Arınç: Mücadelemiz demokrasi mücadelesidir, bir darbe ürünü anayasayı elimde tutmaktan utanıyorum

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, toplumun her kesimini ilgilendiren anayasa paketlerini birebir anlayıp anlatmak gerektiğini ifade e

Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, toplumun her kesimini ilgilendiren anayasa paketlerini birebir anlayıp anlatmak gerektiğini ifade ederek, "Varlık sebebimiz demokrasidir. Mücadelemiz de demokrasi mücadelesidir. Bir darbe ürünü anayasayı elimde tutmaktan utanıyorum, dolayısı ile bu anayasayı ne kadar değiştirebilirsek o kadar özgür olmuş olacağız. Özgürlükleri ne kadar genişletirsek demokrasimizi daha çok güçlendirmiş olacağız." dedi.

Başkaları gibi takım tutar gibi parti tutmanın bir anlamı olmadığına işaret eden Arınç, "Evet diyorsak niçin evet dememiz gerektiğini anlamamız lazım. Hayır diyeceksek de neden hayır dememiz gerektiğini bilmemiz lazım. Evet ve Hayır da bir haktır. Ama yeter ki niçin evet ve ya hayır dediğimizi bilelim." şeklinde konuştu.

Bir dizi incelemelerde bulunmak üzere Mardin'e gelen Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Mardin Belediyesi ve Mardin Artuklu Üniversitesi tarafından düzenlenen 'Anayasa' konulu toplantıya katıldı.

"NİÇİN EVET DEMEMİZ GEREKTİĞİNİ ANLAMAK LAZIM"

Mardin Artuklu Üniversitesi Vali Kılıçlar Konferans Salonu'nda düzenlenen toplantıya Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, AK Parti Mardin milletvekilleri Gönül Bekin Şahkulubey, Mehmet Halit Demir, Cüneyt Yüksel ve Süleyman Çelebi, Mardin Belediye Başkanı Mehmet Beşir Ayanoğlu, sivil toplum örgütü temsilcileri ve kalabalık bir parti grubu katıldı. 750 kişilik salonu dolduran dinleyicilere 3 saate yakın anayasa paketi referandumunu ve değiştirilecek maddeler hakkında bilgi veren Arınç, konuşmasında, askerin siyasetten elini çekip ülkenin korunması ile uğraşmasını istedi. 20 gündür çok az dinlenerek, doğudan batıya kuzeyden güneye Türkiye'nin birçok yerini ziyaret ederek, halk oylamasında yapılan anayasa değişikliğini anlatmak için çalıştıklarını anlatan Arınç, "Evet noktasında neler düşündüğümüzü açıklamak için buralara kadar geldik. Aklı ile muhteşem bir varlık olan insan yaratılmışların ne şereflisidir. Niçin evet dememiz gerektiğini halkımıza bir bir anlatmamız lazım. Başkaları gibi takım tutar gibi parti tutmanın bir anlamı yok. Evet diyorsak niçin evet dememiz gerektiğini anlamamız lazım. Hayır diyeceksek de neden hayır dememiz gerektiğini bilmemiz lazım. Evet ve Hayır da bir haktır. Ama yeter ki niçin evet ve ya hayır dediğimizi bilelim. Ben şüphesiz evet denilmesini arzu ediyorum. Çünkü bunda benim imzam var. Meclis'te aralıksız bir şekilde bu anayasa değişikliklerini takip ettik. Bunun arkasının da gelmesi gerektiğini düşünüyoruz. Bir darbe ürünü olan anayasayı elimde tutmaktan utanıyorum, dolayısı ile bu anayasayı ne kadar değiştirebilirsek o kadar özgür olmuş olacağız. Özgürlükleri ne kadar genişletirsek demokrasimizi daha çok güçlendirmiş olacağız." dedi.

"MÜCADELEMİZ DEMOKRASİ MÜCADELESİDİR"

Arınç, 70 milyon insandan referandumda oy kullanacak 49 milyon seçmenin bu gürültü patırtı esnasında işin aslını öğrenmesi için üzerlerine düşeni yerine getirmeleri gerektiğini söyledi. Arınç, "Toplumun her kesimini ilgilendiren anayasa paketlerini birebir anlayıp anlatmamız lazım. Varlık sebebimiz demokrasidir. Mücadelemizde demokrasi mücadelesidir. Demokrasimizin de güçlü olması lazım. Meclis ne kadar güçlüyse demokrasi de o kadar güçlü olur. İktidar vardır diye demokrasi olmaz. Muhalefette olması lazım." diye ifade etti.

Sık sık parlamentosuna müdahalesi olan bir ülkede hazırlanan 4 anayasadan 2'sinin darbe ürünü olduğunu ve son anayasanın da 16 defa değiştiğini, 70'den fazla maddesi değişmiş ve mülga olduğuna dikkat çeken Arınç, "1980 anayasası Allah lafzı değil ki kul yazısı içinde bir yanlış varsa düzeltilecek veya değiştirilecek. Bu anayasa artık bu vatandaşa dar geliyor, bazı yerlerde bol geliyor. Tamamen değişmesi lazım. MHP-DSP-ANAP 35 maddesini değiştirdi. Ama biz değiştirelim deyince hemen kıyameti kopardılar. Muhalefet, bu paketin geri çevrilmesi için Anayasa Mahkemesi'ne başvurdu. Ama Anayasa Mahkemesi CHP'ye yüz vermedi. Onu geri çevirdi. Anayasaya'ya aykırı bir şey olsaydı Anayasa Mahkemesi iptal ederdi." şeklinde konuştu.

"MİLLET İRADESİNİN ÖNÜNDEKİ BÜTÜN ENGELLER YIKILMALI"

Arınç, egemenliğin milletin olduğuna dikkat çektiği konuşmasında; millet iradesine saygı duyduklarını, bu iradenin önündeki bütün engellerin yıkılmasını istediklerini kaydetti. Bülent Arınç, şunları söyledi:

"Türkiye'de artık hiçbir zaman darbe olmamalıdır. Askerler ancak kendi anayasal görevlerini yerine getirmelidir. Yani yurt bağımsızlığının korunması, dış müdahalelere karşı önlem alması, tarım onların işi değil, eğitim onların işi değil, sağlık onların işi değil. Hükümet politikaları onların işi değil. Onların işi, çok önemli gaziliği ve şehitliği içinde barındıran yurt savunmasına hazırlayacaklar. Eğitim yapacaklar silah kullanmayı öğrenecekler. Bir gün Türkiye'nin bağımsızlığı tehlikeye girerse ancak o zaman ortaya çıkaracaklardır. Bir siyasetçi gibi her gün her yerde konuşurken görmek, her konuda fikir beyan etmek. Düşüncesini beyan etmek, hatta bazen kaş kaldırmak surat asmak, hiçbir demokratik ülkede askerin yapacağı iş değildir. Demokrasilerde balans ayarları topla, tüfekle, tankla yapılmaz. Sandıkta seçimle yapılır. Demokratik bilinçlenmeyi artırmanın yolu referandumlardan geçer. Tam demokrasi istiyoruz, yarım yamalak şeyler istemiyoruz. Bu ülkede halen milleti sürü olarak görenler var."

Toplantı da ayrıca bir konuşma yapan Mardin Belediye Başkanı Mehmet Beşir Ayanoğlu ise 12 Eylül tarihinde referandumun kabul edilmesi halinde seçilmişlerin atanmışlardan olan farkının ortaya çıkacağını söyledi. Ayanoğlu, "Bu ülke küçük düşürülen ve dikkate alınmayan siyasetçiler, idam edilen başbakanları unutmadı. Bir rütbeli tarafından seçilmiş siyasetçilere ağza alınmayacak sözlerin söylendiği günleri de unutmadı. Bütün bunlar, seçilmişler ve atanmışlar arasındaki kavgayı göstermesi acısından anlamlıdır." dedi.

DP'Lİ BAŞKAN CİNDORUK'A RAĞMEN REFERANDUMDA EVET DİYECEK

Bu arada, Mardin'in Kabala Belediye Başkanı Şakir Nuhoğlu¸ 12 Eylül'de yapılacak referandumda Genel Başkan Hüsamettin Cindoruk'un tutumuna rağmen 'evet' oyu kullanacağını söyledi.

Mardin'de incelemelerde bulunan Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç'ın referandumla ilgili verdiği konferansa katılan DP'li Kabala Belediye Başkanı Şakir Nuhoğlu, 12 Eylül'de yapılacak referandum oylamasında 'evet' oyu kullanacağını, Kabalalıların da 'evet' oyu kullanmaları için üzerine düşen görevi yerine getireceğini söyledi.

Bülent Arınç tarafından anons edilerek 'evet' kararı açıklanan Başkan Nuhoğlu'nun tutumu salonda bulunanlar tarafından uzun süre alkışlandı.

Konferans sonunda 'evet' kararıyla ilgili görüşünü soran gazetecilere açıklama yapmaktan kaçınan Başkan Şakir Nuhoğlu, 12 Eylül'de yapılacak referandumda 'evet' oyu kullanacağını belirterek, "Referandumda 'evet' diyeceğiz. Herkesin de bizimle aynı görüşte olması, ülkemizin geleceği açısından önem arz etmektedir. Sayın Hüsamettin Cindoruk, partimizin genel başkanıdır. Onun tutumuna elbette ki saygımız var, ancak bu da bizim kararımız. Biz referandumda 'evet' oyu kullanacağız." şeklinde konuştu.

Salon çıkışında etrafını saranlar tarafından tebrik yağmuruna tutulan Başkan Şakir Nuhoğlu'nun, gördüğü ilgi üzerine salondan çıkmakta zorlanması dikkatlerden kaçmadı.