Merkez Bankası Başkanı Yılmaz Politikalarında Bir Değişik Olmadığını Açıkladı

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Merkez Bankası'nın son dönemde aldığı kararlarla birlikte ''fiyat istikrarı'' temel hedefinde değişiklik olup olmadığı yönündeki soru üzerine, ''Merkez Bankasının hedefleri, politika duruşunda herhangi bir değişiklik söz konusu değil

Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz, Merkez Bankası'nın son dönemde aldığı kararlarla birlikte ''fiyat istikrarı'' temel hedefinde değişiklik olup olmadığı yönündeki soru üzerine, ''Merkez Bankasının hedefleri, politika duruşunda herhangi bir değişiklik söz konusu değil. Banka kanununda yazmayan herhangi bir hedefi kendisine hedef seçmiş değil'' dedi.
Merkez Bankası Başkanı Yılmaz, 2011 Yılı Para ve Kur Politikası'nı açıkladığı basın toplantısında, gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. Yılmaz, Para Politikası Kurulu kararlarının 19.00 yerine saat 14.00'de açıklanacak olmasına ilişkin soruyu yanıtlarken, Türkiye'de uzun zamandır bütün ekonomik verilerin, piyasaya olumsuz etkileri olabileceği düşüncesiyle piyasalar kapandıktan sonra açıklandığına dikkati çekti. Yılmaz, ''Türkiye ekonomisinin bugün geldiği noktada bu kararların gün içerisinde
piyasaların açık olduğu bir saatte açıklanarak, aldığımız kararların etkisinin net olarak görülmesini amaçlayarak ve bunun önceki dönemlerdeki mahsurlarının ortadan kalktığını düşünerek, bu şekilde karar aldık'' dedi.
Karar, saat 19.00'da açıklandığında, Türkiye'deki piyasaların kapanmış olduğunu ve etkileri, Londra ve New York piyasalarından takip etmeye çalıştıklarını kaydeden Yılmaz, ''Biz bunun etkisinin ne olduğunu gün içinde görelim diye kararın aynı gün içinde saat ikide açıklanmasına karar verdik'' dedi.

''BİZ NE YAPTIĞIMIZI BİLİYORUZ''
Yılmaz, bankanın son dönem aldığı kararlara ilişkin yabancı basında yer alan değerlendirme yazısıyla ilgili soru üzerine de Merkez Bankası kararlarının dünya kamuoyunda dikkati çektiğini belirterek, şöyle konuştu: ''Şunu söyleyebilirim; biz ne yaptığımızı biliyoruz, neyi, niçin yaptığımızı da biliyoruz, dolayısıyla bu konuda ihtiyatlı olmak, gelişmeleri takip etmek herkesin yararına. Yararına da derken şunu söylemek istiyorum; önceden karar vermemek lazım, bu kararların sonuçlarını bir görmek gerekir,
nitekim yazı da bunu söylüyor. Ama bu içinde risk unsuru barındırır mı? Evet barındırır. Ancak dediğim gibi biz bunun üzerinde düşündük, taşındık ve böyle bir kararı aldık. Dolayısıyla biz gelişmiş ülkelerin merkez bankalarının yaptığı gibi geleneksel olmayan yöntemler kullanarak, yeni bir para politikası geliştirmedik. Biz var olan, merkez bankacılığının tarihi kadar eski olan zorunlu karşılıkları, tabiri caizse tozlu raflardan indirdik ve aktif bir para politikası aracı haline getirdik ve bunu bir karışım
olarak kullanıyoruz. Bizim yaptığımız, geleneksel olmayan herhangi bir aracı kullanarak değil geleneksel olan var olan araçları kullanarak bir karışım yapmak. Bu, öngördüğümüz tehlikeleri bertaraf etmek üzere oluşturduğumuz bir karışım. Bunun sonucunu inşallah hep beraber göreceğiz.''
Yılmaz, yarın Bankalar Birliği ile gerçekleştirecekleri toplantıya ilişkin de bunun olağanüstü bir toplantı olmadığını belirterek, çok önemli tedbirler aldığını ve bunların da bankaları önemli ölçüde ilgilendirdiğini belirtti ve tarafları bilgilendireceklerini, görüşlerini alacaklarını söyledi.

"SİYASİ TELKİN ALMADIK''
Merkez Bankası Başkanı Yılmaz, son alınan kararlarla birlikte Merkez Bankası'nın ''fiyat istikrarı'' temel hedefinde bir değişiklik olup olmadığı yönündeki soruya, ''Merkez Bankası'nın hedefleri, Merkez Bankası'nın politika duruşunda herhangi bir değişiklik söz konusu değil'' dedi. Merkez Bankası'nın kanununda yazılmayan herhangi bir hedefi kendisine hedef olarak seçmediğini vurgulayan Yılmaz, kanundaki ilgili maddelere atıf yaptı. Yılmaz, şunları kaydetti: ''Yaptığımız sadece şu; son kriz ülkelere şunu
gösterdi finansal istikrar olmadan, aktarım mekanizmaları düzgün çalışmadan, fiyat istikrarına hedefine gitmemiz o kadar kolay değil. Çünkü bu kriz, özellikle aktarım mekanizmalarını tahrip etti. Faizler neredeyse sıfırlandı, parasal genişleme var, buna rağmen aktarım mekanizmaları etkin bir şekilde çalışmıyor. Biz bu noktaya gelmeden kendimizi böyle bir ortamda bulmamak için şu anda iyi çalıştığını düşündüğümüz aktarım mekanizmalarının zarar görmemesi için bir takım tedbirler alıyoruz.''
Yılmaz, cari açıkla mücadelede diğer kurumların desteğine yönelik soruya karşılık da BDDK'nın son dönemde aldığı kararların, bankanın tedbirlerini önemli ölçüde desteklediğini ve sıkılaşmaya katkı sağladığını söyledi. Yılmaz, ''Aynı şekilde, biz Orta Vadeli Program'daki hedeflere uyulduğu sürece bu politikaların oradan destek göreceğini düşünüyoruz'' dedi.
Merkez Bankası Başkanı, alınan kararlar sonrasında kurlardaki son gelişmelerin öngörüleri doğrultusunda olup olmadığı yönündeki soru üzerine de süreci takip ettiklerini belirterek, bu aşamada herhangi bir rakam vermek istemediklerini, Ödemeler Dengesi'nde görüleceğini söyledi.
Başkan Yılmaz, alınan kararda ''siyasi telkin'' bulunup bulunmadığına ilişkin soru üzerine, ''Kesinlikle hayır. Biz, bir yerden siyasi telkin vesaire almadık. Bizi bu noktaya getiren uluslararası konjonktür. Amerikan Merkez Bankası parasal genişlemeye gitti, tekrar parasal genişlemeye gitmek için ikinci bir program geliştirdi, belki üçüncüsü olabilir gibi sözler var. Bizi en fazla kaygılandıran ve endişelendiren özellikle avro bölgesindeki gelişmeler ve Avrupa Merkez Bankasının tutumu. En önemli etken
budur diye söyleyebilirim'' şeklinde konuştu. Yılmaz, görev süresinin sona erişi ve kurumun bağımsızlığına ilişkin soru üzerine de bağımsızlığın güçlenerek devam etmesi gerektiğine inandığını söyledi.
Yılmaz, başkanlık görevine gelecek isme yönelik de ''Görev değişikliği en geç martın ortasında belli olursa iyi olur diye düşünüyorum'' dedi.
Yılmaz, toplantının ardından gazetecilerle sohbet ederken, bir gazetecinin görev süresinin 18 nisanda dolacağına işaret ederek, ''Neden mart ortasında belli olmasını istediğini'' sorması üzerine, mart ortasında ismin belli olması halinde 1 ay birlikte çalışma imkanları oluşacağını söyledi.
''Belki sizinle de devam edilebilir'' denilmesine karşılık, Yılmaz gülümseyerek ''Bilmiyorum'' karşılığını verdi.
Yılmaz, ''Daha önce yaptığımız konuşmalardan da sizin çok gönüllü olmadığınızı anlıyorum'' yorumu üzerine de, ''Doğru anlamışsınız'' dedi.

"MERKEZ BANKASI'NIN İSTANBUL'A TAŞINMASI"
Bir gazetecinin, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın ''Merkez Bankası'nın İstanbul'a taşınmasının düşünülmediği'' yönündeki açıklamasına atıfta bulunarak, ''Bu sizi biraz rahatlattı mı? Yeni bir taşınma riski olabilir mi?'' şeklindeki sorusuna karşılık da Yılmaz, ''Bu konuda siyasilerin söyledikleri bugün itibariyle geçerliliğini sürdürüyor'' yanıtını verdi.
Merkez Bankası Başkanı, "Zorunlu karşılıklarla ilgili yaptıkları değişikliklerin yabancı para cinsleri için de geçerli olabileceği'' şeklindeki açıklamaları hatırlatılarak, ''Merkez Bankası (vade uzatımı) derken neyi kastediyor'' diye sorulması üzerine de, ne kastettiklerinin Resmi Gazete'de yaptıkları duyuruda gayet açık ve net olduğunu söyledi.
Bankalara müşterilerini, daha fazla getiri elde etmek istiyorlarsa 1 yıl ve daha uzun vadeli mevduata yönlendirmelerini söylediklerini ifade eden Durmuş Yılmaz, ''Şu anda bankacılık sistemindeki ortalama vadenin 29 gün olduğu söyleniyor. Hazine vadeyi uzatmayı başardı. 27-28 aylardan 44 aya çıkardı. Dolayısıyla burada da bu iş yapılabilir diye düşünüyoruz'' dedi.
Yılmaz, kamu alacaklarının yeniden yapılandırılmasıyla 2011 içinde ciddi miktarda yeni kaynak elde edileceği belirtilerek, bunun fiyat istikrarını destekleyici biçimde en iyi nerede kullanılabileceğinin sorulmasına karşılık olarak da beklentilerinin; Orta Vadeli Program'daki hedeflere uyularak cari harcamalara değil, borç ödemesinde kullanılması, borcun milli gelire oranının azaltılması olduğunu dile getirdi.
Durmuş Yılmaz, kısa vadeli portföyler için Tobin Vergisi veya başka bir verginin düşünülüp düşünülmediğine ilişkin soruyu yanıtlarken de, Tobin Vergisinin kendilerinin politika araç seti içinde yer almadığına, Maliye Bakanlığı'nın politika aracı seti içinde olduğuna işaret etti ve ''Bizim bugün itibariyle gündemimizde böyle bir vergi söz konusu değil'' dedi.
Bir gazetecinin, daha önceki açıklamalarında vatandaşlara ''dövizle borçlanmama'' uyarısında bulunduğunu, ancak pek çok kişinin ''dolar 1 milyona düşecek'' söylentileriyle döviz borçlandıklarını belirtilerek, ''bu vatandaşlara ne tavsiye edersiniz?'' diye sorması üzerine de Yılmaz, şunları kaydetti: ''Biz ekonomik olaylara ceza penceresinden bakmıyoruz. Yeri geldiğinde belki cezaya da ihtiyaç olabilir ama bunu da bir kenarda tutmak lazım. Bizim burada yaklaşımımız tamamen ekonomik meselelere ekonomik
tedbirler açısından bakmak. Dolayısıyla elimizde ekonomik birtakım veriler var, bunlara bakarak finansal istikrara ne tür tehditler var diye değerlendiriyoruz. Bu değerlendirme çerçevesinde de alınması gereken tedbirleri alıyoruz. Bizim aldığımız tedbirler bu açıdan değerlendirilmeli. Aldığımız karardan dolayı bazı kişiler zarar etmiş olabilir, bu gayet doğal ve piyasanın kendi mantığı içinde geçerli bir durum. Bizim tüm tavsiyelerimize rağmen beklenti oluşturup döviz borçlanan vatandaşlara ne
söyleyebiliriz? Söyleyebileceğimiz bir şey yok. Söyleyegeldiğimizi tekrar ediyoruz. Hayat, yaptığınız işlemlerin sonucunda uğradığınız kar ve zararın tecrübesi. Dolayısıyla onların da bunu tecrübe ederek öğrenmiş olmaları lazım. Biz uyarı görevimizi yaptık.''

"FAİZ İNDİRİMİ KARARI OY BİRLİĞİYLE ALINDI''
Başkan Yılmaz, bir gazetecinin, ''Bankanın faiz indirimi kararının oy birliğiyle alınıp alınmadığını ve kendisinin tamamen bu karara katılıp katılmadığını sorması üzerine de ''evet kararı oy birliğiyle aldık'' dedi.
Bu konuda bir finansal istikrar raporu yayımladıklarını hatırlatan Yılmaz, ''Bu raporun formatı da biraz değişti ve para politikası uygulamaları çerçevesinde enflasyon raporlarımızda öngördüğümüz raporları finansal istikrar çerçevesinde de finansal istikrar raporuna yerleştirdik ve bununla ilgili olarak piyasaya bir sinyal verdik. İstanbul'da bir finans zirvesi yapıldı. Benim oradaki konuşmam programın öğleden sonra oluşu nedeniyle basında yer bulmadı. Bu mesajımızın kamuoyu tarafından yeterince
anlaşılmadığının farkına vardık o nedenle daha önceden programlanmış olan bir toplantıda Sayın Başkan Yardımcımız, hepimizin bilgisi dahilinde o sunumunu yaptı. Ondan sonra da karar tamamen oybirliğiyle alındı'' açıklamasında bulundu. Yılmaz, ''TL karşılıkların artırılması konusunda belli bir noktaya gelindi, benzer bir uygulamanın yabancı para cinsi karşılıklar için de uygulanabileceğini söylediniz. Bunun için bir takvim var mı?'' şeklindeki soruyu yanıtlarken de konu üzerinde çalıştıklarını ancak bir
takvimin söz konusu olmadığını bildirdi. Yılmaz, gelişmelere bakacaklarını, kredi genişlemesi devam ediyorsa ve bu da hedeflerini tehdit ediyorsa uygulamanın zamanlamasının daha erken olabileceğini söyledi. Durmuş Yılmaz, 2011 yılında Merkez Bankası portföyüne katılacak DİBS programıyla ilgili soru üzerine de banka bilançosuna kamu kağıdı almalarının nedeninin; ellerinin altında ihtiyaç duyduklarında kullanabilecekleri bir enstrümanın bulunması olduğunu ifade etti ve ''hangi kağıtların alınacağına
arkadaşlarımız karar verecek'' dedi.
Yılmaz, toplantının ardından gazetecilerle sohbet ederken, bir soru üzerine, cari açığın tek başına Merkez Bankası'nın işi olmadığını belirterek, sorumlu diğer kurumlar olduğuna da dikkati çekti. Yılmaz, Merkez Bankası'nın cari açığa karşı önlem alınması gerektiğine inandığını ifade ederek, ''Merkez Bankası bu açıdan kendi üzerine düşen görevi yapıyor, ilgili diğer kurumları da destek olmaya çağırıyor'' diye konuştu. Bir gazetecinin, Merkez Bankası'nın talebi daraltma yönünde aldığı kararların ekonomide
yaratabileceği olası küçülme etkisini hükümetin seçim sürecinde nasıl karşılayabileceğini sorması üzerine de Yılmaz, ''Biz verilerimize bakarız, onlar kendi verilerine'' dedi.
(DUY-EA-E)