Uzmanindan 'Uyku Apnesi' Uyarisi

Uyku apnesinin belirtileri ve tedavisi hakkinda bilgi veren Kulak Burun Bogaz Uzmani Prof. Dr. Fatih Oghan, “Dikkat edilmezse uykuda solunum durmasindan sonra geçirilen kalp krizleri, hatta uyku sirasinda ölümler bile meydana gelebilir” dedi.

Uzmanindan 'Uyku Apnesi' Uyarisi
Günümüzde sikça görülen uyku apnesi, uyku kalitesini düsürüyor. Kaliteli uykudan mahrum kalanlar gün içinde farkli olumsuzluklar ile karsi karsiya kaliyor. Özellikle risk grubunda bulunan bireyler için tedavisinin büyük önem tasidigi uyku apnesi, farkli rahatsizliklari da beraberinde getiriyor. Uykuda solunum kesilmesinin yani sira panik atak ve kalp krizi rahatsizliklarini tetikleyen uyku apnesi, dikkat edilmedigi ve tedavi edilmedigi sürece hastalari ölüm riskiyle karsi karsiya birakiyor. Çocuklarda da görülebilen uyku apnesinin tedavi edilmesinin gerekliliginden bahseden Acibadem Eskisehir Hastanesi Kulak Burun Bogaz Hastaliklari Uzmani Prof. Dr. Fatih Oghan, “Uyku apnesinin belirtileri sabah uykuya doyamadan yorgun kalkmak, gün içerisinde uyku hali, konsantrasyon bozuklugu, uykuya meyil ve bas agrisi seklinde olabilir” diye konustu.



“Uyku apnesi teshisi uykuya taniklik veya uyku testi ile konuluyor”

Uyku apnesinin, uykuda solunumun 8-10 saniye süreyle durmasi anlamina geldigini izah eden Prof. Dr. Oghan, “Bu her zaman uyku apnesi seklinde degil, bazen horlama seklinde de olabiliyor. Uyku apnesinin, sabah uykuya doyamadan yorgun kalkmak, gün içerisinde uyku hali, konsantrasyon bozuklugu, uykuya meyil ve bas agrisi gibi semptomlari olabiliyor. Hastaligin teshisi, bizim tanikli uyku apnesi dedigimiz kisinin yaninda uyuyanlar ya da esinin tanikligi ile ya da uyku testiyle konuluyor. Uyku testine polisomnografi diyoruz. Hasta, hastanede bir gece 8 saatlik bir uyku uyuyacak sekilde yatiyor ve uyku testi sonucuna göre degerlendirme yapiliyor. Bu uyku testi sonucuna göre bazen hastalara uykuda kullanmasi gereken cihaz veriliyor, bazen de cerrahi operasyon planlaniyor” dedi.



“Obezite ve diyabet hastalari risk altinda”

Prof. Dr. Oghan, genellikle obezitesi ve diyabeti olanlarin, kronik alkol ve sigara kullananlarin, mide fitigi gibi rahatsizligi olanlarin risk grubunda olduguna dikkat çekerek “Özellikle yatmaya yakin beslenme, reflü hastaligina ve uyku apnesine zemin hazirliyor. Kiside agzi açik uyuma oldugu için dis etlerinde çekilme, degisik dis eti hastaliklari, dis firçalarken dis etlerinin kanamasi gibi durumlar söz konusu olabiliyor” diye konustu.



“Çocuklarin tedavisi eriskinlerden daha farkli”

Uyku apnesinin çocuklarda genellikle geniz etinden kaynaklandigini ve alerjik çocuklarda daha fazla görüldügünü belirten Prof. Dr. Oghan çocuklarin eriskinlerden farkli yöntemle tedavi edildigini, bazen geniz etinin, bazen de bademciklerin alinmasi gerektigini söyledi.



“Ileri düzey uyku apnesi için teknolojik yöntemlerden yararlaniyoruz”

Uyku apnesinde hastanin durumuna göre tedavi yönteminin degisiklik gösterdiginden bahseden Prof. Dr. Oghan, “Eriskin hastalar için cerrahi tedaviler var. Yumusak damagi germek, küçük dilin bir kisminin alinmasi, dil köküne ve yumusak damaga yapilan radyofrekans islemleri gibi cerrahi operasyonlar olabiliyor. Çok ileri derecede uyku apnesi varsa uyku sirasinda kullanmasi gereken cihaz öneriyoruz. Bu cihaz genellikle burundan basinçli oksijenli hava vererek, kisinin uyku kalitesini artirmaya yönelik bir teknolojik yöntem oluyor” dedi.



“Dikkat edilmeyen uyku apnesi ölümle sonuçlanabilir”

Uyku apnesinin önemli bir hastalik oldugunu ve dikkat edilmedigi takdirde ölümcül sonuçlar olusturabildigini söyleyen Prof. Dr. Oghan, sunlari dile getirdi:

“Uyku apnesine dikkat edilmedigi takdirde panik atak gelismesi, uykuda solunum durmasindan sonra geçirilen kalp krizleri, hatta uyku sirasinda ölümler bile meydana gelebilir. Çocuklarda dahi çok ileri seviyedeki uyku apnesi hayati riskler olusturabilir. Ömrümüzün üçte birini uykuda geçiriyoruz, uyku kalitesi bozulursa gündüz konsantrasyon bozukluklari, akademik basarida düsme, bas agrisi ve uykuya meyil olusabiliyor. Bu yüzden uykunun çok kaliteli olmasi ve uyku apnesinin tedavisiyle geciktirmeden ilgilenilmesi gerekiyor.”
Kaynak: İHA