Kılıçdaroğlu: Arap Baharı’nı İstismar Eden Güçler, Bölgeyi İşgal Gayretinde
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “Ne yazık ki, egemen güçler Arap halklarıyla dayanışma adı altında onların taleplerini kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirme ve bölgedeki taşeron ülkeler vasıtasıyla Arap coğrafyasını işgal etme gayreti içindeler.” dedi.
Partisinin düzenlediği 'Arap Baharı Konferansı'nda konuşan Kemal Kılıçdaroğlu, Arap dünyasındaki değişime destek verdiklerini ifade etti fakat bunun dış güçler tarafından istismar edilmesi tehlikesine karşı uyardı.
Arap Baharı’nı Türk Kurtuluş Savaşı’na benzeten Kılıçdaroğlu, “Diktatörlere ve baskı rejimlerine karşı ayağa kalkan Arap halkları Martin Luther King’in “özgürlüğün ezilenler tarafından talep edilmesi zorunludur”sözünü bir kez daha doğruluyor.” ifadelerini kullandı.
Arap halklarının, özgürlüklerini kendi iç dinamikleriyle elde etmesinin önemine dikkat çeken CHP lideri, “Ekonomik sömürü için Arap halklarının özgürlük mücadelesini destekler gözükenlerin ve bölgedeki etkinlikleri için mezhep savaşlarını kışkırtanların yıllardır diktatörlerle kol kola olduğunu hatırlatmak isterim. Gandhi’nin sözlerindeki gibi, “özgürlük hayatın nefesidir”! Bu nefes Arap coğrafyasına dayatma ve yönlendirmelerle değil Arap halklarının kendi mücadeleleriyle yayılacaktır.” diye devam etti.
Değişim rüzgarlarıyla iştahı kabaran egemen güçlerin, zengin enerji kaynaklarına sahip olan Arap coğrafyasındaki halkların meşru arzu ve taleplerini yönlendirmeye ve kaynaklarını sömürmeye çalıştığını öne süren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Buna karşı çıkmalıyız. Diktatörün yerini bir diğer diktatör alırsa komşusu açken tok yatanların saltanatı devam eder. Oysa fakirlik hiçbir toplumun kaderi değildir! Cehalet hiç bir toplumun yazgısı değildir! Bütün dünya doğal kaynakları ve bilimin nimetlerini paylaşmaya doğru ilerlerken Arap halkları bundan mahrum kalamaz.”
Arap dünyasındaki yerel, demokratik, ilerici ve özgürlükçü güçlerin yalnız bırakılmaması, seslerinin dünya kamuoyuna duyurulması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“Fakat, bunun dış güçler tarafından istismar edilerek yeni çatışma odakları yaratılması için kullanılmasına karşı çıkmalıyız. Ne yazık ki, egemen güçler Arap halklarıyla dayanışma adı altında onların taleplerini kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirme ve bölgedeki taşeron ülkeler vasıtasıyla Arap coğrafyasını işgal etme gayreti içindeler. Böylesi tuzak ve oyunlara karşı çıkmanın yolu dünyanın bütün bölgelerindeki eşitlik ve özgürlük hareketleriyle dayanışmaktan geçer.”
Arap dünyasındaki baskıcı diktatörlerin devrilmesinde işçi sendikalarının oynadığı role de dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Sosyal demokrat bir parti olarak Arap emekçilerinin yanında olduğumuzu belirtmek isterim. Tunus’tan esmeye başlayan değişim esintilerini Mısır’da, Bahreyn’de, Yemen’de ve Suriye’de fırtınaya dönüştüren emekçi kitlelerini saygıyla selamlıyoruz.” dedi.
Değişim sürecindeki Arap ülkelerine, “çoğulculuk ve katılımcı demokrasi” mesajı da veren Kılıçdaroğlu, şu uyarıyı yaptı:
“Kıptilerin kendini ifade edemediği bir Mısır, Şiilerin eşit haklardan mahrum olduğu bir Bahreyn ve Türkmenlerin sorunlarını dile getiremediği bir Irak demokratik değildir. Arap halklarının mücadelesi insan haklarına saygılı, demokratik ve çoğulcu rejimlerle başarıya ulaşacak; özgür ve adil seçimlerle taçlanacaktır. Aksi takdirde, demokratik değerleri özümsememiş, çoğunlukçu anlayışlar yeni diktatörlükler ortaya çıkaracaktır.”
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu; “Arap halklarının dış müdahaleler, işgal tehditleri, model ülke olma heveslileri ve dini rejim destekçileri karşısında dayatılanı kabul etmeyeceğini ve düşledikleri özgür ve eşit geleceği kuracaklarına olan inancımız tamdır.” dedi.
Arap Baharı’nı Türk Kurtuluş Savaşı’na benzeten Kılıçdaroğlu, “Diktatörlere ve baskı rejimlerine karşı ayağa kalkan Arap halkları Martin Luther King’in “özgürlüğün ezilenler tarafından talep edilmesi zorunludur”sözünü bir kez daha doğruluyor.” ifadelerini kullandı.
Arap halklarının, özgürlüklerini kendi iç dinamikleriyle elde etmesinin önemine dikkat çeken CHP lideri, “Ekonomik sömürü için Arap halklarının özgürlük mücadelesini destekler gözükenlerin ve bölgedeki etkinlikleri için mezhep savaşlarını kışkırtanların yıllardır diktatörlerle kol kola olduğunu hatırlatmak isterim. Gandhi’nin sözlerindeki gibi, “özgürlük hayatın nefesidir”! Bu nefes Arap coğrafyasına dayatma ve yönlendirmelerle değil Arap halklarının kendi mücadeleleriyle yayılacaktır.” diye devam etti.
Değişim rüzgarlarıyla iştahı kabaran egemen güçlerin, zengin enerji kaynaklarına sahip olan Arap coğrafyasındaki halkların meşru arzu ve taleplerini yönlendirmeye ve kaynaklarını sömürmeye çalıştığını öne süren Kılıçdaroğlu, şunları söyledi:
“Buna karşı çıkmalıyız. Diktatörün yerini bir diğer diktatör alırsa komşusu açken tok yatanların saltanatı devam eder. Oysa fakirlik hiçbir toplumun kaderi değildir! Cehalet hiç bir toplumun yazgısı değildir! Bütün dünya doğal kaynakları ve bilimin nimetlerini paylaşmaya doğru ilerlerken Arap halkları bundan mahrum kalamaz.”
Arap dünyasındaki yerel, demokratik, ilerici ve özgürlükçü güçlerin yalnız bırakılmaması, seslerinin dünya kamuoyuna duyurulması gerektiğini ifade eden Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti:
“Fakat, bunun dış güçler tarafından istismar edilerek yeni çatışma odakları yaratılması için kullanılmasına karşı çıkmalıyız. Ne yazık ki, egemen güçler Arap halklarıyla dayanışma adı altında onların taleplerini kendi çıkarları doğrultusunda yönlendirme ve bölgedeki taşeron ülkeler vasıtasıyla Arap coğrafyasını işgal etme gayreti içindeler. Böylesi tuzak ve oyunlara karşı çıkmanın yolu dünyanın bütün bölgelerindeki eşitlik ve özgürlük hareketleriyle dayanışmaktan geçer.”
Arap dünyasındaki baskıcı diktatörlerin devrilmesinde işçi sendikalarının oynadığı role de dikkat çeken Kılıçdaroğlu, “Sosyal demokrat bir parti olarak Arap emekçilerinin yanında olduğumuzu belirtmek isterim. Tunus’tan esmeye başlayan değişim esintilerini Mısır’da, Bahreyn’de, Yemen’de ve Suriye’de fırtınaya dönüştüren emekçi kitlelerini saygıyla selamlıyoruz.” dedi.
Değişim sürecindeki Arap ülkelerine, “çoğulculuk ve katılımcı demokrasi” mesajı da veren Kılıçdaroğlu, şu uyarıyı yaptı:
“Kıptilerin kendini ifade edemediği bir Mısır, Şiilerin eşit haklardan mahrum olduğu bir Bahreyn ve Türkmenlerin sorunlarını dile getiremediği bir Irak demokratik değildir. Arap halklarının mücadelesi insan haklarına saygılı, demokratik ve çoğulcu rejimlerle başarıya ulaşacak; özgür ve adil seçimlerle taçlanacaktır. Aksi takdirde, demokratik değerleri özümsememiş, çoğunlukçu anlayışlar yeni diktatörlükler ortaya çıkaracaktır.”
CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu; “Arap halklarının dış müdahaleler, işgal tehditleri, model ülke olma heveslileri ve dini rejim destekçileri karşısında dayatılanı kabul etmeyeceğini ve düşledikleri özgür ve eşit geleceği kuracaklarına olan inancımız tamdır.” dedi.