"Çocuk eğitiminde insanlık tarihinden ileride olmamız gerekir"
Sakarya Üniversitesi Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Eğitimi Ana Bilim Dalı Başkan Yardımcısı Doç. Dr.Turan Çakır, inanç gereği çocuk eğitimi konusunda i
Osmaniye Merkez Rehberlik ve Araştırma Merkezi tarafından geleneksel hale getirilen ve iki gün süren '6.Rehberlik ve Psikolojik Danışma Günleri' sona erdi.
Eğitimcilerin yer aldığı programlarda 'Eğitim ortamlarında şiddet ve önlenmesi, kariyer danışmanlığında aile rehberliği, okul öncesi eğitimin yaşamın başarısına etkisi ve akran zorbalığı – sanal zorbalık konularında seminerler düzenlendi.
Rehberlik ve Psikolojik Danışma Günlerine konuşmacı olarak Ankara Üniversitesinden Prof. Dr. Selahaddin Öğülmüş, Yard. Doç. Dr. Metin Pişkin ile Sakarya Üniversitesinden Yard. Doç. Dr.Turan Çakır ve Yard. Doç. Dr. Tuncay Ayas yer aldı.
Okul öncesi eğitimin yaşam başarısına etkisi hakkında konuşma yapan Yard. Doç. Dr. Turan Çakır çocukların kendilerini ifade etme yeteneği kazanmaları ve yaşam becerileri ile donatılmalarının çok önemli olduğunu söyledi.
Çakır, "Bu kadar önemli olan okul öncesi eğitiminin Türkiye'de henüz yeterli olduğunu söyleyemem. Genelde ileriye çıkan noktaya odaklanıyor diğer konuları yok sayıyoruz. İhaliyatçı değilim ama son beş yıldır çocuklarla ilgili bütün konuları mensubu olduğum inanç sistemindeki çocukla ilgili kurallarla karşılaştırdığımız zaman aslında bizim Müslüman olarak insanlık tarihinden çok önlerde olmamız gerekmektedir. Bu, yaşam gerçekleri ile ilgili davadır. Bu konuda kendimizi sorguladığımızda hangimiz başarılıyız? Ben bile kendimiz belki de zor kurtarırım. O hassas dönemde yavrularımıza bir defa verilenler hayat boyu devam eder gider. Devam eden süreçte bunlar tekrarlanır, artılar eklenerek güçlendirilir. Yaşam becerileri işte bu evrede doğru verildiği zaman unutmayalım ki işlem tamamdır. Gelecek emin ellerdedir. Bizler elimizin atındaki öğrencilerimizi eğitmeye, yeteneklerini ortaya çıkarmaya çalışalım. Eğitimde bir kuşak 25 yıl kabul edilmektedir. Bu gün altı yaşında aldığınız bir çocuğu tam kapasiteli bir eğitimden geçirdiğimiz takdirde kendisine, ailesine ve yaşadığı topluma çok faydalı bir birey haline gelecektir. Bir söz vardır 'Babamdan iler, doğacak çocuğumdan geriyim' şeklinde. Çocuklarımızı gelecek koşullara göre hazırlamalıyız. Nitelikli eğitim bu anlamda çok önemlidir." dedi.