Bayburtlu İşçilerin 'Taş' Mesaisi Başladı
Bayburt taşını, baba mesleği olarak öğrendikleri taş işçiliği ile şekillendiren ustalar, yurt içi ve yurt dışından gelen talebi karşılamak için günde ortalama 12 saat çalışıyor.
Taş işçiliğine baba mesleği olarak devam ettiğini belirten Cabir Türkmen (54), AA muhabirine yaptığı açıklamada, yörede sert ve soğuk geçen kış mevsiminin taş işçilerini olumsuz etkilediğini söyledi.
Kış mevsiminde taş ocaklarının kapandığını ifade eden Türkmen, "Ocaktan taş çıkarma işlemlerine nisan ayında başlıyor, kasım ayına kadar da devam ediyoruz. Diğer illerde kış mevsiminde işimiz olursa, yaz döneminde burada hazırladığınız taşları alıp oralara gidiyoruz" dedi.
Bayburt taşının yumuşak yapısı sayesinde kolay işlenebildiğini, ses ve ısı yalıtımı açısından da nitelikli olduğunu vurgulayan Türkmen, "Taşı genellikle cami, minare ve bina yapımında kullanıyoruz. Bayburt taşı, işlenmeye elverişli olmasının yanı sıra soğuğa ve rutubete de dayanıklı" diye konuştu.
Türkmen, Bayburt taşının ilin ekonomisi açısından önemli olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Bayburt taşı, ilimizdeki 10 atölyede işleniyor. Atölye ve ocakların her birinde 30 dolayında işçi çalışıyor. İşlediğimiz taşları Türkiye'nin hemen hemen her yerine, ayrıca yurt dışına gönderiyoruz. Fransa'da 2008'de Bayburt taşından cami ve minare, Almanya'da iki minare inşa ettim. Geçen yıl Almanya'ya üç tır Bayburt taşı gönderdik. Taşımızı çok beğendiler, inşallah devamı gelir."
Günde 12 saat çalıştıklarını anlatan Türkmen, şunları kaydetti:
"Yaptığımız iş kolay değil hem güç hem de ince işçilik istiyor. İşi bitirip ortaya çıkan güzel görüntüye bakınca, bütün yorgunluğunu unutuyorsun. İşimizin en zor tarafı sabahtan akşama kadar sürekli ayakta çekiçle taşı işlemek. Bu da özellikle bel ve kol ağrılarına neden oluyor. Her şeye rağmen ekmek paramızın peşinde çalışmaya devam ediyoruz."
- "Taş işçiliği sanatının gerçek değerine ulaşmasını istiyorum"
Matematik öğretmenliği bölümü mezunu olan ancak taş işçiliği yapan 34 yaşındaki İsa Kalkan, mesleği küçük yaşlardan itibaren babasının yanında öğrendiğini söyledi.
Öğretmenlik yapmanın bir türlü nasip olmadığını, bu nedenle baba mesleğine devam ettiğini belirten Kalkan, "Taş işçiliğini severek yapıyorum. Artık matematiği bu işte kullanıyorum ve faydasını da görüyorum" dedi.
Kalkan, Bayburt taşının yurt içi ve yurt dışı pazarda yer edindiğini dile getirerek, "Bayburt taşı Türkiye'nin hemen hemen her yerinde yapılarda kullanılıyor. Güzel bir iş yaptığımızı düşünüyorum. Taş işçiliği sanatının gerçek değerine ulaşmasını istiyorum" diye konuştu.
Taş işçiliğinin yorucu olduğunu anlatan Vahdettin Topyay (33), "Taş işçiliği zevkli ancak bir o kadar da meşakkatli bir iş. Severek yapıyorum ama böyle giderse bu iş biter, geleceği yok. Kendi yağımızla kavruluyoruz. Devlet desteği gerekiyor, büyüklerimizin bizlere sahip çıkması lazım" ifadelerini kullandı.
Topyay, kentte 2015 yılında faaliyete geçmesi planlanan Doğal Taş İşleme Fabrikası'nın kapsamını tam olarak bilmediğini belirterek, "Bu fabrikayı kime sorsak, 'sizin için açıyoruz' diyorlar. İnşallah öyle olur. Bayburt taşından direkt ve dolaylı olarak şehrin hemen hemen yarısı ekmek yiyor. İleride inşallah bunun dışında bir şey olmaz, yoksa çok kişi işsiz kalır" dedi.
Kaynak: AA
Kış mevsiminde taş ocaklarının kapandığını ifade eden Türkmen, "Ocaktan taş çıkarma işlemlerine nisan ayında başlıyor, kasım ayına kadar da devam ediyoruz. Diğer illerde kış mevsiminde işimiz olursa, yaz döneminde burada hazırladığınız taşları alıp oralara gidiyoruz" dedi.
Bayburt taşının yumuşak yapısı sayesinde kolay işlenebildiğini, ses ve ısı yalıtımı açısından da nitelikli olduğunu vurgulayan Türkmen, "Taşı genellikle cami, minare ve bina yapımında kullanıyoruz. Bayburt taşı, işlenmeye elverişli olmasının yanı sıra soğuğa ve rutubete de dayanıklı" diye konuştu.
Türkmen, Bayburt taşının ilin ekonomisi açısından önemli olduğuna dikkati çekerek, şöyle devam etti:
"Bayburt taşı, ilimizdeki 10 atölyede işleniyor. Atölye ve ocakların her birinde 30 dolayında işçi çalışıyor. İşlediğimiz taşları Türkiye'nin hemen hemen her yerine, ayrıca yurt dışına gönderiyoruz. Fransa'da 2008'de Bayburt taşından cami ve minare, Almanya'da iki minare inşa ettim. Geçen yıl Almanya'ya üç tır Bayburt taşı gönderdik. Taşımızı çok beğendiler, inşallah devamı gelir."
Günde 12 saat çalıştıklarını anlatan Türkmen, şunları kaydetti:
"Yaptığımız iş kolay değil hem güç hem de ince işçilik istiyor. İşi bitirip ortaya çıkan güzel görüntüye bakınca, bütün yorgunluğunu unutuyorsun. İşimizin en zor tarafı sabahtan akşama kadar sürekli ayakta çekiçle taşı işlemek. Bu da özellikle bel ve kol ağrılarına neden oluyor. Her şeye rağmen ekmek paramızın peşinde çalışmaya devam ediyoruz."
- "Taş işçiliği sanatının gerçek değerine ulaşmasını istiyorum"
Matematik öğretmenliği bölümü mezunu olan ancak taş işçiliği yapan 34 yaşındaki İsa Kalkan, mesleği küçük yaşlardan itibaren babasının yanında öğrendiğini söyledi.
Öğretmenlik yapmanın bir türlü nasip olmadığını, bu nedenle baba mesleğine devam ettiğini belirten Kalkan, "Taş işçiliğini severek yapıyorum. Artık matematiği bu işte kullanıyorum ve faydasını da görüyorum" dedi.
Kalkan, Bayburt taşının yurt içi ve yurt dışı pazarda yer edindiğini dile getirerek, "Bayburt taşı Türkiye'nin hemen hemen her yerinde yapılarda kullanılıyor. Güzel bir iş yaptığımızı düşünüyorum. Taş işçiliği sanatının gerçek değerine ulaşmasını istiyorum" diye konuştu.
Taş işçiliğinin yorucu olduğunu anlatan Vahdettin Topyay (33), "Taş işçiliği zevkli ancak bir o kadar da meşakkatli bir iş. Severek yapıyorum ama böyle giderse bu iş biter, geleceği yok. Kendi yağımızla kavruluyoruz. Devlet desteği gerekiyor, büyüklerimizin bizlere sahip çıkması lazım" ifadelerini kullandı.
Topyay, kentte 2015 yılında faaliyete geçmesi planlanan Doğal Taş İşleme Fabrikası'nın kapsamını tam olarak bilmediğini belirterek, "Bu fabrikayı kime sorsak, 'sizin için açıyoruz' diyorlar. İnşallah öyle olur. Bayburt taşından direkt ve dolaylı olarak şehrin hemen hemen yarısı ekmek yiyor. İleride inşallah bunun dışında bir şey olmaz, yoksa çok kişi işsiz kalır" dedi.