Federal Almanya Aşağı Saksonya Eyaleti Başbakanı Weil Açıklaması
Federal Almanya Aşağı Saksonya Eyaleti Başbakanı Stephen Weil, Almanya Cumhurbaşkanı Joachim Gauck'un Türkiye'ye yönelik eleştirilerine ilişkin, "Sayın Cumhurbaşkanı'nın konuşmalarında ifade ettiği bazı endişeler olmuştur. Bu endişeler, Almanların Almanya'da şu anda taşıdığı endişeler ama Türkiye kökenli vatandaşların da endişelerini ifade ediyor" dedi.
Cumhurbaşkanı Gauck'un Türkiye ziyaretinin ardından temaslarda bulunmak üzere başkente gelen Weil, ülkesinin Ankara Büyükelçiliğinde gündeme ilişkin soruları yanıtladı.
Weil, Cumhurbaşkanı Gauck'un Türkiye'ye yönelik eleştirilerine ilişkin, "Sayın Cumhurbaşkanı'nın konuşmalarında ifade ettiği bazı endişeler olmuştur. Bu endişeler, Almanların Almanya'da şu anda taşıdığı endişeler ama Türkiye kökenli vatandaşların da endişelerini ifade ediyor" şeklinde konuştu.
Bugünkü görüşmelerinin dostane ve nesnel gerçekleştiğini anlatan Weil, Avrupa'nın Türkiye ile çok daha fazla bütünleşmesi yönünde çalışılması ve iki tarafın bir araya gelerek yakınlaşması gerektiğine dikkati çekti.
Weil, Avrupa Birliği'nin sadece iç pazardan oluşmadığını, değerler manzumesinden oluşan bütünden bahsedildiğini ifade ederek, "Bu bakımdan böyle bir aile içinde basın özgürlüğü gibi konular da önemli ve bununla bağlantılı, müzakerelerin şimdiye kadar istenen şekilde belirli alanlarda açılmamış olduğunu üzüntüyle karşılıyorum. Bu bakımdan hızlı şekilde bu konuları ilgilendiren, ele alacak çalışmaları da içeren müzakerelerin bir an evvel yürütülmesi gerekiyor" ifadesini kullandı.
Weil, Merkel hükumetinin Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğine karşı tutumu konusundaki soruyu ise şöyle yanıtladı:
"Türkiye'nin tam üyeliğine olumlu bakan siyasetçilerden birisiyim, tabii ki Türkiye, gereken koşulları yerine getirdiği takdirde. Katılım müzakerelerine baktığımız zaman yıllar önce başladığında belki bu kadar zor olacağı düşünülmemişti, çok da kolay bir yol değil bu. 'Büyük yoğunlukla, çabayla devam ettirilmesi gerekiyor' diye düşünüyorum."
Weil, 23. ve 24. fasılların bir an önce açılmasının faydalı olacağını vurgulayarak, temel haklar ve hukukun üstünlüğüyle ilgili konuların bu kapsamda ele alınacağını anlattı.
AB üyesi ülkelerin çoğunlukla destek olacağını düşündüğünü aktaran Weil, "Kıbrıs'ın müzakerelerin açılması konusunda çekincesi var ama bir an evvel çekincesinden vazgeçmesi hepimizi memnun edecektir" dedi.
- "Türkiye ve Almanya, enerji alanında birbirine benzeyen ülkeler"
Weil, bugünkü temasları kapsamında Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakan Yardımcısı ile de görüştüğünü belirtti.
Enerji alanının bir ülkenin özellikle sinir uçlarını ifade ettiğine dikkati çeken Weil," Türkiye ve Almanya aslında bu alanda birbirine benzeyen ülkeler çünkü yoğun olarak bu konuda enerji ithal eden ve riskleri de içinde barındıran ülkeler" ifadesini kullandı.
Aşağı Saksonya'da inanç özgürlüğüne gösterilen hoşgörü ve geçen yıl İslam'ın resmi din kabul edilmesinin gündeme gelmesine ilişkin soru üzerine Weil, şunları kaydetti:
"Aşağı Saksonya'da çok farklı kökenden, dini mensubiyetten gelen insanlar var. İnsanların çok daha iyi şekilde birlikte yaşayabilmesi için onların nereden geldiği değil, nereye gitmek istediği önemlidir. Onların köklerine, dini mensubiyetine bakmıyoruz, zaten bu da hoşgörünün temelini oluşturuyor. Aşağı Saksonya'da insanlar kendisine saygı duyulduğunu fark ediyorsa ki bu böyledir, biz de memnun oluruz. Biz bu alanda çok daha fazlasını yapmaya çalışıyoruz. Bugün Diyanet İşleri Başkanı ile de yaptığımız görüşmenin içeriği bununla ilgiliydi."
Weil, Hannover ile Konya'nın "kardeş şehir" olması ve karşılıklı yatırımlar konusunda da eyaleti ve Konya arasındaki ilişkileri artırmaya çalışacaklarını ifade ederek, "Yatırımların nerede yapılacağına şirketlerin kendilerinin karar verecektir" değerlendirmesinde bulundu.
Kaynak: AA
Weil, Cumhurbaşkanı Gauck'un Türkiye'ye yönelik eleştirilerine ilişkin, "Sayın Cumhurbaşkanı'nın konuşmalarında ifade ettiği bazı endişeler olmuştur. Bu endişeler, Almanların Almanya'da şu anda taşıdığı endişeler ama Türkiye kökenli vatandaşların da endişelerini ifade ediyor" şeklinde konuştu.
Bugünkü görüşmelerinin dostane ve nesnel gerçekleştiğini anlatan Weil, Avrupa'nın Türkiye ile çok daha fazla bütünleşmesi yönünde çalışılması ve iki tarafın bir araya gelerek yakınlaşması gerektiğine dikkati çekti.
Weil, Avrupa Birliği'nin sadece iç pazardan oluşmadığını, değerler manzumesinden oluşan bütünden bahsedildiğini ifade ederek, "Bu bakımdan böyle bir aile içinde basın özgürlüğü gibi konular da önemli ve bununla bağlantılı, müzakerelerin şimdiye kadar istenen şekilde belirli alanlarda açılmamış olduğunu üzüntüyle karşılıyorum. Bu bakımdan hızlı şekilde bu konuları ilgilendiren, ele alacak çalışmaları da içeren müzakerelerin bir an evvel yürütülmesi gerekiyor" ifadesini kullandı.
Weil, Merkel hükumetinin Türkiye'nin AB'ye tam üyeliğine karşı tutumu konusundaki soruyu ise şöyle yanıtladı:
"Türkiye'nin tam üyeliğine olumlu bakan siyasetçilerden birisiyim, tabii ki Türkiye, gereken koşulları yerine getirdiği takdirde. Katılım müzakerelerine baktığımız zaman yıllar önce başladığında belki bu kadar zor olacağı düşünülmemişti, çok da kolay bir yol değil bu. 'Büyük yoğunlukla, çabayla devam ettirilmesi gerekiyor' diye düşünüyorum."
Weil, 23. ve 24. fasılların bir an önce açılmasının faydalı olacağını vurgulayarak, temel haklar ve hukukun üstünlüğüyle ilgili konuların bu kapsamda ele alınacağını anlattı.
AB üyesi ülkelerin çoğunlukla destek olacağını düşündüğünü aktaran Weil, "Kıbrıs'ın müzakerelerin açılması konusunda çekincesi var ama bir an evvel çekincesinden vazgeçmesi hepimizi memnun edecektir" dedi.
- "Türkiye ve Almanya, enerji alanında birbirine benzeyen ülkeler"
Weil, bugünkü temasları kapsamında Enerji ve Tabi Kaynaklar Bakan Yardımcısı ile de görüştüğünü belirtti.
Enerji alanının bir ülkenin özellikle sinir uçlarını ifade ettiğine dikkati çeken Weil," Türkiye ve Almanya aslında bu alanda birbirine benzeyen ülkeler çünkü yoğun olarak bu konuda enerji ithal eden ve riskleri de içinde barındıran ülkeler" ifadesini kullandı.
Aşağı Saksonya'da inanç özgürlüğüne gösterilen hoşgörü ve geçen yıl İslam'ın resmi din kabul edilmesinin gündeme gelmesine ilişkin soru üzerine Weil, şunları kaydetti:
"Aşağı Saksonya'da çok farklı kökenden, dini mensubiyetten gelen insanlar var. İnsanların çok daha iyi şekilde birlikte yaşayabilmesi için onların nereden geldiği değil, nereye gitmek istediği önemlidir. Onların köklerine, dini mensubiyetine bakmıyoruz, zaten bu da hoşgörünün temelini oluşturuyor. Aşağı Saksonya'da insanlar kendisine saygı duyulduğunu fark ediyorsa ki bu böyledir, biz de memnun oluruz. Biz bu alanda çok daha fazlasını yapmaya çalışıyoruz. Bugün Diyanet İşleri Başkanı ile de yaptığımız görüşmenin içeriği bununla ilgiliydi."
Weil, Hannover ile Konya'nın "kardeş şehir" olması ve karşılıklı yatırımlar konusunda da eyaleti ve Konya arasındaki ilişkileri artırmaya çalışacaklarını ifade ederek, "Yatırımların nerede yapılacağına şirketlerin kendilerinin karar verecektir" değerlendirmesinde bulundu.