Avrupa Birliği Bakanı Bağış'ın Engelliler Günü Mesajı
Avrupa Birliği Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, engelli olmanın asla bir özür veya kabahat olmadığını vurgulayarak, "İnsanları engellerinden dolayı ayrımcılığa tabi tutmak ayıpların en büyüğü olduğu gibi aynı zamanda bir insanlık suçu olarak görülmelidir" dedi.
Bakan Bağış, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü dolayısıyla bir mesaj yayınladı. Engellilerle dayanışmayı yücelten bir medeniyetin mensupları olarak 3 Aralık Dünya Engelliler Günü`nü engelsiz bir dünyaya kavuşma ümidiyle kutladıklarını belirten Bağış, "Bir kez daha tekrarlamakta fayda görüyoruz ki engelli olmak asla bir özür veya kabahat değildir. İnsanları engellerinden dolayı ayrımcılığa tabi tutmak ayıpların en büyüğü olduğu gibi aynı zamanda bir insanlık suçu olarak görülmelidir. İnsanlık adına en büyükutanç ve ayıbın zihinlerdeki engellerde olduğu kabul edilmeli, insana bakışı özürlü olan her türlü yaklaşımın toplumdan dışlanması gerekmektedir" ifadelerini kullandı
Türkiye`de son 9 yılda demokrasinin önündeki engeller bir bir kaldırılırken millete bakışı engelli olan siyaset anlayışının da tasfiye olduğunu belirten Bağış şunları kaydetti: "Şu hususun da özellikle altı çizilmesi gerekir ki engelli vatandaşlarımız için yapılan hizmetlerin hiçbiri lütuf olarak görülmemeli, aksine bu hizmetlerin bir vatandaşlık vazifesi olduğu bilinciyle hareket edilmelidir. Bu anlayışla Hükümet olarak, Sayın Başbakanımızın talimatlarıyla, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Sayın Fatma Şahin`in özverili çabalarıyla engelli vatandaşlarımızın sorunlarının giderilerek toplumsal hayata aktif katılımları için önemli adımları hayata geçirmeye devam ediyoruz. Buadımları atarken Avrupa Birliği sürecinin sunduğu fırsatları da değerlendiriyor, engelli kardeşlerimizin yaşam koşullarını Avrupa standartlarına yükseltmenin mücadelesini veriyoruz. Mantığı engellere yenik düşmüş bazı çevrelerin çabaları nedeniyle katılım müzakerelerinde istediğimiz noktada olamasak da biz bu sürecin her bir vatandaşımız gibi engelli kardeşlerimiz için de çok önemli kazanımlar getireceğine inanıyor ve üzerimize düşenleri yapmaya devam ediyoruz. Avrupa Birliği`nin engellilere yönelikpolitikaları henüz yeniye, 1999 Amsterdam Anlaşması`na dayansa da dünyadaki mevcut uygulamalar kapsamında en çağdaş standartların yine Avrupa ülkelerinde yakalandığını görüyoruz. Esasen yüzyıllar öncesinden engelli vatandaşlarını hayatın odak noktasına oturtan medeniyet anlayışımız bu alanda da Türkiye`nin üyeliğinin AB`ye güç katacağını ispat ediyor. Engelli vatandaşlarımızın bütün engelleri aşarak hayata sıkı bir şekilde tutunmaları, engel tanımayan azim ve heyecanları, ülkemizin demokratikleşmesi vekalkınması için örnek bir mücadele ortaya koymaları her türlü takdirin üzerindedir."
Kaynak: İHA
Türkiye`de son 9 yılda demokrasinin önündeki engeller bir bir kaldırılırken millete bakışı engelli olan siyaset anlayışının da tasfiye olduğunu belirten Bağış şunları kaydetti: "Şu hususun da özellikle altı çizilmesi gerekir ki engelli vatandaşlarımız için yapılan hizmetlerin hiçbiri lütuf olarak görülmemeli, aksine bu hizmetlerin bir vatandaşlık vazifesi olduğu bilinciyle hareket edilmelidir. Bu anlayışla Hükümet olarak, Sayın Başbakanımızın talimatlarıyla, Aile ve Sosyal Politikalar Bakanımız Sayın Fatma Şahin`in özverili çabalarıyla engelli vatandaşlarımızın sorunlarının giderilerek toplumsal hayata aktif katılımları için önemli adımları hayata geçirmeye devam ediyoruz. Buadımları atarken Avrupa Birliği sürecinin sunduğu fırsatları da değerlendiriyor, engelli kardeşlerimizin yaşam koşullarını Avrupa standartlarına yükseltmenin mücadelesini veriyoruz. Mantığı engellere yenik düşmüş bazı çevrelerin çabaları nedeniyle katılım müzakerelerinde istediğimiz noktada olamasak da biz bu sürecin her bir vatandaşımız gibi engelli kardeşlerimiz için de çok önemli kazanımlar getireceğine inanıyor ve üzerimize düşenleri yapmaya devam ediyoruz. Avrupa Birliği`nin engellilere yönelikpolitikaları henüz yeniye, 1999 Amsterdam Anlaşması`na dayansa da dünyadaki mevcut uygulamalar kapsamında en çağdaş standartların yine Avrupa ülkelerinde yakalandığını görüyoruz. Esasen yüzyıllar öncesinden engelli vatandaşlarını hayatın odak noktasına oturtan medeniyet anlayışımız bu alanda da Türkiye`nin üyeliğinin AB`ye güç katacağını ispat ediyor. Engelli vatandaşlarımızın bütün engelleri aşarak hayata sıkı bir şekilde tutunmaları, engel tanımayan azim ve heyecanları, ülkemizin demokratikleşmesi vekalkınması için örnek bir mücadele ortaya koymaları her türlü takdirin üzerindedir."