Silah Kanunu Tasarısı Tbmm İçişleri Komisyonu'nda

TBMM İçişleri Komisyonu, silahları sınıflandıran, üretimi, ithali, satışı ve edinimine ilişkin usul ve esasları belirleyen Silah Kanunu Tasarısı'nı görüşmek üzere AK Parti İstanbul Milletvekili Feyzullah Kıyıklık başkanlığında toplandı.

CHP Gaziantep Milletvekili Ali Serindağ, Gezi Parkı eylemlerine değinerek, iktidarın önerileri dikkate almama anlayışının olayların büyümesine neden olduğunu öne sürdü. Olayların Gezi Parkı'nı da içine alan projeye karşı başladığını anlatan Serindağ, "İnsanları gazla, copla perişan ettik" dedi.

Tasarının, düğünlere silahla gidilmesini yasakladığını ifade eden Serindağ, düzenlemenin uygulamada hayata geçirilmesinin önemli olduğunu söyledi.

Tasarıyla Cumhurbaşkanı, Başbakan, İçişleri ve Milli Savunma bakanları ile Genelkurmay Başkanı'na yurt içinde silah armağan etme yetkisi verdiğini dile getiren Serindağ, "Neden silah armağan edilir? Başka şey armağan etsinler" diye konuştu.

Serindağ, biber gazı ve portakal gazı ithalinin yasaklanması gerektiğini de savunarak, polisin de kullanım konusunda eğitilmesi gerektiğini ifade etti.

Ali Serindağ, "Bu, bizim vatandaşlarımıza karşı kullanacağımız silah olarak görülmemeli. Her ilde gösteri oldu. Müdahale olmayan yerlerde şiddet görüntüleri ortaya çıkmadı. İnsanlar protestosunu yaptı, dağıldı" dedi.

CHP Erzincan Milletvekili Muharrem Işık, tasarının silah edinme alanını genişlettiğini savunurken, CHP İstanbul Milletvekili Celal Dinçer de alkollüyken ruhsatlı silahını taşıyanların, ancak kullanmayanların ruhsatının iptal edilmesi ve 5 yıl ruhsat verilmemesinin öngörülmesinin, Anayasa'ya aykırı olduğunu öne sürdü.

CHP İzmir Milletvekili Birgül Ayman Güler de Gezi protestoları sırasında İzmir'de ellerinde sopa olan sivil kişi görüntülerinin ürpertici olduğunu savundu.

İstanbul'da camide içki içildiği iddialarını müezzin yardımcısının yalanladığını ifade eden Güler, bebekli bir kadının dövüldüğü iddialarının da açıklığa kavuşturulması gerektiğini belirtti.

Güler, "Böyle bir olayı Türkiye'de uygun görecek kimse yoktur" dedi.

Gösterilerde Türk bayrağının yakıldığının televizyonda gösterilmesinden utanç duyduğunu dile getiren Güler, "Gösterileri itibarsızlaştırmak için Türk bayrağının yakıldığını kullamak iktidara yakışmaz. Yapılması gereken, bayrağı yakanı bulmak, ifşa etmektir" diye konuştu.

Cizre'deki görüntülerle ilgili hükümetin açıklama yapmadığını anlatan Güler, "Yaşananları adeta görmezden gelmeye davet edilmemiz utançtır ve endişe kaynağıdır. Türkiye'de şehirler bile farklı adlandırılıyor. Türkiye'de ne oluyor? Türkiye'ye, uydu Kürdistan'ın taşıyıcı anneliği yaptırılıyor" dedi.

MHP Osmaniye Milletvekili Hasan Hüseyin Türkoğlu da Türkiye'nin asıl gündeminin terör olduğunu söyledi.

"Cizre'deki görüntülerin, terör örgütünün çekilmemesinin, Türkiye'nin bir bölgesine kuzey Kürdistan denilmesinin iktidarda rahatsızlık yaratmadığını" savunan Türkoğlu, bunlara izin verilmemesi gerektiğini kaydetti.

Armağan silah konusunun tartışılması gerektiğini belirten Türkoğlu, "Toplumun önemli bölümü artık çocuklarına oyuncak silah almıyor. Toplum, Cumhurbaşkanı'nı idol olarak görüyor ve onu silah hediye ederken görürse ne düşünecek? Niye silah hediye etsinler?" diye konuştu.

Bazı kurumlara silah ithalatı yetkisi verilmesini de eleştiren Türkoğlu, MİT'in operasyonel birim olmadığını söyledi.

Türkoğlu, düzenlemenin, kurumların birbirine karşı silahlanması olarak da algılanabileceğini iddia etti.

-"Sabaha kadar uyuyamıyoruz"-

AK Parti İstanbul Milletvekili Hüseyin Bürge, muhalefet milletvekillerinin Gezi Parkı olaylarıyla ilgili eleştirilerini yanıtlarken, olayların sebebine Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ı oturtmanın büyük haksızlık olduğunu söyledi.

Gösterilerde kamu malına zarar verildiğini, arabaların yakıldığını, polise karşı barikatlar kurulduğunu anlatan Bürge, kendisinin de Dikmen'de oturduğunu ve sabaha kadar uyuyamadıklarını belirtti.

Bürge, Dikmen'de göstericilerin caddeye barikat kurduğunun ve polisin uyarıdan sonra tazyikli suyla müdahale ettiğinin altını çizen Bürge, olayları balkonundan izlediğini anlattı.

Hüseyin Bürge,"mantığından hareketle bugün ben seçildim, siz sokağa çıkacaksanız, siz seçilince ben sokağa çıkacaksam demokrasiden nasıl söz ederiz. Sokaklarda barikat kuranlar, arabaları yakanlar demokrasiye göz dikmiş insanlardır" dedi.

-"Tasarıdaki biber gazı başka"

AK Parti Konya Milletvekili Mustafa Akış ise muhalefetin tasarıya yönelik eleştirilerini yanıtladı.

Tasarıda tanımlanan biber gazının tacizcilere karşı çantada taşınan sprey gaz olduğuna işaret eden Akış, "Tasarının, Gezi olaylarında kullanılan biber gazıyla uzaktan yakından alakası yok" dedi.

MİT, Emniyet Genel Müdürlüğü ve TSK'nın kendi iktidarlarında da daha önce de silah ithal ettiğini anlatan Akış, bu fiili durumu yasal hale getirdiklerini kaydetti.

Daha sonra, CHP İzmir Milletvekili Güler, Gezi Parkı ile ilgili tekrar söz istedi. Komisyon Başkanı Kıyıklık'ın söz vermemesi üzerine tepki gösteren CHP milletvekilleri, salonu terk etti.

-"Türkiye'de silah edinmek çok zor"

Komisyonda Uluslararası Av ve Yaban Hayatı Koruma Konseyi Türkiye Temsilcisi Ömer Borovalı da tasarıya ilişkin görüşlerini açıkladı.

Dünyada av silahlardan vergi ve harç alınmadığını anlatan Borovalı, Türkiye'de ise silah edinme şartlarının ağır olduğunu söyledi.

Borovalı, Türkiye'de her 100 kişiden 1,7'sinin, Avrupa'da ortalama 50'sinin, Finlandiya'da 74'ünün, ABD'de 90'dan fazlasının ruhsatlı silah sahibi olduğunu belirtti.

Türkiye'ye bir dönem çok miktarda kaçak silah sokulduğunu ve ruhsatsız silah miktarının fazla olduğunu dile getirerek, silahla işlenen suçların 17'sinin ruhsatlı silah olduğunu ifade etti.

Borovalı, yurt dışında yaşayan vatandaşların silahlarını Türkiye'ye getirmesinin yasak olduğunu da ifade ederek, bunun önündeki engellerin de kaldırılmasını istedi.

Konuşmaların ardından tasarının tümü üzerindeki görüşmeler tamamlandı ve maddelerine geçilmesi kabul edildi.