150 Yili 50 Metrekareye Sigdirdi

Rize’den göç ettigi Istanbul’da 20 yildir ikamet eden Mesut Bakirci, 6 yil önce gezmeye diye gittigi bir bit pazarindan eski bir biblo satin aldi. Üzerinde at figürü bulunan biblo gören ve bu hosuna giden Bakirci yeniden bit pazarina gitti ve 1 biblo daha aldi. Serüveni böylece baslayan Bakirci simdi ise 4 binin üzerinde antikasi ile ilgi odagi oldu. Istanbul’daki terzi dükkanini müzeye çeviren Bakirci, antikalar artik isletmesine sigmayinca bir kismini Rize’ye tasima karari aldi. Merkeze bagli Pazarköy köyündeki bir dükkânda esyalari dizmeye baslayan Bakirci, yaklasik 150 yillik esyalari 50 metrekarelik alanda sergiledi.

Burada da vatandaslarin yogun ilgisi ile karsilasan Bakirci, antika toplamaya ömrünün sonuna kadar devam edecegini ve hayalinin müze kurmak oldugunu dile getirdi. Bakirci’nin topladiklari antikalar arasinda ise eski tip dikis makineleri, paralar, tüfeklerin yani sira 110 yili askin süre önce kullanilan tansiyon aleti köylüleri tarafindan ilgi gördü.

Vatandaslarin ilgisinin kendisini 4 binin üzerinde antika birikimine ittigini dile getiren Mesut Bakirci, memleketi Pazarköy köyünde bir müze açmak istedigini söyledi.

Bakirci “Bu is bir pazara gidip biblo alisimdan basladi.

Yaklasik 6 yildir antika topluyorum. Hemen hemen 4 bine yakin parçamiz var. Toplaya toplaya Istanbul’da ki is yerimize sigmayinca köyümüze getirip sergi açmak istedik. Buraya getirdigimizde çok ilgi gördü. Böyle ilgi görünce de Istanbul’daki dükkânda kalan diger malzemeleri de getirmeye karar verdim. Topladiklarimiz ile köyümüzde bir müze evi gibi bir yer açmak istiyoruz” dedi.

Insanlarin isletmesine geldiginde çok sasirdiklarini bu durumun ise kendilerini mutlu ettigini dile getiren Bakirci “Ilk aldigim biblo at figürüydü. Çok hosuma gitti. 1-2 derken artmaya basladi.

Is yerimize gelen müsterilerinde dikkatini çekmeye basladi.

Oradan da aldigim mutluluk ile toplaya toplaya bu hale getirdik. Istanbul’da gittigim 5-6 pazar var. Gidiyorum tek parça, 2 parça aliyorum. Bu sekilde 6 yildir topluyorum. Terzi dükkaninin içerisini müze gibi yaptim. Gelen ‘Müzeye mi geldik, terziye mi geldik’ diyor. Gelenin çok hosuna gidiyor. Onlarin hosuna gittigi için bizim de hosumuza gidiyor tabi. Bu is bir hastalik gibi, zevkli bir tutku. Bu böyle ömür boyu sürer” ifadelerini kullandi.