15 Yıl Sonra Gelen Yıkım Kararı İsyan Ettirdi
15 yıl önce aldığı arsaya Sapanca Belediyesi’nden aldığı tapu karşılığında ev inşa eden Öztürk ailesi, ‘orman arazisi’ denilerek açılan davayı kaybedince sıkıntılı günler yaşamaya başladı.
Davadan yıkım kararının yanında hapis cezası da alan Fatih Öztürk, “Paramızla aldığımız tapuda şu an bile yüzde 30 imar gözüküyor. Bu nasıl bir adaletsizlik?” diye sitem etti.
Sapanca Göl Mahallesi, Gaziler Caddesi'nde annesi Emine Öztürk ile birlikte yaşayan Fatih Öztürk, 1999 yılında Sapanca Belediyesi’nden aldıkları tapu nedeniyle tam 15 sene sonra sıkıntılı günler yaşamaya başladı.
Orman Genel Müdürlüğü tarafından, arazinin orman içinde kaldığı iddia edilerek dava açıldığını ifade eden Öztürk, rahmetli babası Necati Öztürk’ün Sapanca Belediyesi’nden 1999 yılında aldığı tapu karşılığında yaptığı eve, Orman Genel Müdürlüğüne bağlı Sapanca İşletme Şefliğince, 25 Ağustos tarihince yıkım kararı geldiğini söyledi.
Evlerinin 7 gün içinde boşaltılması gerektiği hususunda tebligat yapıldığını söyleyen Öztürk, “Paramızla aldığımız tapuda şu an bile yüzde 30 imar gözüküyor. Bu nasıl bir adaletsizlik? Bize neler yapılmak isteniyor?” diye konuştu.
Öztürk, babasının bu olay yüzünden hastalanıp öldüğünü öne sürerek, “Rahmetli babam Necati Öztürk, 1999 yılında, ormandan terkli olarak belirtilen ve tapu sicilinin tamamı Sapanca Belediyesi’ne ait olan Sapanca Göl Mahallesi 228 Ada 3 parselde bulunan arsayı satın aldı. Aldığımız bu arsa üzerine depremin ardından ev yapma gereği duyduk ancak ev yapıldıktan üç beş sene sonra bize buranın orman arazisi olduğu iddia edildi ve yargı süreci başladı.
Orman Genel Müdürlüğü, bu yargı sürecinde tutunduğu adaletsiz tutumu ile o zamanlar rahmeti babamın elini kolunu bağladı. Babam bu olay yüzünden akciğer kanseri oldu ve 20 gün içinde kederinden hayatını kaybetti” dedi.
Babasının rahmetli olması üzerine mirasçı olarak davanın kendisi üzerinden devam ettiğini ifade eden Öztürk, “Ben bu arada askere gittim. Asker dönüşünde büyük bir şokla karşılaştım. Dava tüm yargı yolları kapatılmış olarak kesinleşmişti. Buna bir de Ormanı işgalden ceza davası eklendi. Mahkemeyi kaybettiğimizden dolayı 9 milyar avukatlık ücreti talep edilirken, şahsıma 20 ay ertelemeli hapis cezası çıktı. Bu dosyam da daha temyizden gelmedi” dedi.
Öztürk, “Siz hangi orman arazisi içinde cadde olduğunu gördünüz? Biz ve komşularımız şu an Gaziler Caddesi'nde oturuyoruz. 'Buraları orman arazisi ise neden parselasyon çalışmaları yapıldı? Paramızla aldığımız resmi tapumuz var. Mağduriyetimiz giderilmeden nasıl yıkım kararı çıkar? Benim rahmetli babam buraya evi yaparken neden dur denilmedi? Neden ev yapılmasına göz yumuldu? Neden elektrik, su bağlandı? Orman işletmesi o zaman neden görevini yapmadı?' diye soruyorum. Kim orman arazisi içinde bile bile bu kadar masraf yapıp ev yapmaya cesaret eder?” diyerek yetkililerden yardım istedi.
Sakarya Valisi Hüseyin Avni Coş’tan yardım etmesini isteyen Öztürk, kepçeler geldiğinde evini yıktırmamak için gerekirse canını vereceğini söyledi.
Kaynak: İHA
Sapanca Göl Mahallesi, Gaziler Caddesi'nde annesi Emine Öztürk ile birlikte yaşayan Fatih Öztürk, 1999 yılında Sapanca Belediyesi’nden aldıkları tapu nedeniyle tam 15 sene sonra sıkıntılı günler yaşamaya başladı.
Orman Genel Müdürlüğü tarafından, arazinin orman içinde kaldığı iddia edilerek dava açıldığını ifade eden Öztürk, rahmetli babası Necati Öztürk’ün Sapanca Belediyesi’nden 1999 yılında aldığı tapu karşılığında yaptığı eve, Orman Genel Müdürlüğüne bağlı Sapanca İşletme Şefliğince, 25 Ağustos tarihince yıkım kararı geldiğini söyledi.
Evlerinin 7 gün içinde boşaltılması gerektiği hususunda tebligat yapıldığını söyleyen Öztürk, “Paramızla aldığımız tapuda şu an bile yüzde 30 imar gözüküyor. Bu nasıl bir adaletsizlik? Bize neler yapılmak isteniyor?” diye konuştu.
Öztürk, babasının bu olay yüzünden hastalanıp öldüğünü öne sürerek, “Rahmetli babam Necati Öztürk, 1999 yılında, ormandan terkli olarak belirtilen ve tapu sicilinin tamamı Sapanca Belediyesi’ne ait olan Sapanca Göl Mahallesi 228 Ada 3 parselde bulunan arsayı satın aldı. Aldığımız bu arsa üzerine depremin ardından ev yapma gereği duyduk ancak ev yapıldıktan üç beş sene sonra bize buranın orman arazisi olduğu iddia edildi ve yargı süreci başladı.
Orman Genel Müdürlüğü, bu yargı sürecinde tutunduğu adaletsiz tutumu ile o zamanlar rahmeti babamın elini kolunu bağladı. Babam bu olay yüzünden akciğer kanseri oldu ve 20 gün içinde kederinden hayatını kaybetti” dedi.
Babasının rahmetli olması üzerine mirasçı olarak davanın kendisi üzerinden devam ettiğini ifade eden Öztürk, “Ben bu arada askere gittim. Asker dönüşünde büyük bir şokla karşılaştım. Dava tüm yargı yolları kapatılmış olarak kesinleşmişti. Buna bir de Ormanı işgalden ceza davası eklendi. Mahkemeyi kaybettiğimizden dolayı 9 milyar avukatlık ücreti talep edilirken, şahsıma 20 ay ertelemeli hapis cezası çıktı. Bu dosyam da daha temyizden gelmedi” dedi.
Öztürk, “Siz hangi orman arazisi içinde cadde olduğunu gördünüz? Biz ve komşularımız şu an Gaziler Caddesi'nde oturuyoruz. 'Buraları orman arazisi ise neden parselasyon çalışmaları yapıldı? Paramızla aldığımız resmi tapumuz var. Mağduriyetimiz giderilmeden nasıl yıkım kararı çıkar? Benim rahmetli babam buraya evi yaparken neden dur denilmedi? Neden ev yapılmasına göz yumuldu? Neden elektrik, su bağlandı? Orman işletmesi o zaman neden görevini yapmadı?' diye soruyorum. Kim orman arazisi içinde bile bile bu kadar masraf yapıp ev yapmaya cesaret eder?” diyerek yetkililerden yardım istedi.
Sakarya Valisi Hüseyin Avni Coş’tan yardım etmesini isteyen Öztürk, kepçeler geldiğinde evini yıktırmamak için gerekirse canını vereceğini söyledi.