Dünya Kadınlar Günü’nde Yeni Anayasa İçin Söz Kadınlarda
'Anayasa Platformu Girişim Grubu adı altında bir araya gelen 13 meslek kuruluşu ve sendika konfederasyonu tarafından düzenlenen 'Türkiye Konuşuyor Vatandaş Toplantıları'nın altıncısı, Ankara’da yüzlerce kadının katılımıyla yapıldı.
Toplantıda konuşan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Cemil Çiçek, özellikle töre adı altında kadına şiddet yapılmasının Türkiye için ayıp olduğunu ifade etti. Sadece cezayı artırarak, kadına şiddet probleminin çözülemeyeceğini vurgulayan Çiçek, “Sorunun çözümü için eğitim yapılması ve zihniyette bir değişim olması gerekmektedir. Anayasanın yazılım kısmından yola çıkarak kaynaklanan tüm sorunlarımızı ümit ediyorum ki kaldırabiliriz. İnşallah ülkemizde 365 gün kadın gerçeğinin farkında olduğumuz günler gelir.” dedi.
TOBB Üniversitesi 'nde yapılan programa, Meclis Başkanı Cemi Çiçek, MHP Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Meral Akşener, AKP Milletvekili Ayşe Türkmenoğlu, CHP Milletvekili Gülsüm Bilgehan, BDP Milletvekili Ayla Akat Ata, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, HAK-İş Adına Mustafa Torumtay, TÜRK_İş Geneln Mali Sekreteri Ergün Atalay, TÜMSİAD Genel Başkanı Hasan Sert, TÜRMOB Başkanı Naim Sanlı, KAMU-SEN Teşkilatlandırma Sekreteri Fahrettin Yokuş, TESK Başkanı Bendemir Palandöken, Ziraat Odalar Birliği Şemsi Bayraktar, Sakatlar Federasyonu Başkanı Yusuf Çelebi katıldı.
Toplantıda konuşan TBMM Meclis Başkanı Cemil Çiçek, Türkiye Cumhuriyeti 'nin kadın başbakan gördüğünü belirterek “İnşallah en kısa zamanda Meclis başkanını da görür.” ifadelerini kullandı. Türkiye 'de ve dünyada yaşanan çarpıklığının, erkek egemen bir toplum yapısına salonda gerçekleştirilen toplantıdan da anlaşılacağına işaret eden Meclis Başkanı Çiçek, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde böyle bir programın yapılmasının çok anlamlı olduğuna değindi. Çiçek, kadın sorunlarının görüşüldüğü bir günde kadın sorunlarının konuşulacak bir konu olmadığına dikkat çekti. Kadın sorunlarında mesafe almak için konunun bir günden ziyade 365 gün boyunca konuşulması gerektiğini vurgulayan Çiçek, şu açıklamalarda bulundu: “İstedik ki bu gün yapılan tüm kadınların katıldığı bir toplantı olsun. Bu ülkede demokrasinin var olup olmadığı, en tabii kadın hak ve özgürlüklerinin yer aldığı yasalardır. O nedenle Türkiye 'yi kuran kurucu meclis ile kadınlara seçme seçilme hakkının tanınması önemli bir adımdır. Şu toplantının yapılması kayda değerdir. Anayasada kurumsal düzenlemeler var. Şunu da görüyoruz ki, konu yasal ve anayasal düzenlemeden ibaret değildir. İkinci ayağı bir zihniyet ayağıdır. Bunun da aileden başlayan, toplumdan kaynaklanan zihinsel değişimdir. Kanun çıkarmakla sorunun bir kısmını çözdüğümüzü gördük.”
KADINLAR YENİ ANAYASA KENDİLERİ İÇİN KOTA İSTİYOR
MHP TBMM Başkanvekili Meral Akşener de kadın ve insan hakları eşitliğini baz alan bir anayasanın yapılaması gerektiğini ifade etti. Akşener, konuşmasında kadınların yeni anayasadan beklentilerini özetledi. Kadınların sadece siyasi alanda korunmak istemediklerinin altını çizen Akşener, “Ticarette, sosyal alanda, her alanda bulunmak üzere kota istiyorlar. 20 yıldır siyasetteyim. 56 yaşından bu yana hep veya kelimesini gördüm. Allah rızası için anayasaya kadın ve erkek ayrımını yapan 've' ile 'veya' kelimelerini yerleştirin. Kadınların sorunları çok. Zor oluyor, ama zihin değiştirmek başlı başına bir iş. Yeni anayasa Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana oluşturulan ihtilafları ortadan kaldırmalı. Birlik ve beraberliğimizi sağlayan bir anaysa olmalı. Milli birlik ve beraberliğimizi sağlayacak bir anayasa.” diye konuştu.
“KADIN SORUNUNU ÇÖZMEK İÇİN HEPİMİZ TAŞIN ALTINA ELİMİZİ KOYMALIYIZ”
BDP Milletvekili Ayla Akat Ata ise 8 Mart 'ın arkasında bir direnişin olduğuna işaret etti. Kadına atfedilen her günün arkasında böyle bir arka planın olduğunu dile getiren BDP Milletvekili Ata, Anayasa Komisyonu'nun en genç ve kadın üyesinin kendisi olduğunu söyledi. Türkiye 'de yapılan yeni anayasa çalışmasının atılan çok önemli bir adım olduğu değerlendirmesinde bulunan Ayla Akat Ata, anayasa yapım sürecinde kadınlara fazla yer verilmemiş olabileceğini ifade ederek, kadınların toplumun yarısı olduğunu ve onların ne düşünüyorsa bunu Parlamento'ya taşıyabilmeleri gerektiğini anlattı.
Kadınların çok zor bir yolda ilerlediğine değinen BDP 'li Ata, şöyle konuştu: “Bizler zor bir yolda ilerliyoruz. Kadın sorununu bir sorun olarak görüyorsak, bunu çözmek için hepimiz taşın altına eline sokmalıyız. İlk egemen eşitsizlik, aile içinde ortaya çıkıyor. Örgütlü bir kadın mücadelesinin olması gerektiğini düşünüyoruz. Bizler kadın haklarımızı ne yazık ki kabul ettiremiyoruz. Bazen temel insan haklarımızı dahi kullanmada, ailemizde birilerine danışmak zorunda kalıyoruz. Son bir buçuk ay içersinde anayasa yapım sürecinde demokratik hakkımızı kullanmak istediğimizi ifade etmek istiyorum.”
YENİ ANAYASADA GİYİM KUŞAM SERBESTİYETİ SAĞLANMALI
Toplantıya katılan diğer konukların, yeni anayasa ve kadın sorunları ile ilgili görüşleri şöyle: AKP Milletvekili Ayşe Türkmenoğlu: 'Bizler kadınlar olarak görevlerimizi bir başkasından beklememeliyiz. Pozitif ayrımcılık anayasaya girmişti. Yeni anayasaya da gireceğini de ümit ediyorum. Kadın gözüyle, anne gözüyle kadınların neler istediklerini, buralardan çıkacak sonuçla takip edeceğiz. Hanımlar olarak bizler görevlere talip olmalıyız. Erkeğe nazaran daha fazla çalışmalıyız. Bence erkeklerden üç kat fazla efor sarf ediyoruz. 2011 yılındaki siyasi kampanyalarımızda halka yeni anayasa sözü verdik. Halk şu anda, bu anayasanın çıkmasını bekliyor. İnşallah toplumun her kesimini kapsayan bir anayasa yapabiliriz. Yeni anayasa yapılırken kadınların dini inançlarından kaynaklanan giyim kuşamı serbest etmeliyiz. '
“BİREY ODAKLI BİR ANAYASA YAPMAMIZ GEREKİYOR”
Memur –Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu: 'Bizim anayasamızın ilk düğmesi yanlış iliklenmiştir. Düğme devlete göre iliklendiği için insan odaklı bir anlayış yerine devlet odaklı bir anlayış gelişmiştir. Türkiye 'nin şu anda her yerinde yeni bir anayasa konuşuluyor. Biz, Memur-Sen olarak 50 bin kişi ile konuşarak anket yaptık. İnsanı merkeze alan bir anayasa çalışması için bir araya geldik. Ülkemizde, cinsiyet ayrımcılığı hat safhaya çıkmış durumda. Kadının birey olduğunu, özgürlüklerinin genişletilmesi gerektiğini bizler de arzuluyoruz. Biz yeni anayasada kadının ve erkeğin özgürlüklerini kullanabilen haklara sahip olabileceği bir anayasanın yapılması gerektiğini düşünüyoruz. '
“KADINLARIN SOSYAL HAKLARI ANAYASAL GÜVENCE ALTINA ALINMALI”
TÜRK-İş Genel Mali Sekreteri Ergün Atalay: 'Bugün ülkemizde çalışan kadınların sorunları oldukça fazla. Kayıt dışı ekonominin kaynağı da burası. Düşük ücretle, sosysal güvenceden yoksun kadınlarımız var. Kadın emekçiler, çok ağır çalışma koşullarıyla karşı karşıyadır. Bu ağır yükümlülükler altında bulunan kadınlarımız aile içi şiddete de maruz kalmış durumdadırlar. Ve her türlü istismara maruz kalmaktadırlar. Hayatın her alanında kadınların mağduriyetlerini gidermek için kadınlarımızın en başta sağlık sosyal güvencelerinin sağlanması gerektiğine ve bu hakların anayasal güvence altına alınması gerektiğine İnanmaktayız. '
TÜRMOB Başkanı Naim Sanlı: 'Bu anayasadan kadınlarımızın neler beklediğini öğrenmek için Dünya Kadınlar Günü 'nde önemli bir program icra edildi. Türkiye'de kadınlarımızın eğitim hakkı başta olmak üzere çeşitli hizmetlere ulaşmakta zorluk çektiklerini görüyoruz. Yeni anayasada kadınlarımızın yararlanamadıkları hizmetlerin güvence altına alınması gerektiğini düşünüyoruz. '
KADINLARIN ÖRGÜTLENMESİNİN ÖNÜ AÇILMALI
KAMU-SEN Teşkilatlandırma Sekreteri Fahrettin Yokuş: 'Anayasa her şeyden önce milli ve bütünlükçü olmalıdır. Anayasanın insan hakları ve bireysel özgürlükleri kapsayıcı olması çok önemlidir. Bu açıdan yeni anayasamızda kadınlarımız için 'pozitif ayrımcılık' ilkesi yer almalı. Kadınların katılımcı bir demokraside her alanda örgütlenmesinin önü açılmalıdır. '
Sakatlar Federasyonu Başkanı Yusuf Çelebi: 'Yapılması düşünülen yeni sivil anayasada kadınların haklarının muhakkak yer alması gerektiğini düşünüyorum. 12 Eylül 1980 Anayasasının halkın anayasası olmadığı görülmüştür. Türkiye Sakatlar Federasyonu olarak özürlü kadınlarımızın istismar edildiğini belirtmek istiyorum. Özürlü kadınlarımız ile ilgili de anayasal anlamda bazı güvenceler sağlanmalı. '
TOBB Üniversitesi 'nde yapılan programa, Meclis Başkanı Cemi Çiçek, MHP Milletvekili ve TBMM Başkanvekili Meral Akşener, AKP Milletvekili Ayşe Türkmenoğlu, CHP Milletvekili Gülsüm Bilgehan, BDP Milletvekili Ayla Akat Ata, Memur-Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu, HAK-İş Adına Mustafa Torumtay, TÜRK_İş Geneln Mali Sekreteri Ergün Atalay, TÜMSİAD Genel Başkanı Hasan Sert, TÜRMOB Başkanı Naim Sanlı, KAMU-SEN Teşkilatlandırma Sekreteri Fahrettin Yokuş, TESK Başkanı Bendemir Palandöken, Ziraat Odalar Birliği Şemsi Bayraktar, Sakatlar Federasyonu Başkanı Yusuf Çelebi katıldı.
Toplantıda konuşan TBMM Meclis Başkanı Cemil Çiçek, Türkiye Cumhuriyeti 'nin kadın başbakan gördüğünü belirterek “İnşallah en kısa zamanda Meclis başkanını da görür.” ifadelerini kullandı. Türkiye 'de ve dünyada yaşanan çarpıklığının, erkek egemen bir toplum yapısına salonda gerçekleştirilen toplantıdan da anlaşılacağına işaret eden Meclis Başkanı Çiçek, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde böyle bir programın yapılmasının çok anlamlı olduğuna değindi. Çiçek, kadın sorunlarının görüşüldüğü bir günde kadın sorunlarının konuşulacak bir konu olmadığına dikkat çekti. Kadın sorunlarında mesafe almak için konunun bir günden ziyade 365 gün boyunca konuşulması gerektiğini vurgulayan Çiçek, şu açıklamalarda bulundu: “İstedik ki bu gün yapılan tüm kadınların katıldığı bir toplantı olsun. Bu ülkede demokrasinin var olup olmadığı, en tabii kadın hak ve özgürlüklerinin yer aldığı yasalardır. O nedenle Türkiye 'yi kuran kurucu meclis ile kadınlara seçme seçilme hakkının tanınması önemli bir adımdır. Şu toplantının yapılması kayda değerdir. Anayasada kurumsal düzenlemeler var. Şunu da görüyoruz ki, konu yasal ve anayasal düzenlemeden ibaret değildir. İkinci ayağı bir zihniyet ayağıdır. Bunun da aileden başlayan, toplumdan kaynaklanan zihinsel değişimdir. Kanun çıkarmakla sorunun bir kısmını çözdüğümüzü gördük.”
KADINLAR YENİ ANAYASA KENDİLERİ İÇİN KOTA İSTİYOR
MHP TBMM Başkanvekili Meral Akşener de kadın ve insan hakları eşitliğini baz alan bir anayasanın yapılaması gerektiğini ifade etti. Akşener, konuşmasında kadınların yeni anayasadan beklentilerini özetledi. Kadınların sadece siyasi alanda korunmak istemediklerinin altını çizen Akşener, “Ticarette, sosyal alanda, her alanda bulunmak üzere kota istiyorlar. 20 yıldır siyasetteyim. 56 yaşından bu yana hep veya kelimesini gördüm. Allah rızası için anayasaya kadın ve erkek ayrımını yapan 've' ile 'veya' kelimelerini yerleştirin. Kadınların sorunları çok. Zor oluyor, ama zihin değiştirmek başlı başına bir iş. Yeni anayasa Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana oluşturulan ihtilafları ortadan kaldırmalı. Birlik ve beraberliğimizi sağlayan bir anaysa olmalı. Milli birlik ve beraberliğimizi sağlayacak bir anayasa.” diye konuştu.
“KADIN SORUNUNU ÇÖZMEK İÇİN HEPİMİZ TAŞIN ALTINA ELİMİZİ KOYMALIYIZ”
BDP Milletvekili Ayla Akat Ata ise 8 Mart 'ın arkasında bir direnişin olduğuna işaret etti. Kadına atfedilen her günün arkasında böyle bir arka planın olduğunu dile getiren BDP Milletvekili Ata, Anayasa Komisyonu'nun en genç ve kadın üyesinin kendisi olduğunu söyledi. Türkiye 'de yapılan yeni anayasa çalışmasının atılan çok önemli bir adım olduğu değerlendirmesinde bulunan Ayla Akat Ata, anayasa yapım sürecinde kadınlara fazla yer verilmemiş olabileceğini ifade ederek, kadınların toplumun yarısı olduğunu ve onların ne düşünüyorsa bunu Parlamento'ya taşıyabilmeleri gerektiğini anlattı.
Kadınların çok zor bir yolda ilerlediğine değinen BDP 'li Ata, şöyle konuştu: “Bizler zor bir yolda ilerliyoruz. Kadın sorununu bir sorun olarak görüyorsak, bunu çözmek için hepimiz taşın altına eline sokmalıyız. İlk egemen eşitsizlik, aile içinde ortaya çıkıyor. Örgütlü bir kadın mücadelesinin olması gerektiğini düşünüyoruz. Bizler kadın haklarımızı ne yazık ki kabul ettiremiyoruz. Bazen temel insan haklarımızı dahi kullanmada, ailemizde birilerine danışmak zorunda kalıyoruz. Son bir buçuk ay içersinde anayasa yapım sürecinde demokratik hakkımızı kullanmak istediğimizi ifade etmek istiyorum.”
YENİ ANAYASADA GİYİM KUŞAM SERBESTİYETİ SAĞLANMALI
Toplantıya katılan diğer konukların, yeni anayasa ve kadın sorunları ile ilgili görüşleri şöyle: AKP Milletvekili Ayşe Türkmenoğlu: 'Bizler kadınlar olarak görevlerimizi bir başkasından beklememeliyiz. Pozitif ayrımcılık anayasaya girmişti. Yeni anayasaya da gireceğini de ümit ediyorum. Kadın gözüyle, anne gözüyle kadınların neler istediklerini, buralardan çıkacak sonuçla takip edeceğiz. Hanımlar olarak bizler görevlere talip olmalıyız. Erkeğe nazaran daha fazla çalışmalıyız. Bence erkeklerden üç kat fazla efor sarf ediyoruz. 2011 yılındaki siyasi kampanyalarımızda halka yeni anayasa sözü verdik. Halk şu anda, bu anayasanın çıkmasını bekliyor. İnşallah toplumun her kesimini kapsayan bir anayasa yapabiliriz. Yeni anayasa yapılırken kadınların dini inançlarından kaynaklanan giyim kuşamı serbest etmeliyiz. '
“BİREY ODAKLI BİR ANAYASA YAPMAMIZ GEREKİYOR”
Memur –Sen Genel Başkanı Ahmet Gündoğdu: 'Bizim anayasamızın ilk düğmesi yanlış iliklenmiştir. Düğme devlete göre iliklendiği için insan odaklı bir anlayış yerine devlet odaklı bir anlayış gelişmiştir. Türkiye 'nin şu anda her yerinde yeni bir anayasa konuşuluyor. Biz, Memur-Sen olarak 50 bin kişi ile konuşarak anket yaptık. İnsanı merkeze alan bir anayasa çalışması için bir araya geldik. Ülkemizde, cinsiyet ayrımcılığı hat safhaya çıkmış durumda. Kadının birey olduğunu, özgürlüklerinin genişletilmesi gerektiğini bizler de arzuluyoruz. Biz yeni anayasada kadının ve erkeğin özgürlüklerini kullanabilen haklara sahip olabileceği bir anayasanın yapılması gerektiğini düşünüyoruz. '
“KADINLARIN SOSYAL HAKLARI ANAYASAL GÜVENCE ALTINA ALINMALI”
TÜRK-İş Genel Mali Sekreteri Ergün Atalay: 'Bugün ülkemizde çalışan kadınların sorunları oldukça fazla. Kayıt dışı ekonominin kaynağı da burası. Düşük ücretle, sosysal güvenceden yoksun kadınlarımız var. Kadın emekçiler, çok ağır çalışma koşullarıyla karşı karşıyadır. Bu ağır yükümlülükler altında bulunan kadınlarımız aile içi şiddete de maruz kalmış durumdadırlar. Ve her türlü istismara maruz kalmaktadırlar. Hayatın her alanında kadınların mağduriyetlerini gidermek için kadınlarımızın en başta sağlık sosyal güvencelerinin sağlanması gerektiğine ve bu hakların anayasal güvence altına alınması gerektiğine İnanmaktayız. '
TÜRMOB Başkanı Naim Sanlı: 'Bu anayasadan kadınlarımızın neler beklediğini öğrenmek için Dünya Kadınlar Günü 'nde önemli bir program icra edildi. Türkiye'de kadınlarımızın eğitim hakkı başta olmak üzere çeşitli hizmetlere ulaşmakta zorluk çektiklerini görüyoruz. Yeni anayasada kadınlarımızın yararlanamadıkları hizmetlerin güvence altına alınması gerektiğini düşünüyoruz. '
KADINLARIN ÖRGÜTLENMESİNİN ÖNÜ AÇILMALI
KAMU-SEN Teşkilatlandırma Sekreteri Fahrettin Yokuş: 'Anayasa her şeyden önce milli ve bütünlükçü olmalıdır. Anayasanın insan hakları ve bireysel özgürlükleri kapsayıcı olması çok önemlidir. Bu açıdan yeni anayasamızda kadınlarımız için 'pozitif ayrımcılık' ilkesi yer almalı. Kadınların katılımcı bir demokraside her alanda örgütlenmesinin önü açılmalıdır. '
Sakatlar Federasyonu Başkanı Yusuf Çelebi: 'Yapılması düşünülen yeni sivil anayasada kadınların haklarının muhakkak yer alması gerektiğini düşünüyorum. 12 Eylül 1980 Anayasasının halkın anayasası olmadığı görülmüştür. Türkiye Sakatlar Federasyonu olarak özürlü kadınlarımızın istismar edildiğini belirtmek istiyorum. Özürlü kadınlarımız ile ilgili de anayasal anlamda bazı güvenceler sağlanmalı. '