Deprem Uzmanı Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu: 7'nin üzerindeki deprem tüm Marmara için ölümcül olur

Deprem Uzmanı Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, 7'nin üzerindeki depremin tüm Marmara için ölümcül olacağını belirtti

1999 depreminin üzerinden 11 yıl geçmesine rağmen deprem konusunda yeterli hedefe varılamadığına işaret eden Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, "11 yıla baktığımızda maalesef yeterli düzeyde değiliz. Ayrıca 7'nin üzerinde bir deprem demek, tüm Marmara'da ölümcül bir deprem demektir." dedi.

Türkiye, 17 Ağustos 1999'da merkez üssü Gölcük olan 7,4 büyüklüğündeki depremle sarsılmış, Marmara Bölgesi'nde birçok şehri enkaza çevirmişti. Yaşanan deprem sonrası 20 bin kişi hayatını kaybederken, 40 binin üzerinde kişi ise yaralanmıştı. Depremin 11. yılında Gölcük ve Yalova'da yaşanan acıların bir daha tekrarlanmaması için akademik odalar tarafından "Unutma unutturma" sloganı ile düzenlenen etkinliklerle acı gerçeğe gelmeden dikkat çekilmesi amaçlanıyor.

Depremin 11. yılında Türk Mühendis ve Mimar Odaları Birliği Bursa İl Koordinasyon Kurulu (TMMOB) tarafından düzenlenen panelde konunun hassasiyetine dikkat çekildi. Baro yerleşkesinde düzenlenen panele konuşmacı olarak katılan Deprem Uzmanı İstanbul Üniversitesi Öğretim üyesi Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, aradan geçen 11 yıla rağmen hedeflenen seviyeye varılamadığını kaydetti.

Aradan 11 yıl geçmesine rağmen yeterli hedefe varılamadığından yakınan Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, "Malesef bu sürede hem mühendislik hizmetleri, hem de afet yönetim kapsamında yeterli hedefe varamadık. Hedefe en çok yaklaştığımız konu bilimsel çalışmalar. Bilimsel çalışmalarda ana tehlike belirlendi ve idarecilere bu yeterli oluyor. Ama diğer mühendislik çalışmalarında çok geride kalındı. Örneğin İstanbul'da hastanelerin halen riskli durumu devam ediyor." şeklinde konuştu.

Hastanelerin yanı sıra okullar ve diğer binaların muayenelerinin yapılamadığından yakınan Doç. Dr. Gündoğdu, sözlerini şöyle sürdürdü: "11 yıla baktığımızda malesef yeterli düzeyde değiliz. Ayrıca 7'nin üzerinde bir deprem demek, tüm Marmara'da ölümcül bir deprem demek. Ayrıca sık sık yaşanan küçük çaplı depremler binalarda bir yorgunluk oluşturuyor. Yine halkımız kırmızıyı maviye çevirip boyadı ve yıkılması gerekenler yıkılmadı. Böyle bir sosyal içerikli projelerde yapılmadı."

'Sorumlu kim?' sorusuna ise Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, şu cevabı verdi: "Elbette bizi yönetenler, seçilmiş insanlar, onlara oy verdik bu gibi sorunları çözün diye. Elbette bizler de sorumluluğun bir parçasını alırız, ama en başta gücü elinde bulunduran, parayı harcayacak olan yöneticilerdir. Bu 11 yılda bir sürü hükümet geldi ama bunları yapamadı. Bu da dünya görüşüne göre öncelikler sırasında bu işler yer almıyorsa, bunlar yapılmıyor. Demek ki bizi yönetenler bunu bu kadar önemli görmüyor. Bu da bizim açımızdan vahim bir şey."

30 yıl içinde Türkiye'de büyük deprem beklenebileceğine dikkat çeken Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, "En tehlikeli yer konusunda ise korkuya sebep olmamak için görüş belirtmek istemiyorum. En tehlikeli yeri söylediğimiz zaman en azından kiralar düşecek, en iyisi yer söylemeyelim. Bir kere doğru dürüst bir araştırma yok, binalarımızın özelliğini bilmiyoruz. Bazıları plan yapıp bunları ortaya atıyor bu çok yanlış. Bunları sahihmiş gibi ortaya atmak kadar yanlış bir şey olamaz. Maalesef bunların çoğu da akademik kesimden çıkıyor. Bence 11 yılda en çok geri kalan akademik dünya bu işlerde." diye konuştu.

Hatay bölgesinde deprem olasılığının yüksek olduğunu anlatan Doç. Dr. Oğuz Gündoğdu, "Bu nedenle Hatay yöresinde gelen deprem haberleri beni tedirgin ediyor. Hatay çok tehlikeli bir yer, Hatay lafını duyduğumda içim burkuluyor ve heyecanlanıyorum. Çünkü orası tarihte çok büyük deprelerle adından söz ettirmiş." şeklinde değerlendirmede bulundu.

"BÜYÜK DEPREMDE 99'UN EN AZ İKİ KATI KAYIP OLABİLİR"

İnşaat mühendisi Günkut Barka ise aradan geçen 11 yıla rağmen yapılanların çok yetersiz olduğunu belirtti. Barka, şöyle konuştu: "Yaşanacak olası büyük bir depremde 99 depreminden en az iki katı fazla can kaybı olabilir. Bu konuda çok daha fazlası, olabilir. Bu konuların risk analiz çalışmaları var. Yapılan istatistiklere bakıldığında en az 2 katı ile 3 katı can kaybının olabileceği görülmekte. Bunun yanında 130 bin ağır yaralı, 400 bin bakıma muhtaç insan gibi acı bir durumla karşı karşıya kalabiliriz."

Jeoloji Mühendisleri Odası Bursa Şubesi'nden Murat Arabacı ise yaptığı açılış konuşmasında, plansızlık ve denetimsizliğin ağır sonuçlarının 1999 depreminde en açık şekilde göz önüne serildiğine dikkat çekti. Arabacı, "Geçen 11 yıllık süre zarfında yaşanan acı deneyimlerinden ders çıkardığımız ve oluşabilecek yeni afetlere yeterince hazır olduğumuz söylenemez. Bizler her sene olduğu gibi yine her zaman söylediklerimizi bu yıl 17 Ağustos'ta bir kez daha söyleyeceğiz." şeklinde konuştu.