Tmmob'dan Ayvalık'ta İki Gün Süren Konferans

Türkiye Mimarlar ve Mühendisler Odası (TMMOB) Balıkesir Şube Başkanlığı Ayvalık'ta 2 gün süren konferans düzenledi.

Tmmob'dan Ayvalık'ta İki Gün Süren Konferans
TMMOB Ayvalık Temsilcisi Mimar Gündüz İşgüder'in de katkılarıyla Ayvalık-Lale Adası'nda bulunan Haliç Park Oteli'nin konferans salonunda yapılan etkinlikte Doç. Dr. Abdi Güzer ve Doç. Dr. Emre Madran konuşmacı olarak katıldılar. Toplantıya, TMMOB Balıkesir Şube Başkanı Tevfik Aykul'un öncülüğünde, TMMOB Bandırma, Edremit, Gönen, Manyas, Burhaniye şube temsilcilikleri katıldı. Balıkesir bölgesindeki mimarların ilgi gösterdiği konferansa Ayvalık'tan sadece Ayvalık Mimarlar Odası Başkanı Gündüz İşgüder ve Sadi Özer'den başka mimarın katılmaması dikat çekti.
Önceki gün saat 13.00'de başlayan konferansta, ilk konuşmacı olarak kürsüye gelen ODTÜ Mimarlık Bölümü Öğretim Görevlilerinden Doç. Dr. Abdi Güzer, "Son Dönem Türk Mimarisine Eleştirel Bir Bakış" konusunda görüşlerini anlattı.
Mimarlığın zamana direnen bir uğraşı olarak benimsenmesinin doğru bir düşünce şekli olmadığını vurgulayan Güzer, "Gündelik yaşamda geçiciliğe açık olan ve eleştirel olmayan bir kültür mimarlık üretiminde doğrudan hâkim, belirleyici ve yönlendirici olabiliyor. Bugün bizim başta Anadolu'nun kıyı bölgeleri olmak üzere kentlerde gördüğümüz pek çok yapılaşma bu gündelik değerlerle insanlara yapay bir çekicilik vermek üzere, tesadüfî referanslar üzerinde oluşturulan ve mimarlığın asal değerlerini çok da fazla öne almayan bir mimariyi önümüze getiriyor ve dayatıyor" diye konuştu.
Doç. Dr. Abdi Güzer, "Bahsettiğim ve medyada da yer bulan ana eksen mimarlıkla, gündelik mimarlık üretimi arasında da farklılıklar vardır. Bizler, sanat ve mimarlık tarihlerine bakacak olursak, belki 100 yıllık mimarlığı, 300 kadar yapı, 70 kadar mimar üzerinden tartışıyoruz. Bunun ne kadar temsiliyet değerinin olduğu konusu da her zaman tartışmaya açıktır. Ama tüm bunlar klişelere oturmuş ve kendini yeniledikçe meşruiyetlerini güçlendiren ve arttıran unsurlardır. Bana soracak olursanız, bizim biraz geriye çekilip eleştiriyel mesafeyle bakmamıza engel olan bir tür şartlanma maalesef eğitim ortamında da sürüyor. Bu nedenle güncel mimarlık üzerine yoğunlaşan mimarlık eleştirilerinin işlevselliğini çok önemli görüyorum" dedi.

"TOKİ SORUNLARI ÇÖZMÜYOR, YENİ SORUNLARI BERABERİNDE GETİRİYOR"
Son yıllarda TOKİ tarafından yapılan bloklaşmaların bir baları olarak sunulduğunu ve bu başarılı gösterildiğini kaydeden Güzer, geniş bir açıdan bakıldığında bunun tamamen mühendislik ve ekonomik perspektifi içinde ne kadar hızla, ne kadar kolay, ne kadar ucuza ve ne kadar çok konut edinildiği ile ilgili olarak değer bulduğunu kaydederek, " Ama hiç kimse dönüp de bu binaların niteliğine bakmıyor" dedi.
Ülke genelindeki gecekondulaşmanın çok hızlı bir şekilde TOKİ tarafından oluşturulan bloklaşmaya dönüştüğünün altını çizen Güzer, "Günümüzde TOKİ tarafından ballatılan bu hamleleri aslında ben yatay gecekondulaşmadan, dikey gecekondulaşmaya geçiş olarak görüyorum. TOKİ politikasıyla sorunlar çözümlenmek yerine, yeni sorunların baş göstermesinin zemini hazırlanıyor. Mimarimizdeki bu standartlar aslında çağdaş erişim standartları değildir" şeklinde konuştu.
Güzer, tüm dünya mimarisinde Las Vegas' mimari modelinin hüküm sürdüğünü kaydederek, Türkiye'de de özellikle turizm yörelerinde bu tip mimarinin kendini net olarak göstermeye başladığını vurguladı.
TMMOB Balıkesir Şubesi'nin düzenlediği etkinliklerin ikinci gününde de Doç. Dr. Emre Madran'da Ayvalık'ın Alibey olarak da adlandırılan Cunda Adasıyla ilgili 'Cunda Sokakları' konulu bir konuşma yaptı.
Mardan, Helen Mimarisinin en iyi örneklerinden biri olan Cunda'da sokakların, adaya verdiği ambiyansın sadece ülke içinde değil, ülke dışından da pek çok insanı etkilediğini ve bu mimari tarzının gelecekte geliştirilmesi için bilimsel çalışmaların yapılmasını kaydetti.