Bakan Ergün: “öyle Hukuki ve İdari Düzenlemeler Var Ki Kimsenin İlerlemesi Mümkün Değil”
Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Nihat Ergün, sektörün önündeki hukuki ve idari düzenlemeler nedeniyle kimsenin ilerlemesinin mümkün olmadığını belirterek, “O duvarları kaldırmamız lazım.
Ana hedeflerimizden birisi sektörün önünde hukuki ve idari engel olmaması” dedi.
Bakan Ergün, “Türkiye Elektrik- Elektronik Strateji Belgesi ve Eylem Planı”nı Four SeaSons Otel’de düzenlenen basın toplantısıyla açıkladı.
Toplantıda konuşan Bakan Ergün, Türkiye’nin dünyanın 10 büyük ekonomisinden birisi olma hedefine dinamik, rekabetçi ve yenilikçi bir reel sektör eliyle ulaşmasının mümkün olacağını ifade ederek, “İşte Son iki yıldır uygulamaya başladığımız strateji belgeleri önümüzdeki bu kritik süreci en iyi şekilde yönetmenin formüllerini içermektedir. Bugün otomotiv, makine, tıbbi cihaz, aklımıza gelecek her sektör, bu sektörün çıktılarını kullanmaktadır. Sektör sanayi toplumundan, bilgi toplumuna geçiş sürecinde hayati rol oynayan bir sektördür. Teknoloji yoğun bu sektörde üretilen ürünlerin önemli bir kısmının sadece birkaç yıllık ömrü olmaktadır. Fırsatlar, hazırlıklı olanlar için fırsattır. Hazırlığı olmayan için fırsat diye bir şey yok ki. Sen onun fırsat olduğunu bile görmezsin. O yıllarda maalesef hazırlığımız yoktu, başka işlerle meşguldü Türkiye. Dünyada olanı biteni yakından takip etmek yerine içeride kimin ne yaptığını takip eden bir Türkiye. Böyle bir Türkiye fırsat yakalayabilir mi? Dünyada ne olup bittiğini takip edeceğine Ahmet, Mehmet, Ayşe, Fatma ne yapıyoruzu takip eden bir Türkiye ile bir yere varamazdık. Şimdi bırakacaksın bunu, dünyayı takip edeceksin. Vatandaşların da dünyayı takip edecekler ve sana kendi potansiyellerini sunacaklar” diye konuştu.
2016 yılı Sonuna kadar uygulanacak olan bu stratejideki temel amaçlarının ana ürün ve temel bileşenlerin Türkiye’de tasarlanması, geliştirilmesi ve üretilmesi olduğunu dile getiren Bakan Ergün, şunları söyledi: “Sektörle ilgili birinci hedefimiz her sektörde olduğu gibi bu sektör önünde hukuki ve idari bir engel olmasın sektörün gelişmesine dair. Çünkü bazen bunlarla çok karşılaşıyoruz. Öyle hukuki düzenlemeler, öyle idari düzenlemeler var ki kimsenin ilerlemesi mümkün değil, duvar. O duvarları kaldırmamız lazım. Ana hedeflerimizden birisi sektörün önünde hukuki ve idari engel olmaması.” Bakan Ergün, Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nun (BTYK) önümüzdeki toplantısında tek gündem maddesinin ‘enerji’ konusu olduğunu ifade ederek, “Enerjiyle ilgili çok kapsamlı bir çalışma yürütülüyor ve kurulda enerjiyle ilgili çok önemli kararlar alınacağını görüyoruz. Hukuki ve bürokratik engellerin, sektörün önündeki engellerin kaldırılmasıyla ilgili çok spesifik kararlar da çıkacaktır” dedi.
Sektörün Ar-Ge, inovasyon ve markalaşma becerisini geliştirmeyi hedeflediklerini de dile getiren Bakan Ergün, donanım ve yazılımda yerli ürünlerin teşvik edilmesine yönelik faaliyetlerin hızlanacağını dile getirdi. Ergün, “Fatih Projesi bu kapsamda bir proje olarak değerlendirilmeli. Fatih Projesi Türkiye’de sadece eğitimin yapısını değiştiren, içeriğini değiştiren, öğretmenlerin öğretme biçimini değiştiren, öğrencilerin öğrenme biçimini değiştiren bir proje değil, sektörü çok derinden etkileyen bir projedir. Yeni içerikler, aplikasyonlar, yazılımlar, donanımlar mutlaka bu projeyle birlikte devreye girecek ve milyonlarca öğrencisi olan bu ülkenin böyle bir dinamizmi bu projeyle kazanması sektöre güç katacaktır. 2023 yılında dünyanın 10 büyük ekonomisinden birisi olacaksak en az 10 tane de küresel çapta marka oluşturmamız gerekiyor ve 500 milyar dolarlık ihracatı böyle yapmamız gerekiyor. Marka oluşturmak ayrı bir strateji. Marka oluşturmakla ilgili mekanizmaların da yeterli olmadığını kabul etmemiz lazım. Sadece bugün yurt dışında mağaza açma gibi mekanizmalarla markalaşma sürecini tamamlayamayız. Markalaşma konusuna özel bir önem vermemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.
Kaynak: İHA
Bakan Ergün, “Türkiye Elektrik- Elektronik Strateji Belgesi ve Eylem Planı”nı Four SeaSons Otel’de düzenlenen basın toplantısıyla açıkladı.
Toplantıda konuşan Bakan Ergün, Türkiye’nin dünyanın 10 büyük ekonomisinden birisi olma hedefine dinamik, rekabetçi ve yenilikçi bir reel sektör eliyle ulaşmasının mümkün olacağını ifade ederek, “İşte Son iki yıldır uygulamaya başladığımız strateji belgeleri önümüzdeki bu kritik süreci en iyi şekilde yönetmenin formüllerini içermektedir. Bugün otomotiv, makine, tıbbi cihaz, aklımıza gelecek her sektör, bu sektörün çıktılarını kullanmaktadır. Sektör sanayi toplumundan, bilgi toplumuna geçiş sürecinde hayati rol oynayan bir sektördür. Teknoloji yoğun bu sektörde üretilen ürünlerin önemli bir kısmının sadece birkaç yıllık ömrü olmaktadır. Fırsatlar, hazırlıklı olanlar için fırsattır. Hazırlığı olmayan için fırsat diye bir şey yok ki. Sen onun fırsat olduğunu bile görmezsin. O yıllarda maalesef hazırlığımız yoktu, başka işlerle meşguldü Türkiye. Dünyada olanı biteni yakından takip etmek yerine içeride kimin ne yaptığını takip eden bir Türkiye. Böyle bir Türkiye fırsat yakalayabilir mi? Dünyada ne olup bittiğini takip edeceğine Ahmet, Mehmet, Ayşe, Fatma ne yapıyoruzu takip eden bir Türkiye ile bir yere varamazdık. Şimdi bırakacaksın bunu, dünyayı takip edeceksin. Vatandaşların da dünyayı takip edecekler ve sana kendi potansiyellerini sunacaklar” diye konuştu.
2016 yılı Sonuna kadar uygulanacak olan bu stratejideki temel amaçlarının ana ürün ve temel bileşenlerin Türkiye’de tasarlanması, geliştirilmesi ve üretilmesi olduğunu dile getiren Bakan Ergün, şunları söyledi: “Sektörle ilgili birinci hedefimiz her sektörde olduğu gibi bu sektör önünde hukuki ve idari bir engel olmasın sektörün gelişmesine dair. Çünkü bazen bunlarla çok karşılaşıyoruz. Öyle hukuki düzenlemeler, öyle idari düzenlemeler var ki kimsenin ilerlemesi mümkün değil, duvar. O duvarları kaldırmamız lazım. Ana hedeflerimizden birisi sektörün önünde hukuki ve idari engel olmaması.” Bakan Ergün, Bilim ve Teknoloji Yüksek Kurulu’nun (BTYK) önümüzdeki toplantısında tek gündem maddesinin ‘enerji’ konusu olduğunu ifade ederek, “Enerjiyle ilgili çok kapsamlı bir çalışma yürütülüyor ve kurulda enerjiyle ilgili çok önemli kararlar alınacağını görüyoruz. Hukuki ve bürokratik engellerin, sektörün önündeki engellerin kaldırılmasıyla ilgili çok spesifik kararlar da çıkacaktır” dedi.
Sektörün Ar-Ge, inovasyon ve markalaşma becerisini geliştirmeyi hedeflediklerini de dile getiren Bakan Ergün, donanım ve yazılımda yerli ürünlerin teşvik edilmesine yönelik faaliyetlerin hızlanacağını dile getirdi. Ergün, “Fatih Projesi bu kapsamda bir proje olarak değerlendirilmeli. Fatih Projesi Türkiye’de sadece eğitimin yapısını değiştiren, içeriğini değiştiren, öğretmenlerin öğretme biçimini değiştiren, öğrencilerin öğrenme biçimini değiştiren bir proje değil, sektörü çok derinden etkileyen bir projedir. Yeni içerikler, aplikasyonlar, yazılımlar, donanımlar mutlaka bu projeyle birlikte devreye girecek ve milyonlarca öğrencisi olan bu ülkenin böyle bir dinamizmi bu projeyle kazanması sektöre güç katacaktır. 2023 yılında dünyanın 10 büyük ekonomisinden birisi olacaksak en az 10 tane de küresel çapta marka oluşturmamız gerekiyor ve 500 milyar dolarlık ihracatı böyle yapmamız gerekiyor. Marka oluşturmak ayrı bir strateji. Marka oluşturmakla ilgili mekanizmaların da yeterli olmadığını kabul etmemiz lazım. Sadece bugün yurt dışında mağaza açma gibi mekanizmalarla markalaşma sürecini tamamlayamayız. Markalaşma konusuna özel bir önem vermemiz gerekiyor” şeklinde konuştu.