Bahçeli, MHP TBMM Grup Toplantisi'nda Konustu Açiklamasi (1)
'Hadiselerin ve hayatin akisina Brüksel'den, Washington'dan, Berlin'den, Londra'dan, Paris'ten degil, bizatihi ve sonuna kadar Ankara'dan baktigimizi ve bakacagimizi üstüne basa basa dile getirmek milli vakarimizin geregidir' 'Emel sahiplerini uyariyorum, Türkiye önüne gelenin azarlayacagi, keyfi yetenin ayar verecegi, onun bunun tehditlerine boyun egecegi savas maglubu bir ülke olarak görülemeyecektir' 'Türkiye'yi küresel projelerin bölgesel taseronlugunu yapacak kadar aciz ve ilkesiz bir ülke olarak görenler zillete düsmüs bir avuç kimliksizdir. Ülkemizin uluslararasi camiada attigi her adim, ince hesaplar ve derin analizler sonucudur; milli beka ve milli itibar, ham hayaller ve basit mesruiyet arayislarinin üstündedir'
Bahçeli, partisinin TBMM Grup Toplantisi'nda yaptigi konusmada, iftiralarla bezenmis kara veya gri propaganda ne denli hizli olsa da günü ve saati geldiginde hakikatin agirligi altinda ezilmeye mahkum oldugunu söyledi.
Günümüz sartlarinda, bilhassa uluslararasi iliskiler çerçevesinde, ters propagandalarin, algi operasyonlarinin, yalan haberlerin, uydurma iddialarin yogunlugunun tehlikeli boyutta arttigini belirten Bahçeli, bunun sonucunda ülkelerarasi iliskilerin deger odakli olmaktan uzaklasarak önyargilara ve ölümcül hesaplasmalara sürüklendigini ifade etti.
Parti programlarindaki milli dis politikanin temel hedeflerini dile getiren Bahçeli, söyle konustu:
"Türkiye'nin milli güvenligini ve milli çikarlarini korumak ve gelistirmek; çevremizde baris, istikrar ve güvenlik kusagi olusturmak; basta komsularimiz olmak üzere, bütün ülkelerle karsilikli saygi ve yarara dayali iliskiler kurmak; mevcut sorunlari Türkiye'nin hak ve çikarlari korunarak uluslararasi hukuk çerçevesinde adil ve kalici çözümlere kavusturmaktir.
Türkiye'nin cografi, stratejik ve jeopolitik konumunu dikkate alan, bölgesel ve küresel istikrara katki saglayacak; sahsiyetli, istikrarli ve etkili bir dis politika hem gayemiz hem de gayretimizdir. Türk milleti için vazgeçilemez nitelik tasiyan unsurlar olan; milli kültürümüzü, toprak bütünlügümüzü ve üniter devlet yapimizi korumayi temel öncelik olarak özümseyen bir strateji çerçevesinde partimizin uluslararasi iliskilerdeki temel yaklasim ve prensipleri belirlenmistir. Meselelere baskent Ankara'dan bakan, dünyayi Türkçe okuyan, ne dogudan ne de Bati'dan vazgeçen, hiçbir ülkeyi, hiçbir düsünceyi, hiçbir medeniyet ve milleti hor görmeyen bir vizyon genisligi ve ahlak seviyesi Milliyetçi Hareket Partisi'nin dis politikasinin ana çatisidir."
- "Bin yillik tarihi mirasi devraldi"
Büyük Türk milletinin Anadolu cografyasinda bin yildir varligini sürdürdügünü ve bu cografyayi vatan yaptigini Anlatan Bahçeli, 1923'te kurulan Türkiye Cumhuriyeti'nin bin yillik stratejik var olma mücadelesinin tarihi mirasini devraldigini kaydetti.
Türkiye'nin 98 yillik dis siyasetinde ihtiyat ve denge, kusku ve kayginin sürekli belirleyici oldugunu ifade eden Bahçeli, sunlari söyledi:
"Türkiye Cumhuriyeti'nin 98 yillik milli siyaset ve stratejisi, kurulus gerçeklerinden baslayarak, hükümetler üstü bir anlayisla tezahür etmis ve devlet politikasi haline gelerek bugünlere ulasmistir. Ancak ve ancak savas maglubu ülkelerin içine sürüklendigi zaaf ve zayifliklar Türkiye için asla söz konusu olmamistir.
Emel sahiplerini uyariyorum, Türkiye önüne gelenin azarlayacagi, keyfi yetenin ayar verecegi, onun bunun tehditlerine boyun egecegi savas maglubu bir ülke olarak görülemeyecektir. Cumhuriyetimizin kurulusu teslimiyetin neden oldugu dayatmalarin degil, savasla ve direnerek kazanilmis bir zaferin getirdigi özgüven içinde Lozan ruhuyla dünyaya kabul ettirilmistir. Türkiye Cumhuriyeti, Milli Mücadele’nin onur tacidir. Bu taci kara propagandalarla, iftira kampanyalariyla lekelemeye hiçbir iç ve dis muhasim odagin kuvvet ve kudreti yetmeyecektir. Uluslararasi iliskilerde basi egik, aciz, atil ve atalete düsmüs bir Türkiye artik yoktur. Ön alan, öncü olan, önden giden, istikamet çizen, sesini yükselten, iradesini gösteren, iddialarinin arkasinda duran bir Türkiye gerçegi vardir. Baskalarinin agzina bakmiyoruz, buna karsilik agzimizdan ne çikacagina baktiriyoruz."
Herkesin düsman olarak görülemeyecegini, herkesi de dost zannederek yola devam edilemeyecegini dile getiren Bahçeli, uluslararasi iliskilerde kalici düsmanliklar bulunmadigi gibi sürekli dostluklarin da hakim olmadigini bildirdi.
- "Türkiye, senaryolarda figüran olmayacak kadar güçlü bir ülke"
Bahçeli, dinamik ve devam edegelen süreçlerden olusan uluslararasi iliskiler aginin, gücünü harekete geçiremeyen ülkelerin hezimete sürüklenmesini kaçinilmaz hale getirdigini dile getirerek, "Tarih, yanlis hevesler ve dürtülerle, milli imkanlarini küresel kargasada heba etmis, itibar kaybetmis ülkelerin nafile hamleleri ile doludur. Ancak bu durum; ortam, kuvvet, imkan, firsat ve risk arasindaki dengeler gözetilerek uluslararasi alanda yapilacak akilli ve etkili stratejik hamlelerin önünde bir engel olarak da çikmamalidir." dedi. Bahçeli, söyle konustu:
"Türkiye, baskalarinin yazdigi bölgesel senaryolarda figüran olmayacak kadar degerli, önemli ve güçlü bir ülke; diplomasi gelenegi ise dublaja ve suflöre gerek duymayacak kadar köklü ve derindir. Bize göre her cumhuriyet hükümeti, Baskentimiz Ankara'yi merkezine alan projeleri cazibe merkezi haline dönüstürmeli, milletimizin yüzlerce yillik kucaklayici kültürü Türkiye'nin etrafinda bir çekim alani olusturmalidir.
Çok sükür su anda olan da budur. Türkiye'yi küresel projelerin, bölgesel taseronlugunu yapacak kadar aciz ve ilkesiz bir ülke olarak görenler zillete düsmüs bir avuç kimliksizdir. Ülkemizin uluslararasi camiada attigi her adim, ince hesaplar ve derin analizler sonucudur; milli beka ve milli itibar, ham hayaller ve basit mesruiyet arayislarinin üstündedir. Uluslararasi iliskilerin, üzerine hesapsizca atlanarak denenecegi, tutmayinca da “ne yapalim ölü dogdu” denilerek üstünün toprakla örtülecegi bir 'mevta' olmadigi bilinciyle ülkemizin hak ve çikarlari cesaretle savunulmaktadir.
Muhalefet bugüne kadar geldigi yolda taviz ve tam teslimiyetle “ölü dogmus” veya "çökmeye mahkum" baska projelerin figürani olmaya talipken, Cumhur Ittifaki dünyanin her kösesinde Türkiye'yi aziz millet varliginin beklentileri dogrultusunda savunmaktadir. Türkiye içte ve dista var olan sorunlarini asacak çaptadir, cesarettedir, yeterliliktedir. Geçmiste çok daha müskül durumlari asmayi da basarmistir."
Bugün vatan savunmasinin tehdit ve tehlikenin filizlendigi her zeminde yapildigini dile getiren Bahçeli, vatanin merhum Dündar Taser'in dedigi gibi "milliyet ve mukaddesatin korundugu yer" oldugunu kaydetti. Bahçeli, sözlerine söyle devam etti:
"Hadiselerin ve hayatin akisina Brüksel'den, Washington'dan, Berlinden, Londra'dan, Paris'ten degil, bizatihi ve sonuna kadar Ankara'dan baktigimizi ve bakacagimizi üstüne basa basa dile getirmek milli vakarimizin geregidir. Yine merhum Dündar Taser'in vurguladigi üzere, bu vatani birkaç nazariyecinin safsatasina, birkaç hainin hesabina, birkaç ahmagin gafletine kurban etmeyecegiz.
Kiliçdaroglu'nun ve zillet yedeklerinin ne yapacagini bilemeyiz, ama bizim gidecegimiz baska bir ülke, yasayacagimiz baska bir vatan, gurur duyacagimiz baska bir bayrak yoktur. Baskalarinin gelecekte ne olacagi ve nerede duracagi bizi hiç ilgilendirmiyor. Biz bin yildir buradayiz. Bir ve beraberiz. Önümüzdeki binli yillarda da burada olacagiz. Kimse en küçük bir süphe duymasin. Ay yildizli al bayragimizi dünya durdukça, son yurdumuz Anadolu’da dalgalandiracagiz."
(Sürecek)