KCK baskınında Zana bilmecesi
17 ilde KCK'ya yönelik operasyon düzenlendi...
Leyla Zana'nın kaldığı, akrabası avukat Cihat Yoldaş'a ait dairede adama yapıldı. Gözaltına alınan 33 kişi arasında Tuncer Bakırhan ile Fatma Kurtulan da var
Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı kararıyla 17 ilde KCK'ya yönelik büyük bir operasyon düzenlendi. Gözaltına alınan 33 kişi arasında, eski DEHAP Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ile eski BDP Van Milletvekili Fatma Kurtulan da yer aldı. Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana'nın Ankara'da bulunduğu sırada kaldığı ve akrabası olan avukat Cihat Yoldaş'a ait daire de, sabah 06.30 sıralarında çilingir yardımıyla açılarak arandı. Arama sırasında Zana'ya ait bilgisayara ve bazı evraka el konulurken, BDP ,"milletvekili dokunulmazlığına aykırı olduğu" gerekçesiyle aramaya büyük tepki gösterdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Fikret Seçen ise toplam 123 adreste arama yapıldığını, Ankara'daki adresin "Zana ile hiçbir ilgisi bulunmadığı"nı açıkladı.
Daha önce KCK Önderlik Komitesi'ne yönelik operasyon kapsamında terörist Abdullah Öcalan'dan aldıkları bilgileri örgüt adına bir havuzda topladıkları iddia edilen avukatlara operasyon düzenleyen İstanbul Başsavcılığı, bu kez de bu bilgileri tabana yaydıkları iddia edilen isimlere yönelik ikinci bir operasyona imza attı.
BAKIRHAN VE KURTULAN DA GÖZALTINDA
Operasyonun Ankara ayağında Bakırhan ve Kurtulan'ın yanı sıra KESK'te uzman olarak çalışan İsmet Aslan, DİHA muhabiri Murat Çiftçi ve Mahmut Polat gözaltına alınırken, BDP misafirhanesinin de aralarında olduğu 18 yerde arama yapıldı. Gözaltına alınanlardan KESK çalışanı Aslan'ın evinde ve KESK Genel Merkezi'nde de arama yapıldı. Ancak en büyük tartışma, Yoldaş'ın Yıldız'daki evinin aranmasında yaşandı. Evinde arama kararı verilen ancak henüz bulunamayan Yoldaş'a ait eve giden polis, evde kimsenin olmadığını görünce çilingir yardımıyla kapıyı açtı. Polis kimsenin bulunmadığı sırada arama yaparken, eve gelen BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, evin Yoldaş'ın akrabası Zana tarafından kullanıldığını söyledi ve aramaya itiraz etti.
CEMİL ÇİÇEK'İ ARADI
Buldan'ın telefonla aradığı TBMM Başkanı Cemil Çiçek de, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'le görüştükten sonra Buldan'a geri dönerek, "Evin Cahit Yoldaş ismine kayıtlı görüldüğünü, Yoldaş hakkında savcılık tarafından yakalama kararı bulunduğunu, polisin kararın Zana ile ilgisi bulunmadığı yönünde bilgi verdiğini" anlattı. İddiaya göre, evdeki polislerle tartışan Buldan, Zana'nın TBMM Genel Kurulu'nda çekilmiş fotoğrafının yer aldığı çerçeveyi göstererek, "Madem başkasının evi bu fotoğrafın ne işi var?" dedi. Polis de, "Belki evde oturan, Leyla Hanımın hayranıdır. Nereden bilelim" diye yanıt verdi. Arama sonunda Zana'nın kişisel bilgisayarına, TBMM'nin dağıttığı iPad'e, evrak ve malzemelerine el konuldu. Buldan "Talimat Başbakan'dan geldi, savcılar gereğini yerine getiriyor. Burada Zana'nın oturduğu biliniyordu" diye konuştu.
KAYITLARDA YOK
Polis kaynakları ise, MERNİS kayıtlarında evin boş görüldüğünü, muhtarlıkta Yoldaş adına kaydı bulunduğunu bildirdi. Kaynaklar, apartman yöneticisi ve görevlisinin de evin Yoldaş tarafından kullanıldığına yönelik ifade verdiğini aktarırken, eve gelen faturaların da Yoldaş adına olduğu öğrenildi. Polisin, CMK hükmüne rağmen "gerekli ekipman olmadığı" gerekçesiyle imajlarını almadan bilgisayarları emniyete götürdüğü iddia edildi. Avukatlar, el konulan eşyalara ilişkin tutanakların da kendilerine verilmediğini söyledi.
"O EVDE KİRACIYIM"
Zana ise, dün İstanbul'dan Brüksel'e hareketinden önce olayı öğrendiğini belirterek, "Bizim evlerimiz daha önce de aranmıştı, daha önce de tutuklanmış ve cezaevine girmiştik. Sayın başbakan çok iyi bilir ki, çok sınavlardan geçmiş insanlarız. Bana cezaevinin yolunu göstermesin, bir çözüm üretsin. Dokunulmazlıklarımız kaldırılsa, evlerimiz aransa bile bu toplumun bir beklentisi var. Sayın başbakana düşen bir görev var. Dağın veya cezaevinin yolunu göstermek değil, bir an önce hukuk devletine yönelik bir açılım gerçekleştirmesi gerekir. Benim zaten şahsi evim yok, hepsi kira. Ankara'da aranan evde de kiracıyım. Kendi hukuklarını çiğniyorlarsa, söyleyebilecek sözüm yok. Bu yüzden programımı iptal etmiyorum. Çünkü ben seçilen bir insanım. Çalışmalarımı sürdüreceğim. Ne zaman istiyorlarsa, zindanların kapılarını açıp beni içeri koyabilirler" diye konuştu.
ZANA'NIN EVİ DEĞİL
İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Seçen, 17 ilde 123 adreste arama yapıldığını belirterek, Zana'nın kullandığı evle ilgili şöyle konuştu:
"Zana'nın adreslerinde arama yapılmasına dair herhangi bir karar alınmadığı, arama yapılan adresin şüpheli şahıslardan C.Y'ye ait olduğu, bu adresin adı geçen milletvekiliyle hiçbir ilgisinin bulunmadığı tespit edilmiştir."
Özel Yetkili İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı kararıyla 17 ilde KCK'ya yönelik büyük bir operasyon düzenlendi. Gözaltına alınan 33 kişi arasında, eski DEHAP Genel Başkanı Tuncer Bakırhan ile eski BDP Van Milletvekili Fatma Kurtulan da yer aldı. Diyarbakır Bağımsız Milletvekili Leyla Zana'nın Ankara'da bulunduğu sırada kaldığı ve akrabası olan avukat Cihat Yoldaş'a ait daire de, sabah 06.30 sıralarında çilingir yardımıyla açılarak arandı. Arama sırasında Zana'ya ait bilgisayara ve bazı evraka el konulurken, BDP ,"milletvekili dokunulmazlığına aykırı olduğu" gerekçesiyle aramaya büyük tepki gösterdi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Fikret Seçen ise toplam 123 adreste arama yapıldığını, Ankara'daki adresin "Zana ile hiçbir ilgisi bulunmadığı"nı açıkladı.
Daha önce KCK Önderlik Komitesi'ne yönelik operasyon kapsamında terörist Abdullah Öcalan'dan aldıkları bilgileri örgüt adına bir havuzda topladıkları iddia edilen avukatlara operasyon düzenleyen İstanbul Başsavcılığı, bu kez de bu bilgileri tabana yaydıkları iddia edilen isimlere yönelik ikinci bir operasyona imza attı.
BAKIRHAN VE KURTULAN DA GÖZALTINDA
Operasyonun Ankara ayağında Bakırhan ve Kurtulan'ın yanı sıra KESK'te uzman olarak çalışan İsmet Aslan, DİHA muhabiri Murat Çiftçi ve Mahmut Polat gözaltına alınırken, BDP misafirhanesinin de aralarında olduğu 18 yerde arama yapıldı. Gözaltına alınanlardan KESK çalışanı Aslan'ın evinde ve KESK Genel Merkezi'nde de arama yapıldı. Ancak en büyük tartışma, Yoldaş'ın Yıldız'daki evinin aranmasında yaşandı. Evinde arama kararı verilen ancak henüz bulunamayan Yoldaş'a ait eve giden polis, evde kimsenin olmadığını görünce çilingir yardımıyla kapıyı açtı. Polis kimsenin bulunmadığı sırada arama yaparken, eve gelen BDP Grup Başkanvekili Pervin Buldan, evin Yoldaş'ın akrabası Zana tarafından kullanıldığını söyledi ve aramaya itiraz etti.
CEMİL ÇİÇEK'İ ARADI
Buldan'ın telefonla aradığı TBMM Başkanı Cemil Çiçek de, İçişleri Bakanı İdris Naim Şahin'le görüştükten sonra Buldan'a geri dönerek, "Evin Cahit Yoldaş ismine kayıtlı görüldüğünü, Yoldaş hakkında savcılık tarafından yakalama kararı bulunduğunu, polisin kararın Zana ile ilgisi bulunmadığı yönünde bilgi verdiğini" anlattı. İddiaya göre, evdeki polislerle tartışan Buldan, Zana'nın TBMM Genel Kurulu'nda çekilmiş fotoğrafının yer aldığı çerçeveyi göstererek, "Madem başkasının evi bu fotoğrafın ne işi var?" dedi. Polis de, "Belki evde oturan, Leyla Hanımın hayranıdır. Nereden bilelim" diye yanıt verdi. Arama sonunda Zana'nın kişisel bilgisayarına, TBMM'nin dağıttığı iPad'e, evrak ve malzemelerine el konuldu. Buldan "Talimat Başbakan'dan geldi, savcılar gereğini yerine getiriyor. Burada Zana'nın oturduğu biliniyordu" diye konuştu.
KAYITLARDA YOK
Polis kaynakları ise, MERNİS kayıtlarında evin boş görüldüğünü, muhtarlıkta Yoldaş adına kaydı bulunduğunu bildirdi. Kaynaklar, apartman yöneticisi ve görevlisinin de evin Yoldaş tarafından kullanıldığına yönelik ifade verdiğini aktarırken, eve gelen faturaların da Yoldaş adına olduğu öğrenildi. Polisin, CMK hükmüne rağmen "gerekli ekipman olmadığı" gerekçesiyle imajlarını almadan bilgisayarları emniyete götürdüğü iddia edildi. Avukatlar, el konulan eşyalara ilişkin tutanakların da kendilerine verilmediğini söyledi.
"O EVDE KİRACIYIM"
Zana ise, dün İstanbul'dan Brüksel'e hareketinden önce olayı öğrendiğini belirterek, "Bizim evlerimiz daha önce de aranmıştı, daha önce de tutuklanmış ve cezaevine girmiştik. Sayın başbakan çok iyi bilir ki, çok sınavlardan geçmiş insanlarız. Bana cezaevinin yolunu göstermesin, bir çözüm üretsin. Dokunulmazlıklarımız kaldırılsa, evlerimiz aransa bile bu toplumun bir beklentisi var. Sayın başbakana düşen bir görev var. Dağın veya cezaevinin yolunu göstermek değil, bir an önce hukuk devletine yönelik bir açılım gerçekleştirmesi gerekir. Benim zaten şahsi evim yok, hepsi kira. Ankara'da aranan evde de kiracıyım. Kendi hukuklarını çiğniyorlarsa, söyleyebilecek sözüm yok. Bu yüzden programımı iptal etmiyorum. Çünkü ben seçilen bir insanım. Çalışmalarımı sürdüreceğim. Ne zaman istiyorlarsa, zindanların kapılarını açıp beni içeri koyabilirler" diye konuştu.
ZANA'NIN EVİ DEĞİL
İstanbul Cumhuriyet Başsavcıvekili Seçen, 17 ilde 123 adreste arama yapıldığını belirterek, Zana'nın kullandığı evle ilgili şöyle konuştu:
"Zana'nın adreslerinde arama yapılmasına dair herhangi bir karar alınmadığı, arama yapılan adresin şüpheli şahıslardan C.Y'ye ait olduğu, bu adresin adı geçen milletvekiliyle hiçbir ilgisinin bulunmadığı tespit edilmiştir."