Kimlik Hatasi Hayatini Karartti, 38 Yil Kadin Kimligiyle Yasadi

Yazar Aziz Nesin’in filmlere de konu olan “Yasar Ne Yasar Ne Yasamaz” romanini aratmayacak olay Giresun’da yasandi. Nüfus müdürünün hatasi nedeniyle nüfusa kadin olarak kaydedilen Kumral Bodur, 38 yil boyunca erkek oldugunu ispatlamaya çalisti. Bir taraftan hukuk mücadelesi verirken, diger taraftan evlendi, resmi nikah yaptiramadi, 4 çocugunu ise kardesinin nüfusuna kaydettirmek zorunda kaldi.

Kimlik Hatasi Hayatini Karartti, 38 Yil Kadin Kimligiyle Yasadi
Giresun’un Bulancak ilçesi Hisarkaya köyü nüfusuna kayitli 52 yasindaki Kumral Bodur, nüfus müdürünün hatasi nedeniyle nüfusa pembe kimlik ile kadin olarak kaydedildi. Kadin kimligi nedeniyle askere gidemeyen, çocuklarini nüfusuna kaydedemeyen, çalisma hayati boyunca sigorta yaptiramayan ve verdigi hukuk mücadelesinde 15 hakim, 19 savci degismesine ragmen kimligini degistiremeyen Kumral Bodur, bir hatanin bir ömre mal oldugunu söyledi.



"Erkek kardeslerimin kimligi mavi, benimki pembe çikti"

Isminden dolayi nüfus müdürünün hata yaptigini anlatan Kumral Bodur, “Eskiden nüfus müdürleri köylere gider kayit yapar, nüfusa geçirirmis. Ilkokula baslayacagim zamanlarda köye gelen nüfus görevlisine babam çocuklarin ismini ve yaslarini söyleyerek kaydettirmis. Bir hafta sonra da babama gel çarsidan kimlikleri al denilmis. Babam bir hafta sonra Bulancak’tan kimlikleri gidip alip geliyor. Kardeslerimin kimliklerini dagitirken 6 tane erkek kardesimin kimligi mavi benimki pembe çikiyor. Okula gittigimde kimligimi gören ögretmenim bana ’Senin kimligin kiz olarak kayda geçmis, babana söyle erkek kimligi ile degissin’ dedi.

Babam da ögretmene ’Okul bitsin kendi degistirir’ dedi.

Ondan sonra da benim hukuk mücadelem baslamis oldu" dedi.



15 hakim, 19 savci degisti, kimlik degismedi

Hukuk mücadelesinde ise Kemal Sunal’in “Davaci” filmi gibi bir süreç yasadiklarini da anlatan Bodur, “Okul bitip Bulancak ilçesinde bir restoranda ise baslamistim. Buraya hakim ve savcilar da geliyorlardi. Bir gün patronum benim durumu anlattiginda orada bulunan savci bir sikayet dilekçesi vermemi istedi. Ben de arzuhalciye dilekçe yazdirip gittim. Ancak yapilan durusmalardan bir sonuç çikmadigi gibi bir yil sonra, yasim küçük oldugu için babamin dava açmasi gerektigi söylendi. Ben de babama söyledim, o dava açti. Bu sefer köylülerden bilirkisi heyeti istendi. Köyde ne kadar aza, akraba, komsu varsa hepsi sahit yazildi. Biz 3 ayda bir köyden araba tutup mahkemeye gelmeye basladik. O gün baska hiç durusma olmuyor, sadece bizim durusmaya bakiliyordu. Tam dava sonuçlanacak 2 yil içinde karar verilmedigi için dava düstü. Yeniden dava açildi. Bu defa da hakim degisti ve bana yasimin 18 oldugu için benim dava açmam istendi. Bu defa da ben dava açtim köylüler mahkemeye gelmekten kurtuldu. Ancak bu defa da bana doktordan heyet raporu istendi. Hangi hastane dedilerse gittim ama dava boyunca ya hakim, ya savci degisti ama bizim kimlik degismedi. Sonra bir avukat tutmami istediler. Ben de tanidik bir arkadas vardi o avukata vekalet verdim. Bu defa her sey yeniden basladi.

O hastane bu, hastane erkek oldugumu ispatlamaya çalistim. Ama yine bir sonuç alamadim” diye konustu.



Nüfusta kadin göründügü için çocuklarini nüfusuna kaydedemedi

Nüfusta kadin göründügü için yasadigi bir çok sorundan birinin de evlilik oldugunu anlatan Bodur, “Bir tarafta hukuk mücadelemiz devam ederken, diger tarafta yasimizda gelip geçiyordu. Bu süre içerisinde 3 defa evlilik yaptim. Hiç birisini kadin göründügüm için nüfusuma kaydedemedim. Imam nikahli olarak evlendik. Bu evliliklerden de 4 çocugum oldu. Ancak resmi nikah yapamadigim için çocuklarimizi da üzerimize kaydedemedik. Esim de kadin, ben de kadin görünüyorum. Böyle olunca çareyi çocuklarimi kardesimin üzerine yazdirmakta bulduk. Simdi bu çocuklarimi üzerime almak istiyorum ama mahkemeye gitmekten korkuyorum. Çünkü çocuklar 18 yasindan küçük oldugu için çocuklarin benim oldugunu ispatlamak için bir sürü DNA testi gibi mevzuatlar, kanitlarla uzayip gidecek. Ama 18 yasina geldiklerinde kendi beyanlari esas alinarak benim nüfusuma geçmeleri kolay olacak” seklinde konustu.



Kadin kimligiyle erkek cezaevinde tutmadilar

Kadin kimligiyle düstügü cezaevinde de erkek kogusundan gece yarisi çikartildigini da anlatan Kumral Bodur, “Mahkeme beni erkek olduguma dair rapor almak için heyet raporuna göndermisti. Defalarca gittigim için artik psikolojim bozulmustu. Ben de esimi ve çocuklarimi alip öyle gittim. Doktor bana soyunmam gerektigini söyleyince bende esim ve çocuklarim burada erkek oldugumu kanitlamiyor mu diye sordum. O arada esim de yani basimda duruyordu ona geri çekilmesi için elimle ititgimde doktorlar bana esime siddetten davaci oldu. Bana ceza verip Kesap Açik Cezaevine gönderdiler. Ben de ’Kimligimi evraklarimi iyi kontrol edip beni öyle buraya atin’ dedim ama dinlemediler içeri attilar. Aradan bir gün geçmisti ki bir anonsla beni çagirlar. Müdür bey bana, ’Sen kadin görünüyorsun, seni burada tutamayiz’ dedi.

Sonra bir gece yarisi cezaevi yemek araciyla Giresun merkeze getirip birakip gittiler” dedi.



"Kimligi elime alinca 38 yilin saskinligini yasadim"

38 yil boyunca verdigi kimlik mücadelesinin 3 günde halloldugunu ifade eden Bodur, “Kendi kimligimle bir polis çevirmesine takilsam ben erkegim, ama kimligimde kadin yazdigi için hep sorun yasiyordum. Bir türlü yapilan yanlisligi anlatamiyordum. Bu nedenle çareyi kardesimin kimlik fotokopisiyle gezmekte buldum. Kimligim yüzünden kalici dogru bir ise giremedigim için insaatlarda falan çalisiyordum. En son Bitlis’te insaat isinde çalisirken sirket tarafindan sigorta yapilacagi sirada benim kadin kimliginde oldugum anlasildi. Ben ise kardesimin kimliginin fotokopisiyle gezdigimi anlattim. Bu durumu insaatla bir ilgisi oldugunu düsündügüm AK Parti Bitlis Milletvekili Vahit Kiler’e ileteceklerini söylediler ve benden TC kimlik numarami aldilar. 3 gün sonra beni aradilar. Nüfus müdürlügüne gidip, kimligini degistirebilirsin denildi. 38 yillik hasretim o gün sona erdi. Hemen nüfus müdürlügüne gittim. Benden bir fotograf istediler ve 5 dakika içerisinde erkek kimligimi bana verdiler. Kimligi elime alinca 38 yilin saskinligi oldu. Bu kadar kolay ise ben 38 yil niye bu kadar çile çektim. Simdi polis bile istese kimligime birsey olacak diye vermiyorum, daha çok ehliyetimi gösteriyorum” ifadelerini kullandi.

"Erkek kimligimi aldiktan sonra ilk is askere gittim"

Kimligini alir almaz ilk isinin askere gitmek oldugunu söyleyen Bodur, “Kadin kimligimden dolayi askere gidememistim. Bu beni çok üzdügü için askerlik lafini kimse benim yanimda konusmasin diye çevremdekilere yasaklamistim. Çünkü kadin kimlikli oldugum için askere gidemiyordum. Çocugumun askerlik çagi geldi fakat ben askere gidemiyordum. Erkek kimligimi aldiktan sonra asker kaçagiyim diyerek geçen yil askerlik subesine gidip ’Ben askere gitmek istiyorum’ dedim. Askerlik subesi beni Manisa Batikisla’da askerlik yapmaya gönderdi. Oraya büyük bir heyecanla gittim. Askerlige basladim fakat askerler hep bana bakiyordu, ’Kim bu yasli adam’ diye konusuyorlardi. Orada 26 gün sonra hava degisimine gönderdiler. Hava degisim süresi bitip tekrar gitmek istedigimde ise, heyete sevk ettiler ve tekrara askere almadilar. Aradan bir süre geçtikten sonra da ’Asker kaçagi’ diye eve kagit geldi. Ben de askerlik subesine gidip teskeremi gösterdim. Belli ki benim erkek kimligim resmi kurum ve kuruluslarin kayitlarina yeni yeni geçiyor” dedi.

Kaynak: İHA