Kılıçdaroğlu, daha önce suçladığı Kayseri Barosu’na selam gönderdi

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Konya Milletvekili Atilla Kart, İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ve Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu, Kayseri Barosu’nu ziyaret etti. Geçtiğimiz günlerde, Kayseri Barosu’yla alakalı açıklamalarda bulunan ve ‘Kayseri Barosu

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Konya Milletvekili Atilla Kart, İzmir Milletvekili Ahmet Ersin ve Kayseri Milletvekili Şevki Kulkuloğlu, Kayseri Barosu’nu ziyaret etti. Geçtiğimiz günlerde, Kayseri Barosu’yla alakalı açıklamalarda bulunan ve ‘Kayseri Barosu susuyorsa olaya ortak demektir. Orada hukukçular var ise adam gibi dosyalara baksınlar’ şeklinde söylemde bulunan Genel Başkan Kılıçdaroğlu’ndan selam getiren milletvekilleri, ziyaret sonrasında ortak açıklama yaptı. Konya Milletvekili Kart, Kayseri Barosu Başkanı Murat Şirvanlı’yı ziyaret etme gereği doğduğunu ve bu ziyareti gerçekleştirdiklerini kaydetti. Kart, şöyle konuştu: “Şunun bilinmesini istiyoruz, Kayseri Barosu yönetimini tüzel kimlik olarak hedef almamız söz konusu değildir. Genel başkanımızın da böyle bir kastı hiçbir zaman söz konusu olmamıştır. Kast etmek istediği biraz önce anlatımını yaptığım tablodur. Bu yönetimden önceki yönetimin belli bir bölümünü görev ve statüsünü ideolojik olarak kullanan bölümünü, önceki baro başkanının şahsında bunu ifade ediyoruz. Kayseri Barosu yönetimine saygı duyuyoruz, Kayseri Barosu tüzel kimliğine saygı duyuyoruz, Kayseri Barosu mensuplarına saygı duyuyoruz. Nitekim Kayseri Barosu yönetimi neler yapmıştır, Kayseri Büyükşehir Belediyesi‘yle alakalı gelişen bu süreçte 126 olduğu ifade edilen meslek odaları veya sivil toplum örgütlerinin bir takım baskılarla destek verir göründüğü o organizasyona, her türlü baskıya ve müdahaleye rağmen baronun vakarına uygun davranarak iştirak etmediğini kıvançla görüyoruz. Bu anlamda da Kayseri Barosu’nun takdire şayan bir davranış içinde olduğunu da ifade etmeyi bir sorumluluk görüyorum. Bu, tabii genel bir değerlendirmedir. Aslında siyasi iktidarın oluşturduğu bir tablodur bu. Bakıyoruz, bu aşamada bu dönemde o idari aşamadaki, teftiş kurulu aşamasındaki, bürokrasi aşamasındaki oluşturulan parti memuru, cemaat memuru yapılanması kısmen yargıya da sıçramış durumdadır. Bunun yanında yargı bünyesinde sınırlı sayıda da olsa bir takım suç ilişkileri içinde olduğuna yönelik bulgular kamuoyuna yansımıştır. Bu çerçevede Ankara merkezli iki büyük soruşturmada yapılan teknik dinlemelerde Kayseri adliyesi bünyesinde de bir takım yetkililerin o suç ilişkileri ağı içinde son derece sınırlı bir yapının suç ilişkileri ağı içinde rol üstlendiğini görüyoruz. Bu noktada bize göre, genel anlamda söylüyorum, Kayseri Barosu’na yönelik söylemiyorum. Duyarlı barolar adli bünyesinde bu şekilde kısmen de olsa ortaya çıkan ama gelişme özelliği gösteren bu kabul edilemez yapıya karşı tavır koyacaklardır. Kayseri Barosu yönetimiyle değerlendirme yaptık. Genel başkanımızın selamlarını baro yönetimine ilettik.” Kayseri Barosu’nda önceki yönetim döneminde baro adı, statüsü kullanılarak bir siyasal yapılanmanın, bir siyasi projenin oluşumuna iş birliği içinde bulunduğunu bildiklerini iddia eden Kart, burada bu işbirliğinin siyasal bir kimlik olarak kullanıldığının referandum ve ondan önce Habur sürecinde ideolojik bir kimlik olarak kullanılıp istismar edildiğini bildiklerini öne sürdü. “Öylesine ki baronun adı kötüye kullanılarak, o statü istismar edilerek, tamamen siyasi iktidar paralelinde yapılan bu çalışmalardan dolayı, orada siyasi iktidarın il başkanının o gece baro başkanına teşekkür ettiğini biliyoruz, bu kabul edilebilir mi. Daha ötesi, bu yapı içinde gelen bir kimlik, kişilik cumhurbaşkanı tarafından HSYK’ya üye yapıldı. Herhalde kıdemi veya yaşı uygun olsaydı Anayasa Mahkemesi‘ne de gidecekti.” diyen Kart, hiçbir kimsenin şahıyla bir polemik içine girme sorgu ve gayreti içinde olmadıklarını söyledi. Hukukçu milletvekilleri olarak avukat arkadaşlarının Hakim ve Savcılar Yüksek Kurulu’na üye olmasından kıvanç duyacaklarını aktaran Kart, “Bunun da mücadelesini veririz. Ancak bu nasıl olmalıdır, mesleki liyakat ve kıdemle olmalıdır, siyasi kimlikle olmamalıdır. Aslında Türkiye Cumhuriyeti’nin Cumhurbaşkanına yönelik olarak cumhurbaşkanının memleketinde Kayseri’de bu değerlendirmeleri yapmaktan dolayı bir yurttaş olarak üzüldüğümüzü ifade ediyorum. Ama bu gerçekleri görmezden gelemeyiz. Böyle bir yapılanma içinde Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı o yetkisini kötüye kullanıyor, ideolojik olarak kullanıyor, siyasi olarak kullanıyorsa cumhurbaşkanı Türkiye Cumhuriyeti’nin cumhurbaşkanı, cumhurun başkanı olmadığını, devletin başı olmadığını, cumhurbaşkanı sorumluluğunu müdrik olmadığını göstermektedir. Kabul edilemez olan budur. Biz bu yönetim anlayışını, siyaset karakteristliğini özellikle sorguluyoruz sorgulamaya devam ediyoruz.” şeklinde konuştu. CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, geçtiğimiz günlerdeki ziyareti sırasında, Kayseri Büyükşehir Belediyesi‘ndeki iddilarla ilgili Kayseri Barosu‘nun görevini yapmadığını ve olaya ortak olduğunu iddia etmişti. Bunun üzerine, Kayseri Baro Başkanı Murat Şirvanlı ve yönetim kurulu üyeleri, düzenledikleri basın toplantısıyla Kılıçdaroğlu‘nu, yaptığı açıklamadan dolayı kınadıklarını dile getirmişlerdi.