Evde Süt Kaynatmak Saglik Risklerini Yok Etmeyebilir

Liv Hospital Gaziantep Beslenme ve Diyet Klinigi’nden Diyetisyen Sena Çelebi, 1 Haziran Dünya Süt Günü dolayisiyla saglikli süt tüketimi hakkinda açiklamalarda bulundu.

Evde Süt Kaynatmak Saglik Risklerini Yok Etmeyebilir
Sütü ev ortaminda kaynatmanin sütün içerisinde bulunan zararli mikroorganizmalarin tamaminin ölmesi için yeterli bir yöntem olmadigini belirten Liv Hospital Gaziantep Beslenme ve Diyet Klinigi’nden Diyetisyen Sena Çelebi, “En saglikli ve besin degeri açisindan güvenilir ve faydali olan, pastörize ve UHT yöntemleridir. Sütte bulunabilecek mikroorganizmalari yok edebilmek, besin degerini koruyabilmek için uluslararasi normlarda kabul gören isil islemler (pastörizasyon ve UHT) uygulanmaktadir. Bu islemden ötürü kapali süt tercih etmek daha saglikli bir seçim olacaktir” dedi.



“Kemiklerin güçlü olmasina katki saglar”

Sütün bazi faydalarini hatirlatan Dyt. Çelebi, “Süt ve süt ürünleri temel besin gruplari arasinda yer alan, tüm yas gruplari için gerekli olan kalsiyum ihtiyacinin karsilanmasinda, kemiklerin güçlü olmasinda, obezite, kanser, hipertansiyon, diyabet gibi kronik hastaliklardan koruyucu etki gösteren en iyi kaynaktir. Süt ve süt ürünlerinin düzenli tüketimi çocuklarda büyüme ve gelismeyi, dis çürümesini engeller, yetiskinlerde ve özellikle kadinlarda 40 yasindan sonra kemik erimesinin önlenmesine yardimci olur. Fakat son zamanlarda süt çok gündeme gelen bir konu haline gelmektedir hatta bazi toplumlarda süt tüketilmemesi gerektigi bile söylenmektedir. Bu durum birçok kiside süt ile ilgili endiseye sebep olmaktadir’’ seklinde konustu.



“Kapali sütler tercih edilebilir”

Sütü ev ortaminda kaynatmanin maalesef sütün içerisinde bulunan zararli mikroorganizmalarin ölmesi için yeterli bir yöntem olmadigini vurgulayan Dyt. Çelebi, “Köy, çiftlik gibi dogal ortamlardan evimize gelen açik sütleri annelerimiz ve babalarimiz mutlaka kaynatir. Fakat bu durum mikroorganizmalarin ölmesi için yeterli olmayabilir. En saglikli ve besin degeri açisindan da güvenilir ve faydali olan pastörize ve UHT yöntemleridir. Sütte bulunabilecek mikroorganizmalari yok edebilmek, besin degerini koruyabilmek için uluslararasi normlarda kabul gören isil islemler (pastörizasyon ve UHT) uygulanmaktadir. Bu islemden ötürü kapali süt tercih etmek daha saglikli bir seçim olacaktir” ifadelerini kullandi.

“Süt alirken organik logosu olmasina dikkat edin”

Son zamanlarda organik olan tüm gida çesitlerine talebin arttigi gibi organik sütlere de talep oldukça artmakta oldugunun altini çizen Dyt. Çelebi, “Organik besinlere güvenilir sekilde ulasmak istiyorsaniz ürünün ‘Organiklik Logosu’ nu tasimasina dikkat edin. Gidalarin organik olma kriterleri Tarim ve Orman Bakanligi tarafindan yayinlanan yönetmeliklerle belirlenmistir. Yalnizca Tarim ve Orman Bakanligi’nin ‘Organiklik Logosu’nu tasiyan sütler organiktir. Bu sebeple aldiginiz ürünlerde lütfen bu logoya dikkat ediniz ve sertifikali olmayan hiçbir ürünün organik olmadigini unutmayin” ifadelerine yer verdi.

“Günlük süt tüketimi”

Günde ne kadar süt içmemiz gerektiginden de bahseden Dyt. Çelebi, “Vücudumuzun günlük süt ihtiyaci içerisinde bulunan kalsiyum, C vitamini, demir, protein, fosfor, A, B12 ve riboflavin vitaminlerinin yasa göre ihtiyaçlara göre degismektedir. Yetiskin bireylerin günde 2 su bardagi (400 ml), çocuklar, ergenler, gebe, emzikli ve menopoz sonrasi kadinlarin günde ortalama 3-4 su bardagi (600-800 ml) süt tüketmeleri önerilmektedir. Kisinin mutlaka mevcut saglik durumu göz önünde bulundurularak süt tüketim miktari gözden geçirilmelidir” diyerek sözlerini noktaladi.
Kaynak: İHA