Tunceli'de Zaza Dili ve Edebiyatı Bölümü'ne Yoğun İlgi
Türkiye'de ilk defa lisans düzeyinde eğitim veren Tunceli Üniversitesi Zaza Dili ve Edebiyatı Bölümü'ne öğrenciler büyük ilgi gösterdi.
Tunceli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Durmuş Boztuğ’un girişimleri sonucu, 2011 yılında YÖK tarafından onaylanan ve öğrenci almaya başlayan Zaza Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı öğrencileri, Zaza dili ve edebiyatını öğrenmek amacıyla uzak şehirlerden gelerek bu dili öğreniyor. 34 öğrencisi bulunan bölüme, üniversite personeli, öğretmenler ve vatandaşlardan da yoğun ilgi var. Gramer ağırlıklı olarak ders gören öğrenciler zaman zaman Zazaca müzikle dili pekiştiriyor.Almanya’da Zaza dili üzerine çalışmalar yürüten ve bu bölümün açılması ile Tunceli Üniversitesi'nde açılan bölüme gelen Zaza Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Başkanı Zülfü Selcan, öğrenci ve vatandaşlardan bu bölüme yoğun ilgi olduğunu söyledi.
2011 yılında Zaza dilinin kabul edilmesi ve üniversitelerde okutulmasının tarihi bir adım olduğunu ifade eden Selcan, “Bu bölümün açılması, ülkemiz tarihinde önemli bir adımdır. Yasak dönemden serbest döneme geçiyoruz. Yerli dillerin artık kültürel bir zenginlik görüşü ağırlık kazandı ve doğrusu da budur. Ülkemiz ve halkımız için çok hayırlı bir adımdır. Çok uzak yerlerden gelip bu bölüme kaydolup okumak istiyorlar. Biz de bunlara yardımcı olacağız. Gereken teorik ve pratik bütün imkanları sağlayıp Zaza dilinden mezun olmalarını istiyoruz.” dedi.
Selcan, 34 öğrenciye eğitim verdiklerini, ancak bazı öğrencilerin barınma sorunu yaşadıkları için gitmek zorunda kaldıklarını belirtti.
Selcan, “Bu bölüme ilgi çok büyük, üniversite hocaları, üniversite personelinden büyük talep var. Dışarıdan halkımızla görüştüğümüz zaman dili öğrenmek isteyen insanlarımız çoğunlukta bulunuyor. Çeşitli meslek gruplarından özellikle öğretmenlerden istek var. Üniversitelerde bu dilin okutulması ve mezun verilmesi tarihi bir adımdır.” diye konuştu.
Tunceli Üniversitesi'nde böyle bir bölümün açılmasının sürece denk düştüğünü ve yerinde bir karar olduğunu söyleyen Zaza Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Şengül Şenol, “Türkiye, önemli bir geçiş döneminden geçiyor. Bizim ilimizde bu bölümün açılması önemli ve tarihi bir adımdır. Ülkemiz, çok kültürlü ve etnik yapıya sahip bir ülkedir. Yerel dillerin ciddiye alınması önemlidir. Bu, demokrasiye katkıdır. Bu bölüme büyük bir ilgi var. Çok okumak isteyen insan var.” şeklinde konuştu.
Zazaca dilinin yok olmakla karşı karşıya kaldığını ve konuştukları dilin kaybolmaması için bu bölümü seçtiklerini belirten Zaza Dili ve Edebiyatı öğrencileri ise mezun olduklarında iş bulacaklarından umutlu. Konuştuğu dil olduğu için bu bölümü seçtiğini ifade eden Arzu Dağ, “Bu bölümü daha çok kendi dilim olduğu için seçtim. Bu dil UNESCO tarafından koruma altına alındığı için ben de bu dilin unutulmaması için ve buna katkı sunmak için bu bölümü seçtim. Bu bölümü bitirdiğimiz zaman eğitim görevlisi ya da farklı alanlarda faaliyetlerde bulunabiliriz.” dedi.
Çocuk yaşlarda bu dili öğrenmek istediğini ama çevrede bu dili konuşmanın ayıp gibi gösterilmesinden ötürü dili öğrenemediğini belirten Tansu Özkan ise “Ben Zazacayı küçüklükten beri öğrenmek istedim, okulda konuştuğumuz zaman ayıp gibi görülüyordu. Öğrenmeyi çok istedim, bu yüzden bu bölüme geldim. Eğitimden memnunuz, bu dili öğreniyorum.” diye konuştu.
Bu bölümün açılmasının, kaybolmaya yüz tutan Zazaca dili açısından büyük bir şans olduğunu söyleyen Ozan Erdem de “Bu bölümü özellikle seçtim. Herkesin, bu dile özellikle bu halkın sahip çıkması gerekiyor. Çünkü buranın halkı artık bu dili konuşmuyor. Bizim yaş grubumuz bu dili konuşmuyor ve bilmiyor. Bu durum, gelecek açısından kaygı verici. Bir dil yok olmak üzere ama bu bölümün açılması bu talihsizliği sona erdirebilir. Bu yüzden halkın bu bölüme destek olması gerekiyor.” dedi.
2011 yılında Zaza dilinin kabul edilmesi ve üniversitelerde okutulmasının tarihi bir adım olduğunu ifade eden Selcan, “Bu bölümün açılması, ülkemiz tarihinde önemli bir adımdır. Yasak dönemden serbest döneme geçiyoruz. Yerli dillerin artık kültürel bir zenginlik görüşü ağırlık kazandı ve doğrusu da budur. Ülkemiz ve halkımız için çok hayırlı bir adımdır. Çok uzak yerlerden gelip bu bölüme kaydolup okumak istiyorlar. Biz de bunlara yardımcı olacağız. Gereken teorik ve pratik bütün imkanları sağlayıp Zaza dilinden mezun olmalarını istiyoruz.” dedi.
Selcan, 34 öğrenciye eğitim verdiklerini, ancak bazı öğrencilerin barınma sorunu yaşadıkları için gitmek zorunda kaldıklarını belirtti.
Selcan, “Bu bölüme ilgi çok büyük, üniversite hocaları, üniversite personelinden büyük talep var. Dışarıdan halkımızla görüştüğümüz zaman dili öğrenmek isteyen insanlarımız çoğunlukta bulunuyor. Çeşitli meslek gruplarından özellikle öğretmenlerden istek var. Üniversitelerde bu dilin okutulması ve mezun verilmesi tarihi bir adımdır.” diye konuştu.
Tunceli Üniversitesi'nde böyle bir bölümün açılmasının sürece denk düştüğünü ve yerinde bir karar olduğunu söyleyen Zaza Dili ve Edebiyatı Anabilim Dalı Öğretim Görevlisi Şengül Şenol, “Türkiye, önemli bir geçiş döneminden geçiyor. Bizim ilimizde bu bölümün açılması önemli ve tarihi bir adımdır. Ülkemiz, çok kültürlü ve etnik yapıya sahip bir ülkedir. Yerel dillerin ciddiye alınması önemlidir. Bu, demokrasiye katkıdır. Bu bölüme büyük bir ilgi var. Çok okumak isteyen insan var.” şeklinde konuştu.
Zazaca dilinin yok olmakla karşı karşıya kaldığını ve konuştukları dilin kaybolmaması için bu bölümü seçtiklerini belirten Zaza Dili ve Edebiyatı öğrencileri ise mezun olduklarında iş bulacaklarından umutlu. Konuştuğu dil olduğu için bu bölümü seçtiğini ifade eden Arzu Dağ, “Bu bölümü daha çok kendi dilim olduğu için seçtim. Bu dil UNESCO tarafından koruma altına alındığı için ben de bu dilin unutulmaması için ve buna katkı sunmak için bu bölümü seçtim. Bu bölümü bitirdiğimiz zaman eğitim görevlisi ya da farklı alanlarda faaliyetlerde bulunabiliriz.” dedi.
Çocuk yaşlarda bu dili öğrenmek istediğini ama çevrede bu dili konuşmanın ayıp gibi gösterilmesinden ötürü dili öğrenemediğini belirten Tansu Özkan ise “Ben Zazacayı küçüklükten beri öğrenmek istedim, okulda konuştuğumuz zaman ayıp gibi görülüyordu. Öğrenmeyi çok istedim, bu yüzden bu bölüme geldim. Eğitimden memnunuz, bu dili öğreniyorum.” diye konuştu.
Bu bölümün açılmasının, kaybolmaya yüz tutan Zazaca dili açısından büyük bir şans olduğunu söyleyen Ozan Erdem de “Bu bölümü özellikle seçtim. Herkesin, bu dile özellikle bu halkın sahip çıkması gerekiyor. Çünkü buranın halkı artık bu dili konuşmuyor. Bizim yaş grubumuz bu dili konuşmuyor ve bilmiyor. Bu durum, gelecek açısından kaygı verici. Bir dil yok olmak üzere ama bu bölümün açılması bu talihsizliği sona erdirebilir. Bu yüzden halkın bu bölüme destek olması gerekiyor.” dedi.