Turgut Özal'ın Ölümü Davasında Levent Ersöz'ün Beraatının Gerekçesi

8. CumhurbaşŸkanı Turgut ǖzal'ın ölümüne ilişŸkin davada, sanık emekli TuğŸgeneral Levent Ersöz hakkında verilen beraat kararının gerekçesinde, "aydınlatılmamışŸ, karanlıkta kalmışŸ noktaların, gerçekliğŸi tartışŸılır beyanlara dayanılarak ispat edilmişŸ sayılamayacağŸı" belirtilerek, "Türkiye Cumhuriyeti'nin 8. CumhurbaşŸkanı Turgut ǖzal'ın zehirlenmek suretiyle öldüğŸü ispatlanamadığŸı gibi yüklenen suçun sanık Levent Ersöz tarafından işŸlendiğŸinin de sabit olmaması nedeniyle beraat kararı verilmişŸtir" denildi.

Ankara 4. AğŸır Ceza Mahkemesinin gerekçeli kararında, dosyadaki raporlar, deliller, beyanlar aktarıldı.
Adli Tıp raporundaki tespitlere göre ǖzal'ın, zehirlenmediğŸi ya da radyoaktif maddeye maruz kalmadığŸının anlaşŸıldığŸına yer verilen kararda, ǖzal'ın ABD'deki tedavi evrakları ile Türkiye'deki muayene ve tetkiklerine göre, kardiyolojik risk profilinin düşŸük olduğŸu, bununla birlikte ani kardiyak ölümünün hiçbir zaman dışŸlanmayacağŸı kaydedildi.
Kararda, şŸöyle denildi:
"ǖlüm olayının meydana gelişŸiyle ilgili anlatımlar ve tıbbi antesedanının öncelikle ani kardiyak bir ölümü düşŸündürdüğŸü Adli Tıp raporunda belirtilmişŸ, ancak ölümünden sonra otopsi işŸlemi uygulanamadığŸından ölümün ani kardiyak ölümü olduğŸu yönünde kesin ölüm sebebinin bildirilemeyeceğŸi adli raporda kayıt altına alınmışŸtır.
Gizli tanık beyanları ǖzal'ın radyoaktif maddelerden amerikyum-241 ve polonyum-210 maddeleriyle zehirlendiğŸine yönelik olup, fethi kabir işŸlemleri sonucu yapılan incelemelerde radyoaktif madde tespit edilemediğŸi gibi ǖzal'ın geçmişŸe dönük laboratuvar teknikleri, yakın çevresinde yaşŸayan kişŸilerin anlatımlarında polonyum zehirlenmesi belirtileri olan mide sancıları, yoğŸun kusma, saç dökülmesi ve aşŸırı zayıflama gibi belirtilerinin hiçbirinin ǖzal'da görülmediğŸi anlaşŸılmakla, bu maddelere bağŸlı zehirlenmeden bahsedilemeyeceğŸi anlaşŸılmışŸtır.
Dosyaya delil olarak bildirilen Turgut ǖzal'a suikast gerçekleşŸtiren Kartal DemirağŸ'ın eylemi, Adnan Kahveci'nin trafik kazası sonrası ölümü, 1993 yılı içerisinde meydana gelen önemli olaylar ve EşŸref Bitlis'in ölümü ile Turgut ǖzal'ın 17 Nisan 1993'te ölümü arasında kişŸi ve eylem yönünden herhangi bir illiyet bağŸı tespit edilememişŸtir."
-"İspatlanamayan duyumlar"
Gerekçeli kararda, ceza yargılaması hukukunun amacının maddi gerçeğŸin araşŸtırılıp, hiçbir duraksamaya yer bırakmayacak şŸekilde ortaya çıkarılması olduğŸu vurgulanarak, yargılama aşŸamasında kullanılan aracın deliller olduğŸu, maddi gerçeğŸe ancak akla uygun ve gerçekçi kanıt değŸerlendirmeleri sonucu ulaşŸılabileceğŸi ifade edildi.
İşŸlendiğŸi iddia edilen eylemin gerçekleşŸip gerçekleşŸmediğŸinin, böyle bir eylemin var olup olmadığŸının, gerçekleşŸmişŸse sanık tarafından işŸlenip işŸlenmediğŸinin belirlenmesi gerektiğŸinin altı çizilen kararda, şŸunlar kaydedildi:
"Bir olay üzerinde maddi gerçeğŸin tespiti için yapılacak araşŸtırma ve belirlemelerde 'varsayımlar'la uğŸraşŸılmaz. AydınlatılmışŸ, karanlıkta kalmışŸ noktalar, gerçekliğŸi tartışŸılır beyanlara dayanılarak ispat edilmişŸ, kanıtlanmışŸ sayılamaz. Ceza hükmü kurulabilmesi bir ihtimale değŸil, kesin ve açık bir ispata, kuşŸkudan uzak bir kesinliğŸe dayanmalıdır. Somut olayda gizlenen tanık Selçuk ve Deniz Uygar'ın (İlker LJetin) anlatımlarının doğŸruluğŸu ispatlanamayan duyumlara dayandığŸı, kaldı ki bu beyanların tek başŸına hükme esas teşŸkil etmeyeceğŸi, bu beyanlarının, ispat konusu olayın gerçekliğŸini yansıtmadığŸı, bu nedenlerle maddi gerçeğŸi ortaya çıkaracak nitelikte bulunmadığŸı, Adli Tıp raporunda da ölüm nedeninin zehirlenme ve radyoaktif maddeye maruz kalarak gerçekleşŸmediğŸi tespit edildiğŸine göre, tanık beyanlarına itibar edilmemişŸ, sanığŸın atılı suçu işŸlediğŸi yönünde de yeterli, kesin, birbirini tamamlar delil elde edilememişŸtir."
Kararda, "ǖzal'ın zehirlenmek suretiyle öldüğŸü ispatlanamadığŸı gibi yüklenen suçun sanık Ersöz tarafından işŸlendiğŸinin de sabit olmaması nedeniyle beraat kararı verildiğŸi" belirtildi.
 
Kaynak: AA