Kurtulmuş'tan Fatih Erbakan'a Yanıt İstanbul
Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, kimin ne kadar gücü olduğuna milletin karar vereceğini, bunun dışında hiç kimsenin oturduğu yerden siyaseti belirleme gücü olmadığını savundu.
Saadet Partisi Genel Başkanı Numan Kurtulmuş, kimin ne kadar gücü olduğuna milletin karar vereceğini, bunun dışında hiç kimsenin oturduğu yerden siyaseti belirleme gücü olmadığını savundu.
Bazı temaslarda bulunmak için Ankara'dan İstanbul'a gelen Kurtulmuş, Atatürk Havalimanında basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı.
Kurtulmuş, bir gazetecinin, 'Kritik süreçten geçiyorsunuz. Yeni parti çalışmaları olduğu söyleniyor. Ne diyorsunuz?' sorusu üzerine, 'Ben bir şey söylemeyeceğim. Bugün de zaten İstanbul'da, yakın arkadaşlarımızla sivil toplum kuruluşlarıyla, bizlere bu süreçte destek veren, arkadaşlarımızla görüşeceğiz' dedi.
Görüşmelerin gayet verimli geçtiğini ifade eden Kurtulmuş, herkesin gönlündekini, zihnindekini kendileriyle paylaştığını ve çok önemli bir karar olduğu için görüşmeleri sıhhatli bir şekilde yürüttükten sonra, kararı medya ve Türk kamuoyu ile teferruatıyla paylaşacaklarını belirtti.
Kurtulmuş, 'Tabandan çok büyük destek aldınız. Herkes sizinle birlikte olduğuna dair açıklamalar yaptı. Ancak Fatih Erbakan 'tabanda karşılık yok' demişti. Buna ne diyorsunuz?' şeklindeki soruya ise şöyle cevap verdi:
'Ben siyasi hayatım boyunca hiç kimseyle polemiğe girmedim, hiç kimseye cevap vermedim. Biliyorsunuz ki surecin başından beri şunu söylüyorum; Nihayetinde herkes söylediği söze dikkat etmek zorundadır. Herkes üslubunu, söylediği sözlerin nereye gittiğini iyi tartıp konuşmak zorundadır. Çünkü hayat sadece politikadan ibaret değil. İnsanların geçmiş hukukları, kardeşlikleri, dostlukları var. Bunları da düşünerek herkesin konuşması lazım.
Kimin ne kadar gücü olduğuna zaten millet karar verir. Siyasette belirleyici olan milletin kendisidir. Bunun dışında hiç kimsenin oturduğu yerden siyaseti belirleme gücü yoktur. Tabi bu süreç içerisinde her şey kamuoyunun gözü önünde oldu. Daha kongre salonunda başlayarak bir takım onur dışı, bizim camiamızın alışık olmadığı fevri hareketler yapıldı. Hemen ertesi gün imza toplama kampanyası oldu. İftarlar bastırıldı. Parti yöneticilerimize karşı fevri saldırılarda bulunuldu. 14 tane dava açıldı. Bu soruyu bana değil bu işleri yapanlara soracaksınız.'
27.09.2010 13:58:27
Bazı temaslarda bulunmak için Ankara'dan İstanbul'a gelen Kurtulmuş, Atatürk Havalimanında basın mensuplarının sorularını cevaplandırdı.
Kurtulmuş, bir gazetecinin, 'Kritik süreçten geçiyorsunuz. Yeni parti çalışmaları olduğu söyleniyor. Ne diyorsunuz?' sorusu üzerine, 'Ben bir şey söylemeyeceğim. Bugün de zaten İstanbul'da, yakın arkadaşlarımızla sivil toplum kuruluşlarıyla, bizlere bu süreçte destek veren, arkadaşlarımızla görüşeceğiz' dedi.
Görüşmelerin gayet verimli geçtiğini ifade eden Kurtulmuş, herkesin gönlündekini, zihnindekini kendileriyle paylaştığını ve çok önemli bir karar olduğu için görüşmeleri sıhhatli bir şekilde yürüttükten sonra, kararı medya ve Türk kamuoyu ile teferruatıyla paylaşacaklarını belirtti.
Kurtulmuş, 'Tabandan çok büyük destek aldınız. Herkes sizinle birlikte olduğuna dair açıklamalar yaptı. Ancak Fatih Erbakan 'tabanda karşılık yok' demişti. Buna ne diyorsunuz?' şeklindeki soruya ise şöyle cevap verdi:
'Ben siyasi hayatım boyunca hiç kimseyle polemiğe girmedim, hiç kimseye cevap vermedim. Biliyorsunuz ki surecin başından beri şunu söylüyorum; Nihayetinde herkes söylediği söze dikkat etmek zorundadır. Herkes üslubunu, söylediği sözlerin nereye gittiğini iyi tartıp konuşmak zorundadır. Çünkü hayat sadece politikadan ibaret değil. İnsanların geçmiş hukukları, kardeşlikleri, dostlukları var. Bunları da düşünerek herkesin konuşması lazım.
Kimin ne kadar gücü olduğuna zaten millet karar verir. Siyasette belirleyici olan milletin kendisidir. Bunun dışında hiç kimsenin oturduğu yerden siyaseti belirleme gücü yoktur. Tabi bu süreç içerisinde her şey kamuoyunun gözü önünde oldu. Daha kongre salonunda başlayarak bir takım onur dışı, bizim camiamızın alışık olmadığı fevri hareketler yapıldı. Hemen ertesi gün imza toplama kampanyası oldu. İftarlar bastırıldı. Parti yöneticilerimize karşı fevri saldırılarda bulunuldu. 14 tane dava açıldı. Bu soruyu bana değil bu işleri yapanlara soracaksınız.'
27.09.2010 13:58:27