‘türkiye’nin Enerji Görünümü 2013’ Söyleşisi
Türk Mimar Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) Makine Mühendisleri Odası Enerji Çalışma Grubu Başkanı ve Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi Yönetim Kurulu Üyesi Oğuz Türkyılmaz, "Sanayileşmiş, bağımsız, demokratik, üreterek büyüyen, paylaşarak gelişen bir ülkede enerji ve enerji politikaları sadece ülkemiz için değil, aynı zamanda bölgemiz açısından da son derece önemlidir” dedi.
Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği (TMMOB) Makina Mühendisleri Odası (MMO) Adana Şubesi tarafından ‘Türkiye’nin Enerji Görünümü 2013’ konulu söyleşi düzenlendi.
Seyhan Oteli’nde düzenlenen söyleşiye konuşmacı olarak TMMOB Makine Mühendisleri Odası Enerji Çalışma Grubu Başkanı ve Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi Yönetim Kurulu Üyesi Oğuz Türkyılmaz katıldı
Toplantının açış konuşmasını yapan MMO Adana Şube Başkanı Hüseyin Atıcı, yaşamın sürdürülebilmesinin temel gereği olan enerjinin, besin zincirinin tepesinde bulunan insan için hem fiziki bir ihtiyaç olduğunu, hem de toplumsal-ekonomik yaşamın sürdürülebilmesinin olmazsa olmazı olduğunu söyledi.
Ekonomik, sosyal, siyasal, teknik ve diğer bir çok özellikleriyle enerji konusunun dünya üzerindeki olayları etkilemeye ve yönlendirmeye devam ettiğine dikkat çeken Atıcı, “Tüm uğraşlara rağmen dünya genelinde, enerji sektöründe, arz güvenliği, insanlığın oldukça eşit koşullarda yararlanması ve gerek üretirken, gerekse de tüketirken çevreye zarar vermemesi gibi esas nitelikli konularda, henüz anlayış ve görüş birliği sağlanamamış bulunmaktadır. Sanayileşmiş, bağımsız, demokratik, üreterek büyüyen, paylaşarak gelişen bir ülkede enerji ve enerji politikaları sadece ülkemiz için değil, aynı zamanda bölgemiz açısından da son derece önemlidir” diye konuştu.
Açılış konuşmasının ardından söyleşiye geçildi. Burada konuşan Oğuz Türkyılmaz, Türkiye’nin enerji açısından çok parlak bir durumda olmadığını kaydederek, “Bu durum kader mi? Elbette değil. Bu tabloyu lehimize çevirmek mümkün. Daha çok yerli ve yenilebilir enerji kaynaklarına yönelmek ve bu kaynaklarla yapılacak elektrik üretiminde yerli ekipman kullanımını sağlamamız lazım. Bütün yerli ve yenilebilir kaynakların nasıl değerlendirebiliriz ve bunu değerlendirirken de ne kadar çok yerli makine ve ekipman kullanabiliriz buna dikkat etmemiz lazım. Yani Çin’den alınacak makine ve ekipmanların bir anlamı yok. Bunu Türkiye’deki Türk mühendisler tasarlasın, Türkiye’deki tesislerde üretilsin ve Türkiye’deki işçiler çalıştırsın. Her yıl milyarlarca dolar parayı makine ve ekipman için yurt dışına vermeyelim” ifadelerini kullandı .
Kaynak: İHA
Seyhan Oteli’nde düzenlenen söyleşiye konuşmacı olarak TMMOB Makine Mühendisleri Odası Enerji Çalışma Grubu Başkanı ve Dünya Enerji Konseyi Türk Milli Komitesi Yönetim Kurulu Üyesi Oğuz Türkyılmaz katıldı
Toplantının açış konuşmasını yapan MMO Adana Şube Başkanı Hüseyin Atıcı, yaşamın sürdürülebilmesinin temel gereği olan enerjinin, besin zincirinin tepesinde bulunan insan için hem fiziki bir ihtiyaç olduğunu, hem de toplumsal-ekonomik yaşamın sürdürülebilmesinin olmazsa olmazı olduğunu söyledi.
Ekonomik, sosyal, siyasal, teknik ve diğer bir çok özellikleriyle enerji konusunun dünya üzerindeki olayları etkilemeye ve yönlendirmeye devam ettiğine dikkat çeken Atıcı, “Tüm uğraşlara rağmen dünya genelinde, enerji sektöründe, arz güvenliği, insanlığın oldukça eşit koşullarda yararlanması ve gerek üretirken, gerekse de tüketirken çevreye zarar vermemesi gibi esas nitelikli konularda, henüz anlayış ve görüş birliği sağlanamamış bulunmaktadır. Sanayileşmiş, bağımsız, demokratik, üreterek büyüyen, paylaşarak gelişen bir ülkede enerji ve enerji politikaları sadece ülkemiz için değil, aynı zamanda bölgemiz açısından da son derece önemlidir” diye konuştu.
Açılış konuşmasının ardından söyleşiye geçildi. Burada konuşan Oğuz Türkyılmaz, Türkiye’nin enerji açısından çok parlak bir durumda olmadığını kaydederek, “Bu durum kader mi? Elbette değil. Bu tabloyu lehimize çevirmek mümkün. Daha çok yerli ve yenilebilir enerji kaynaklarına yönelmek ve bu kaynaklarla yapılacak elektrik üretiminde yerli ekipman kullanımını sağlamamız lazım. Bütün yerli ve yenilebilir kaynakların nasıl değerlendirebiliriz ve bunu değerlendirirken de ne kadar çok yerli makine ve ekipman kullanabiliriz buna dikkat etmemiz lazım. Yani Çin’den alınacak makine ve ekipmanların bir anlamı yok. Bunu Türkiye’deki Türk mühendisler tasarlasın, Türkiye’deki tesislerde üretilsin ve Türkiye’deki işçiler çalıştırsın. Her yıl milyarlarca dolar parayı makine ve ekipman için yurt dışına vermeyelim” ifadelerini kullandı .