Ak Parti Van Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Gülaçar'ın Basın Açıklaması
AK Parti Van Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Osman Nuri Gülaçar, 30 Mart günü saat 10.00’dan itibaren Başkale’den, Çaldıran’dan, Çatak’tan, Saray’dan ve diğer ilçelerin birçok köyünden açık oy kullandırma ihbarları aldıklarını ifade ederek, “Merkezde ise 10-12 okuldan baskı ve tehdit ihbarları aldık.
Müşahitlerimiz tehdit edildi, tutanaklar verilmedi. Aile fertleriyle tehdit edilenler, darp edilenler, her türlü sözlü ve fiziki saldırıya maruz kalanlar oldu. Adliye koridorlarında oynanan oyunlar ise ayrı bir mevzu” dedi.
AK Parti İl Başkanlığı’nda seçim çalışmaları ve seçimi değerlendiren Gülaçar, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Hem kampanya süreci boyunca hem de seçim günü her türlü baskı, şiddet ve can tehlikesine rağmen sandıklara giden ve Van’ın geleceği adına tercihini kendilerinden yana kullanan Van halkına binlerce kez teşekkür ederek sözlerine başlayan Gülaçar, “Halkımız kampanya süreci boyunca birçok tehdide, baskıya ve şiddete şahitlik etti. Kadınlarımıza saldırıldı, gençler darp edildi, büyüklerimizin kafası kırıldı. 60 yaşındaki elinde bayrak olan teyzemize saldırıldı. Bu olaylar maalesef kimliği belli, kişiliği oturmamış siyasi bir hareketin bilinçli tertip ettiği organize girişimlerdi. Niye bunlar yaşanıyordu? Çünkü gösterilen namluya rağmen yüreğini ortaya koyan bir hareket yükselişteydi. Evet halkımız yaşanan tüm bu olumsuzluklara rağmen, seçim günü şehrimizin her yerinde, tüm ilçelerimizde baskının, şiddetin ve tehdidin dozu had safhaya ulaşmasına rağmen halkımız sandığa gitti ve gereğini yaptı. Her bir vatandaşımıza bu dik duruşlarından ötürü ayrı ayrı teşekkür ediyoruz” dedi.
“SİZLER DE EN AZ BİZİM KADAR BİLİYORSUNUZ Kİ BU SEÇİMİ HAKKINIZLA ALMADINIZ”
Ağzından barışı, demokrasiyi hiç düşürmeyenlere, sözde demokrasi havarilerine seslendiğini ifade eden Gülaçar, “Sizler de en az bizim kadar biliyorsunuz ki bu seçimi hakkınızla almadınız. 30 Mart günü Saat 10.00’dan itibaren Başkale’den, Çaldıran’dan, Çatak’tan, Saray’dan ve diğer ilçelerimizin birçok köylerinden açık oy kullandırma ihbarları aldık. Merkezde ise 10-12 okuldan baskı ve tehdit ihbarları aldık. Müşahitlerimiz tehdit edildi, tutanaklar verilmedi. Aile fertleriyle tehdit edilenler, darp edilenler, her türlü sözlü ve fiziki saldırıya maruz kalanlar oldu. Adliye koridorlarında oynanan oyunlar ise ayrı bir mevzu. Sandık yönetim kurulu üyelerimizden sandık başkanlarına, savcılardan hakimlere kadar tehditler seçim kurullarında devam etti. Savcıya 'AK Parti’liler torbaların mühürlerini kırdılar' beyanını verdikten sonra kendi adamlarınıza torba mühürlerini kırdırdığınızı, diğer parti görevlilerine 'Çoluğunuz çocuğunuz yok mu' tehditlerini savurduğunuzu, sandık görevlilerinden bazı bayanları dahi darp ettiğinizi iyi biliyoruz. Seçim günü ve öncesinde devletin içine sızan paralel yapıdan nasıl destekler aldığınızı iyi biliyoruz. Sandık başkanları listelerinin oluşturulmasında nasıl işbirliği içinde olduğunuzu iyi biliyoruz. Emniyete ve yargıya sızan paralel yapı mensuplarının marifetiyle hakkınız olmayan bir seçimi nasıl kazandığınızı iyi biliyoruz. Bu hal, acınacak bir haldir. Daha dün KCK operasyonları ile seçilmişlerin elleri kolları bağlanıyordu. Bu operasyonların mimarı Batı destekli paralel yapıydı. 17 Aralık sonrası deşifre edilen bu yapı, partimize ve hükümetimize darbe teşebbüsünde bulunmuş, başarılı olamayınca seçimlere gölge düşürülmeye çalışılmıştır. Van’da da dün elleri ve kollarını bağladıklarına bugün akıl hocalığı yaparak partimize karşı seçimlerde ittifak edecek kadar alçalmışlardır. Kendi halkına değil kendi tabanına bile güvenmeyerek açık oy kullandıran bir parti acınacak bir haldedir” şeklinde konuştu.
“HALKIMIZ GÖREVİNİ YAPTI, BİZ SANDIKLARA SAHİP ÇIKAMADIK”
Gülaçar, açıklamalarına şöyle devam etti: “Unutmayın zafer, şaibesiz ve gönül rahatlığıyla elde edildiği zaman anlamlıdır. Tüm bunların ötesinde, öz eleştiri yapacak olursak; evet halkımız gereğini yaptı. Sandıklara gitti. Fakat bizler teşkilatlar olarak sandıklara sahip çıkamadık. Bizler görevimizi tam manasıyla yapabilseydik durum çok daha farklı olabilirdi. Başkale’nin Eşmepınar köyünde, Örenkale köyünde ve birçok köyde, Çaldıran’ın 22 köyünde, Gürpınar, Saray, Özalp, Çatak, Bahçesaray, Erciş ve Muradiye’nin birçok köyünde bize oy vermek isteyip de açık oy kullandırmadan ötürü bizlere oy veremeyen vatandaşlarımızdan özür diliyoruz. Bizler tedbirlerimizi alamadık. Üzerimize düşen görevleri yapamadık. Bu yaşananları anlatarak bir mazeret bildirmiyoruz, aksine gerçekleri herkesin bilmesini arzu ediyoruz. Kampanya sürecimizde hemen her fırsatta inanarak söylediğimizi bugün bir daha söylüyoruz. Demokratik zeminde gerçekleşecek bir seçimde AK Parti’nin Van’daki gerçek oy oranı yüzde 60-70’lerdedir. Bize oy veren 200 bine yakın insanımıza çağrımız şudur; birliğinizi, beraberliğinizi, kardeşliğinizi lütfen muhafaza edin ve partimize sahip çıkın. Partinize gelin, etkinliklerine katılın, görüşlerinizi iletin, eleştirilerinizi yapın, neler yapılmasını istiyorsanız bunları anlatın. Küçük kırgınlıkları bir tarafa bırakıp memleketimizin geleceği için el birliğiyle çalışın. Çünkü bu memleketin asıl sahipleri sizlersiniz. Bizler bu memleketin hayrı ve selameti için güzel niyetlerle bu yola çıktık. Mazlumların sesine kulak verdik, onların dualarına talip olduk. İstedik ki haksızlık, adaletsizlik son bulsun; yoksulluğun ve yolsuzluğun sonu gelsin. Bu gayelerle yola çıktık. Rabbimizden de her zaman hayırlısını talep ettik.”
“GÖNÜL İSTERDİ Kİ BU MEMLEKETİN İNSANI HİÇBİR BASKI OLMADAN, HÜR İRADESİYLE SEÇİMİNİ YAPSIN”
Gülaçar, sözlerini şöyle tamamladı: “Gönül isterdi ki bu memleketin insanı hiçbir baskı olmadan, hür iradesiyle seçimini yapsın. Bizler hep barış içinde bir yarış olsun istedik. Fakat birileri yarışı savaşa dönüştürdü. Bu savaşta galip gelmek için de her yolu denedi. Gücümüzün yettiğince engel olmaya çalıştık. Ama oyunlar içinde oyun, hesaplar içinde hesaba şahit olduk. Biz yine de tüm samimiyetimizle memleketimizin hayrı ve selameti için, mazlumların dertlerine derman olmak için çalışmaya ve gayret etmeye devam edeceğiz. Biz bilemeyiz, Rahman olan Allah bilir. 'Hayır gördüklerimizde şer, şer gördüklerimizde de hayır olabilir.' Bizler yaklaşık 4 ay boyunca elimizden geldiğince insanımıza bu memleketin geleceği için neler düşündüğümüzü anlattık. Kapı kapı dolaşmaya gayret ettik. Bu manada gecesini gündüzüne katan, taşın altına elini koyan kahraman gençlerimize ve her türlü fedakarlıkta bulunan kadınlarımıza canı gönülden teşekkür ediyorum. Üzülmeyin, bizler bu sonucun sebebi hikmetini bilmiyoruz. Bizler yine hayırlı işlerde koşturmaya, mücadele etmeye devam edeceğiz.”
Kaynak: İHA
AK Parti İl Başkanlığı’nda seçim çalışmaları ve seçimi değerlendiren Gülaçar, çarpıcı açıklamalarda bulundu. Hem kampanya süreci boyunca hem de seçim günü her türlü baskı, şiddet ve can tehlikesine rağmen sandıklara giden ve Van’ın geleceği adına tercihini kendilerinden yana kullanan Van halkına binlerce kez teşekkür ederek sözlerine başlayan Gülaçar, “Halkımız kampanya süreci boyunca birçok tehdide, baskıya ve şiddete şahitlik etti. Kadınlarımıza saldırıldı, gençler darp edildi, büyüklerimizin kafası kırıldı. 60 yaşındaki elinde bayrak olan teyzemize saldırıldı. Bu olaylar maalesef kimliği belli, kişiliği oturmamış siyasi bir hareketin bilinçli tertip ettiği organize girişimlerdi. Niye bunlar yaşanıyordu? Çünkü gösterilen namluya rağmen yüreğini ortaya koyan bir hareket yükselişteydi. Evet halkımız yaşanan tüm bu olumsuzluklara rağmen, seçim günü şehrimizin her yerinde, tüm ilçelerimizde baskının, şiddetin ve tehdidin dozu had safhaya ulaşmasına rağmen halkımız sandığa gitti ve gereğini yaptı. Her bir vatandaşımıza bu dik duruşlarından ötürü ayrı ayrı teşekkür ediyoruz” dedi.
“SİZLER DE EN AZ BİZİM KADAR BİLİYORSUNUZ Kİ BU SEÇİMİ HAKKINIZLA ALMADINIZ”
Ağzından barışı, demokrasiyi hiç düşürmeyenlere, sözde demokrasi havarilerine seslendiğini ifade eden Gülaçar, “Sizler de en az bizim kadar biliyorsunuz ki bu seçimi hakkınızla almadınız. 30 Mart günü Saat 10.00’dan itibaren Başkale’den, Çaldıran’dan, Çatak’tan, Saray’dan ve diğer ilçelerimizin birçok köylerinden açık oy kullandırma ihbarları aldık. Merkezde ise 10-12 okuldan baskı ve tehdit ihbarları aldık. Müşahitlerimiz tehdit edildi, tutanaklar verilmedi. Aile fertleriyle tehdit edilenler, darp edilenler, her türlü sözlü ve fiziki saldırıya maruz kalanlar oldu. Adliye koridorlarında oynanan oyunlar ise ayrı bir mevzu. Sandık yönetim kurulu üyelerimizden sandık başkanlarına, savcılardan hakimlere kadar tehditler seçim kurullarında devam etti. Savcıya 'AK Parti’liler torbaların mühürlerini kırdılar' beyanını verdikten sonra kendi adamlarınıza torba mühürlerini kırdırdığınızı, diğer parti görevlilerine 'Çoluğunuz çocuğunuz yok mu' tehditlerini savurduğunuzu, sandık görevlilerinden bazı bayanları dahi darp ettiğinizi iyi biliyoruz. Seçim günü ve öncesinde devletin içine sızan paralel yapıdan nasıl destekler aldığınızı iyi biliyoruz. Sandık başkanları listelerinin oluşturulmasında nasıl işbirliği içinde olduğunuzu iyi biliyoruz. Emniyete ve yargıya sızan paralel yapı mensuplarının marifetiyle hakkınız olmayan bir seçimi nasıl kazandığınızı iyi biliyoruz. Bu hal, acınacak bir haldir. Daha dün KCK operasyonları ile seçilmişlerin elleri kolları bağlanıyordu. Bu operasyonların mimarı Batı destekli paralel yapıydı. 17 Aralık sonrası deşifre edilen bu yapı, partimize ve hükümetimize darbe teşebbüsünde bulunmuş, başarılı olamayınca seçimlere gölge düşürülmeye çalışılmıştır. Van’da da dün elleri ve kollarını bağladıklarına bugün akıl hocalığı yaparak partimize karşı seçimlerde ittifak edecek kadar alçalmışlardır. Kendi halkına değil kendi tabanına bile güvenmeyerek açık oy kullandıran bir parti acınacak bir haldedir” şeklinde konuştu.
“HALKIMIZ GÖREVİNİ YAPTI, BİZ SANDIKLARA SAHİP ÇIKAMADIK”
Gülaçar, açıklamalarına şöyle devam etti: “Unutmayın zafer, şaibesiz ve gönül rahatlığıyla elde edildiği zaman anlamlıdır. Tüm bunların ötesinde, öz eleştiri yapacak olursak; evet halkımız gereğini yaptı. Sandıklara gitti. Fakat bizler teşkilatlar olarak sandıklara sahip çıkamadık. Bizler görevimizi tam manasıyla yapabilseydik durum çok daha farklı olabilirdi. Başkale’nin Eşmepınar köyünde, Örenkale köyünde ve birçok köyde, Çaldıran’ın 22 köyünde, Gürpınar, Saray, Özalp, Çatak, Bahçesaray, Erciş ve Muradiye’nin birçok köyünde bize oy vermek isteyip de açık oy kullandırmadan ötürü bizlere oy veremeyen vatandaşlarımızdan özür diliyoruz. Bizler tedbirlerimizi alamadık. Üzerimize düşen görevleri yapamadık. Bu yaşananları anlatarak bir mazeret bildirmiyoruz, aksine gerçekleri herkesin bilmesini arzu ediyoruz. Kampanya sürecimizde hemen her fırsatta inanarak söylediğimizi bugün bir daha söylüyoruz. Demokratik zeminde gerçekleşecek bir seçimde AK Parti’nin Van’daki gerçek oy oranı yüzde 60-70’lerdedir. Bize oy veren 200 bine yakın insanımıza çağrımız şudur; birliğinizi, beraberliğinizi, kardeşliğinizi lütfen muhafaza edin ve partimize sahip çıkın. Partinize gelin, etkinliklerine katılın, görüşlerinizi iletin, eleştirilerinizi yapın, neler yapılmasını istiyorsanız bunları anlatın. Küçük kırgınlıkları bir tarafa bırakıp memleketimizin geleceği için el birliğiyle çalışın. Çünkü bu memleketin asıl sahipleri sizlersiniz. Bizler bu memleketin hayrı ve selameti için güzel niyetlerle bu yola çıktık. Mazlumların sesine kulak verdik, onların dualarına talip olduk. İstedik ki haksızlık, adaletsizlik son bulsun; yoksulluğun ve yolsuzluğun sonu gelsin. Bu gayelerle yola çıktık. Rabbimizden de her zaman hayırlısını talep ettik.”
“GÖNÜL İSTERDİ Kİ BU MEMLEKETİN İNSANI HİÇBİR BASKI OLMADAN, HÜR İRADESİYLE SEÇİMİNİ YAPSIN”
Gülaçar, sözlerini şöyle tamamladı: “Gönül isterdi ki bu memleketin insanı hiçbir baskı olmadan, hür iradesiyle seçimini yapsın. Bizler hep barış içinde bir yarış olsun istedik. Fakat birileri yarışı savaşa dönüştürdü. Bu savaşta galip gelmek için de her yolu denedi. Gücümüzün yettiğince engel olmaya çalıştık. Ama oyunlar içinde oyun, hesaplar içinde hesaba şahit olduk. Biz yine de tüm samimiyetimizle memleketimizin hayrı ve selameti için, mazlumların dertlerine derman olmak için çalışmaya ve gayret etmeye devam edeceğiz. Biz bilemeyiz, Rahman olan Allah bilir. 'Hayır gördüklerimizde şer, şer gördüklerimizde de hayır olabilir.' Bizler yaklaşık 4 ay boyunca elimizden geldiğince insanımıza bu memleketin geleceği için neler düşündüğümüzü anlattık. Kapı kapı dolaşmaya gayret ettik. Bu manada gecesini gündüzüne katan, taşın altına elini koyan kahraman gençlerimize ve her türlü fedakarlıkta bulunan kadınlarımıza canı gönülden teşekkür ediyorum. Üzülmeyin, bizler bu sonucun sebebi hikmetini bilmiyoruz. Bizler yine hayırlı işlerde koşturmaya, mücadele etmeye devam edeceğiz.”