AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Çelik: 12 Eylül'de çifte bayram yapalım

Van İl Başkanlığını ziyaret eden AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, bu memleketin ırkçı politikaları uygulayan CHP'ye de MHP'ye de BDP'ye

Van İl Başkanlığını ziyaret eden AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Hüseyin Çelik, bu memleketin ırkçı politikaları uygulayan CHP'ye de MHP'ye de BDP'ye de itibar etmeyeceğini söyledi. Çelik, "12 Eylül darbecilerinin bize dayatarak getirip yürürlüğe koyduğu anayasayı yine bir 12 Eylül'de ve bayramın ertesi günü çifte bayram yaparak 12 Eylül'ü kısmen de olsa tarihe gömeceğiz" dedi.

Van İl Başkanlığını ziyaret eden AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Hüseyin Çelik, partililere seslenerek gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Çelik, İsrail'in insani yardım götüren gönüllere yönelik yaptığı korsal saldırıyla ilgili olarak bazı kesimlerin 'Orada ne işleri vardı, neden hükümet gitmelerine müsaade etti' şeklindeki tepkileri olduğunu ve buna cevap vermek zorunda olduğunu söyledi.

HÜKÜMET GÖNÜLLÜRE, İSRAİL'İN ŞİDDETİ VE TEHLİKELİ TAVRINI ANLATTI

Çelik, "Türkiye Kuzey Kore değil, demokratik bir cumhuriyettir. Sivil toplum dediğimiz topluluk, devletten hükümetten izin alarak tavır geliştirmez. Türkiye'de insanlık dramının yaşandığı Gazze'ye yardım götürmek, oradaki bebelere mama götürmek, hastalara ilaç götürmek ve gerçekten yıllardır abluka altında tutulan açık bir cezaevinde yaşatılan insanların bir parça da olsa gözyaşını dindirmek için böyle kutsi ve barışçıl bir amaçla insanlar yola çıkmışlar. Giden ekibi hükümetimiz, İsrail'in şiddetini ve olacak tehlikeleri tavırlarını anlatmıştır. Ama gönüllüler, bunu bilerek yola çıkmışlardır" dedi.

Türkiye Cumhuriyeti devleti hükümetinin ortaya koyduğu iradeden, dik duruştan, 'Bizim dostluğumuz çok iyidir, ama gazabımızdan da korkun' diyen o tavırdan dolayı 24 saat geçmeden İsrail geri adım attığını anlatan Çelik, İsrail oradaki eylemciler, yaralılar, cenazeler Türkiye'ye teslim ettiğini anımsattı. Bu durumun Türkiye'nin diplomatik başarısı olduğunu ifade eden Çelik, tarihte Türklerin zor durumda kalan Yahudilere yönelik korumacı örnekleri anlattı.

Çelik, "Dünyanın neresinde insanların gözyaşı akıyorsa, insanlık onuru dünyanın neresinde ayaklar altına alınıyorsa benim hükümetim oraya el uzatmayı, oraya insanca yardım etmeyi kendi varlık sebebi kabul eder. Kim ne derse desin. Büyük devlet, büyük millet budur. Kuzey ırak'taki Kürt kardeşlerimiz Saddam'ın zulmünden kaçacağı zaman etraftaki ülkeler kapılarını kapattılar. Peşmergeler Türkiye'ye geldiği zaman burada el bebek gül bebek ağırlandılar, gerekli yardımlar yapıldı, iaşeleri temin edildi. Onlara da insani yardım gösterildi. Bu olması gerekendir. İnsani olan da İslami olan da budur" şeklinde konuştu.

CHP ANAYASA MAHKEMESİNE GİTTİ, BİZ MİLLETİN VİCDAN MAHKEMESİNE GİDİYORUZ

Anayasa değişikliği ve referandum konusuna değinen Çelik, temel amaçlarının Türkiye'de hukukun üstünlüğüne dayalı bir devlet anlayışı olduğunu kaydetti. Çelik, "Üstünlerin hukukuna dayalı bir devlet anlayışı istemiyoruz. Burada kanunun gücü olsun ama gücün kanunu olmasın. Bunun için Türkiye'yi demokratikleştirmeye çalışıyoruz. Bunun için anayasa değişikliği yaptık. Yasaklardan şikayet eden, sözüm ona özgürlük isteyen, bireysel hak ve özgürlüklerin alanını genişletin diye bağıranlar kabinlere gidip oy dahi kullanmadılar. CHP ve BDP'liler milletvekillerini oraya göndermeye bile cesaret edemediler. Peki demokrasi bu insanların ağzına yakışıyor mu? 367 kararı verildiği zaman, hani bir fetva makamı, meşhur bir hukukçu var. O karar veriyor, CHP uyguluyor. Sonra da Anayasa mahkemesi de o paralelde karar veriyor. CHP bu kararı da Anayasa Mahkemesine götürdü. Biz de diyoruz ki CHP anayasa Mahkemesine gider, biz de milletin vicdan mahkemesine gidiyoruz. Milletin vicdan mahkemesi hiçbir zaman yanılmamıştır. Milletin vicdan mahkemesi bundan dolayıdır ki 60 senedir CHP'yi iktidara getirmemiştir. Allah'ın izniyle bundan sonra da getirmeyecektir. Bunlar zaten tek başlarına iktidara gelemeyeceklerini biliyorlar. Fakat acaba diyorlar ki, şovenist politikaları MHP'yi geçen CHP'yle ve etnik, ırkçı temelde, Türkçülük üzerinden siyaset yapan MHP'yi koalisyon yapabilir miyiz? Birisi Kürtçülük üzerinden siyaset yapıyor, bölücülük yapıyor diğeri Türkçülük üzerinden siyaset yapıyor. O da bölücülük yapıyor" dedi.

BDP, ANAYASAYA HAYIR DİYECEKSE HALKA ANLATSIN, PARTİLİLERİME ENGEL OLMASIN

Vanlıların Cumhurbaşkanlığının halk tarafından seçilmesi referandumunda olduğu gibi 12 Eylül'de yapılacak referandumda da 'Evet' oyu vereceğine inandığını anlatan Çelik, şunları söyledi: "Sizlere sandığa gitmeyin diyenler olabilir. Ama her ıhh diyene karşı biz kabuğumuza çekilirsek, yarın evimizden çıkmaya da müsaade etmezler. Biz demokrasiye halkın iradesine inanıyoruz. Tehditle şantajla oluşturulmuş irade irade olmaz. BDP Anayasa'ya hayır denilmesini mi istiyor. Çıksın söylesin Ama benim partililerimin de kapı kapı dolaşarak ne için evet denilmesi gerektiğine yönelik çabalarına kimse engel olması Bu demokrasi değil, bu insan hakları savunuculuğu değil. İnsan haklarını, özgürlüğü sadece kendinize istemeyeceksiniz. Herkese özgürlük isteyeceksiniz"

Bu memleketin ırkçı politikaları uygulayan CHP'ye de MHP'ye de BDP'ye de itibar etmeyeceğini ifade eden Çelik, "12 Eylül darbecilerinin bize dayatarak getirip yürürlüğe koyduğu anayasayı yine bir 12 Eylül'de ve bayramın ertesi günü çifte bayram yaparak 12 Eylül'ü kısmen de olsa tarihe gömeceğiz. Milletimiz biraz daha özgür, devletimiz milletimiz biraz daha güçlü olacak" dedi.