Muzaffer Tekin: İlker Başbuğ Benim İdolümdür
Ergenekon davasının tutuklu sanığı Muzaffer Tekin, naip hakim tarafından yapılan 1. Ordu Komutanlığı sabit telefon hattı incelemesine ilişkin açıklama yaptı.
İlker Başbuğ ile yaptığı görüşmenin hatırlatılması üzerine Tekin, "İlker Başbuğ benim idolümdür." ifadesini kullandı.İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen Ergenekon davasının öğleden sonraki bölümünde de sanık avukatlarının taleplerinin alınmasına devam edildi.Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, 14 Mart ve 15 Mart 2013 tarihli Genelkurmay Başkanlığı Bilgi Destek Dairesi'ndeki bilgisayar harddisklerine ilişkin naip hakim raporunun dava dosyasına girdiğini hatırlattı. Naip hakim incelemesinde 'Yeni isimler' ve 'General listesi' adlı iki dosyada da bazı telefon numaraları arasında yapılan telefon görüşmelerinin incelendiğini söyledi.
Bu telefon numaralarından ve görüşmelerinden bazılarının dava sanıkları arasında yapılan görüşmelerle ilgili olduğunun tespit edildiğini açıkladı.
Bunun üzerine sanık avukatları söz aldı. Avukat İlkay Sezer, sanık Hurşit Tolon'un 1. Ordu Komutanlığı yaptığı ve yapmadığı dönemlerle ilgili olarak 1. Ordu Komutanlığı adına resmi kayıtlı telefonların tümü ile ilgili görüşmelerin, sanki Tolon tarafından yapıldığı izleniminin verildiğini iddia etti.Avukat Sezer'in, bu görüşmelerden bazılarında Muzaffer Tekin ve Oktay Yıldırım'a ait görüşmelerin de bulunduğunu, oysa Tolon'un bu kişilerle görüşmesi olmadığını söyledi.
Bunun üzerine Muzaffer Tekin söz alarak 1. Ordu Komutanlığı'na ait sabit telefonla kendi telefon numarası arasında yapılan görüşmeye ilişkin açıklama yaptı. Tekin, bu görüşmenin Tolon ile değil, davanın diğer tutuklu sanığı İlker Başbuğ ile yaptığı görüşme olduğunu söyledi.
Tekin, "Bunu ilk kez burada söylüyorum. Sayın İlker Başbuğ, benim babamın askeriydi. Başbuğ teğmen olduğu dönemde babamın yarbay olarak görev yaptığı Maltepe Zırhlı Tugayı'na gelerek babamın askeri oldu. Babam kendisini çok severdi. Bize de hep onu örnek gösterirdi. Bizim de onun gibi bir teğmen olmamızı isterdi." dedi.
Başbuğ'u teğmenliğinden beri tanıyıp saygı duyduğunu belirten Tekin, "Kendisi benim idolümdür. 2005 yılında kardeşim ve babamla birlikte üçünün çektirdiği bir fotoğraf vardı elimizde. 1. Ordu Komutanlığı yaptığı dönemde kardeşim ile yanına gidip bu fotoğrafı da hediye edelim dedik. Gittik de. Çok da memnun oldu. Zaman zaman ortak tanıdıklarımız aracılığıyla neden arayıp sormadığımız şeklinde haber yollardı. Biz de aldığımız eğitim gereği arayıp rahatsız etmezdik." şeklinde konuştu.
Talepte bulunmak için söz alan avukat kalmayınca Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, duruşmayı 18 Mart 2013 tarihine ertelediklerini açıkladı.
Bu telefon numaralarından ve görüşmelerinden bazılarının dava sanıkları arasında yapılan görüşmelerle ilgili olduğunun tespit edildiğini açıkladı.
Bunun üzerine sanık avukatları söz aldı. Avukat İlkay Sezer, sanık Hurşit Tolon'un 1. Ordu Komutanlığı yaptığı ve yapmadığı dönemlerle ilgili olarak 1. Ordu Komutanlığı adına resmi kayıtlı telefonların tümü ile ilgili görüşmelerin, sanki Tolon tarafından yapıldığı izleniminin verildiğini iddia etti.Avukat Sezer'in, bu görüşmelerden bazılarında Muzaffer Tekin ve Oktay Yıldırım'a ait görüşmelerin de bulunduğunu, oysa Tolon'un bu kişilerle görüşmesi olmadığını söyledi.
Bunun üzerine Muzaffer Tekin söz alarak 1. Ordu Komutanlığı'na ait sabit telefonla kendi telefon numarası arasında yapılan görüşmeye ilişkin açıklama yaptı. Tekin, bu görüşmenin Tolon ile değil, davanın diğer tutuklu sanığı İlker Başbuğ ile yaptığı görüşme olduğunu söyledi.
Tekin, "Bunu ilk kez burada söylüyorum. Sayın İlker Başbuğ, benim babamın askeriydi. Başbuğ teğmen olduğu dönemde babamın yarbay olarak görev yaptığı Maltepe Zırhlı Tugayı'na gelerek babamın askeri oldu. Babam kendisini çok severdi. Bize de hep onu örnek gösterirdi. Bizim de onun gibi bir teğmen olmamızı isterdi." dedi.
Başbuğ'u teğmenliğinden beri tanıyıp saygı duyduğunu belirten Tekin, "Kendisi benim idolümdür. 2005 yılında kardeşim ve babamla birlikte üçünün çektirdiği bir fotoğraf vardı elimizde. 1. Ordu Komutanlığı yaptığı dönemde kardeşim ile yanına gidip bu fotoğrafı da hediye edelim dedik. Gittik de. Çok da memnun oldu. Zaman zaman ortak tanıdıklarımız aracılığıyla neden arayıp sormadığımız şeklinde haber yollardı. Biz de aldığımız eğitim gereği arayıp rahatsız etmezdik." şeklinde konuştu.
Talepte bulunmak için söz alan avukat kalmayınca Mahkeme Başkanı Hasan Hüseyin Özese, duruşmayı 18 Mart 2013 tarihine ertelediklerini açıkladı.