RTÜK'ten Bazi Medya Kuruluslarinin Yurt Disindan Fonlandigi Iddialarina Iliskin Açiklama Açiklamasi
'Bazi örnekleri eskiye dayanan disardan fonlanan medya konusu bugün de ayan beyan ortaya çikmistir. Bu durum, her durum ve sartta demokrasiden yana tavir koyan halkimiz için akillarda bazi soru isaretleri olusturmustur' 'Yerli ve milli medyamiz yalniz ve sahipsiz degildir. Ülkemiz kendi milli yayin kuruluslarinin her zaman yanindadir'
Radyo Televizyon Üst Kurulu (RTÜK), bazi medya kuruluslarinin yurt disindan fonladigi iddialarina iliskin, "Bu durum, her durum ve sartta demokrasiden yana tavir koyan halkimiz için akillarda bazi soru isaretleri olusturmustur." açiklamasini yapti.
RTÜK'ten yapilan açiklamada, basin hürriyetinin anayasada açikça güvence altina alindigi hatirlatilarak, Türkiye'nin ileri demokrasisi içinde medya kuruluslarinin bagimsiz ve hür oldugu belirtildi.
Yerel ve ulusal basinin gelisimi için her türlü destek mekanizmasinin planlanarak verimli bir politikayla sürdürüldügüne dikkat çekilen açiklamada, ilgili devlet kurumlari, yayin kuruluslari ve meslek birliklerinin, basin temel ilke ve etigi çerçevesinde el ele vererek toplumun haber alma ihtiyacini basariyla karsiladigi kaydedildi.
Buna ragmen bazi medya kuruluslarinin yurt disindan fonlandigina iliskin haberlerin gündeme geldigi aktarilan açiklamada, "Bazi örnekleri eskiye dayanan disardan fonlanan medya konusu bugün de ayan beyan ortaya çikmistir. Bu durum her durum ve sartta demokrasiden yana tavir koyan halkimiz için akillarda bazi soru isaretleri olusturmustur." ifadesi kullanildi.
Türkiye'nin özellikle son 20 yilda yanlisa karsi her zaman "dur" dedigi, nerede haksizlik varsa elinden geldigince mücadele ettigi ve "dünya 5'ten büyüktür" söylemiyle mazlumun yaninda yer aldigi hatirlatilan açiklamada, su degerlendirmeye yer verildi:
"Türkiye, Akdeniz'deki faaliyetleri, gönül cografyamizdaki kardes ülkelere yaklasimi ile bölgesinin lideri konumundadir. G-20 ülkesi olan Türkiye Cumhuriyeti'miz, güçlenen ekonomisi ve demokrasisiyle dünyada egemen güçlerin zaman zaman tepkisini de çekebilmektedir. Son örnegini 15 Temmuz'da gördügümüz üzere dis baglantilari bulunan hain girisimler tezgahlanmakta, yetmezse huzur ve güven ortamini zedeleyebilmek için bambaska formüller devreye sokulmaktadir. Türkiye'yi disaridan dizayn etme çabasinda olanlarin kullandigi en önemli argümanlarin basinda da maalesef medya gelmektedir. Basin özgürlügü adi ve görüntüsü altinda Türkiye düsmanligi sifreleri üretilmekte ve algi operasyonlariyla negatif propagandalar topluma pompalanmaktadir."
- "Milli yayin kuruluslarinin her zaman yanindayiz"
Üst Kurul'un, yabanci kurum ve kuruluslarin fonlariyla Türkiye'de faaliyet gösteren medyanin olasi milli güvenlik sorunlarina yol açabilecegi gerçegiyle hareket ettigine, bu kapsamda gerekli düzenleme ve denetleme faaliyetlerini titizlikle ele aldigina dikkat çekilen açiklamada, "Yerli ve milli medyamiz yalniz ve sahipsiz degildir. Ülkemiz kendi milli yayin kuruluslarinin her zaman yanindadir." denildi.
RTÜK'ün, medyanin bagimsiz ve özgür olmasi için dün oldugu gibi bugün de sorumlu devlet kurumlariyla üzerine düsen vazifenin geregini yerine getirdigi ifade edilen açiklamada, su degerlendirmeye yer verildi:
"Ayrica açikça görülüyor ki, çesitli tanimlamalarla medyamizi ayristirma ve kamplastirma çabasinda olan bazi çevrelerin bu konudaki suskun tavri ya da trajikomik söylemleri manidardir. Medyamiz, evrensel olan basin ilkeleri temelinde, halkimizda dogru kamuoyunun olusumu için tarafsiz ve bagimsiz olmak zorundadir. Hain darbe girisiminde gururla sahit oldugumuz sekilde medyamiz gerekirse sehitler de vererek, her zaman demokrasiden ve milletten yana olmustur. Medyamizin, bagimsiz ve tarafsiz olmasi, demokrasimiz ve gelecegimiz için son derece önemlidir."
Kaynak: AA
RTÜK'ten yapilan açiklamada, basin hürriyetinin anayasada açikça güvence altina alindigi hatirlatilarak, Türkiye'nin ileri demokrasisi içinde medya kuruluslarinin bagimsiz ve hür oldugu belirtildi.
Yerel ve ulusal basinin gelisimi için her türlü destek mekanizmasinin planlanarak verimli bir politikayla sürdürüldügüne dikkat çekilen açiklamada, ilgili devlet kurumlari, yayin kuruluslari ve meslek birliklerinin, basin temel ilke ve etigi çerçevesinde el ele vererek toplumun haber alma ihtiyacini basariyla karsiladigi kaydedildi.
Buna ragmen bazi medya kuruluslarinin yurt disindan fonlandigina iliskin haberlerin gündeme geldigi aktarilan açiklamada, "Bazi örnekleri eskiye dayanan disardan fonlanan medya konusu bugün de ayan beyan ortaya çikmistir. Bu durum her durum ve sartta demokrasiden yana tavir koyan halkimiz için akillarda bazi soru isaretleri olusturmustur." ifadesi kullanildi.
Türkiye'nin özellikle son 20 yilda yanlisa karsi her zaman "dur" dedigi, nerede haksizlik varsa elinden geldigince mücadele ettigi ve "dünya 5'ten büyüktür" söylemiyle mazlumun yaninda yer aldigi hatirlatilan açiklamada, su degerlendirmeye yer verildi:
"Türkiye, Akdeniz'deki faaliyetleri, gönül cografyamizdaki kardes ülkelere yaklasimi ile bölgesinin lideri konumundadir. G-20 ülkesi olan Türkiye Cumhuriyeti'miz, güçlenen ekonomisi ve demokrasisiyle dünyada egemen güçlerin zaman zaman tepkisini de çekebilmektedir. Son örnegini 15 Temmuz'da gördügümüz üzere dis baglantilari bulunan hain girisimler tezgahlanmakta, yetmezse huzur ve güven ortamini zedeleyebilmek için bambaska formüller devreye sokulmaktadir. Türkiye'yi disaridan dizayn etme çabasinda olanlarin kullandigi en önemli argümanlarin basinda da maalesef medya gelmektedir. Basin özgürlügü adi ve görüntüsü altinda Türkiye düsmanligi sifreleri üretilmekte ve algi operasyonlariyla negatif propagandalar topluma pompalanmaktadir."
- "Milli yayin kuruluslarinin her zaman yanindayiz"
Üst Kurul'un, yabanci kurum ve kuruluslarin fonlariyla Türkiye'de faaliyet gösteren medyanin olasi milli güvenlik sorunlarina yol açabilecegi gerçegiyle hareket ettigine, bu kapsamda gerekli düzenleme ve denetleme faaliyetlerini titizlikle ele aldigina dikkat çekilen açiklamada, "Yerli ve milli medyamiz yalniz ve sahipsiz degildir. Ülkemiz kendi milli yayin kuruluslarinin her zaman yanindadir." denildi.
RTÜK'ün, medyanin bagimsiz ve özgür olmasi için dün oldugu gibi bugün de sorumlu devlet kurumlariyla üzerine düsen vazifenin geregini yerine getirdigi ifade edilen açiklamada, su degerlendirmeye yer verildi:
"Ayrica açikça görülüyor ki, çesitli tanimlamalarla medyamizi ayristirma ve kamplastirma çabasinda olan bazi çevrelerin bu konudaki suskun tavri ya da trajikomik söylemleri manidardir. Medyamiz, evrensel olan basin ilkeleri temelinde, halkimizda dogru kamuoyunun olusumu için tarafsiz ve bagimsiz olmak zorundadir. Hain darbe girisiminde gururla sahit oldugumuz sekilde medyamiz gerekirse sehitler de vererek, her zaman demokrasiden ve milletten yana olmustur. Medyamizin, bagimsiz ve tarafsiz olmasi, demokrasimiz ve gelecegimiz için son derece önemlidir."