Giresun İl Sağlık Müdürü Dr. Cindemir: Çocukların yaşam boyu davranışlarını kazandığı 6-12 arası yaşlarda dengeli beslenme önemli
Giresun İl Sağlık Müdürü Dr. Cengiz Cindemir, ebeveynleri, çocuklarının sağlıklı beslenmesi hususunda uyardı. Cindemir, kahvaltının altın bir öğün ola
Dr. Cindemir, CİHAN muhabirine yaptığı açıklamada, çocukların, yaşam boyu sürecek davranışlarını kazandığı 6-12 arası yaşlarda yeterli ve dengeli beslenmelerinin çok önemli olduğuna işaret etti. Çocukların yeterli ve dengeli beslenmeleri konusunda eğitilmelerinin her ebeveynin önemli görevlerinden olduğunu ifade eden Cindemir, bu konuda veliler ile öğretmenlerin işbirliği içinde olmalarını önerdi.
Besinlerin uygun seçilerek hazırlanması, pişirilmesi, saklanması ve tüketilmesi aşamalarında belirli kurallara uyulması ve besleyici değerlerini koruyarak tüketilmesi gerektiğini aktaran Cindemir, "Okul çağında fiziksel büyüme ve gelişmedeki artışa bağlı olarak D vitamini ve kalsiyum gereksiniminde artış görülmekte. Okul çağında bulunan normal bir bireyin ortalama olarak süt grubundan 3 porsiyon, et grubundan 2 porsiyon, sebze-meyve grubundan 5 porsiyon, tahıl grubundan 4-6 porsiyon tüketmesi gereklidir. Öncelikle anne ve babanın örnek bir beslenme düzenine sahip olması gerekmektedir. Çünkü, televizyon karşısında yemek yiyen, sebzeyi veya eti görünce yüzünü buruşturan bir ebeveynin çocuğundan aksi bir davranış beklenemez." dedi.
Eve kola gibi asitli içecekler ile cips, çikolata ve hazır meyve suyu gibi besinlerin alınmamasını öneren Cindemir, "Eğer çocuğunuz bu tip besinlerde ısrar ediyorsa yasakçı bir tavırla konuşmak yerine, ona istediği besinin zararlarını uygun bir dille anlatılmalı, alternatifler üretilerek anlaşmaya çalışılmalıdır." diye konuştu.
Cindemir, öğrenmenin etkin ve kalıcı olabilmesi için besinlerin sık aralıklarla (3 ana-3 ara öğün) tüketilmesi, çocuğa ara öğün yapma alışkanlığının kazandırılmasını istedi. "Kahvaltı altın bir öğün olarak görülmeli ve kesinlikle atlanmamalıdır" diyen Cindemir, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Uzun süren açlıktan sonra gelen kahvaltı, günü etkileyen en önemli öğündür. Okulda yemek veriliyorsa menüdeki yemeklerden uygun seçimi yapmaları açısından çocuklar mutlaka bilgilendirilmelidir. Evdeki yiyecekler okulu tamamlayacak şekilde ayarlanmalıdır. Eğer beslenme çantası evde hazırlanıyorsa kek, kurabiye, meyve suyu gibi besinler yerine sandviç, ayran, meyve tercih edilmelidir."
Ebevenylere, çocuklarını fast food beslenme şeklinden sakınmalarını isteyen Cindemir, "Ayaküstü beslenme (fast food) özellikle kentsel bölgelerdeki çocuk ve gençlerde yaygın beslenme şeklini almıştır. Bu şekildeki beslenmenin, doymuş yağ asitleri yönünden zengin, ancak posa içeriği, A ve C vitaminleri yönünden yetersizdir. Sağlıksız beslenmeye neden olmaktadır. Şişmanlık ve kalp-damar hastalıklarının oluşma riskini artırmakta. Bu tarz besinlerden tercih etmek zorunda kalınması durumunda da aşırıya kaçılmamalıdır." dedi.
Çocukların mutlaka oyunlara, dolayısıyla da hareketliliğe teşvik edilmesi önerisinde bulunan Cindemir, şöyle konuştu: "Eğer çocuğunuz kilolu ise zayıflatmak adına yetersiz veya dengesiz beslenmesine neden olmayınız. Okul çağı dönemindeki çocuklarda ilk hedef büyüme ve gelişmenin devamını sağlamaktır. Bunu sırasıyla kilo alımını engellemek ve kilo vermesini sağlamak izlemektedir. Eğer çocuğunuz zayıf ise zorlayarak çok şey yedirmek yerine besinleri zenginleştirerek verebilirsiniz. Örneğin, yumurtayı kaşarlı omlet yaparak, sütü tatlı haline getirerek kuru yemişle beraber verebilirsiniz."
