Sanki Anayasa Çıksa Bütün Sorunlar Düzelecek İzmir (a.a)
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, ``Öyle bir hava yaratıldı ki sanki anayasa çıksa bütün sorunlar düzelecek`` dedi.
Kılıçdaroğlu, İzmir Hilton Oteli`ndeki Ege Sanayici ve İşadamları Derneği (ESİAD) 28. Yüksek İstişare Konseyi Toplantısı`nda yaptığı konuşmada, işadamlarının siyaset dünyasına yönelik eleştirilerini dinlediğini ifade etti
``Umarım işadamları da aynı soğukkanlılıkla dinler`` diye konuşan Kılıçdaroğlu, ``Sizin bir milletvekiliniz hapiste. Gönül isterdi ki halkın iradesinin parlamentoya yansıması gereken ortamda, isterdim ki o milletvekilini aramızda görmemekten ötürü üzüntü dile getirilebilirdi`` dedi
Anayasa tartışmalarına değinen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: ``Öyle bir hava yaratıldı ki sanki anayasa çıksa bütün sorunlar düzelecek. Birbirimizi kandırmayalım ama bu yeni anayasaya ihtiyacımız yok anlamına gelmesin. İki konu ayrı. Toplumun özgürleşmesi ayrı bir olay, gereklerinin yerine getirmesi ayrı olur. Yasalar değişebilir, toplumun zihniyeti değişmedikçe o yasanın işlevi olmaz
Anayasanın 90`ıncı maddesi der ki `uluslararası sözleşmeler iç hukukun üstündedir. Çelişki olursa uluslararası sözleşmeler esas alınır`. Tutuklu milletvekili hangi yasaya göre tutuklu? Hangi uluslararası sözleşme milletvekillerinin tutukluğununu öngörüyor? İki uluslararası sözleşme de yazar `milletvekillerinin tutukluluğu söz konusu olamaz` diye. Biz de bu uluslararası sözleşmeye uyacağız diye taahhütte bulunduk.`` Kılıçdaroğlu, anayasada ``Basın hürdür, sansür edilemez`` hükmünün yer aldığını ifade ederek, ``Bu salonda merak ediyorum. Basın hürdür diyen bir arkadaşımız el kaldırabilir mi? Anayasa yazıyor ama hükümet nerede? Geçiyorum bunları. Anayasa `özel yaşamın gizliliği esastır` der. Kim özel yaşamının gizliliğinden emindir? Herhangi biriminizin özel konuşmaları da yatak odaları da internet sitelerinde yayınlanabilir. Hiç kimse de tutuklanmaz. Anayasa değişikliğine evet de önce kafamızda etik değerler olmalı. Kafamızda `insanı seveceğiz, saygı duyacağız` olmalı. Muhalefetin ne söylediğini dinleyecek iktidarın erdemi olmalı`` diye konuştu
-``Sanki biz iktidarız``- Son olarak Hakkari`de 24 askerin şehit olmasının herkeste büyük moral bozukluğuna yol açtığını dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: ``Başbakan ağzını açtı, başladı muhalefeti suçlamaya. Sanki biz iktidarız, terör olgusuna karşı hiçbir şey yapmamışız, muhalefet partisi iktidarı suçluyor. Buraya kadar geldi söylemek zorunda kaldım. Arkadaş, sen iktidar mısın muhalefet misin? Şu soruyu niye kendimize sormuyoruz, Bu iktidar, iktidarı devralırken sıfır terörle almadı mı? Muhalefet nasıl olur bundan sorumlu? İktidara şu açık çeki de yerinde verdik. Terörü bitirmek mi istiyorsun, bir çözümünü bilen var mı? Parlamentoda kapalı oturumlar yapıldı. Orada gazete haberini okudular. Devletin gizli bilgileri falan değil. Vatandaş muhalefetin ne söylediğini duymasın diye. Kapalı oturumda konuşan arkadaşımız, konuşma metninin tamamını bütün basın mensuplarına dağıtabilir. Devletin gizli sırrı yok.``
Kaynak: AA
``Umarım işadamları da aynı soğukkanlılıkla dinler`` diye konuşan Kılıçdaroğlu, ``Sizin bir milletvekiliniz hapiste. Gönül isterdi ki halkın iradesinin parlamentoya yansıması gereken ortamda, isterdim ki o milletvekilini aramızda görmemekten ötürü üzüntü dile getirilebilirdi`` dedi
Anayasa tartışmalarına değinen Kılıçdaroğlu, şöyle devam etti: ``Öyle bir hava yaratıldı ki sanki anayasa çıksa bütün sorunlar düzelecek. Birbirimizi kandırmayalım ama bu yeni anayasaya ihtiyacımız yok anlamına gelmesin. İki konu ayrı. Toplumun özgürleşmesi ayrı bir olay, gereklerinin yerine getirmesi ayrı olur. Yasalar değişebilir, toplumun zihniyeti değişmedikçe o yasanın işlevi olmaz
Anayasanın 90`ıncı maddesi der ki `uluslararası sözleşmeler iç hukukun üstündedir. Çelişki olursa uluslararası sözleşmeler esas alınır`. Tutuklu milletvekili hangi yasaya göre tutuklu? Hangi uluslararası sözleşme milletvekillerinin tutukluğununu öngörüyor? İki uluslararası sözleşme de yazar `milletvekillerinin tutukluluğu söz konusu olamaz` diye. Biz de bu uluslararası sözleşmeye uyacağız diye taahhütte bulunduk.`` Kılıçdaroğlu, anayasada ``Basın hürdür, sansür edilemez`` hükmünün yer aldığını ifade ederek, ``Bu salonda merak ediyorum. Basın hürdür diyen bir arkadaşımız el kaldırabilir mi? Anayasa yazıyor ama hükümet nerede? Geçiyorum bunları. Anayasa `özel yaşamın gizliliği esastır` der. Kim özel yaşamının gizliliğinden emindir? Herhangi biriminizin özel konuşmaları da yatak odaları da internet sitelerinde yayınlanabilir. Hiç kimse de tutuklanmaz. Anayasa değişikliğine evet de önce kafamızda etik değerler olmalı. Kafamızda `insanı seveceğiz, saygı duyacağız` olmalı. Muhalefetin ne söylediğini dinleyecek iktidarın erdemi olmalı`` diye konuştu
-``Sanki biz iktidarız``- Son olarak Hakkari`de 24 askerin şehit olmasının herkeste büyük moral bozukluğuna yol açtığını dile getiren Kılıçdaroğlu, şöyle konuştu: ``Başbakan ağzını açtı, başladı muhalefeti suçlamaya. Sanki biz iktidarız, terör olgusuna karşı hiçbir şey yapmamışız, muhalefet partisi iktidarı suçluyor. Buraya kadar geldi söylemek zorunda kaldım. Arkadaş, sen iktidar mısın muhalefet misin? Şu soruyu niye kendimize sormuyoruz, Bu iktidar, iktidarı devralırken sıfır terörle almadı mı? Muhalefet nasıl olur bundan sorumlu? İktidara şu açık çeki de yerinde verdik. Terörü bitirmek mi istiyorsun, bir çözümünü bilen var mı? Parlamentoda kapalı oturumlar yapıldı. Orada gazete haberini okudular. Devletin gizli bilgileri falan değil. Vatandaş muhalefetin ne söylediğini duymasın diye. Kapalı oturumda konuşan arkadaşımız, konuşma metninin tamamını bütün basın mensuplarına dağıtabilir. Devletin gizli sırrı yok.``