'Öz-TAİK' haftaya hazır
Türkiye'de esnaf lokantalarının ya da otobüs şirketlerinin sık sık başvurduğu taktiktir. İşletmenin sahib...
Türkiye'de esnaf lokantalarının ya da otobüs şirketlerinin sık sık başvurduğu taktiktir. İşletmenin sahibi inadına gidip, rakibiyle aynı ismi taşıyan bir yer açar. Başına da "öz" ya da "hakiki" sıfatını koyup öne çıkmaya çalışır. ABD ve Türkiye arasında kurulan yeni iş konseyi de bu geleneksel çekişmeyi hatırlatıyor. 25 yıl önce kurulan Türk-Amerikan İş Konseyi'nin (TAİK) yanına bir de ABD'yle geçen yıl temelleri atılan model ortaklık kapsamında Amerikan-Türk İş Konseyi adlı yeni bir yapı ekleniyor.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile birlikte model ortaklığın ekonomik ve ticari bacağını ABD'li eş başkanlarla görüşmek üzere Washington'a gelen dış ticaretten sorumlu Devlet Bakanı Zafer Çağlayan, iş dünyasında aylardır devam eden "TAİK'in pabucu dama mı atılıyor?" tartışmasına netlik kazandıracak açıklamayı dün yaptı.
Bir grup gazeteciyle sohbetinde Çağlayan, yeni konsey için "Hiçbir şekilde TAİK'e alternatif olsun diye düşünmedik" dese de TAİK üyelerinin çoğunun Türkiye'de iş yapan ABD firmalarından oluştuğunu söyleyerek bunun yerine Türk firmalarını daha çok devreye sokmayı tercih ettiğini belli etti. Ardından da yeni konseyde yer alacak ilk ismi açıkladı: TAİK Başkanı olarak da görev yapan Sabancı Holding Perakende Grup Başkanı Haluk Dinçer.
'Meşreplerine bakmıyoruz'
Çağlayan, "Meşreplerine kesinlikle bakmıyoruz" dediği konsey üyeleri için tekstil-konfeksiyon, makine, elektrik-elektronik, eczacılık dahil kimya, taş-toprak-madencilik, metaller, gıda-bitkisel ürün, savunma-havacılık, bilgi teknolojileri, enerji, lojistik ve müteahhitlik sektöründen isimler seçtiklerini, 12 asil, 12 yedek üyenin iki yıllık süre için bu görevi üstleneceğini söyledi.
Çağlayan, kendilerine tek isim önerisi yapan Müteahhitler Birliği'nin teklifini de kabul ettiklerini ve Yüksel İnşaat'tan Emin Sazak'ı asil, Cihan Candemir'i ise yedek üye olarak belirlediklerini söyledi. Çağlayan, diğer üyelerin isimlerinin de bir haftaya açıklanacağını, yıl sonuna kadar ise konseyin ilk toplantısını gerçekleştireceğini aktardı. Â
TOBB tavır koydu
Dinçer'in Türkiye'den 12 sektörün temsil edileceği konseyde yer alması, üstelik Çağlayan'ın açıkladığı ilk isim olması anlamlı. Çağlayan'ın belirttiğine göre konseye Türkiye Odalar Borsalar Birliği (TOBB), Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM), Türk Sanayici ve İşadamları Derneği (TÜSİAD), Türkiye İşadamları ve Sanayiciler Konfederasyonu (TUSKON), Müstakil İşadamları Derneği (MÜSİAD) ve Müteahhitler Birliği'nden aday önermeleri istendi.
Ancak TOBB, birkaç kişilik bir liste göndermek yerine tüm TAİK üyelerinin listesini yolladı. Bu da TOBB cephesinde yeni konseye bir tepki olduğuna işaret ediyor. TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu'nun dün düzenlenen Amerikan Türk Konseyi (ATC) yıllık toplantısına sadece kendi konuşmasını yapmak için uğraması ve hemen ardından salondan ayrılması da kimi işadamlarınca "TOBB'un tavrı devam ediyor" diye yorumlandı.Â
ABD tarafında bir Türk var
Konseyin ABD tarafında yer alacak firmalar ise bir süredir belli. Bunlar, Boeing, Sikorsky, Citigoup, Nike, UPS, Merck, Dymio-Mimio ve Elle in Le Kazan. Listenin sonundaki iki isim Türk tarafında biraz şaşkınlıkla karşılandı. Çünkü Türkiye'de diğer firmalar kadar iyi tanınmıyorlar. Ticaretle uğraşan Elle in Le Kazan adlı firma ise aslında bir Türk'e ait. Zaten ilk bakışta Fransızca'yı andırsa da hızlı okunduğunda şirketin adı "elinle kazan". Atlanta merkezli şirket kısa süre öncesine kadar TOBB'un Washington Temsilcisi olarak görev yapan Düden Yeğenoğlu ve babası Sal Yeğenoğlu'na ait.
Türk-Amerikan İşadamları Derneği (TABA/AmCham) Genel Başkanı Uğur Terzioğlu, Yeğenoğlu'nu yakından tanıyan bir isim. Sohbetimiz sırasında, "Düden Hanım çalıştı. TOBB'un temsilciliğini yaptı. Washington'da insanları biliyor ama ticareti bilmiyor" dedi.
İçi doldurulamayan 'model ortaklık'
Türkiye ve ABD arasındaki ilişkileri tanımlamak için bir süredir kullanılan bir terim var: Model ortaklık. Ama bu kavramla neyin kastedildiği konusunda kafalar karışık. Hatta model ortaklık deyimine bile itiraz edenler var. Örneğin TABA/AmCham Genel Başkanı Uğur Terzioğlu, "Onun adı stratejik ortaklık" diyor. TAİK Başkanı Haluk Dinçer ise "örnek ortaklık" demeyi tercih ediyor. Amerikan Türk Konseyi (ATC) Başkanı Richard Armitage ise "model ortaklık" demekte sakınca görmüyor.
Bu terimi, Barack Obama ABD Başkanı olduktan sonra ilk denizaşırı gezisini Türkiye'ye gerçekleştirdiğinde TBMM'de yaptığı konuşmada kullanmıştı. Daha sonra Başbakan Tayyip Erdoğan'ın geçen yılki ABD ziyaretinde bir kez daha gündeme geldi. Özünde uzun zaman askeri ve stratejik eksene oturan Ankara-Washington ilişkilerinin ekonomik boyutunu geliştirmeye yönelik bir girişim.
Armitage, Obama'nın bu kavramla kuyuya bir taş attığını, ama hem ABD hem Türkiye tarafında altının nasıl doldurulacağı konusunda bir karışıklık olduğunu söylerken, "Bunun altını doldurmak için bazı girişimler oldu ve sanırım sonuçta içinde iş konseyinin de yer aldığı bir yapı oluşturuldu" dedi.
Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, model ortaklık çerçevesinde iki ülkenin uzun vadeli çıkarları ve vizyonlarının uyumlu olması gerektiği görüşünde. Ama Babacan, bunun topyekün bir teslimiyet olmayacağı uyarısını da yapıyor. Hem de ABD'deki öğrencilik yıllarına ait bir hikayeden faydalanarak. Babacan ATC toplantısındaki konuşmasını, "Northwestern Üniversitesi'ndeki bir hocam bana her sağlıklı ilişkinin doğasında çatışma olduğunu öğretmişti. Unutmayın, çatışma yoksa baskı var demektir" sözleriyle bitirdi.Â
Ford Otosan ABD'ye transit geçti
Ford Otosan'ın Genel Müdürü Nuri Otay, Washington'daki Ritz Carlton Oteli'nin penceresinden dışarıya bakarken yoldan geçen Ford Transitleri gördükçe keyifleniyor. Gördüğü araçlar henüz ABD pazarında iyi bir niş yakalaması ve başarı hikayesine dönüşmesi beklenen taksiler değil. Daha çok sağlık, itfaiye ya da trafik kurtarma gibi özel uygulamalı araçlar. Ancak Otay, 2011'den itibaren Las Vegas'tan başlayarak birçok ABD kentinde Ford Transit Connect'lerin yaygınlaşacağını belirtiyor. Geçen hafta yeni nesil Ford Transit üretimi için üç yılda Türkiye'ye 630 milyon dolar yatırım yapacaklarını açıklayan Otay, gelecek yıldan itibaren Ford Transit Connect'lerin toplam ihracatlarının yüzde 10-20'sini oluşturacağını belirtiyor.
Tipik Amerikan arabalarına kıyasla çok daha az yakıt tüketen ve emisyonu düşük olan bu araçların hibrid modellerinin çevre bilincinin Avrupa'ya kıyasla daha geç arttığı ABD'de yaygınlaşması bekleniyor.