Bir Balığın Peşine Takıldı Hayatı Değişti

Adnan Menderes Üniversitesi Fen-Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Öğretim Üyesi Prof.

Bir Balığın Peşine Takıldı Hayatı Değişti
Dr. Murat Bilecenoğlu, hayatı küçük bir tesadüfle değişti. Bir balığın peşine takılan Bilecenoğlu’nun editörlüğünü yaptığı proje dünyanın en iyi 13 projesi arasına girdi.Üniversite öğrencisiyken Alanya’da adının daha sonra ‘üçgen balığı’ ya da ‘gölge balığı’ olarak isimlendirilen Pempheris vanicolensis olduğunu öğrendiği bu bronz renkli balığın peşine takılan Bilecenoğlu, Avrupa’nın sayılı deniz bilimcileri arasına girmeyi başardı.Süveyş kanalını geçerek Kızıldeniz’den Akdeniz sularına gelmiş bu tropikal balığın ismini öğrenmek için Türkiye Deniz Balıkları kitabına bakan fakat burada bu balığın resmini göremeyince kitabı hazırlayan bilim adamlarına ulaşan Bilecenoğlu, genç yaşında duyduğu merakla dikkat çekince Ege Üniversitesine mastır öğrencisi olarak davet edildi. Daveti kabul edip üniversiteye giden Bilecenoğlu, hayatının ilk ve en popüler bilimsel makalesini de gölge balığı üzerine yazdı. ODTÜ Deniz Bilimleri Enstitüsünden de bu makaleyle mastır teklifi alan Bilecenoğlu, 1997 yılında yazdığı ilk kitabı olan "Sualtı Teorisi"nin diğer yazarlarıyla da yine bu balık sayesinde tanıştı. Bilecenoğlu bu balık sayesinde 23 yaşında önemli bir kitabın yazarları arasına girmekle kalmadı aynı yıl Sualtı Sporları Federasyonu`nun Bilim Kurulu üyesi olmayı da başardı. Bilecenoğlu, kaçak bir balığın açtığı yolda 32 yaşında doçent 37 yaşında genç bir profesör oldu.NESLİ TÜKENEN DENİZ CANLILAR VE YABANCI TÜRLER ÜZERİNE ÇALIŞIYORDoç. Dr. Murat Bilecenoğlu nesli tükenen canlılar ve yabancı türler üzerine yaptığı çalışmalarla dikkat çekiyor. Değişen ekosisteme bağlı olarak deniz canlıların yaşadığı değişimi gözlemleyen Bilecenoğlu, 2005 yılında Türkiye’de yaşayan yabancı türlere yönelik çalışması ile Türkiye’de bir ilke de imza attı. Türkiye’de yaşayan yabancı türleri araştırıp bunu bir makale ile dünyaya duyuran Bilecenoğlu, bu çalışmayı 2010 yılında güncelledi. Her beş yılda bir bu çalışmayı güncelleyecek olan Bilecenoğlu, her iki haftada bir yabancı türlerin Türkiye kıyılarına ulaştığını da saptadı. Türkiye’nin gemi taşımacığındaki yoğun trafiği nedeniyle yaşanan bu yoğun istilanın Türk denizlerinin ekosisteminde yol açtığı değişimi mercek altına alan Bilecenoğlu, artıları ve eksileri ile Türkiye denizlerindeki canlıları bilimsel olarak gözlem altında tutuyor.TÜRKİYE DENİZ BALIKLARINA YÖNELİK ENVANTER ÇALIŞMASI YAPIYORBiyolojik çeşitlilik üzerine çalışmalar yürüten Bilecenoğlu, Türkiye denizlerindeki dip balıkları atlasını da 2005 yılında hazırlayan kişi. Şimdilerde kitabın güncellemesi üzerine çalışan Bilecenoğlu, Türkiye denizlerinde bilinen yaklaşık 500 deniz balığının yaklaşık yüzde 10’unu ilk defa kayıt eden kişi olarak biliniyor. Avrupalıların deniz bilimcilerin, ‘bellek’ oluşturmak için envanter çalışması yaptıklarına dikkat çeken Bilecenoğlu, Türkiye’nin acilen bir doğa tarihi müzesine gereksinimi olduğuna inanıyor. Bilecenoğlu, doğa tarihi müzelerinin toplumların belleğini oluşturmadaki önemine dikkat çekerek acil olarak bir müze kurulmasını istiyor.BİYOÇEŞİTLİLİĞİN KORUNMASINA KATKI SAĞLIYORSon beş yılda denizel biyoçeşitliliğin korunması konusuna yoğunlaşan Bilecenoğlu, özellikle nesli tehlike altında olan deniz canlıları hakkındaki araştırmalara ağırlık veriyor. Tüm Türkiye balıklarının ‘kırmızı listesini’ ilk defa hazırlayan ekipte yer alma şansını yakalayan Bilecenoğlu Türkiye’nin tatlı su ve denizlerinden bilinen 700 civarında balık türünün 400 kadarının neslinin ‘aşırı avcılık ve habitat kaybı’ ağırlıklı çeşitli faktörler nedeniyle tehlike altında olduğunu ortaya koyan bilim adamları arasında yer alıyor. Bilecenoğlu, tüm Akdeniz ekosisteminin (İspanya kıyılarından Süveyş Kanalına) deniz balıklarının durumlarını değerlendiren ekibe Uluslararası Doğa Koruma Birliği (IUCN) tarafından dâhil edildi. Yaklaşık üç yıl süren bir maraton sonrasında Akdeniz balıkları, tarihindeki ‘ilk’ kırmızı listesine sahip olurken Bilecenoğlu da ilk kez bir yurt dışı kitabın yazarları arasında yer aldı.Kitap, Akdeniz havzasındaki balıkların yüzde 8’inin tehlike altında olduğunu ve acilen korunmaları gerekliliğini ortaya koyması ile önem taşıyor.MAVİ TUTKU SUALTI BELGESELİNİN BİLİMSEL DANIŞMANI VE SENARYO YAZARIŞu an TRT’de yayınlanmakta olan “Mavi Tutku” sualtı belgeselinin bilimsel danışmanı olan Bilecenoğlu, yeni yayın dönemindeki bazı bölümlerde senaryo yazarı olarak da görev yapıyor. Yapımcılığını ve yönetmenliğini Hakan Aslan’ın, sualtı görüntü yönetmenliğini ise Tahsin Ceylan’ın üstlendiği belgesel, TRT-HD ve TRT-Belgesel kanallarında yayınlanıyor.Bilimsel danışman ve senaryo yazarlığını Bilecenoğlu’nun yaptığı Fozi” adlı belgesel de yakında yayına girecek. Çocuklara deniz hayatını sevdirmeyi ve deniz canlılarını bir animasyon karakter olan Fozi isimli Akdeniz Foku ile tanıtmayı hedefleyen belgesel 30 bölüm halinde TRT-Çocuk kanalında yayınlanacak. Fozi, Kasım 2011 itibarıyla izleyiciyle buluşacak.EDİTÖRLÜĞÜNÜ YAPTIĞI PROJE DÜNYANIN EN İYİ 13 PROJESİ ARASINA GİRDİDoç. Dr. Murat Bilecenoğlu’nun, bilimsel danışman, metin yazarı, fotoğrafçı ve editör olarak yer aldığı Karadeniz Eğitim Kutusu, EXPO 2012 düzenleme komitesi tarafından “Dünyanın en iyi 13 uygulama projesi” arasına girdi. Kore’nin Yeosu şehrinde, 12 Mayıs, 12 Ağustos 2012 tarihlerinde 100 ülkenin katılımıyla düzenlenecek fuarın ana teması olan “Yaşayan Okyanuslar ve Kıyılar” için seçilen projeler arasına giren Karadeniz Eğitim Kutusu, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Karadeniz Komisyonu (BSC), Doğal Hayatı Koruma Vakfı (WWF-Türkiye), T.C. Milli Eğitim Bakanlığı ve Coca Cola’nın sponsorluğunda yürütülen bir proje. 9 – 12 yaş grubundaki çocuklara Karadeniz’in denizel hayatını tanıtmayı hedefleyen ve bu amaçla eğitim seti dâhilinde öğretmenler için el kitabı ve oyun kartları gibi yardımcı dokümanlar içeren Karadeniz Eğitim Kutusu, Karadeniz’e kıyısı bulunan 6 ülkeden 2 milyon çocuğa ulaşmayı hedefliyor.
Kaynak: İHA