En Eski Ancak En Az Tanınan Kurum: ``hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğü``

``Ülkemize havadan veya denizden girecek her araç, yolcularının sağlık durumlarını bildirmek zorunda`` (Fotoğraflı) ANKARA (A.

A) - 07.11.2011 - Zeynep ipek - Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü Havalimanı Baştabibi Müjgan Yıldız, Türkiye`nin en eski ve en az bilinen kurumlarından olan Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü`nün temelinin Lozan Anlaşması Montrö Boğazlar Sözleşmesi`yle atıldığını belirterek, ``Sağlık hizmetlerini 1800`lü yıllarda en iyi alan ülkelerden biriymişiz`` dedi

Baştabip Yıldız`ın, AA muhabirine verdiği bilgilere göre, Meclis-Umumi Sıhhiye, 1914 yılında kapitülasyonlarla beraber kaldırılarak yerine bağımsız Türk doktor ve bilim adamlarının yönetiminde Hudut Sıhhiye Müdüriyeti kuruldu

Dört tarafı denizlerle çevrili ve Karadeniz`den Akdeniz`e geçişi olan Türkiye`nin, en eski ancak işlevi en az konuşulan kurumlarından Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü, 1800`lü yıllarda, bulaşıcı hastalıklarla mücadelenin öneminin fark edilmesinin ardından oluşturuldu. 1838 yılında, karantina için ilk kez bir meclis (Meclis-i Tahaffuz), dönemin padişahı II. Mahmud`un emriyle, toplanarak göreve başladı. 1839`da Meclis-i Tahaffuz-ı Ula Meclis-i Umuru Sıhhiye adını alan meclis, ilk iş olarak Türkiye ve İstanbul limanı hakkında 26 maddeden oluşan tüzük hazırladı. Bu tüzükle patentalar, gemilerin zorunlulukları, şüpheli veya bulaşık gemiler ve karantina sırasında uyulacak kurallar açıklandı

I. Dünya Savaşı yenilgisinin ardından İstanbul`un işgal edilmesiyle 1918 yılında, çoğunluğu yabancılardan oluşan Beynelmüttefikin Sıhhiye Kontrol İdaresi olarak kurulduğunu, 1923 yılında İstanbul`un geri alınmasıyla Beynelmüttefikin Sıhhiye Kontrol İdaresi`nin dağıtıldığını anlatan Yıldız, şöyle konuştu: ``Lozan anlaşmasının ardından İstanbul Limanı ve Boğazları Sıhhiye Müdüriyeti kuruldu. 1924`te bu müdiriyetin adı Hudut ve Sevahil Sıhhiyesi Müdüriyeti Umumiyesi (Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü) olarak değiştirilmiştir. Montrö müzakeresi ile de Genel Müdürlüğün görevlerinden olan gemilerin tabi olacağı şartlar aydınlığa kavuşmuştur

Lozan anlaşması Montrö sözleşmesiyle kuruluşu tamamlanan, Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Anayasasının 21. ve 22. maddeleri uyarınca hazırlanmış ve 6368 sayılı yasayla onaylanmış Uluslararası Sağlık Tüzüğü ve Umumi Hıfzısıhha Kanunu ile görevleri şekillenmiş Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü, tüm limanlar ve havalimanlarında örgütlenmesine devam etmektedir.`` Hudut ve Sahiller Genel Müdürlüğü`nün temel görevinin, sınırlardan gelebilecek bulaşıcı hastalıklardan ülkeyi korumak olduğunu belirten Yıldız, ``Genel Müdürlüğümüz, katma değerle özerk bütçeye sahip ve Sağlık Bakanlığı`na bağlıdır`` diye konuştu

Müjgan Yıldız, Hudut ve Sahiller Sağlık Genel Müdürlüğü`nün görevleri hakkında şu bilgileri verdi: ``Kurumun yapılanması genellikle hava ve deniz olmak üzere sınır kapılarındadır. Buralarda sağlık denetleme merkezleri vardır. Bu merkezlerde ayrıca bulundukları havalimanlarının, havaalanlarının, limanların, kara kapılarının sağlık denetimlerini yapmakla da yükümlüdür. Ayrıca, uluslararası göçlerde toplu yolculuklarda sağlıkla ilgili denetim kurumudur. Tüm taşıtların ayrıca insanların sağlıklarıyla ilgili denetim kurumu olarak görev yapar. Havalimanında bulaşıcı hastalık riski taşıyan, her türlü alanda denetim hizmeti veren kurumdur. Denizler için de durum aynı; ülkemize giren gemilerin sağlıkla ilgili, yolcuların sağlıklı olduklarına dair gemilerden patenta alınır. Bununla ilgili denetimi kurumumuz yapar. Eğer belgelerde eksiklikler varsa, tonajlarına göre gerekli cezai düzenlemeyi yapar

Uluslararası sağlık tüzüğüne göre ülkeye giren her taşıt sağlıklı olduğunu beyan etmekle mükelleftir. Bununla ilgili beyanlar alınır. Uçaklarda, pilot ve kabin amiri bize deklarasyon verilir. Yani uçakta sağlıkla ilgili bir sorun olmadığına dair bilgi verir. Biz bunu alırız, gümrük işlemleri ondan sonra yapılır. Gemiler için de aynı şekilde, limana gelmeden önce açıkta sağlık patentalarına bakalır, sonra ülke karasularına girmesine izin verilir

Bir de gemi adamı olabilmek için de bizim kurumumuz yetkilidir. Bazı hastanelerle anlaşılır, oradan alınan raporlarla gemi adamı olabilme yetkisi yine genel müdürlüğümüz tarafından verilir.`` Yurtdışına gideceklerin, uluslararası sertifika gerektiren aşılama hizmetlerinin de yine kendileri tarafından yapıldığını bildiren Yıldız, ``Bunların en önemlisi sarı humma ve menenjitdir. Menenjit özellikle hac döneminde hacılara yapılan aşıdır. Menenjit o dönemde (hac döneminde) dünyada zorunlu aşılardan bir tanesidir. Hac döneminde hacılara yapılır onun dışında özel bir zorunluluğu yoktur. Sarı humma aşısı zorunlu aşılamadır. DSÖ`nün verdiği listedeki ülkelerde eğer bu hastalık yoğunsa o ülkeye girişte gerekliyse zorunluluk arz eder`` dedi

Kurumun son yıllarda `tele sağlık` hizmeti de verdiğini anlatan Yıldız, bunun için ayrı bir birim kurulduğunu söyledi. Telefonla hava, kara veya denizden sağlık sorunlarıyla ilgili ulaşılabildiğini bildiren Yıldız, birimin ilgili yönlendirmeleri yaparak bilgi verip gerekli bağlantıları kurduğunu sözlerine ekledi

(Zİ-JM)
Kaynak: AA