Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Şahin Açıklaması
Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin, ''Şu anda dünyada çok büyük bir kriz var. Dünyadaki finans krizi ekonomik krize dönüştü. Ekonomik kriz de sosyal bir krize dönüştü'' dedi.
Bakan Şahin, Gaziantep'in düşman işgalinden kurtuluşunun 91. yıl dönümü dolayısıyla geldiği kentte gazetecilere, bakanlığının çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.
Bakanlığının bütçesinin yeni geçtiğini belirten Şahin, diğer bakanlıklarla kıyasladığında bütçesini en fazla büyüten bakanlık olduklarını, 2012-2013 yılı planlaması içerisinde toplama bakıldığında 14.7 milyar lira bütçeye ulaştıklarını ifade etti.
Sosyal yardımlarla, sosyal hizmetleri tek çatı altında topladıklarını ve çatı altındaki en büyük hedeflerinin yoksulluğun azaltılması olduğunu aktaran Şahin, ''Yoksulluğu azaltmayla ilgili yaptığımız çalışmalarda son 10 yılda önemli aşamalar kaydettik. 2002'de Gaziantep'ten ekibimizle yola çıktığımız zaman günlük 1 doların altında milyonlarca kardeşimiz yaşıyordu. Şimdi günlük 1 doların altında yaşayan 2 doların altında yaşayan hiç kimse kalmadı. Günlük 4 doların altında yaşayan 2002'de yüzde 30'du, bugün yüzde 2,5'a düştü. Şimdi günlük 4 doların altında hiç kimse kalmayacak şekilde çalışmamızı yapıyoruz'' diye konuştu.
Zengin ile fakir arasındaki makası kapattıklarını vurgulayan Şahin, şöyle devam etti:
''Çünkü zenginin huzuru, mutluluğu da bu makasın kapatılmasıyla alakalı, yani zengin ve fakir arasındaki farkı kapatmak toplumun huzur ve barışını artıran bir çalışma. Şu anda dünyada çok büyük bir kriz var. Dünyadaki finans krizi ekonomik krize dönüştü. Ekonomik kriz de sosyal bir krize dönüştü. Bu sosyal kriz içerisinde en çok mağdur olan dezavantajlı gruplar, yani yaşlılar, yoksullar, yetimler, yoksunlar. Ama hamdolsun bizim hem geleneğimiz, hem inancımız buna izin vermiyor. Biz 'komşusu açken tok yatan bizden değildir' anlayışıyla, 'veren el alan elden üstündür' anlayışıyla yolumuza devam ediyoruz. Bir taraftan da sosyal devlet olmanın gereğini yapıyoruz. Bugün sosyal devlet olmak, sosyal adaleti sağlamak ve sosyal barışı sağlamak bizim en büyük görevimiz. O yüzden bakanlık olarak TÜBİTAK ile beraber e-devlet sistemini güçlendirdik. Şu anda yine e-devlet sistemini kullanan en iyi bakanlıklardan biriyiz. 4.4 milyon hanenin yani 20 milyon kişinin ekonomik ve sosyal analizini bir düğmeye basarak görüyoruz. İsmini giriyoruz. O kişinin bütün ihtiyaçlarını hemen görebiliyoruz.''
-Aile Sosyal Destek Uzmanlığı Sistemi-
Bakan Şahin 2013'te yapacakları en önemli çalışmayı Kırıkkale ve Karabük'te tamamladıklarını söyledi.
Aile Sosyal Destek Uzmanlığı Sistemi'nin başvuru odaklı çalıştığını ifade eden Şahin, şöyle devam etti:
''Yani bir mağdur varsa, vakfa gidiyor, valimize gidiyor, kaymakamımıza gidiyor. Şimdi Başbakanımızın da söylediği çok önemli bir şey var. 'Siz bulacaksınız. Kimsenin gelip başvurmasına gerek kalmayacak' diyor. Bu Aile Sosyal Destek Uzmanlığı, aile hekimliği gibi koruyucu bir model ve arz talepli değil, talep odaklı bir çalışma. Gidiyoruz aileleri kendimiz buluyoruz. O ailenin bütün ihtiyaçlarını ekonomik ve sosyal ihtiyaçlarını, hukuki ihtiyaçlarını, psikolojik ihtiyaçlarını analiz ediyoruz. Çıkartılan analiz neticesinde de ilgili bakanlıklarla görüşüyoruz.
Mesela bir kız çocuğu okulu yarım bıraktıysa hemen Milli Eğitim Bakanlığı'yla görüşüyoruz. Analizlerimize göre, sağlıkta dönüşüme rağmen hizmet alamayan evde bir birey varsa, bir şiddet varsa, alkolle mücadele eden bir baba varsa, hemen ilgili bakanlıklara dönüp gerekli sosyal hizmeti alarak bu sistemi güçlendiriyoruz. Bu çalışma bizim için çok önemli.''
Bakan Şahin, 2014'te koğuş sisteminin tamamen kapanacağını ifade etti.
Sevgi evi, çocuk evi, koruyucu aile ve evlat edindirme sistemiyle her çocuğun bir ailesi olacağı sistemi hayata geçirdiklerini anlatan Şahin, ''O yüzden geçen hafta sayın valilerimizin eşlerini gönül elçisi olarak sayın Başbakanımızın eşiyle bir araya getirdik. Onların da himayelerinde ve takibinde çocuklarımızla ilgili bu değişim, dönüşümün takipçisi olacağız'' dedi.
-''Gaziantep, ülkenin kaderini değiştirdi''
Bakan Şahin, Gaziantep'te 10 yıldan beri milletvekilleriyle, belediyelerle, teşkilatlarıyla güçlü bir ekip olduklarını ifade etti.
İlk aldıkları Gaziantep'le bugün gelinen noktadaki Gaziantep'in değişen, dönüşen, güzelleşen, sürekli hedef büyüten bir kent konumuna geldiğini belirten Şahin, ''O da bize gelen genetik bir miras. Bugün 25 Aralık Gaziantep'in Kurtuluş günü. Gaziantep aslında tek Gaziantep'i kurtarmadı. Bütün bölgeyi ve bütün Türkiye'yi kurtardı. Ülkenin kaderini değiştirdi'' diye konuştu.
Antep'e ''Gazi'' unvanı verilmesine de değinen Bakan Şahin, şöyle devam etti:
''İki gazi burada birleşmiştir. Bir gazi şehrimiz vardır, bir de Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ümüz. Biz bu bilinçle, tarihten gelen bir mirasla bugün geleceğimiz için çalışıyoruz. Ama geçmişimizle de övünüyoruz. Geçmişimizi çocuklarımıza iyi anlatmamız, gençlerimize iyi bir vizyon çizmemiz lazım. 25 Aralık'ın hem şehrimizde hem de bütün Türkiye'de ikinci bir Çanakkale olduğunu ikinci bir Plevne olduğunu her yere anlatıyoruz.
2008'de İstiklal Madalyamız için yasa çıkardık. Milletvekili arkadaşlarımızla beraber önce bir çalışma yaptık. Madalyası olan şehir olmamıza rağmen madalyamızı bulamadık. Onun üzerine arşivleri taradık. Milletvekili arkadaşlarımızla hemen bir yasa teklifi verdik. Cumhurbaşkanımız madalyamızı 25 Aralık'ta getirdi ve Gaziantep'e teslim etti. Dolayısıyla biz geçmişiyle övünen geçmişteki atalarımızın bize bıraktığı mirasa sahip çıkan... Oradan gelen ruhla yolumuza devam ediyoruz.''
-Sosyal medyadaki tehlike-
Bir gazetecinin ''terör örgütünün sosyal medyayı kullanmasıyla'' ilgili düşüncesini sorması üzerine Şahin, ''Şimdi terör örgütü çok farklı yöntemleri kullanıyor. Tek sosyal medyayı kullanmıyor. Ama gençlerimiz ve çocuklarımız bakımında sosyal medya önemli bir iletişim alanı. Doğru bilginin analiz edilmesi gerekiyor. Özellikle annelerin, babaların sosyal medyadan çocuklarımıza ve gençlerimize gelen bilgileri iyi bir şekilde analiz edeceği sistemi de hayata geçirmemiz gerekiyor. Sosyal medyadaki bütün tehlikeleri de bizim yönetmemiz, gerekli bütün tedbirleri almamız gerekiyor'' dedi.
Kendilerinin okul yapmasına karşın terör yandaşlarının okul yaktıklarını ifade eden Şahin, şunları kaydetti:
''Onlar, okullar yapıldığı zaman, insanlar cahillikten kurtulduğu zaman, bölge kalkındığı zaman terörün biteceğinden endişe ediyorlar. Savaş zamanında bile okullar yakılmamıştır. aksine korunmuştur. Okulları yakarak çocuklarımızı okutmamak ve cehaletten beslenen bir anlayışla yollarına devam ediyorlar.
Yaklaşık 15 gün önce Diyarbakır Silvan'da aile toplum merkezi açılışı yaptık. Şu anda bölgede kadınlarımız, gençlerimiz çocuklarımız için 40 merkez açıyoruz. Burada belediyelerimizin sağladığı sosyal tesis imkanlarını orada belediyelerin niyeti farklı olduğu için sağlayamadığından, sosyal devlet olarak biz o ihtiyacı gideriyoruz.''
Her türlü tehlikenin iyi yönetilmesi gerektiğine işaret eden Şahin, ''Oradan gelen tehlike de büyük bir tehlikedir. Gerekli tedbiri hem bakanlığımızın hem de ilgili bütün bakanlıkların alması gerekiyor. Ama en önemli görev ailelere düşüyor. Ailelerin çocuklarını çok iyi kontrol etmesi, analiz etmesi, çocuklarını uyarması ve gerekli tedbiri alması lazım. Ailede de kadınlara anneye çok iş düşüyor. Bu nedenle kadınların eğitimi önemli'' diye konuştu.
-Levent Kırca'nın açıklaması-
Bir gazetecinin Levent Kırca'nın ''AK Parti'nin doğru işler yaptığını savunan bazı sanatçıları 'vatan haini' ilan etmesi''ni nasıl değerlendirdiğini sormazı üzerine Şahin, ''Şimdi onun bireysel olarak yaptığı açıklamalara benim onun seviyesine düşerek cevap vermem yanlış olur. Halk herşeyi görüyor. Milletimiz ne diyorsa, biz milletimizin rotasında ve istikametinde devam ediyoruz. Onlar bireysel görüş olarak kalacaktır ve kendi içinde yok olacaktır'' şeklinde cevap verdi.
-Bedelliden elde edilecek gelir-
Şahin, bedelli askerlikten elde edilecek gelirden şehit ailelerinin yararlanıp yarlanmayacağına ilişkin soruya da, ''Yönetmeliği dün imzaladık. Bugün muhtemelen yayınlanmıştır. Yönetmelikte gelirin nasıl kullanılacağı, madde madde hazırlandı. 3 yıllık kullanma planı yani. Şehit yakınlarımız için, gazilerimiz için, şehitliklerimiz için ve engellilerimiz için kullanılacak. Alanlar belli, nasıl kullanacağımız belli, parayı nasıl harcayacağımız belli. O konuda herkes rahat olsun'' dedi.
Muhabir: Veli Gürgah - Zerin Özdilek
Yayıncı: Sevil Çelik
Kaynak: AA
Bakanlığının bütçesinin yeni geçtiğini belirten Şahin, diğer bakanlıklarla kıyasladığında bütçesini en fazla büyüten bakanlık olduklarını, 2012-2013 yılı planlaması içerisinde toplama bakıldığında 14.7 milyar lira bütçeye ulaştıklarını ifade etti.
Sosyal yardımlarla, sosyal hizmetleri tek çatı altında topladıklarını ve çatı altındaki en büyük hedeflerinin yoksulluğun azaltılması olduğunu aktaran Şahin, ''Yoksulluğu azaltmayla ilgili yaptığımız çalışmalarda son 10 yılda önemli aşamalar kaydettik. 2002'de Gaziantep'ten ekibimizle yola çıktığımız zaman günlük 1 doların altında milyonlarca kardeşimiz yaşıyordu. Şimdi günlük 1 doların altında yaşayan 2 doların altında yaşayan hiç kimse kalmadı. Günlük 4 doların altında yaşayan 2002'de yüzde 30'du, bugün yüzde 2,5'a düştü. Şimdi günlük 4 doların altında hiç kimse kalmayacak şekilde çalışmamızı yapıyoruz'' diye konuştu.
Zengin ile fakir arasındaki makası kapattıklarını vurgulayan Şahin, şöyle devam etti:
''Çünkü zenginin huzuru, mutluluğu da bu makasın kapatılmasıyla alakalı, yani zengin ve fakir arasındaki farkı kapatmak toplumun huzur ve barışını artıran bir çalışma. Şu anda dünyada çok büyük bir kriz var. Dünyadaki finans krizi ekonomik krize dönüştü. Ekonomik kriz de sosyal bir krize dönüştü. Bu sosyal kriz içerisinde en çok mağdur olan dezavantajlı gruplar, yani yaşlılar, yoksullar, yetimler, yoksunlar. Ama hamdolsun bizim hem geleneğimiz, hem inancımız buna izin vermiyor. Biz 'komşusu açken tok yatan bizden değildir' anlayışıyla, 'veren el alan elden üstündür' anlayışıyla yolumuza devam ediyoruz. Bir taraftan da sosyal devlet olmanın gereğini yapıyoruz. Bugün sosyal devlet olmak, sosyal adaleti sağlamak ve sosyal barışı sağlamak bizim en büyük görevimiz. O yüzden bakanlık olarak TÜBİTAK ile beraber e-devlet sistemini güçlendirdik. Şu anda yine e-devlet sistemini kullanan en iyi bakanlıklardan biriyiz. 4.4 milyon hanenin yani 20 milyon kişinin ekonomik ve sosyal analizini bir düğmeye basarak görüyoruz. İsmini giriyoruz. O kişinin bütün ihtiyaçlarını hemen görebiliyoruz.''
-Aile Sosyal Destek Uzmanlığı Sistemi-
Bakan Şahin 2013'te yapacakları en önemli çalışmayı Kırıkkale ve Karabük'te tamamladıklarını söyledi.
Aile Sosyal Destek Uzmanlığı Sistemi'nin başvuru odaklı çalıştığını ifade eden Şahin, şöyle devam etti:
''Yani bir mağdur varsa, vakfa gidiyor, valimize gidiyor, kaymakamımıza gidiyor. Şimdi Başbakanımızın da söylediği çok önemli bir şey var. 'Siz bulacaksınız. Kimsenin gelip başvurmasına gerek kalmayacak' diyor. Bu Aile Sosyal Destek Uzmanlığı, aile hekimliği gibi koruyucu bir model ve arz talepli değil, talep odaklı bir çalışma. Gidiyoruz aileleri kendimiz buluyoruz. O ailenin bütün ihtiyaçlarını ekonomik ve sosyal ihtiyaçlarını, hukuki ihtiyaçlarını, psikolojik ihtiyaçlarını analiz ediyoruz. Çıkartılan analiz neticesinde de ilgili bakanlıklarla görüşüyoruz.
Mesela bir kız çocuğu okulu yarım bıraktıysa hemen Milli Eğitim Bakanlığı'yla görüşüyoruz. Analizlerimize göre, sağlıkta dönüşüme rağmen hizmet alamayan evde bir birey varsa, bir şiddet varsa, alkolle mücadele eden bir baba varsa, hemen ilgili bakanlıklara dönüp gerekli sosyal hizmeti alarak bu sistemi güçlendiriyoruz. Bu çalışma bizim için çok önemli.''
Bakan Şahin, 2014'te koğuş sisteminin tamamen kapanacağını ifade etti.
Sevgi evi, çocuk evi, koruyucu aile ve evlat edindirme sistemiyle her çocuğun bir ailesi olacağı sistemi hayata geçirdiklerini anlatan Şahin, ''O yüzden geçen hafta sayın valilerimizin eşlerini gönül elçisi olarak sayın Başbakanımızın eşiyle bir araya getirdik. Onların da himayelerinde ve takibinde çocuklarımızla ilgili bu değişim, dönüşümün takipçisi olacağız'' dedi.
-''Gaziantep, ülkenin kaderini değiştirdi''
Bakan Şahin, Gaziantep'te 10 yıldan beri milletvekilleriyle, belediyelerle, teşkilatlarıyla güçlü bir ekip olduklarını ifade etti.
İlk aldıkları Gaziantep'le bugün gelinen noktadaki Gaziantep'in değişen, dönüşen, güzelleşen, sürekli hedef büyüten bir kent konumuna geldiğini belirten Şahin, ''O da bize gelen genetik bir miras. Bugün 25 Aralık Gaziantep'in Kurtuluş günü. Gaziantep aslında tek Gaziantep'i kurtarmadı. Bütün bölgeyi ve bütün Türkiye'yi kurtardı. Ülkenin kaderini değiştirdi'' diye konuştu.
Antep'e ''Gazi'' unvanı verilmesine de değinen Bakan Şahin, şöyle devam etti:
''İki gazi burada birleşmiştir. Bir gazi şehrimiz vardır, bir de Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ümüz. Biz bu bilinçle, tarihten gelen bir mirasla bugün geleceğimiz için çalışıyoruz. Ama geçmişimizle de övünüyoruz. Geçmişimizi çocuklarımıza iyi anlatmamız, gençlerimize iyi bir vizyon çizmemiz lazım. 25 Aralık'ın hem şehrimizde hem de bütün Türkiye'de ikinci bir Çanakkale olduğunu ikinci bir Plevne olduğunu her yere anlatıyoruz.
2008'de İstiklal Madalyamız için yasa çıkardık. Milletvekili arkadaşlarımızla beraber önce bir çalışma yaptık. Madalyası olan şehir olmamıza rağmen madalyamızı bulamadık. Onun üzerine arşivleri taradık. Milletvekili arkadaşlarımızla hemen bir yasa teklifi verdik. Cumhurbaşkanımız madalyamızı 25 Aralık'ta getirdi ve Gaziantep'e teslim etti. Dolayısıyla biz geçmişiyle övünen geçmişteki atalarımızın bize bıraktığı mirasa sahip çıkan... Oradan gelen ruhla yolumuza devam ediyoruz.''
-Sosyal medyadaki tehlike-
Bir gazetecinin ''terör örgütünün sosyal medyayı kullanmasıyla'' ilgili düşüncesini sorması üzerine Şahin, ''Şimdi terör örgütü çok farklı yöntemleri kullanıyor. Tek sosyal medyayı kullanmıyor. Ama gençlerimiz ve çocuklarımız bakımında sosyal medya önemli bir iletişim alanı. Doğru bilginin analiz edilmesi gerekiyor. Özellikle annelerin, babaların sosyal medyadan çocuklarımıza ve gençlerimize gelen bilgileri iyi bir şekilde analiz edeceği sistemi de hayata geçirmemiz gerekiyor. Sosyal medyadaki bütün tehlikeleri de bizim yönetmemiz, gerekli bütün tedbirleri almamız gerekiyor'' dedi.
Kendilerinin okul yapmasına karşın terör yandaşlarının okul yaktıklarını ifade eden Şahin, şunları kaydetti:
''Onlar, okullar yapıldığı zaman, insanlar cahillikten kurtulduğu zaman, bölge kalkındığı zaman terörün biteceğinden endişe ediyorlar. Savaş zamanında bile okullar yakılmamıştır. aksine korunmuştur. Okulları yakarak çocuklarımızı okutmamak ve cehaletten beslenen bir anlayışla yollarına devam ediyorlar.
Yaklaşık 15 gün önce Diyarbakır Silvan'da aile toplum merkezi açılışı yaptık. Şu anda bölgede kadınlarımız, gençlerimiz çocuklarımız için 40 merkez açıyoruz. Burada belediyelerimizin sağladığı sosyal tesis imkanlarını orada belediyelerin niyeti farklı olduğu için sağlayamadığından, sosyal devlet olarak biz o ihtiyacı gideriyoruz.''
Her türlü tehlikenin iyi yönetilmesi gerektiğine işaret eden Şahin, ''Oradan gelen tehlike de büyük bir tehlikedir. Gerekli tedbiri hem bakanlığımızın hem de ilgili bütün bakanlıkların alması gerekiyor. Ama en önemli görev ailelere düşüyor. Ailelerin çocuklarını çok iyi kontrol etmesi, analiz etmesi, çocuklarını uyarması ve gerekli tedbiri alması lazım. Ailede de kadınlara anneye çok iş düşüyor. Bu nedenle kadınların eğitimi önemli'' diye konuştu.
-Levent Kırca'nın açıklaması-
Bir gazetecinin Levent Kırca'nın ''AK Parti'nin doğru işler yaptığını savunan bazı sanatçıları 'vatan haini' ilan etmesi''ni nasıl değerlendirdiğini sormazı üzerine Şahin, ''Şimdi onun bireysel olarak yaptığı açıklamalara benim onun seviyesine düşerek cevap vermem yanlış olur. Halk herşeyi görüyor. Milletimiz ne diyorsa, biz milletimizin rotasında ve istikametinde devam ediyoruz. Onlar bireysel görüş olarak kalacaktır ve kendi içinde yok olacaktır'' şeklinde cevap verdi.
-Bedelliden elde edilecek gelir-
Şahin, bedelli askerlikten elde edilecek gelirden şehit ailelerinin yararlanıp yarlanmayacağına ilişkin soruya da, ''Yönetmeliği dün imzaladık. Bugün muhtemelen yayınlanmıştır. Yönetmelikte gelirin nasıl kullanılacağı, madde madde hazırlandı. 3 yıllık kullanma planı yani. Şehit yakınlarımız için, gazilerimiz için, şehitliklerimiz için ve engellilerimiz için kullanılacak. Alanlar belli, nasıl kullanacağımız belli, parayı nasıl harcayacağımız belli. O konuda herkes rahat olsun'' dedi.
Muhabir: Veli Gürgah - Zerin Özdilek
Yayıncı: Sevil Çelik