Annesi Ve Arkadaşları Alican'ın Serbest Bırakılması İçin Yürüdü
Gürcistan'da işlettiği lokantada 3 yıl önce çıkan kavga nedeniyle tutuklanan ve 15 yıl hapse mahkum edilen Trabzonlu Alican Ataoğlu için arkadaşları ve annesi Emine Ataoğlu, serbest bırakılması için Gürcistan Konsolosluğu'na yürüdü
Gürcistan'da işlettiği lokantada 3 yıl önce çıkan kavga nedeniyle tutuklanan ve 15 yıl hapse mahkum edilen Trabzonlu Alican Ataoğlu için arkadaşları ve annesi Emine Ataoğlu, serbest bırakılması için Gürcistan Konsolosluğu'na yürüdü.
Gürcistan'ın Zestafoni şehrinde bordo-mavi isimli lokanta işletirken 19 Haziran 2007'de gece yarısı 5 alkollü Gürcü vatandaşı ile çıkan tartışmanın büyümesi üzerine meydana gelen kavga sonucu tutuklanan Alican Ataoğlu'nun serbest bırakılması için sevenleri seferber oldu. Üzerlerinde Alican Ataoğlu'nun resminin bulunduğu tişörtler giyen ve "Alican'ımızı istiyoruz" yazılı siyah çelenk taşıyan arkadaşları Sanatevi önünde toplanarak Gürcistan Konsolosluğu'na yürüdü. Konsolosluk önüne gelen gruba burada basın açıklaması izni verilmezken, grup buraya yakın bir yerde açıklama yaptı.
Basın açıklamasını okuyan Hakan Kurbetli, Gürcistan Hükümeti'nin uyguladığı adaletsiz davranışı protesto etmek için toplandıklarını belirterek "2007 yılında Gürcistan'ın Zestafoni şehrinde 5 Gürcü vatandaşın saldırdığı Türk lokantasında çıkan kavgada 1 Gürcü vatandaşının bıçaklanması sonucu Trabzonlu kardeşimiz Alican Ataoğlu, babası Cevdet Ataoğlu ve Köksal Yıldız isimli 3 vatandaşımız Gürcü polisler tarafından gözaltına alınmıştır. Yaralanan Gürcü vatandaşı ise ayakta tedavi görerek aynı gece taburcu olmuştur. Bu olaydan 2 gün sonra Kutaisi şehrinde bir hastanenin bahçesinde Gürcü hukuk adamları ve polisleri baba Cevdet Ataoğlu'ndan yasal olmayan bir şekilde 15 bin dolar verdiği taktirde kendisinin serbest kalacağını söylemişlerdir. Bunun üzerine baba Ataoğlu, parayı bir şekilde tedarik edip bu insanlara vermiş ve serbest kalmıştır. Geride kalan Alican kardeşimiz ve Köksal Yıldız için yasal olmayan yollardan istenilen yüklü meblağlar karşısında serbest bırakılacağı, verilmediği takdirde ise en ağır cezayı alacaklarını beyan ettiler. Bundan dolayı elimizde ses kayıtları ve CD'ler mevcuttur" dedi.
Kurbetli, konuyla ilgili Alican Ataoğlu'nun annesi Emine Ataoğlu'nun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile 2 kez görüştüğünü hatırlatarak "Ancak şuana kadar halen bir sonuç alınamamıştır. Artık daha fazla Ataoğlu ailesini kahretmeden Alican kardeşimizin Türkiye'ye ailesinin yanına iadesini istiyoruz. Bunun için çalmadık kapı bırakmadık, çalmaya da devam edeceğiz. Kardeşimiz Alican için olumlu yanıt alamazsak oturma eylemi ve gerekirse Gürcistan'a karşı boykot uygulayacağız" ifadelerini kullandı.
Anne Emine Ataoğlu da 3 yıldır cezaevinde olan oğlunun verem olduğunu belirterek "Başbakan'la 2 kez görüştüm. Bana söz verdiler ama şuana kadar bir gelişme olmadı. 17 yaşında hapse girdi, verem oldu. Kimse bize Gürcistan'da sahip çıkmadı. Benim çocuğumun ölüsü mü gelsin buraya? Antalya'da bir kız çocuğunu tecavüz eden Alman'ı gelip ülkesi aldı da, benim çocuğum orda bayrağını, namusunu ve ekmeğini korudu. Kimse sahip çıkmadı" diyerek yetkililerden yardım istedi.
"Başbakan nerdesin, Alican'a sahip çık", "Gürcistan şaşırma, Alican'ı bize geri ver" diyerek slogan atan gençler daha sonra olaysız şekilde dağılırken, polis çevrede yoğun güvenlik önlemleri aldı.
Gürcistan'ın Zestafoni şehrinde bordo-mavi isimli lokanta işletirken 19 Haziran 2007'de gece yarısı 5 alkollü Gürcü vatandaşı ile çıkan tartışmanın büyümesi üzerine meydana gelen kavga sonucu tutuklanan Alican Ataoğlu'nun serbest bırakılması için sevenleri seferber oldu. Üzerlerinde Alican Ataoğlu'nun resminin bulunduğu tişörtler giyen ve "Alican'ımızı istiyoruz" yazılı siyah çelenk taşıyan arkadaşları Sanatevi önünde toplanarak Gürcistan Konsolosluğu'na yürüdü. Konsolosluk önüne gelen gruba burada basın açıklaması izni verilmezken, grup buraya yakın bir yerde açıklama yaptı.
Basın açıklamasını okuyan Hakan Kurbetli, Gürcistan Hükümeti'nin uyguladığı adaletsiz davranışı protesto etmek için toplandıklarını belirterek "2007 yılında Gürcistan'ın Zestafoni şehrinde 5 Gürcü vatandaşın saldırdığı Türk lokantasında çıkan kavgada 1 Gürcü vatandaşının bıçaklanması sonucu Trabzonlu kardeşimiz Alican Ataoğlu, babası Cevdet Ataoğlu ve Köksal Yıldız isimli 3 vatandaşımız Gürcü polisler tarafından gözaltına alınmıştır. Yaralanan Gürcü vatandaşı ise ayakta tedavi görerek aynı gece taburcu olmuştur. Bu olaydan 2 gün sonra Kutaisi şehrinde bir hastanenin bahçesinde Gürcü hukuk adamları ve polisleri baba Cevdet Ataoğlu'ndan yasal olmayan bir şekilde 15 bin dolar verdiği taktirde kendisinin serbest kalacağını söylemişlerdir. Bunun üzerine baba Ataoğlu, parayı bir şekilde tedarik edip bu insanlara vermiş ve serbest kalmıştır. Geride kalan Alican kardeşimiz ve Köksal Yıldız için yasal olmayan yollardan istenilen yüklü meblağlar karşısında serbest bırakılacağı, verilmediği takdirde ise en ağır cezayı alacaklarını beyan ettiler. Bundan dolayı elimizde ses kayıtları ve CD'ler mevcuttur" dedi.
Kurbetli, konuyla ilgili Alican Ataoğlu'nun annesi Emine Ataoğlu'nun Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ile 2 kez görüştüğünü hatırlatarak "Ancak şuana kadar halen bir sonuç alınamamıştır. Artık daha fazla Ataoğlu ailesini kahretmeden Alican kardeşimizin Türkiye'ye ailesinin yanına iadesini istiyoruz. Bunun için çalmadık kapı bırakmadık, çalmaya da devam edeceğiz. Kardeşimiz Alican için olumlu yanıt alamazsak oturma eylemi ve gerekirse Gürcistan'a karşı boykot uygulayacağız" ifadelerini kullandı.
Anne Emine Ataoğlu da 3 yıldır cezaevinde olan oğlunun verem olduğunu belirterek "Başbakan'la 2 kez görüştüm. Bana söz verdiler ama şuana kadar bir gelişme olmadı. 17 yaşında hapse girdi, verem oldu. Kimse bize Gürcistan'da sahip çıkmadı. Benim çocuğumun ölüsü mü gelsin buraya? Antalya'da bir kız çocuğunu tecavüz eden Alman'ı gelip ülkesi aldı da, benim çocuğum orda bayrağını, namusunu ve ekmeğini korudu. Kimse sahip çıkmadı" diyerek yetkililerden yardım istedi.
"Başbakan nerdesin, Alican'a sahip çık", "Gürcistan şaşırma, Alican'ı bize geri ver" diyerek slogan atan gençler daha sonra olaysız şekilde dağılırken, polis çevrede yoğun güvenlik önlemleri aldı.