önleyici tıp her zaman tedavi edici olandan önceliklidir. Dünya ile ilişkili bu rakamlar da aşıların toplumsal sağlık bakımından önemini göstermektedir."
Çocukluk çağı aşıları arasında yer alan hepatit B, hepatit A, suçiçeği, kızamık gibi aşıların tamamlanmasının önemine dikkati çeken Şenol, yeni aşıların da izlenmesi ve uygulanması gerektiğini ifade etti.
Şenol, "Yeni geliştirilmiş bir aşı söz konusudur HPV aşısı ya da zoster aşısı vardır. Yaşla birlikte çocukken yapılmış aşının koruyuculuk düzeyinde azalma ve bu hastalığa karşı duyarlılığında bir artış vardır. Bunlara tetanos ile uygulanan difteri ve boğmaca aşısı örnektir. Çünkü, tetanos aşısı yalnızca ayağa çivi battığında yapılan bir aşı olmayıp her erişkine 10 yılda bir tekrarlanmalıdır" açıklamasında bulundu.
Şenol, çocukluk çağı aşılarını yaptırmayan ya da tekrarlarını atlayan kişilerin, yaşam stili ya da sağlık çalışanları gibi meslek grubundakilerin mevcut riskler nedeniyle mutlaka aşılanması gerekliliğinin altını çizdi. Şenol, bağışıklık sisteminde yetmezliğine yol açan kanser kemoterapisi alanlarda, diyaliz hastalarında, diyabet hastalarında grip, zatürre gibi hastalıklara karşı aşılamanın özel bir önem taşıdığını vurguladı.
Seyahatler nedeniyle çok yer değiştiren, bazı hastalıkların yaygın olduğu bölgelere yolculuk eden erişkinlerin de aşı kartı taşıması gerektiğini söyleyen Şenol, şu değerlendirmede bulundu:
"Dünyada her yıl, difteri nedeniyle 30 bin çocuk hastalanmakta ve 3 bin çocuk ölmekte, boğmaca nedeniyle 39 milyon çocuk hastalanmakta ve 300 bin çocuk ölmekte, yeni doğan tetanosu nedeniyle 200 bin bebek ölmektedir. Kızamık nedeniyle 30 milyon çocuk hastalanmakta, 888 bin çocuk ölmektedir. Hepatit B nedeniyle 6 milyon kişi hastalanmakta, 500 bin kişi yaşamını yitirmektedir. Verem nedeniyle 2 milyon kişi, zatürre nedeniyle 1 milyon 600 bin kişi ölmektedir. Oysa ki bu hastalıkların hepsi aşı ile önlenebilir."
Prof. Dr. Şenol, erişkinlerin de çocuklarınki gibi bir aşı kartının olması gerektiğini dile getirdi.