Ali Balkız: Türkiye gerçeklerin ne olduğunu en kısa sürede görmeli
Birleştirilen Ergenekon davası tutuklu sanığı İbrahim Şahin'in evinde bulunan tedhiş belgesinde hakkında suikast planları ile evinin krokisi bulunan A
İstanbul 13. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada verilen aranın ardından Mahkeme Başkanı Köksal Şengün, sanıklardan Tuncay Özkan ile Emcet Olcaytu'nun, duruşma sırasında sarf ettiği sözlerin hakaret içerip içermediğinin tespiti için duruşma tutanaklarının Silivri Cumhuriyet Savcılığı'na gönderilmesine karar verdiklerini açıkladı. Başkan Şengün ayrıca Cuma gününe kadar açlık grevi yapacağını belirten, sanık kürsüsüne yumruğuyla vurup, bağırarak suçunun ne olmasını isteyen tutuklu sanık Tuncay Özkan'ın, yapılacak olan 5 duruşmaya girmesine de yasaklama getirdiklerini söyledi.
Duruşmaya öğle arası verilmesinin ardından Ergenekon davalarının görüldüğü Silivri Cezaevi'nin yanındaki mahkeme salonu önünde basın açıklaması yapan Ali Balkız, suikast listesinde yer almanın, evinin krokisinin çizilmiş oluğunu ve işe geliş gidiş saatlerinin başkaları tarafından biliniyor olmasının psikolojik olarak hoş bir durum olmadığını ifade etti.
Balkız, kendisine suikast yapılacağını ilk olarak 10 Ocak 2009'da öğrendiğini belirterek, ''Sayın Savcı Zekeriya Öz beyefendiyi ziyaret ettik. İbrahim Şahin'in evinde çıkan belgeleri gösterdi. Krokileri görünce bu işe inanmış ve müşteki olmuştuk.Şimdi şu 71. duruşmaya geldik ancak sıranın bize gelmeyeceğini anlayınca ifadelerimizi veremedik.'' dedi.
2 yıldır görülen davanın amacının karanlık ilişkileri, mafyatik ilişkileri ve darbe planlarını açığa çıkarmak iddiasında olduğunu belirten Ali Balkız, ''Mahkeme gerçekleri arıyor. Acaba bizleri orada var gösterip Alevilerin burada taraf olmasını mı istediler? Böyle bir kurgu mu vardı. Bu soruyu kendimize sormadan edemiyoruz. Bir yandan Aleviler Ergenekon terör örgütü sanıklar, zanlıları arasında, bir yandan da biz hedef durumundayız. Bu korkunç çelişkiyi mahkemenin açığa çıkarmasını bekliyoruz.'' dedi.
Davaya müdahil olan Eşitlik ve Demokrasi Partisi Genel Başkan Yardımcısı Kazım Genç de, ''Türkiye'de bir darbe hukuku var. Bu ülkenin artık, gelecek nesillerinin artık darbelerin olmadığı bir Türkiye'de yaşamayı hakettiklerini düşünüyoruz. Aleviler hiçbir zaman darbelerden yana olmadı. Ama sivil darbelerden yana da olmayacaklardır, bunun bilinmesini isteriz. Her zaman özgürlüğü savunacağız. Ama özgürlüğü savunurken de hiç kimse bizi çok afedersiniz salak yerine koymasın. Bu ülkede darbeler dönemi kapatılmalıdır. Bu ülke gelecek nesillerine çağdaş demokratik özgür bir Türkiye bırakmalıdır.'' diye konuştu.
Balkız, bir gazetecinin ''Tehdit telefonları aldınız mı?'' şeklindeki sorusuna ise, herhangi bir tehdit unsuruyla karşılaşmadığını söyleyerek, davanın hızlı bir şekilde sonuçlandırılması gerektiğini ifade etti.