Kiliselerin Hz. Muhammed'i kabul ettikleri belgelendi

Avrupa Kiliseler Birliği'nin 'Kuran'ın Allah Kelâmı ve Hz. Muhammed'in ise Hz. İbrahim'den beri gelen Peygamberler zincirinin bir halkası olduğunu ve asla sahte peygamber olamayacağını itiraf ettik' dediği belgelendi.

Kiliselerin Hz. Muhammed'i kabul ettikleri belgelendi
"Bu toplantıda Kuran'ın Allah Kelâmı ve Hz. Muhammed'in ise Hz. İbrahim'den beri gelen Peygamberler zincirinin bir halka¬sı olduğunu ve asla sahte peygamber olamayacağını itiraf ettik"
İnanılması güç ama bu ifadeler Avrupa Kiliseler Birliği üyesi Hıristiyan Dünyasının önde gelen saygın isimlerinin altına imza attığı bir toplantıda alınmış ortak karar.
TARİHİ İTİRAF
Avrupa Kiliseler Birliği'nin 5 -10 Mart 1984 tarihleri arasında Avusturya'nın Pölten Şehri'nde gerçekleştirdikleri konferansta Hz. Muhammed'in Hak Peygamber olduğunu ve Kuran'ın Allah Kelamı olduğunu kabul ve tastik ettikleri ortaya çıktı.
Avrupa Kiliseler Birliği Konferansı'nın Pölten'de gerçekleştirdiği konferansta aldıkları kararlar, 1985 yılında Cenova'da basılan "Seküler Avrupa'da Allah'a Şehadet" adlı kitapçıkta yayınlandı.
Kitapçığın orijinal metni, toplantıya hangi isimlerin katıldığı ve tamamının Türkçe çevirisi, Prof. Dr. Ahmet Akgündüz'ün yayına hazırladığı, Popüler Kitaplar etiketiyle neşredilen Çan'dan Minare'ye Büyük İtiraf adlı kitapta yayınlandı.

Kitapta yer alan bilgilere göre, "Avusturya'dan 3 papaz; Belçika'dan 2; Kıbrıs Ortodoks Kilisesinden 1; Rusya'dan 2;Danimarka'dan 2; Finlandiya'dan 1; Fransa'dan 2, Alman Kiliseleri’nden 7; İngiltere'den 7; Yunanistan'dan 1; Macaristan'dan 1; İtalya'dan 1; Hollanda'dan 2; Norvei'den 1; Polonya'dan 1; Portekiz'den 1; Romanya'dan 1; İspanya'dan 1; İsviçre'den 2; Rus Ortodoks Kilisesinden 1; Katoliklerden Thomas Michel ve 3 papaz daha; Amerikan İncil Cemiyeti'nden bir temsilci; Luter Dünya Federasyonu’ndan bir temsilci; Ortadoğu Kiliseler Konseyi'nden bir temsilci; Dünya Kiliseler Birliği'den bir temsilci; Bazı Müslüman ülke temsilcileri ve Genel Sekreter Drs. Jan Slop'un katıldığı toplantıda, alınan "Bu toplantıda Kuran'ın Allah Kelâmı ve Hz. Muhammed'in ise Hz. İbrahim'den beri gelen Peygamberler zincirinin bir halka¬sı olduğunu ve asla sahte peygamber olamayacağını itiraf ettik" kararına itiraz edenler de vardı.
MÜSLÜMAN ÜLKELERDEN GELEN HIRİSTİYAN TEMSİLCİLER İTİRAZ ETTİLER
Bu kararlara özellikle Müslüman ülkelerden gelen temsilci¬lerin, "Eğer bu kararları dünyaya ilân edersek, İslam dünyasında Hıristiyan kalmaz ve hepsi Müslüman olurlar" diye itiraz ettikleri görülüyor.
KARARLARA KİLİSELER BİRLİĞİNİN WEB SAYFASINDA YER VERİLMEDİ
Kiliseler Birliği'nin 1959 yılından beri yaptıkları toplantılar ve konuların yer aldığı web sitesinde 1984 yılında yapılan toplantı ve konusuna yer verilmiyordu.
1984 TARİHLİ KONFERANSIN YER VERİLMEDİĞİ LİSTE ŞU ŞEKİLDE
1959 Nyborg, Denmark: "European Christianity in Todays Secularized World = Seküler Dünyada Avrupa Hristiyanlığı."
1960 Nyborg, Denmark: "The Service of the Church in a Changing World = Değişen Dünyada Kilisenin Rolü."
1962 Nyborg, Denmark: "The Church in Europethe Crisis of Modern Man = Avrupa'da Kilise ve Modern İnsanın Krizi."
1964 m.v. Bornholm (at sea): "Living Together as ContinentsGenerations = Kıtalar ve Nesiller Olarak Birlikte Yaşama."
1967 Pörtschach, Austria: "To ServeReconcile: the Task of the European Churches Today = Avrupa Kiliseleri'nin Birleştirici Rolü."
1971 Nyborg, Denmark: "Servants of God, Servants of Men? = "Allah'ın Kulları veya İnsanların Köleleri"
1974 Engelberg, Switzerland: "Act on the Message - Unity m ChristPeace in the World = "Dünyada İsa'da Birlik ve Banş."
1979 Chania, Crete: "Alive to the World in the Power of the Holy Spirit = Kutsal Ruhun Gücüyle Dünyayı İhya."
1986 Stirling, Scotland: "Glory to GodPeace on Earth = Allah'ı Teşbih ve Yeryüzünde Barış"
1992 Prague, former CSFR: "God Unites - in Christ a New Creation."
1997 Graz, Austria: "Reconciliation, Gift of GodSource of New Life = Allah'ın Hediyesi ve Yeni Bir Hayatın Kaynağı"
2003 Trondheım, Nonvay: "Jesus Christ HealsReconciles: Our Witness in Europe = Hz. Isa Manen Tedavi Eder ve Bizi Birleştirir"
PROF. AKGÜNDÜZ KAYIP HALKAYA ULAŞMAYI BAŞARDI
Prof. Dr. Ahmet Akgündüz, yaptığı araştırmalar ve kurduğu temaslar sonucu söz konusu konferansın içeriğinin yer aldığı kitapçığa zor da olsa ulaşmayı başardığını belirtiyor.
Prof. Akgündüz, "7 yıldır Hollanda'da İslâm Üniversitesi'nin rektörlüğünü yapıyorum ve Hz. Muhammed'in (sav) verdiği müjdenin gerçekleşeceği günleri bekliyorum. Bütün sıkıntılara rağmen beni orada tutan sebep, Hz. Peygamber'in verdiği müjde ve Bediüzzaman'ın ısrarla bu müjdenin gerçekleşeceğine dair tespitleridir. Ancak yeni Papanın olumsuz beyanları, Avrupa Devletleri'nin menfi yaklaşımları, Danimarka'daki karikatür olayları, Hollanda'da Wilders gibilerin olumsuz hareketleri, Batıda ve Amerika'da artarak devam eden "Islâmofobi parano-yaklığı" bu ümitlerimizi kırıyordu. Ancak Hollandalı bir araştırmacı ve papazın bana ve değerli meslektaşlarıma yaptığı bir sitem bizi uykudan uyandırdı. Bu uzun yıllar papazlık yapmış olan insan, daha sonra bu kararları değerlendiren bir makale yazmış ve adını şöyle koymuş: "Hıristiyanların Hz. Muhammed'i Tanımasıyla Alâkalı Tartışmalar." Bu meslektaşımız şunu haykırıyordu: "Siz Avrupalılara ve Hıristiyanlara sitem ederken, kendi kusurlarınızı görmüyorsunuz. Rotterdam İslâm Üniversitesi gerçek manada diyalogun ve Peygamberinizin verdiği müjdeyi gerçekleştirecek bir adım. Daha ötesi var. Ben size Müslümanların maalesef değerlendiremediği ve sonra da ortadan kaldırılmaya çalışılan Kiliseler Birliği'nin tarihî bir kararından bahsedeceğim" diye özetliyor bu tarihi belgeyle kendisini buluşturan olayları.
HZ. MUHAMMED'İN HADİSİ ŞERİFİ IŞIĞINDA YAPILAN YORUM
Akgündüz, kitapla ilgili olarak konuk olduğu Ülke TV'nin Sıradışı programında Turgay Güler'in sorularını yanıtlarken, bu eserin ne anlama geldiğini açıkladı ve Avrupa'dan bir İslami devlet doğacağını söyledi.
Akgündüz'un bu öngörüsünün dayanağı, Ahmed İbn-i Hanbel'in "Müsned" adlı Hadis kitabında, Ebu Davud, İbn-i Mace ve İbn-i Hibban'ın "Sünen" adlı eserlerin¬de ahir zaman ile alâkalı olarak kaydettikleri çok önemli bir hadis: "Bir gün gelecek Hıristiyanlarla (Rum ile) tam bir emniyet içinde barış yapacaksınız. Siz ve onlar yani Müslümanlar ve Hıristiyanlar, kendilerinin dışında müşterek bir düşman ile birlikte savaşacaksınız. Galip gelecek ve çok kazanımlar elde ede¬ceksiniz. Sonra tepeli bir çayıra konaklayacaksınız."
"Bu hadisi belli yerlerde Bediüzzaman da kullanmaktadır" diyor Akgündüz ve ekliyor, bir kısım İslam âlimleri bu Hadis'in, Hıristiyan âlemi tarafından "Har-Magedon" veya "Armageddon" adıyla bilinen ve hayır ile şerri birbirinden ayıracak ve dünyanın sonunu getirecek savaş olduğunu açıkladıkları kıyamet alameti olaya işaret ettiğini zikretmektedirler. Bazıları ise Avrupa ve Amerika ile Müslüman Alemi arasında çıkacak büyük bir savaşa işaret ettiğini izah ediyorlar. Ancak biz buna katılmıyoruz. Bediüzzaman'a göre bu ortak düşmün dinsizlik cereyanıdır. Doğru yorumun Bediüzzaman tarafından yapıldığına inanıyoruz"
"Meşrutiyet yıllarında Ezher şeyhlerinden Şeyh Bahit, Bediüzzaman Said Nursi’ye sorar: Avrupa ve Osmanlı konusundaki görüşün nedir?” Bediüzzaman şu cevabı verir: “- Avrupa bir İslâm Devletine, Osmanlı Devleti de bir Avrupa devletine hâmiledir. Bir gün gelip doğuracaklardır." Aradan 10-15 sene geçmeden Osmanlı doğurur. Avrupa henüz doğumunu yapabilmiş değildir. Ancak doğum sancıları çoktan başladı. Bu belge bunun en önemli kanıtıdır diyor" Prof. Dr. Ahmet Akgündüz.

Kaynak: Haber7