En zor karar Brezilya'dan ayrılmaktı

Birleşmiş Milletler'in İsrail'i net ifadelerle süratle kınamasını sağlayan Türk heyetinin diplomasi trafiği zor ve ilginç hikayelerle dolu. Saldırının olduğu gece Dışişleri ...



Birleşmiş Milletler'in İsrail'i net ifadelerle süratle kınamasını sağlayan Türk heyetinin diplomasi trafiği zor ve ilginç hikayelerle dolu. Saldırının olduğu gece Dışişleri Bakanı Ahmet Davutoğlu, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'la birlikte Brezilya'da bulunuyordu.

Davutoğlu, ABD Dışişleri Bakanı Hillary Clinton ile görüşmek üzere Washington'a hareket edecekti. Rio de Janeiro Havalimanı'ndayken saldırı haberi geldi. Davutoğlu ve heyeti, ayrıntıları öğrenmek üzere havalimanında bir saat kadar çalıştı. Ancak "ya gitmeleri ya da kalmaları" gerekiyordu. Yetkililere göre "en zor an" bu karar aşamasıydı. İstişare sonucu bir an önce ABD'nin yolu tutuldu. Yoldayken sınırlı imkanlarla sürekli bilgi alındı. Havadayken İsrail Savunma Bakanı Ehud Barak'ın görüşme talepleri geldi. Barak, uçağın geçeceği her kuleye görüşme mesajı yolladı. Uçak yakıt ikmali için Hollanda Antilleri'ne inince Davutoğlu, Barak'ı aradı. Uzun zamandan beri Davutoğlu'nun yanında bulunan diplomatlar, Türk Bakanın Barak'a karşı kullandığı sert ifadeleri duyunca kulaklarına inanamadı.
PİLOTLAR 'FAZLA UÇUŞA' TAKILACAKTI
Havaalanında beklerken Davutoğlu daha güncel bilgileri aldı. Washington'a değil New York'a giderek BM Güvenlik Konseyi'nin acil toplantıya çağrılmasına karar verildi. Bakan, bu sırada gerekli talimatları veriyordu. Ancak Amerikalı pilotlar heyeti uyardı: "5 dakika içinde kalkmazsak burada kalırız." Kurallar gereği pilotların 24 saat içinde ne kadar uçabilecekleri belliydi. Varılacak mesafe hesaplandığında 5 dk içinde havalanılmazsa pilotlar "fazla uçuş"a takılacaktı. Bunun üzerine Davutoğlu, apar topar uçağa bindi. Pilota ise her an acil durum sebebiyle iniş yapılabileceği belirtilerek, "Her an acil iniş için hazırlıklı ol. En yakın yerleri gözden geçir" talimatı verildi.
Uçak New York'a iner inmez heyet BM'nin yolunu tuttu. Durum o kadar acildi ki heyet otele gidecek vakit bile bulamadı. Türk diplomatlar minibüste kıyafetlerini değiştirmek zorunda kaldı. Acil toplantılarla BM'den kınama bildirisi çıkarıldı. Ardından Washington'a geçilerek Hillary Clinton ve Jim Jones ile görüşme yapıldı. Amerikan tarafı Türkiye'nin kararlılığını ve olayın ciddiyetini görünce İsrail'le temasa geçerek Ankara'nın taleplerinin yerine getirilmesini istedi.
Aynı uçakta uçmadılar
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan, saldırının hemen ardından Şili'den ayrılmamış; belli bir süre sonra Ankara'ya hareket etmişti. Türkiye'de eleştiriye sebep olan bu gelişmenin de sebepsiz olmadığı ortaya çıktı. Başbakan Erdoğan ile Bakan Davutoğlu'nun aynı anda uçuş yapmak istemedikleri öğrenildi. Buna göre Erdoğan Şili'de kalarak gelişmeleri takip ederken Davutoğlu, ABD'nin yolunu tuttu. Erdoğan, bu sırada gelişmeleri takip ederek gerekli talimatları verdi. Bakan Davutoğlu ABD'ye ulaşınca ise Erdoğan, Şili'den ayrıldı.


Zaman