DSP Lideri Türker, Yeni SMMMO Binasının Açılışına Katıldı
Demokratik Sol Parti (DSP) Genel Başkanı Masum Türker, Sakarya Serbest Muhasebeci Mali Müşavirler Odası’nın (SMMMO) Serdivan ilçesindeki yeni hizmet binasının açılışına katıldı.
Yeni SMMMO binasının açılışına DSP Genel Başkanı Masum Türker'in yanı sıra Sakarya Valisi Mustafa Büyük, Sakarya Büyükşehir Belediye Başkanı Zeki Toçoğlu, AK Parti Sakarya Milletvekili Ali İhsan Yavuz, Cumhuriyet Halk Partisi Sakarya Milletvekili Engin Özkoç, Milliyetçi Hareket Partisi Sakarya Milletvekili Münir Kutluata, Sakarya SMMMO İl Başkanı Selahattin Çakırsoy, Sakarya Üniversitesi Prof. Dr. Muzaffer Elmas, Sakarya Baro Başkanı Recep Hacıeyüpoğlu, Serdivan Belediye Başkanı Yusuf Alemdar, Sakarya Emniyet Müdürü Mustafa Aktaş, AK Parti il Başkanı Recep Uncuoğlu, Erenler Belediye Başkanı Cavit Öztürk, SSK İl Müdürü Nurten Canbasoğlu ve çok sayıda davetli katıldı.
Yeni yapılan Sakarya SMMMO binasının önünde kurdele kesilmesiyle başlayan açılış töreni, daha sonra toplantı salonunda devam etti. Sakarya SMMMO İl Başkanı Selahattin Çakırsoy, yaptığı açılış konuşmasında, “Odamız ülkenin ve Sakarya’nın sorunları için aktif çalışmaktadır. Odamız tüm ülkede her türlü teknik ve mekanik olarak yayılmıştır. Durmuyoruz; her an kanun ve nizamlara uygun çalışıyoruz. Meslek örgütünün çalışmaları süratli ilerliyor. Odamızın inşaatına 2010 yılında başladık. O gün temelini attık ve bugünlere geldik. Daha fazla çalışacağımızın sözünü vererek katıldığınız için hepinize teşekkür ederim“ dedi.
TÜRMOB Genel Başkanı Nail Sanlı’nın konuşması ardından söz alan Demokratik Sol Parti Genel Başkanı Masum Türker, “Biz aynı gemideyiz. Onun için iktidar milletvekillerine iki konu söyleyeceğim; ben olsam derhal telefonla Başbakan’ı bilgilendiririm bu konuda. OECD bünyesinde çalışan terörle mücadele komitesinde tespit edilmiş 23 ülke var. Türkiye de OECD üyesi olarak şuanda tespit edilen ülkeler arasında 3’üncü sırada. Bu 23 ülkede terörle mücadele kapsamında derhal askıya alınması istenenin 1’incisini aldılar. 1’inci ülke Kuzey Kore’ydi, 2'nci ülke ise İran, 3’üncü sırada Türkiye var” diye konuştu.
Farklı bir partiyi temsil etmenin iktidarı kötülemek olmadığını dile getiren Türker, “Çünkü aynı geminin içerisindeyiz. Türkiye şuana kadar 3'üncü sıradaydı, diğer iki ülke askıya alındığı için Türkiye ilk sıraya yükseldi. Aramızda Sanayi ve Ticaret Odası üyeleri var, başka arkadaşlarımız var. Türkiye’nin askıya alınması ne demektir biliyor musunuz? Yaptığınız hiçbir ithalatınızın muadil banka görmeyecek, yaptığınız ihracatın bedeli bankalar sistemiyle gelmeyecek. Nasıl şimdi İran bu işi yapmak için altın piyasalarını ve kuyumcuları kullanıyor, eğer öyle bir yol bulabilirsek kullanacağız” diye konuştu.
Denetim sisteminin çok önemli yer teşkil ettiğini söyleyen Türker, “Türkiye’yi Eylül ayında suçladıkları şey, El-Kaide ülkede cirit atıyor, terörist şirketler var. Peki bu şirketlerle nasıl mücadele ediliyor? Dünya genelinde bu şirketlerle denetim yoluyla mücadele ediliyor ve bu denetimle mücadele edenlerde genellikle muhasebe mesleği içinden çıkmış olan kişilerdir. Denetim sisteminin kurulması, bir ülkenin dünyaya karşı kafa tutmasının en büyük silahıdır. Kurulmakta olan denetim düzeni eğer ulusal kimliğini kaybederse Başbakan’ın başındaki ikinci bela, derecelendirme kuruluşları, yanı sıra uluslararası olarak kabul edilmiş olan denetçilerdir. 'Bu olacak mı' diye sorarsanız evet var. Şuanda Çin’in başındaki ekonomisini durduran sistem budur. Arzu ederse buradaki milletvekili arkadaşlara bunlarla ilgili dokümanları hemen teslim edebilirim. Denetim mesleğinin ulusal kimliğini muhafaza etmesi için geçmişteki deneyim ve birikime sahip olan meslek mensuplarını sistemin içerisinde tutmalıyız. Diyelim ki; Türkiye bugünlerde inşallah iyi biter, terörü de halletme noktasına gelmek üzereyiz. Barışın hakim olduğu ve Türkiye’de birlikteliğin hakim olduğu, zenginliğin yakalanmaya çalıştığı bir süreçte eğer Türkiye’nin gelişmesini istemezlerse derhal Türkiye’deki denetimsizlikten dolayı OECD’deki sıralamayı dikkate alacaklardır ve bu nedenle derhal bu denetim olgusunun devreye girmesi gerekir” ifadelerini kullandı.
Bu konuları uyarı mahiyeti ile dile getirdiğini ve art niyet aranmaması gerektiğini ifade eden Türker, “Tüm bunları niye söylüyorum; damdan düşen, damdan düşenin halinden anlar. Biliyorsunuz ki biz 2001, 2002 yılında iktidarken damdan düştük. Damdan nasıl düşürüldüğümüzü çok iyi biliyoruz ve bu damdan düşürülmenin faturasının ülkeye nasıl çıkarıldığını iyi biliyoruz. O nedenle Allah bizi tekrar damdan düşmekten korusun” dedi.
Kaynak: İHA
Yeni yapılan Sakarya SMMMO binasının önünde kurdele kesilmesiyle başlayan açılış töreni, daha sonra toplantı salonunda devam etti. Sakarya SMMMO İl Başkanı Selahattin Çakırsoy, yaptığı açılış konuşmasında, “Odamız ülkenin ve Sakarya’nın sorunları için aktif çalışmaktadır. Odamız tüm ülkede her türlü teknik ve mekanik olarak yayılmıştır. Durmuyoruz; her an kanun ve nizamlara uygun çalışıyoruz. Meslek örgütünün çalışmaları süratli ilerliyor. Odamızın inşaatına 2010 yılında başladık. O gün temelini attık ve bugünlere geldik. Daha fazla çalışacağımızın sözünü vererek katıldığınız için hepinize teşekkür ederim“ dedi.
TÜRMOB Genel Başkanı Nail Sanlı’nın konuşması ardından söz alan Demokratik Sol Parti Genel Başkanı Masum Türker, “Biz aynı gemideyiz. Onun için iktidar milletvekillerine iki konu söyleyeceğim; ben olsam derhal telefonla Başbakan’ı bilgilendiririm bu konuda. OECD bünyesinde çalışan terörle mücadele komitesinde tespit edilmiş 23 ülke var. Türkiye de OECD üyesi olarak şuanda tespit edilen ülkeler arasında 3’üncü sırada. Bu 23 ülkede terörle mücadele kapsamında derhal askıya alınması istenenin 1’incisini aldılar. 1’inci ülke Kuzey Kore’ydi, 2'nci ülke ise İran, 3’üncü sırada Türkiye var” diye konuştu.
Farklı bir partiyi temsil etmenin iktidarı kötülemek olmadığını dile getiren Türker, “Çünkü aynı geminin içerisindeyiz. Türkiye şuana kadar 3'üncü sıradaydı, diğer iki ülke askıya alındığı için Türkiye ilk sıraya yükseldi. Aramızda Sanayi ve Ticaret Odası üyeleri var, başka arkadaşlarımız var. Türkiye’nin askıya alınması ne demektir biliyor musunuz? Yaptığınız hiçbir ithalatınızın muadil banka görmeyecek, yaptığınız ihracatın bedeli bankalar sistemiyle gelmeyecek. Nasıl şimdi İran bu işi yapmak için altın piyasalarını ve kuyumcuları kullanıyor, eğer öyle bir yol bulabilirsek kullanacağız” diye konuştu.
Denetim sisteminin çok önemli yer teşkil ettiğini söyleyen Türker, “Türkiye’yi Eylül ayında suçladıkları şey, El-Kaide ülkede cirit atıyor, terörist şirketler var. Peki bu şirketlerle nasıl mücadele ediliyor? Dünya genelinde bu şirketlerle denetim yoluyla mücadele ediliyor ve bu denetimle mücadele edenlerde genellikle muhasebe mesleği içinden çıkmış olan kişilerdir. Denetim sisteminin kurulması, bir ülkenin dünyaya karşı kafa tutmasının en büyük silahıdır. Kurulmakta olan denetim düzeni eğer ulusal kimliğini kaybederse Başbakan’ın başındaki ikinci bela, derecelendirme kuruluşları, yanı sıra uluslararası olarak kabul edilmiş olan denetçilerdir. 'Bu olacak mı' diye sorarsanız evet var. Şuanda Çin’in başındaki ekonomisini durduran sistem budur. Arzu ederse buradaki milletvekili arkadaşlara bunlarla ilgili dokümanları hemen teslim edebilirim. Denetim mesleğinin ulusal kimliğini muhafaza etmesi için geçmişteki deneyim ve birikime sahip olan meslek mensuplarını sistemin içerisinde tutmalıyız. Diyelim ki; Türkiye bugünlerde inşallah iyi biter, terörü de halletme noktasına gelmek üzereyiz. Barışın hakim olduğu ve Türkiye’de birlikteliğin hakim olduğu, zenginliğin yakalanmaya çalıştığı bir süreçte eğer Türkiye’nin gelişmesini istemezlerse derhal Türkiye’deki denetimsizlikten dolayı OECD’deki sıralamayı dikkate alacaklardır ve bu nedenle derhal bu denetim olgusunun devreye girmesi gerekir” ifadelerini kullandı.
Bu konuları uyarı mahiyeti ile dile getirdiğini ve art niyet aranmaması gerektiğini ifade eden Türker, “Tüm bunları niye söylüyorum; damdan düşen, damdan düşenin halinden anlar. Biliyorsunuz ki biz 2001, 2002 yılında iktidarken damdan düştük. Damdan nasıl düşürüldüğümüzü çok iyi biliyoruz ve bu damdan düşürülmenin faturasının ülkeye nasıl çıkarıldığını iyi biliyoruz. O nedenle Allah bizi tekrar damdan düşmekten korusun” dedi.