Bursa'daki Anne Ölüm Oranları Türkiye Ortalamasının Altında
Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürü Dr
Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürü Dr. Rıfat Köse, fizyolojik bir olay sebebiyle bir kadının hayatını kaybetmesi anlamına gelen anne ölümlerinin yapılan başarılı çalışmalarla azaldığını dile getirdi. Türkiye'de anne ölüm oranının 2009 yılında yüz binde 18.6 olarak gerçekleştiğini açıklayan Köse, Bursa'da ise bu oranın yüz binde 16.8 olduğunu söyledi.
Bursa İl Sağlık Müdürlüğü tarafından anne ölümlerini daha da azaltmaya yönelik olarak Dörtçelik Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nde toplantı düzenlendi. Toplantıya, Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürü Dr. Rıfat Köse, İl Sağlık Müdürü Dr. Özcan Akan, il sağlık müdür yardımcıları, şube müdürleri, grup başkanları, Bursa'daki tüm hastanelerin başhekimleri, başhemşireleri ve kadın doğum uzmanları katıldı.
Düzenlenen toplantıda koruyucu hekimliğin temeli olan gebe ve bebek takiplerini ele aldıklarını söyleyen İl Sağlık Müdürü Dr. Özcan Akan, "İster kamu, ister özel olsun bütün hastane ve konuyla ilgili hekimleri, özellikle de aile hekimlerini gebe ve bebek izlemleri konusunda sıkı takibe alacağız. Bundan sonra bebek ve gebe takiplerinde taviz vermeyeceğiz. İhmallerin yaşanmaması için gerekli denetimleri sıklaştıracağız. Doğum hizmeti veren özel ve kamu hastanelerinin doğumhaneleriyle ilgili fiziki
problemlerini biliyoruz. Bütün doğumhaneleri Bakanlığın istediği ölçülere getirmek için çalışıyoruz"dedi.
Ayrıca Bursa'daki devlet hastanelerinin hasta sevki ve yatak durumlarını 112 üzerinden takip ettikleri, ancak özel hastanelerde bu sıkıntıyı çözemediklerini anlatan Akan, kendilerine mutlaka yatak sayılarının bildirilmesini isterken, konunun takipçisi olacaklarını ifade etti.
ANNE ÖLÜM ORANLARI 2014 YILINA KADAR YÜZBİNDE 10'UNUN ALTINA ÇEKİLECEK
Anne ölümünün, gebelikten loğusalığa kadar geçen süreyi kapsadığını söyleyen Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürü Dr. Rıfat Köse, anne ölümlerinin sağlık göstergesinin yanında sosyal, eğitim ve ekonomik gösterge olduğunu da belirtti. Anne ölümünün, 15 ile 49 yaş içerisinde fizyolojik bir olay sebebiyle bir kadının hayatını kaybetmesi olduğunu ifade eden Dr. Rıfat Köse, anne ölümlerinin ağırlıklı olarak loğusalık döneminde yaşandığını, en riskli dönemin ise 18 yaş altı ile 34
yaş üstü olduğunu kaydetti. Köse, Sağlık Bakanlığı'nın bu konuda önemli çalışmalar yaptığını, oranı yüz binde 18'lere çektiğini dile getirdi. Bunda sağlık personelinin gösterdiği özverili çalışmanın büyük payı olduğunu, ancak bunun da yeterli görülmemesini isteyen Köse, başlattıkları 'anne ölümlerini önleme programı'yla 2014 yılına kadar ölüm oranını yüz binde 10'un altına çekmeyi ve bölgeler arasındaki farkı gidermeyi hedeflediklerini kaydetti.
"Gerçek hedefimiz ise önlenebilir sebeplerle bir tek annenin dahi ölmemesidir" diyen Köse, gerekli hizmetlerin artırılmasının, bütün doğumların hastanelerde yapılmasının ve klinik protokollerin yaygınlaştırılmasının önemli olduğunu söyledi. Aynı sebeplerden anne ölümlerinin yaşanmaması için konuyu her yönüyle takip ettiklerini ifade eden Köse, bunun için Sağlık Bakanlığı bünyesinde 'anne ölümleri ön inceleme ve merkez inceleme komisyonlarının oluşturulduğunu söyledi. Türkiye'de anne ölümleriyle ilgili
ilk çalışmanın 1974 yılında yapıldığını, 30 yıldır ise ciddi bir çalışmanın olmadığını dile getiren Köse, "En son çalışma ise 2005 yılında gerçekleştirildi. 2005 yılında anne ölümlerinde dünya ortalaması yüz binde 400 iken, Türkiye'de oran yüz binde 29'dur. Ülkemizin de bulunduğu yüksek orta gelirli ülkelerdeki anne ölüm oranının yüz binde 91 olduğunu düşünürsek, ülkemizin iyi olduğunu söyleyebiliriz" diye konuştu.
Anne ölümleriyle ilgili rakamsal bilgiler de sunan Köse, "2007 yılında ülkemizde 283 anne ölümü gerçekleşirken, oranı yüz binde 21.3 seviyesindedir. 2008 yılında ise 256, 2009 yılında ise 243 anne ölümü yaşanmış, oranı ise yüz binde 18.6'dır. Bursa'da ise 2007 yılında 4 tane anne ölümü gerçekleşirken, oranı yüz binde 10'dur. 2008 yılında ise 5 tane anne ölümü yaşanırken, oranı yüz binde 12.2'dir. 2009 yılında da 7 tane anne ölümü olmuş, oranı yüz binde 16.8'dir. Bu yıl ise 4 tane anne ölümü yaşanmıştır.
Ancak Bursa'daki anne ölüm oranlarının Türkiye ortalamasının altında olması da sevindiricidir. Gelişmişlik düzeyine bakıldığında Bursa'daki oranların artık tek haneli rakamlara düşmesi gerekir. Bursa'daki sağlık ekibinin de bunu başaracağına inanıyorum" şeklinde konuştu.
Bursa İl Sağlık Müdürlüğü tarafından anne ölümlerini daha da azaltmaya yönelik olarak Dörtçelik Çocuk Hastalıkları Hastanesi'nde toplantı düzenlendi. Toplantıya, Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürü Dr. Rıfat Köse, İl Sağlık Müdürü Dr. Özcan Akan, il sağlık müdür yardımcıları, şube müdürleri, grup başkanları, Bursa'daki tüm hastanelerin başhekimleri, başhemşireleri ve kadın doğum uzmanları katıldı.
Düzenlenen toplantıda koruyucu hekimliğin temeli olan gebe ve bebek takiplerini ele aldıklarını söyleyen İl Sağlık Müdürü Dr. Özcan Akan, "İster kamu, ister özel olsun bütün hastane ve konuyla ilgili hekimleri, özellikle de aile hekimlerini gebe ve bebek izlemleri konusunda sıkı takibe alacağız. Bundan sonra bebek ve gebe takiplerinde taviz vermeyeceğiz. İhmallerin yaşanmaması için gerekli denetimleri sıklaştıracağız. Doğum hizmeti veren özel ve kamu hastanelerinin doğumhaneleriyle ilgili fiziki
problemlerini biliyoruz. Bütün doğumhaneleri Bakanlığın istediği ölçülere getirmek için çalışıyoruz"dedi.
Ayrıca Bursa'daki devlet hastanelerinin hasta sevki ve yatak durumlarını 112 üzerinden takip ettikleri, ancak özel hastanelerde bu sıkıntıyı çözemediklerini anlatan Akan, kendilerine mutlaka yatak sayılarının bildirilmesini isterken, konunun takipçisi olacaklarını ifade etti.
ANNE ÖLÜM ORANLARI 2014 YILINA KADAR YÜZBİNDE 10'UNUN ALTINA ÇEKİLECEK
Anne ölümünün, gebelikten loğusalığa kadar geçen süreyi kapsadığını söyleyen Sağlık Bakanlığı Ana Çocuk Sağlığı ve Aile Planlaması Genel Müdürü Dr. Rıfat Köse, anne ölümlerinin sağlık göstergesinin yanında sosyal, eğitim ve ekonomik gösterge olduğunu da belirtti. Anne ölümünün, 15 ile 49 yaş içerisinde fizyolojik bir olay sebebiyle bir kadının hayatını kaybetmesi olduğunu ifade eden Dr. Rıfat Köse, anne ölümlerinin ağırlıklı olarak loğusalık döneminde yaşandığını, en riskli dönemin ise 18 yaş altı ile 34
yaş üstü olduğunu kaydetti. Köse, Sağlık Bakanlığı'nın bu konuda önemli çalışmalar yaptığını, oranı yüz binde 18'lere çektiğini dile getirdi. Bunda sağlık personelinin gösterdiği özverili çalışmanın büyük payı olduğunu, ancak bunun da yeterli görülmemesini isteyen Köse, başlattıkları 'anne ölümlerini önleme programı'yla 2014 yılına kadar ölüm oranını yüz binde 10'un altına çekmeyi ve bölgeler arasındaki farkı gidermeyi hedeflediklerini kaydetti.
"Gerçek hedefimiz ise önlenebilir sebeplerle bir tek annenin dahi ölmemesidir" diyen Köse, gerekli hizmetlerin artırılmasının, bütün doğumların hastanelerde yapılmasının ve klinik protokollerin yaygınlaştırılmasının önemli olduğunu söyledi. Aynı sebeplerden anne ölümlerinin yaşanmaması için konuyu her yönüyle takip ettiklerini ifade eden Köse, bunun için Sağlık Bakanlığı bünyesinde 'anne ölümleri ön inceleme ve merkez inceleme komisyonlarının oluşturulduğunu söyledi. Türkiye'de anne ölümleriyle ilgili
ilk çalışmanın 1974 yılında yapıldığını, 30 yıldır ise ciddi bir çalışmanın olmadığını dile getiren Köse, "En son çalışma ise 2005 yılında gerçekleştirildi. 2005 yılında anne ölümlerinde dünya ortalaması yüz binde 400 iken, Türkiye'de oran yüz binde 29'dur. Ülkemizin de bulunduğu yüksek orta gelirli ülkelerdeki anne ölüm oranının yüz binde 91 olduğunu düşünürsek, ülkemizin iyi olduğunu söyleyebiliriz" diye konuştu.
Anne ölümleriyle ilgili rakamsal bilgiler de sunan Köse, "2007 yılında ülkemizde 283 anne ölümü gerçekleşirken, oranı yüz binde 21.3 seviyesindedir. 2008 yılında ise 256, 2009 yılında ise 243 anne ölümü yaşanmış, oranı ise yüz binde 18.6'dır. Bursa'da ise 2007 yılında 4 tane anne ölümü gerçekleşirken, oranı yüz binde 10'dur. 2008 yılında ise 5 tane anne ölümü yaşanırken, oranı yüz binde 12.2'dir. 2009 yılında da 7 tane anne ölümü olmuş, oranı yüz binde 16.8'dir. Bu yıl ise 4 tane anne ölümü yaşanmıştır.
Ancak Bursa'daki anne ölüm oranlarının Türkiye ortalamasının altında olması da sevindiricidir. Gelişmişlik düzeyine bakıldığında Bursa'daki oranların artık tek haneli rakamlara düşmesi gerekir. Bursa'daki sağlık ekibinin de bunu başaracağına inanıyorum" şeklinde konuştu.