Başbakan Erdoğan'a, Madrid Avrupa Üniversitesi Tarafından Fahri Doktora Unvanı Verildi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'a İspanya'daki Madrid Avrupa Üniversitesi tarafından, fahri doktora unvanı verildi
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ' a İspanya ' daki Madrid Avrupa Üniversitesi tarafından , fahri doktora unvanı verildi . Unvanı aldıktan sonra yaptığı konuşmada Erdoğan , İspanya ile ilişkilere ve Türkiye ' nin Avrupa Birliği sürecine vurgu yaptı .
Erdoğan konuşmasında , " Londra ' da terör saldırısı yaşandı . Bu saldırılarda hepimiz üzüldük . Terörle 30 yıldır mücadele eden bir ülke olarak terörün rengi , inancı , aidiyeti , ırkı olmadığına inanıyoruz . Bu acı olayların ardından bir inancın , bir dinin , kültürün , mezhebin itham edilmesi , terörün amacına ulaştığını gösterir . Dolayısıyla bu noktada iyi düşünmek gerekir . Anti semitizm ne kadar insanlık dışıysa , ırkçılık ne kadar insanlık dışıysa , İslamfobisi de insanlık dışıdır . Zorlu bir yoldayız dedi .
Türkiye ve İspanya ' nin 2 büyük medeniyetler temsilcisi olduğunu ve bu yolu kararla yürüyerek ezberleri bozmaya devam edeceğini belirten Erdoğan , " 20 . yüzyılın başında 1 . Dünya Savaşı ' nda Türkiye birçok ülkenin istila ve işgal hareketine maruz kaldı . Bugün içinde bulunduğu sınırlar dahi işgal edildi . Ancak Kurtuluş Savaşı ' nı zaferle sonuçlandırdık . 1923 ' de Tükiye Cumhuriyeti ' ni kurduk . TC ' nin yeni vizyonu , eski düşmanlıkları devam ettirmek , kin ve öfke dış politikası değil . Tam tersi Gazi Mustafa Kemal ' in
' Yurtta sulh cihanda sulh ' ilkesiyle hareket edildi ve yeni bir süreç başladı . Son 7 . 5 yılda Türk dış politikasına bu işler doğrultusunda yeni bir ivme kazandırdık . Ve önce " Komşularla sıfır problem " dedik . Gerek siyasi , gerek askeri , ekonomik , kültürel bağlar kuruldu ve ilişkileri yeni bir boyuta taşıdık . Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad , Rusya Devlet Başkanı Medvedev geçen hafta misafirimizdi . Katar Emiriyle de tüm sorunları konuştuk ve Rusya ile 17 anlaşma imzaladık . Nükleer enerji anlaşması
gerçekleştirdik , Rusya ' yla vizeleri kaldırdık ve Yunanistan ' a gittik . Yunanistan Batı ' ya açılan kapımız . Ama sıkıntılarımız var . Papandreu ile cesur adımlar attık ve her şeye rağmen Yunanistan ' la da 22 anlaşma imzaladık . Biz her şeyin masada olmasına , diplomasiye inanıyoruz . Ve diplomatik konuları müzakere etmeye başladık . İran ' a geçtik . Brezilya Devlet Başkanı ve İran cumhurbaşkanıyla 3 ' lü anlaşma imzaladık . 1200 kg uranyumun Türkiye ' ye emanet edilmesini karara bağladık . İnsani amaçlı olarak her ülke
uranyum zenginleştirmesi yapabilir . Ama kitle imha silahı olarak , atom bombası üretme amacıyla bunu kullanamaz . Biz bölgede böyle bir şey istemiyoruz . Ama bugün nükleer güvenlik konusunda konuşanlara dikkat ettiğimiz zaman " Biz belirleyiciyiz " diyenlere bakınca burada Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ' nin 5 daimi üyesini görüyoruz . Ve Almanya ' yı . Ama sizin hepinizde bu var . Nükleer silah varken siz ' Başkasında olmasın ' dediğiniz zaman inanılırlığı olmuyor .
Eğer burada üstünlüğün hukukunu oluşturacaksak insan olarak utanmalıyız ama hukuk üstünlüğü oluşturacaksak yaradılışımızın gereğini yapacağız " diye konuştu .
Ay sonunda Brezilya ' da olacağını ifade eden Erdoğan , Türkiye ' nin Avrupa Birliğiyle olan ilişkilerinden de bahsetti . Erdoğan , " Türkiye sadece komşularla ilişkilerini yeni boyuta taşıyan ülke değil , aynı zamanda bölgesindeki tüm ülkelerle aynı anda konuşabilen bir ülkedir . Biz öyle bir adım atmış durumdayız ki her sorunun çözüm yeri olarak diplomasiyi görüyoruz . Bu Türkiye için , bölgesi için ve Avrupa için birer imkândır . Türkiye insan haklarını , özgürlükleri , demokrasiyi , hukuk üstünlüğünü hassasiyetle
savunan bir ülkedir . Türkiye Avrupa coğrafyasının ve kültürünün parçasıdır . Bu konuda konumunu ciddiyetle korumaktadır . Balkanlar , Kafkasya , Orta Doğu , Avrupa , Afrika bölgeleri , Türkiye sevindiğinde seviniyor , üzüldüğünde bu bölgedeki ülkeler de hüzünleniyor . Bu anlamda Türkiye ' nin AB üyeliği çok fazla anlam taşır . 50 yıldır Türkiye AB kapısında bekletiliyor . Zaman geliyor ' Siz büyük ülkesiniz " deniyor , zaman geliyor " Nüfusunuz fazla " deniyor . Ama biz AB ' ye güç katmak istiyoruz . AB ' yi sosyal ve siyasi
birlik olarak kabul etmiyor musunuz? 1 . 5 milyarlık İslam ' la batıya köprü olacak bir ülke aramıyor musunuz? Laik ve demokratik bir ülke olarak Türkiye ' nin AB ' ye girmesi İslam ' ın Batı ' yla bütünleşmesidir . Eğer ' Biz sizi kabul etmiyoruz ' dersen takdir ederiz ama hem ' Sizle olmaz , sizsiz olmaz ' derseniz olmaz . AB ' ne tam üyelik ülkemizin dış politikamızın birinci önceliğidir . Biz bu konuda üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz . Kararlı şekilde süreci işletiyoruz ve ticari rakamlar da gösteriyor ki ülke
ekonomik anlamda Avrupa ile güçlü bağlarla bağlıdır " ifadelerini kullandı .
Konuşmasına son verirken İspanya ' ya Türkiye ' nin AB ' ye girişi için verdiği destekten dolayı teşekkür eden Başbakan Erdoğan , bu yakınlaşmanın ülkeler arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilere de olumlu katkı sağladığını belirterek , fahri doktora unvanından dolayı üniversiteye ve akademisyenlere teşekkürlerini sundu .
Erdoğan konuşmasında , " Londra ' da terör saldırısı yaşandı . Bu saldırılarda hepimiz üzüldük . Terörle 30 yıldır mücadele eden bir ülke olarak terörün rengi , inancı , aidiyeti , ırkı olmadığına inanıyoruz . Bu acı olayların ardından bir inancın , bir dinin , kültürün , mezhebin itham edilmesi , terörün amacına ulaştığını gösterir . Dolayısıyla bu noktada iyi düşünmek gerekir . Anti semitizm ne kadar insanlık dışıysa , ırkçılık ne kadar insanlık dışıysa , İslamfobisi de insanlık dışıdır . Zorlu bir yoldayız dedi .
Türkiye ve İspanya ' nin 2 büyük medeniyetler temsilcisi olduğunu ve bu yolu kararla yürüyerek ezberleri bozmaya devam edeceğini belirten Erdoğan , " 20 . yüzyılın başında 1 . Dünya Savaşı ' nda Türkiye birçok ülkenin istila ve işgal hareketine maruz kaldı . Bugün içinde bulunduğu sınırlar dahi işgal edildi . Ancak Kurtuluş Savaşı ' nı zaferle sonuçlandırdık . 1923 ' de Tükiye Cumhuriyeti ' ni kurduk . TC ' nin yeni vizyonu , eski düşmanlıkları devam ettirmek , kin ve öfke dış politikası değil . Tam tersi Gazi Mustafa Kemal ' in
' Yurtta sulh cihanda sulh ' ilkesiyle hareket edildi ve yeni bir süreç başladı . Son 7 . 5 yılda Türk dış politikasına bu işler doğrultusunda yeni bir ivme kazandırdık . Ve önce " Komşularla sıfır problem " dedik . Gerek siyasi , gerek askeri , ekonomik , kültürel bağlar kuruldu ve ilişkileri yeni bir boyuta taşıdık . Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad , Rusya Devlet Başkanı Medvedev geçen hafta misafirimizdi . Katar Emiriyle de tüm sorunları konuştuk ve Rusya ile 17 anlaşma imzaladık . Nükleer enerji anlaşması
gerçekleştirdik , Rusya ' yla vizeleri kaldırdık ve Yunanistan ' a gittik . Yunanistan Batı ' ya açılan kapımız . Ama sıkıntılarımız var . Papandreu ile cesur adımlar attık ve her şeye rağmen Yunanistan ' la da 22 anlaşma imzaladık . Biz her şeyin masada olmasına , diplomasiye inanıyoruz . Ve diplomatik konuları müzakere etmeye başladık . İran ' a geçtik . Brezilya Devlet Başkanı ve İran cumhurbaşkanıyla 3 ' lü anlaşma imzaladık . 1200 kg uranyumun Türkiye ' ye emanet edilmesini karara bağladık . İnsani amaçlı olarak her ülke
uranyum zenginleştirmesi yapabilir . Ama kitle imha silahı olarak , atom bombası üretme amacıyla bunu kullanamaz . Biz bölgede böyle bir şey istemiyoruz . Ama bugün nükleer güvenlik konusunda konuşanlara dikkat ettiğimiz zaman " Biz belirleyiciyiz " diyenlere bakınca burada Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi ' nin 5 daimi üyesini görüyoruz . Ve Almanya ' yı . Ama sizin hepinizde bu var . Nükleer silah varken siz ' Başkasında olmasın ' dediğiniz zaman inanılırlığı olmuyor .
Eğer burada üstünlüğün hukukunu oluşturacaksak insan olarak utanmalıyız ama hukuk üstünlüğü oluşturacaksak yaradılışımızın gereğini yapacağız " diye konuştu .
Ay sonunda Brezilya ' da olacağını ifade eden Erdoğan , Türkiye ' nin Avrupa Birliğiyle olan ilişkilerinden de bahsetti . Erdoğan , " Türkiye sadece komşularla ilişkilerini yeni boyuta taşıyan ülke değil , aynı zamanda bölgesindeki tüm ülkelerle aynı anda konuşabilen bir ülkedir . Biz öyle bir adım atmış durumdayız ki her sorunun çözüm yeri olarak diplomasiyi görüyoruz . Bu Türkiye için , bölgesi için ve Avrupa için birer imkândır . Türkiye insan haklarını , özgürlükleri , demokrasiyi , hukuk üstünlüğünü hassasiyetle
savunan bir ülkedir . Türkiye Avrupa coğrafyasının ve kültürünün parçasıdır . Bu konuda konumunu ciddiyetle korumaktadır . Balkanlar , Kafkasya , Orta Doğu , Avrupa , Afrika bölgeleri , Türkiye sevindiğinde seviniyor , üzüldüğünde bu bölgedeki ülkeler de hüzünleniyor . Bu anlamda Türkiye ' nin AB üyeliği çok fazla anlam taşır . 50 yıldır Türkiye AB kapısında bekletiliyor . Zaman geliyor ' Siz büyük ülkesiniz " deniyor , zaman geliyor " Nüfusunuz fazla " deniyor . Ama biz AB ' ye güç katmak istiyoruz . AB ' yi sosyal ve siyasi
birlik olarak kabul etmiyor musunuz? 1 . 5 milyarlık İslam ' la batıya köprü olacak bir ülke aramıyor musunuz? Laik ve demokratik bir ülke olarak Türkiye ' nin AB ' ye girmesi İslam ' ın Batı ' yla bütünleşmesidir . Eğer ' Biz sizi kabul etmiyoruz ' dersen takdir ederiz ama hem ' Sizle olmaz , sizsiz olmaz ' derseniz olmaz . AB ' ne tam üyelik ülkemizin dış politikamızın birinci önceliğidir . Biz bu konuda üzerimize düşeni yapmaya devam edeceğiz . Kararlı şekilde süreci işletiyoruz ve ticari rakamlar da gösteriyor ki ülke
ekonomik anlamda Avrupa ile güçlü bağlarla bağlıdır " ifadelerini kullandı .
Konuşmasına son verirken İspanya ' ya Türkiye ' nin AB ' ye girişi için verdiği destekten dolayı teşekkür eden Başbakan Erdoğan , bu yakınlaşmanın ülkeler arasındaki ekonomik ve ticari ilişkilere de olumlu katkı sağladığını belirterek , fahri doktora unvanından dolayı üniversiteye ve akademisyenlere teşekkürlerini sundu .