Başkan Erdoğan-Biden arasındaki kritik görüşme bugün! İşte masadaki konular
Türkiye ve Amerikan medyasının kilitlendiği kritik görüşme için geri sayım sona erdi. Başkan Recep Tayyip Erdoğan ile ABD Başkanı Joe Biden bugün NATO Zirvesi'nin yapılacağı Brüksel'de görüşecek. İki ismin yapacağı görüşmenin Türk-Amerikan ilişkilerinde yeni bir dönemi başlatması bekleniyor. Peki, Erdoğan-Biden görüşmesinde hangi konular masaya yatırılacak? İşte kritik zirve öncesi masadaki konular.
Başkan Recep Tayyip Erdoğan ABD Başkanı Joe Biden ile gerçekleştireceği görüşmenin de olacağı NATO Liderler Zirvesi'ne katılmak üzere Brüksel'e hareketinden önce Atatürk Havalimanı Devlet Konukevi'nde basın toplantısı düzenledi. Erdoğan ve ABD Başkanı Joe Biden bugün masada birçok başlığın olacağı, ilişkilerin gerilmesine neden olan F-35 konusundan Biden'ın sözde soykırım iddialarına kadar birçok alanda önemli konular liderler düzeyinde masaya yatırılacak. Görüşme Türkiye saati ile 18.00'da gerçekleşecek.
ERDOĞAN: BU ÖNEMİN ALTINI ÇİZECEĞİZ
Başkan Erdoğan, 'İttifakın önümüzdeki 10 yıllık yol haritasını belirleyecek NATO 2030 sürecine ilişkin kararların alınacağı önemli bir zirveye iştirak edeceğiz. Müttefiklerimizle birlikte ittifaka verdiğimiz önemin altını bir kez daha çizeceğiz.' dedi. NATO'nun farklılaşan tehditler karşısında kendisini güncellerken yeni şartlara da uyum sağladığını belirten Erdoğan, 'Bu süreçte güvenliğin bölünmezliği, dayanışma ve beraberlik başta olmak üzere ittifakın temelinde yer alan karar alma mekanizmalarından ve ilkelerden taviz verilmemesi gerektiğine inanıyoruz. Zirvede de inşallah bu hususları vurgulayacağız. ' diye konuştu.
Başkan Erdoğan, ABD Başkanı Joe Biden ile yapacakları görüşmeye ilişkin yaptığı son dakika açıklamalarında 'Temenni ederim ki bu görüşmelerimizi aynı hassasiyet içerisinde yaparak 24 Nisan'ı unutturacak adımları da atmış oluruz.' dedi.
'ABD İLE YENİ TANIŞMADIK'
Erdoğan, bir gazetecinin, 'ABD yönetiminin 1915 olaylarını 'soykırım' olarak tanımalarının Türkiye'ye karşı bir tutum olduğunu kabul edersek, bu zirveyle açıkladığınız hedeflerinize ulaşmanız ne kadar mümkün olabilir?' sorusuna şu karşılığı verdi: 'Amerika ile Amerika'nın liderleriyle yeni tanışan birisi değilim. Yani Bush döneminden itibaren, bu süreç içerisinde gerek Sayın Obama ile olan bir sürecimiz var, yine bu arada işte malum Trump ile olan bir sürecimiz var. Şimdi de Biden ile olan bir süreci yaşıyoruz. Bu süreç içerisinde de hepsiyle kötü günlerimiz oldu diyemem.
Genelde çok çok başarılı çalışmalar yaptık. 'Bu başarılı çalışmalar esnasında Amerika gibi bir ülkeden Türkiye'nin beklentileri acaba tam manasıyla karşılığını buldu mu?' derseniz ona da 'Buldu' diyemem. Temenni ederim ki bundan sonraki süreçte bunu bulalım. Çünkü şu anda NATO ülkeleri içerisinde üzerine düşen görevleri yerine tam manasıyla getiren ülkelerden bir tanesi, ilk beşin içerisinde olmak suretiyle Türkiye'dir.
Bu tabii önemli bir durum. Bunu kendileri de takdir ediyorlar, kabul ediyorlar. Şu anda da benim Sayın Biden ile geçmişe yönelik görüşmelerimde ilk defa bir araya gelmeyeceğiz. Geçmişte kendileriyle gerek evimde ziyaret etmek suretiyle gerek Amerika'da bulunduğumuz yerde bir araya gelmek suretiyle birçok görüşmelerimiz oldu.
'AYNI KARARLILIK İÇERİSİNDE OLURUZ'
Yani kendisi Obama'nın yardımcısı olduğu dönemde de yine sık sık görüştüğümüz bir dostumuz. Şu anda da temenni ederim ki bu görüşmelerimizi aynı hassasiyet içerisinde yaparak 24 Nisan'ı unutturacak adımları da atmış oluruz. NATO ile ilgili de aynı kararlılık içerisinde oluruz. NATO'da da biz yapılan ödemeleri de yerine getiren ülkelerden, müstesnalardan bir tanesiyiz.'
MASADA GÜNDEME GELECEK DİĞER BAŞLIKLAR
Erdoğan-Biden görüşmesinde ayrıca;
F-35 krizi
S-400 konusu
Doğu Akdeniz
Suriye meselesi
ABD'nin YPG-PKK terör örgütlerine verdiği destek
Libya gibi konuların da değerlendirilmesi bekleniyor.
ANKARA'DA ELDEN ELE DOLAŞAN YAZI
Erdoğan-Biden görüşmesi öncesi Wall Street Journal'de yayınlanan bir yazı deyim yerindeyse Ankara'da elden elde dolaştı. Milliyet gazetesi dış politika yazarı Didem Özel Tümer'in yazısına göre, geçen hafta Wall Street Journal'da (WSJ), aynı zamanda ABD dış politikası uzmanı bir akademisyen olan Walter Russell Mead'ın kaleminden çıkan makale için Ankara'da, Beyaz Saray'da 'ilgilileri' tarafından mutlaka dikkatle okunmuş olduğuna vurgu yapılıyor. Yazı bu yönüyle sadece başlığı değil, ABD Başkanı'na Erdoğan ile 'görüşme hazırlanırken, bu önemli ilişki hakkında yeni bir düşünce şekli geliştirmesi gerekir' diyerek, bunun nedenlerini 'Türklerin' bakış açısından tek tek sıralaması nedeniyle de önemli. Milliyet yazarı, 'Yazıdan altını çizdiğim notları, buraya taşımadan önce kişisel bir çıkarımı da aktarmak isterim. Mead yazısında birçok üst düzey Türk yetkiliyle gerçekleştirdiği bir dizi görüşmeden bahsediyor. Sanırım Mead'in görüştüğü isimler arasında bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın olduğunu varsayabiliriz. Çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan 1 Haziran 2021 tarihinde TRT'de katıldığı programda Biden ile görüşmesine ilişkin soruları yanıtlarken sözü ABD'nin YPG'ye verdiği desteğe ilişkin Türkiye'nin rahatsızlığını anlatırken şöyle demişti, 'ABD'den bir yayın kuruluşu geldi. Onlara anlattım. Hak veriyorlar.' Yazısının son cümlesi 'Biden'ın Erdoğan ise görüşmesindeki işi, eski ABD - Türkiye ittifakını kurtarmak değil, yeni bir ittifakın temelini atmak' olan Mead, görüşme öncesinde Biden'a adeta bir Türkiye'yi anlama rehberi sunuyor. 'Türkiye ve bulunduğu bölge, ABD Türkiye ilişkilerini daha önemli ve karmaşık kılacak şekilde değişti ancak Washington bu yeni ortaklığın işe yaraması için henüz bir vizyon geliştirmiş değil' saptamasının da yer aldığı ve bizzat bir Amerikalı tarafından ABD yönetiminin dikkatine sunulan tespitler…' notunu düşüyor.
Peki WSJ'deki yazının detaylarında neler var? İşte satırbaşları…
'...Rusya, Ankara'nın hesaplarını değiştiren tek gerilemekte olan bölgesel güç değil. İran da ekonomik yaptırımlardan aldığı darbelerle sendeliyor. Arap dünyası da serbest düşüşte. Libya, Irak ve Suriye, hepsi de zayıf ve savaştan zarar görmüş durumdalar. Mısır artık ciddi bir bölgesel güç gibi görünmüyor. Bütün bunlara bir de Washington'ın, ABD'nin Orta Doğu'daki mevcudiyetini azaltacağına dair açıklamaları eklenince, Türkiye'nin doğusunda ve güneyinde açılan güç boşluklarının neden hem cazibesine kapılıp hem de kendini tehdit altında hissettiğini anlamak mümkün.
...Türkler, Yunanistan ve Kıbrıs'ın AB üyeliği nedeniyle Brüksel'in Türkiye'ye karşı kesin bir şekilde önyargılı olduğunu düşünüyor. Ancak AB, etkili bir bölgesel aktöre dönüşemedi ve Türkiye'nin mülteciler gibi konulardaki baskılarına karşı savunmasız.
Ankara'nın yeni dünyası da gül bahçesi değil. Rusya, Türkiye'nin göz ardı edemeyeceği bir güç olmaya devam ediyor. Suriye'deki iç savaş Türkiye için bir felaket oldu, ekonomisine zarar verdi ve milyonlarca çaresiz mültecinin sınırlarından geçmesine neden oldu.
İlişkilerdeki mevcut soğukluğa rağmen ABD ve Türkiye'nin ortak çıkarları var. Her iki ülke de Libya, Suriye ve Irak'ta barış ve düzen görmek istiyor. Her ikisi de İran'ın nüfuzu kırılsın istiyor. Her ikisi de Rusya'nın Orta Doğu, Karadeniz ve Kafkaslar'daki gücünü sınırlandırmak istiyor. Ve geniş Orta Asya genelinde de hem Ankara, hem de Washington, Özbekistan, Kazakistan ve Kırgızistan gibi ülkelerin, Rusya ile Çin'in, bu ülkeleri emperyalist sistemlerine katma girişimlerine direndiğini görmek istiyor.'
'Ankara'nın dış politikası daha bağımsız ve daha az öngörülebilir olmaya devam edecektir. Washington Türkiye'nin, Hollanda, Norveç ya da İspanya gibi hareket etmesini isterse bu ilişki her iki tarafı da üzer. Ancak Beyaz Saray Türkiye'yi, Vietnam ve Hindistan ile aynı şekilde düşünmeye başlayabilirse, politika belirleyiciler de Ankara'nın gerçek jeopolitik değerini takdir edip kaçınılmaz bir şekilde ortaya çıkacak gerilimleri daha ustaca idare edecektir'
BEYAZ SARAY AÇIKLADI
Beyaz Saray güvenlik danışmanı Jake Sullivan, ABD Başkanı Joe Biden'ın Başkan Recep Tayyip Erdoğan ile yapacağı görüşmede ele alınacak konuları açıkladı.
SURİYE VE LİBYA MASADA
Sullivan, Erdoğan-Biden ikilinin Suriye ve Libya'yı da ele alacağını açıkladı.
AFGANİSTAN MESELESİ
Jake Sullivan ayrıca, ABD'nin Afganistan'daki elçiliklerinin nasıl güvende tutulacağına ilişkin de Biden'ın, Başkan Erdoğan'la konuşmak istediğini belirtti.
ZİRVE ÖNCESİ DİPLOMASİ TRAFİĞİ
Başkan Erdoğan, NATO Zirvesi öncesi Macaristan Başbakanı Victor Orban, Litvanya Cumhurbaşkanı Nauseda ve Letonya Cumhurbaşkanı Egils Levits ile görüştü.
BAŞKAN ERDOĞAN BRÜKSEL'DE
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, yarın düzenlenecek NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'ne katılmak üzere Brüksel'e geldi.
Erdoğan'ı Brüksel Melsbroek Havalimanı'nda Türkiye'nin NATO Daimi Temsilcisi Basat Öztürk, Avrupa Birliği Daimi Temsilcisi Mehmet Kemal Bozay, Brüksel Büyükelçisi Hasan Ulusoy, Türk Askeri Temsil Heyeti Başkanı Tümgeneral İsmail Üner, Brüksel Başkonsolosu Umut Deniz ve diğer yetkililer karşıladı.
BAŞKAN ERDOĞAN'A EŞLİK EDEN HEYET
Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Rize Milletvekili ve NATO Parlamenter Asamblesi Türk Grubu Başkanı Osman Aşkın Bak da Brüksel'e geldi.
ERDOĞAN: BU ÖNEMİN ALTINI ÇİZECEĞİZ
Başkan Erdoğan, 'İttifakın önümüzdeki 10 yıllık yol haritasını belirleyecek NATO 2030 sürecine ilişkin kararların alınacağı önemli bir zirveye iştirak edeceğiz. Müttefiklerimizle birlikte ittifaka verdiğimiz önemin altını bir kez daha çizeceğiz.' dedi. NATO'nun farklılaşan tehditler karşısında kendisini güncellerken yeni şartlara da uyum sağladığını belirten Erdoğan, 'Bu süreçte güvenliğin bölünmezliği, dayanışma ve beraberlik başta olmak üzere ittifakın temelinde yer alan karar alma mekanizmalarından ve ilkelerden taviz verilmemesi gerektiğine inanıyoruz. Zirvede de inşallah bu hususları vurgulayacağız. ' diye konuştu.
Başkan Erdoğan, ABD Başkanı Joe Biden ile yapacakları görüşmeye ilişkin yaptığı son dakika açıklamalarında 'Temenni ederim ki bu görüşmelerimizi aynı hassasiyet içerisinde yaparak 24 Nisan'ı unutturacak adımları da atmış oluruz.' dedi.
'ABD İLE YENİ TANIŞMADIK'
Erdoğan, bir gazetecinin, 'ABD yönetiminin 1915 olaylarını 'soykırım' olarak tanımalarının Türkiye'ye karşı bir tutum olduğunu kabul edersek, bu zirveyle açıkladığınız hedeflerinize ulaşmanız ne kadar mümkün olabilir?' sorusuna şu karşılığı verdi: 'Amerika ile Amerika'nın liderleriyle yeni tanışan birisi değilim. Yani Bush döneminden itibaren, bu süreç içerisinde gerek Sayın Obama ile olan bir sürecimiz var, yine bu arada işte malum Trump ile olan bir sürecimiz var. Şimdi de Biden ile olan bir süreci yaşıyoruz. Bu süreç içerisinde de hepsiyle kötü günlerimiz oldu diyemem.
Genelde çok çok başarılı çalışmalar yaptık. 'Bu başarılı çalışmalar esnasında Amerika gibi bir ülkeden Türkiye'nin beklentileri acaba tam manasıyla karşılığını buldu mu?' derseniz ona da 'Buldu' diyemem. Temenni ederim ki bundan sonraki süreçte bunu bulalım. Çünkü şu anda NATO ülkeleri içerisinde üzerine düşen görevleri yerine tam manasıyla getiren ülkelerden bir tanesi, ilk beşin içerisinde olmak suretiyle Türkiye'dir.
Bu tabii önemli bir durum. Bunu kendileri de takdir ediyorlar, kabul ediyorlar. Şu anda da benim Sayın Biden ile geçmişe yönelik görüşmelerimde ilk defa bir araya gelmeyeceğiz. Geçmişte kendileriyle gerek evimde ziyaret etmek suretiyle gerek Amerika'da bulunduğumuz yerde bir araya gelmek suretiyle birçok görüşmelerimiz oldu.
'AYNI KARARLILIK İÇERİSİNDE OLURUZ'
Yani kendisi Obama'nın yardımcısı olduğu dönemde de yine sık sık görüştüğümüz bir dostumuz. Şu anda da temenni ederim ki bu görüşmelerimizi aynı hassasiyet içerisinde yaparak 24 Nisan'ı unutturacak adımları da atmış oluruz. NATO ile ilgili de aynı kararlılık içerisinde oluruz. NATO'da da biz yapılan ödemeleri de yerine getiren ülkelerden, müstesnalardan bir tanesiyiz.'
MASADA GÜNDEME GELECEK DİĞER BAŞLIKLAR
Erdoğan-Biden görüşmesinde ayrıca;
F-35 krizi
S-400 konusu
Doğu Akdeniz
Suriye meselesi
ABD'nin YPG-PKK terör örgütlerine verdiği destek
Libya gibi konuların da değerlendirilmesi bekleniyor.
ANKARA'DA ELDEN ELE DOLAŞAN YAZI
Erdoğan-Biden görüşmesi öncesi Wall Street Journal'de yayınlanan bir yazı deyim yerindeyse Ankara'da elden elde dolaştı. Milliyet gazetesi dış politika yazarı Didem Özel Tümer'in yazısına göre, geçen hafta Wall Street Journal'da (WSJ), aynı zamanda ABD dış politikası uzmanı bir akademisyen olan Walter Russell Mead'ın kaleminden çıkan makale için Ankara'da, Beyaz Saray'da 'ilgilileri' tarafından mutlaka dikkatle okunmuş olduğuna vurgu yapılıyor. Yazı bu yönüyle sadece başlığı değil, ABD Başkanı'na Erdoğan ile 'görüşme hazırlanırken, bu önemli ilişki hakkında yeni bir düşünce şekli geliştirmesi gerekir' diyerek, bunun nedenlerini 'Türklerin' bakış açısından tek tek sıralaması nedeniyle de önemli. Milliyet yazarı, 'Yazıdan altını çizdiğim notları, buraya taşımadan önce kişisel bir çıkarımı da aktarmak isterim. Mead yazısında birçok üst düzey Türk yetkiliyle gerçekleştirdiği bir dizi görüşmeden bahsediyor. Sanırım Mead'in görüştüğü isimler arasında bizzat Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın olduğunu varsayabiliriz. Çünkü Cumhurbaşkanı Erdoğan 1 Haziran 2021 tarihinde TRT'de katıldığı programda Biden ile görüşmesine ilişkin soruları yanıtlarken sözü ABD'nin YPG'ye verdiği desteğe ilişkin Türkiye'nin rahatsızlığını anlatırken şöyle demişti, 'ABD'den bir yayın kuruluşu geldi. Onlara anlattım. Hak veriyorlar.' Yazısının son cümlesi 'Biden'ın Erdoğan ise görüşmesindeki işi, eski ABD - Türkiye ittifakını kurtarmak değil, yeni bir ittifakın temelini atmak' olan Mead, görüşme öncesinde Biden'a adeta bir Türkiye'yi anlama rehberi sunuyor. 'Türkiye ve bulunduğu bölge, ABD Türkiye ilişkilerini daha önemli ve karmaşık kılacak şekilde değişti ancak Washington bu yeni ortaklığın işe yaraması için henüz bir vizyon geliştirmiş değil' saptamasının da yer aldığı ve bizzat bir Amerikalı tarafından ABD yönetiminin dikkatine sunulan tespitler…' notunu düşüyor.
Peki WSJ'deki yazının detaylarında neler var? İşte satırbaşları…
'...Rusya, Ankara'nın hesaplarını değiştiren tek gerilemekte olan bölgesel güç değil. İran da ekonomik yaptırımlardan aldığı darbelerle sendeliyor. Arap dünyası da serbest düşüşte. Libya, Irak ve Suriye, hepsi de zayıf ve savaştan zarar görmüş durumdalar. Mısır artık ciddi bir bölgesel güç gibi görünmüyor. Bütün bunlara bir de Washington'ın, ABD'nin Orta Doğu'daki mevcudiyetini azaltacağına dair açıklamaları eklenince, Türkiye'nin doğusunda ve güneyinde açılan güç boşluklarının neden hem cazibesine kapılıp hem de kendini tehdit altında hissettiğini anlamak mümkün.
...Türkler, Yunanistan ve Kıbrıs'ın AB üyeliği nedeniyle Brüksel'in Türkiye'ye karşı kesin bir şekilde önyargılı olduğunu düşünüyor. Ancak AB, etkili bir bölgesel aktöre dönüşemedi ve Türkiye'nin mülteciler gibi konulardaki baskılarına karşı savunmasız.
Ankara'nın yeni dünyası da gül bahçesi değil. Rusya, Türkiye'nin göz ardı edemeyeceği bir güç olmaya devam ediyor. Suriye'deki iç savaş Türkiye için bir felaket oldu, ekonomisine zarar verdi ve milyonlarca çaresiz mültecinin sınırlarından geçmesine neden oldu.
İlişkilerdeki mevcut soğukluğa rağmen ABD ve Türkiye'nin ortak çıkarları var. Her iki ülke de Libya, Suriye ve Irak'ta barış ve düzen görmek istiyor. Her ikisi de İran'ın nüfuzu kırılsın istiyor. Her ikisi de Rusya'nın Orta Doğu, Karadeniz ve Kafkaslar'daki gücünü sınırlandırmak istiyor. Ve geniş Orta Asya genelinde de hem Ankara, hem de Washington, Özbekistan, Kazakistan ve Kırgızistan gibi ülkelerin, Rusya ile Çin'in, bu ülkeleri emperyalist sistemlerine katma girişimlerine direndiğini görmek istiyor.'
'Ankara'nın dış politikası daha bağımsız ve daha az öngörülebilir olmaya devam edecektir. Washington Türkiye'nin, Hollanda, Norveç ya da İspanya gibi hareket etmesini isterse bu ilişki her iki tarafı da üzer. Ancak Beyaz Saray Türkiye'yi, Vietnam ve Hindistan ile aynı şekilde düşünmeye başlayabilirse, politika belirleyiciler de Ankara'nın gerçek jeopolitik değerini takdir edip kaçınılmaz bir şekilde ortaya çıkacak gerilimleri daha ustaca idare edecektir'
BEYAZ SARAY AÇIKLADI
Beyaz Saray güvenlik danışmanı Jake Sullivan, ABD Başkanı Joe Biden'ın Başkan Recep Tayyip Erdoğan ile yapacağı görüşmede ele alınacak konuları açıkladı.
SURİYE VE LİBYA MASADA
Sullivan, Erdoğan-Biden ikilinin Suriye ve Libya'yı da ele alacağını açıkladı.
AFGANİSTAN MESELESİ
Jake Sullivan ayrıca, ABD'nin Afganistan'daki elçiliklerinin nasıl güvende tutulacağına ilişkin de Biden'ın, Başkan Erdoğan'la konuşmak istediğini belirtti.
ZİRVE ÖNCESİ DİPLOMASİ TRAFİĞİ
Başkan Erdoğan, NATO Zirvesi öncesi Macaristan Başbakanı Victor Orban, Litvanya Cumhurbaşkanı Nauseda ve Letonya Cumhurbaşkanı Egils Levits ile görüştü.
BAŞKAN ERDOĞAN BRÜKSEL'DE
Başkan Recep Tayyip Erdoğan, yarın düzenlenecek NATO Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi'ne katılmak üzere Brüksel'e geldi.
Erdoğan'ı Brüksel Melsbroek Havalimanı'nda Türkiye'nin NATO Daimi Temsilcisi Basat Öztürk, Avrupa Birliği Daimi Temsilcisi Mehmet Kemal Bozay, Brüksel Büyükelçisi Hasan Ulusoy, Türk Askeri Temsil Heyeti Başkanı Tümgeneral İsmail Üner, Brüksel Başkonsolosu Umut Deniz ve diğer yetkililer karşıladı.
BAŞKAN ERDOĞAN'A EŞLİK EDEN HEYET
Erdoğan ile eşi Emine Erdoğan, Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Milli Savunma Bakanı Hulusi Akar, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Rize Milletvekili ve NATO Parlamenter Asamblesi Türk Grubu Başkanı Osman Aşkın Bak da Brüksel'e geldi.