TBMM Baskani Sentop, G20 Parlamento Baskanlari Zirvesi Ve Gündemdeki Konulari Degerlendirdi Açiklamasi
'Kimin sorumlulugu daha fazlaysa kirletmede, iklim degisikligine sebebiyet verecek hususlarda, onlarin daha fazla yükümlülük altinda olmasi lazim' '(Türkiye Misir iliskileri) Insallah nihayetinde iliskilerin tamamen yoluna girmesini saglayacak bir noktaya ulasacaktir yakin zamanda diye ümit ediyorum' '(ABD Temsilciler Meclisi Baskani Nancy Pelosi) Kendisi, özellikle Paris Iklim Anlasmasi ile ilgili Sayin Cumhurbaskanimizin BM Genel Kurulu'ndaki ifadelerini ve bu konudaki kararliligi çok takdir ettiklerini söyledi' 'Bugün Libya'da seçimlerin yapilabiliyor olmasi, Libya'nin bütünlügünün saglanmasi, barisin tesis edilmesi noktasinda Türkiye'nin çok büyük gayretleri oldu'.
TBMM Baskani Mustafa Sentop, ABD Temsilciler Meclisi Baskani Nancy Pelosi'yi Türkiye'ye davet ettigini söyledi.
Sentop, G20 Dönem Baskani Italya'nin ev sahipliginde Roma'da yapilan G20 Parlamento Baskanlari Zirvesi'nin ardindan Italya'dan ayrilmadan önce Türkiye'nin Roma Büyükelçiliginde düzenledigi basin toplantisinda, Türk ve Italyan basin mensuplarinin sorularini yanitladi.
G20 Parlamento Baskanlari Zirvesi'nin (P20) iyi geçtigini belirten Sentop, toplantilarda salgin süreci ve bu sürecin ortaya çikarttigi ekonomik sorunlar, istihdama yönelik sorunlar, iklim degisikligi ve çevre konularinin üzerinde durduklarini ayrica Türkiye'nin de en çok etkilendigi konu olan göçü ele aldiklarini aktardi.
G20 ülkelerine eyleme geçme çagrisi yapan Sentop, "G20 ülkelerinin ciddi sorumluluk tasidigini düsünüyoruz. Bir kere G20 ülkeleri dünya nüfusunun yüzde 70'inine yakinini barindiran ülkeler. Dünyanin ekonomik imkanlarinin çok büyük bir oranda sahibi bulunan ülkeler. Bu sorunlarla ilgili olarak aralarinda istisare etmeleri önemli ama yeterli degil, çözüm için harekete geçmeleri önemli." dedi.
Türkiye ile Italya arasinda çok derin köklü ve tarihi iliskiler oldugunu aktaran Sentop, söyle devam etti:
"Siyasi bakimdan, hükümetler, parlamentolararasi iliskiler bakimindan da çok iyi düzeyde. Stratejik ortaklik düzeyinde iliskiler. NATO basta olmak üzere pek çok platformda Italya ile beraberiz. Parlamento baskanlariyla ikili görüsmemizde de parlamentolararasi iliskileri salgin sonrasinda yeniden canlandirma, güçlendirme kararliligimizi ilettim. Kendileri de ayni kararlilik içerisinde gördüm. Insallah bu ziyaretimizin Türkiye-Italya iliskileri bakimindan da çok faydali sonuçlari olacagina inaniyorum."
Paris Iklim Anlasmasi'nin TBMM'de kisa süre önce onaylanmasinin P20 Zirvesi'nde gündeme gelip gelmedigi sorulan Sentop, su yaniti verdi:
"Iklimle ilgili süphesiz bütün devletlerin sorumluluklari var. Bu sorumluluklar, ülkelerin ekonomik güçlerine göre ve özellikle iklimi, çevreyi kirletme oranlarina göre hesaplamak lazim. Bugüne kadar, dünyayi iklim ve çevre bakimindan bu sekilde sikintili süreçlere sokan ülkeler, hoyratça kirleten ülkelerle, yeni gelismekte olan ülkelerin kalkinma ve gelisme hamlelerini olumsuz etkileyecek sekilde bir yükümlülük altina alinmasi mümkün de degil, dogru da degil. Kimin sorumlulugu daha fazlaysa kirletmede, iklim degisikligine sebebiyet verecek hususlarda, onlarin daha fazla yükümlülük altinda olmasi lazim. Bizim itirazlarimiz bu yöndeydi. Bu konudaki müzakereler neticesinde mesafe alindi. Onun sonucunda da anlasmanin onay sürecine geçildi. Birçok ülke tarafindan takdirle karsilandigini, yükümlülüklerin adil dagitilmasi yönünde herkesin ortak bir iradesi oldugunu belirtmek isterim.”
- "Pelosi'yi Türkiye’ye davet ettim"
P20 Zirvesi vesilesiyle pek çok ülkeden mevkidasiyla ikili görüsmeler yaptigini aktaran Sentop, ABD Temsilciler Meclisi Baskani Nancy Pelosi ile de görüstügünü söyledi.
TBMM Baskani, görüsmeye iliskin sunlari kaydetti:
"Kendisi, özellikle Paris Iklim Anlasmasi ile ilgili Sayin Cumhurbaskanimizin BM’de Genel Kurulu’ndaki ifadelerini ve bu konudaki kararliligi çok takdir ettiklerini söyledi. Yine bunun meclisten geçmesinin de çok önemli bir asama oldugunu ifade ettim. Ben de kendisini Türkiye’ye davet ettim. Türkiye ile ilgili ABD’de zaman zaman çesitli degerlendirmeler yapildigini bunlarin dogru bilgilere dayanmadigini, Türkiye'yi ziyaret edip, Türkiye hakkinda daha detayli bilgi alma imkani verecegini, ayni zamanda Türkiye’yi daha yakindan tanima imkani verecegini ifade ettim."
- Türkiye ile Misir arasindaki istiksafi görüsmeler
Türkiye ile Misir'in yeniden yakinlasmasi ve bunun bölgeye etkilerinin sorulmasi üzerine Sentop, sunlari söyledi:
"Dogu Akdeniz’in en önemli ülkelerinden biri Misir, digeri de Türkiye. Iliskilerde daha önce gerginlik, gerilim vardi. Fakat Dogu Akdeniz'deki gelismeler, bölgedeki gelismeler, iki ülkenin birçok konunun birlikte müzakere edilmesini gerektirecek hususlardir. O bakimdan yavas yavas sorunlari asmak için bir araya gelinmeye baslandi. Olumlu gelismeler ve olumlu adimlar var. Hem bizim hem Misirli yetkililerin yaptigi açiklamalar bu minvalde. Insallah nihayetinde iliskilerin tamamen yoluna girmesini saglayacak bir noktaya ulasacaktir yakin zamanda diye ümit ediyorum."
- Libya'daki seçimler
Libya'da, 24 Aralik'ta seçimlerin yapilacagini ifade eden TBMM Baskani, "Biz seçimlerin yapilmasini destekliyoruz, gerekli görüyoruz. Libya’da halkin seçtigi bir hükümetin, Libya'yi yönetmesi gerektigini düsünüyoruz. Bunun Libya’nin siyasi ve toprak bütünlügü çerçevesinde gerçeklesmesini arzu ediyoruz. Bu konuda, basta Italya olmak üzere birçok ülkenin süreci destekledigini, BM'nin kolaylastiriciliginda bu sürecin yürüdügünü ifade etmek isterim." dedi.
Bu süreçte bazi ülkelerin Libya'da farkli tercihlerde bulunduguna dikkati çeken Sentop, söyle konustu:
"Bazi ülkeler de kisa vadeli basit bazi çikarlardan dolayi Libya'daki mesru hükümet yerine. Libya'daki illegal bazi güçlerle isbirligi içerisinde oldular. Bunun çok yanlis oldugu ortaya çikti hem de ilkesel olarak da çok yanlis bir sey. Bizler uluslararasi hukuka, BM kararlarina uygun bir sekilde hareket etmek mecburiyetindeyiz. Aksi halde herkes kendi ulusal çikari oldugu, zannettigi düsündügü gerekçelerle ülkeler içerisinde illegal unsurlari desteklemeye kalkarsa gerek o ülkede baris saglanamaz, gerekse bölgesel ve küresel barisin tesisin gerçeklestirmek imkansiz hale gelir."
Türkiye'nin baristan yana oldugunu dile getiren Sentop, söyle devam etti:
"Türkiye, uluslararasi hukuku gözeterek, ikili anlasmalara riayet ederek, hareket etti. Bugün Libya’da seçimlerin yapilabiliyor olmasi, Libya’nin bütünlügünün saglanmasi, barisin tesis edilmesi noktasinda Türkiye’nin çok büyük gayretleri oldu. Eger bu olmamis olsaydi, bugün Libya’daki bir iç karisikligin basta Italya olmak üzere birçok Avrupa ülkesini de etkileyecegini ifade etmek isterim. Biz ümitliyiz. Bütün ülkelerin de ayni hassasiyetle Libya'nin toprak bütünlügünü gözeterek, 24 Aralik'ta yapilacak seçimleri desteklemek suretiyle eyleme geçmesini, BM'nin attigi adimlara destek vermesini arzu ediyoruz."
- Afganistan’daki saldiri
TBMM Baskani, Afganistan'da bugün cuma namazi sirasinda bir camideki patlamayla ilgili üzüntüsünü belirterek, "Orada vefat eden bizim din kardeslerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Bu tür katliamlar, özellikle insanlarin fiziken en korunmasiz hissettigi anlarda yapilan bu tür saldirilarin hiçbir dinle, hiçbir anlayisla, insanlikla bagdasmayacagini ifade etmek isterim." dedi.
Sentop, Afganistan'daki gelismeler sonucunda ortaya bir hükümetin çiktigini ancak ülkede barisin, asayisin ve istikrarin saglanmasi yolunda alinacak daha çok mesafe oldugunu söyledi.
Göç riskine dikkati çeken Sentop, "Bütün ülkelerin buna dair endiseleri var. Türkiye tabii ki, en fazla endise sahibi olmasi gereken ülke. Zira Türkiye, Suriye’den 4 milyon civarinda göçmeni 10 yildir barindiran bir ülke. Bu konuda maalesef Avrupa ülkelerinin sorumlulugun paylasilmasi yönünde bir inisiyatif almadiklarini da üzülerek bu süreçlerde gördük. Herhangi bir ülke göçe sebebiyet veren isleri, olaylari gerçeklestirse göçe sebebiyet veren sorunun müsebbibi olsa o ülkenin bunun sonuçlarina katlanmasi tabii olarak karsilanabilir." diye konustu.
Türkiye'nin gerek Suriye gerek Afganistan'da meydana gelen olaylarda göçe sebebiyet verecek tablonun ortaya çikmasinda hiçbir kusuru olmadigini vurgulayan Sentop, sunlari kaydetti:
"Kusurlu olan ülkeler var. Onlarin hiçbir sorumluluk almadiklarini görüyoruz. Böyle bir dünya yok. Sonuç itibariyla göç sadece Türkiye'nin meselesi degil, bütün ülkelerin, Avrupa'nin ve bütün dünyanin meselesi. Herkes üzerine düsen sorumlulugu almali. Afganistan ile ilgili olarak da bu göç riskini önleyecek, yönetecek, bir inisiyatif olusturulmali. Bu konuda özel gündemli G20 Liderler Zirvesi'nin eyleme yönelik bir sonuç çikarmasini arzu ediyorum. Aksi halde, sadece Türkiye degil, birçok ülke bu göçün sonuçlarina katlanmak durumunda kalacaktir."
Kaynak: AA
Sentop, G20 Dönem Baskani Italya'nin ev sahipliginde Roma'da yapilan G20 Parlamento Baskanlari Zirvesi'nin ardindan Italya'dan ayrilmadan önce Türkiye'nin Roma Büyükelçiliginde düzenledigi basin toplantisinda, Türk ve Italyan basin mensuplarinin sorularini yanitladi.
G20 Parlamento Baskanlari Zirvesi'nin (P20) iyi geçtigini belirten Sentop, toplantilarda salgin süreci ve bu sürecin ortaya çikarttigi ekonomik sorunlar, istihdama yönelik sorunlar, iklim degisikligi ve çevre konularinin üzerinde durduklarini ayrica Türkiye'nin de en çok etkilendigi konu olan göçü ele aldiklarini aktardi.
G20 ülkelerine eyleme geçme çagrisi yapan Sentop, "G20 ülkelerinin ciddi sorumluluk tasidigini düsünüyoruz. Bir kere G20 ülkeleri dünya nüfusunun yüzde 70'inine yakinini barindiran ülkeler. Dünyanin ekonomik imkanlarinin çok büyük bir oranda sahibi bulunan ülkeler. Bu sorunlarla ilgili olarak aralarinda istisare etmeleri önemli ama yeterli degil, çözüm için harekete geçmeleri önemli." dedi.
Türkiye ile Italya arasinda çok derin köklü ve tarihi iliskiler oldugunu aktaran Sentop, söyle devam etti:
"Siyasi bakimdan, hükümetler, parlamentolararasi iliskiler bakimindan da çok iyi düzeyde. Stratejik ortaklik düzeyinde iliskiler. NATO basta olmak üzere pek çok platformda Italya ile beraberiz. Parlamento baskanlariyla ikili görüsmemizde de parlamentolararasi iliskileri salgin sonrasinda yeniden canlandirma, güçlendirme kararliligimizi ilettim. Kendileri de ayni kararlilik içerisinde gördüm. Insallah bu ziyaretimizin Türkiye-Italya iliskileri bakimindan da çok faydali sonuçlari olacagina inaniyorum."
Paris Iklim Anlasmasi'nin TBMM'de kisa süre önce onaylanmasinin P20 Zirvesi'nde gündeme gelip gelmedigi sorulan Sentop, su yaniti verdi:
"Iklimle ilgili süphesiz bütün devletlerin sorumluluklari var. Bu sorumluluklar, ülkelerin ekonomik güçlerine göre ve özellikle iklimi, çevreyi kirletme oranlarina göre hesaplamak lazim. Bugüne kadar, dünyayi iklim ve çevre bakimindan bu sekilde sikintili süreçlere sokan ülkeler, hoyratça kirleten ülkelerle, yeni gelismekte olan ülkelerin kalkinma ve gelisme hamlelerini olumsuz etkileyecek sekilde bir yükümlülük altina alinmasi mümkün de degil, dogru da degil. Kimin sorumlulugu daha fazlaysa kirletmede, iklim degisikligine sebebiyet verecek hususlarda, onlarin daha fazla yükümlülük altinda olmasi lazim. Bizim itirazlarimiz bu yöndeydi. Bu konudaki müzakereler neticesinde mesafe alindi. Onun sonucunda da anlasmanin onay sürecine geçildi. Birçok ülke tarafindan takdirle karsilandigini, yükümlülüklerin adil dagitilmasi yönünde herkesin ortak bir iradesi oldugunu belirtmek isterim.”
- "Pelosi'yi Türkiye’ye davet ettim"
P20 Zirvesi vesilesiyle pek çok ülkeden mevkidasiyla ikili görüsmeler yaptigini aktaran Sentop, ABD Temsilciler Meclisi Baskani Nancy Pelosi ile de görüstügünü söyledi.
TBMM Baskani, görüsmeye iliskin sunlari kaydetti:
"Kendisi, özellikle Paris Iklim Anlasmasi ile ilgili Sayin Cumhurbaskanimizin BM’de Genel Kurulu’ndaki ifadelerini ve bu konudaki kararliligi çok takdir ettiklerini söyledi. Yine bunun meclisten geçmesinin de çok önemli bir asama oldugunu ifade ettim. Ben de kendisini Türkiye’ye davet ettim. Türkiye ile ilgili ABD’de zaman zaman çesitli degerlendirmeler yapildigini bunlarin dogru bilgilere dayanmadigini, Türkiye'yi ziyaret edip, Türkiye hakkinda daha detayli bilgi alma imkani verecegini, ayni zamanda Türkiye’yi daha yakindan tanima imkani verecegini ifade ettim."
- Türkiye ile Misir arasindaki istiksafi görüsmeler
Türkiye ile Misir'in yeniden yakinlasmasi ve bunun bölgeye etkilerinin sorulmasi üzerine Sentop, sunlari söyledi:
"Dogu Akdeniz’in en önemli ülkelerinden biri Misir, digeri de Türkiye. Iliskilerde daha önce gerginlik, gerilim vardi. Fakat Dogu Akdeniz'deki gelismeler, bölgedeki gelismeler, iki ülkenin birçok konunun birlikte müzakere edilmesini gerektirecek hususlardir. O bakimdan yavas yavas sorunlari asmak için bir araya gelinmeye baslandi. Olumlu gelismeler ve olumlu adimlar var. Hem bizim hem Misirli yetkililerin yaptigi açiklamalar bu minvalde. Insallah nihayetinde iliskilerin tamamen yoluna girmesini saglayacak bir noktaya ulasacaktir yakin zamanda diye ümit ediyorum."
- Libya'daki seçimler
Libya'da, 24 Aralik'ta seçimlerin yapilacagini ifade eden TBMM Baskani, "Biz seçimlerin yapilmasini destekliyoruz, gerekli görüyoruz. Libya’da halkin seçtigi bir hükümetin, Libya'yi yönetmesi gerektigini düsünüyoruz. Bunun Libya’nin siyasi ve toprak bütünlügü çerçevesinde gerçeklesmesini arzu ediyoruz. Bu konuda, basta Italya olmak üzere birçok ülkenin süreci destekledigini, BM'nin kolaylastiriciliginda bu sürecin yürüdügünü ifade etmek isterim." dedi.
Bu süreçte bazi ülkelerin Libya'da farkli tercihlerde bulunduguna dikkati çeken Sentop, söyle konustu:
"Bazi ülkeler de kisa vadeli basit bazi çikarlardan dolayi Libya'daki mesru hükümet yerine. Libya'daki illegal bazi güçlerle isbirligi içerisinde oldular. Bunun çok yanlis oldugu ortaya çikti hem de ilkesel olarak da çok yanlis bir sey. Bizler uluslararasi hukuka, BM kararlarina uygun bir sekilde hareket etmek mecburiyetindeyiz. Aksi halde herkes kendi ulusal çikari oldugu, zannettigi düsündügü gerekçelerle ülkeler içerisinde illegal unsurlari desteklemeye kalkarsa gerek o ülkede baris saglanamaz, gerekse bölgesel ve küresel barisin tesisin gerçeklestirmek imkansiz hale gelir."
Türkiye'nin baristan yana oldugunu dile getiren Sentop, söyle devam etti:
"Türkiye, uluslararasi hukuku gözeterek, ikili anlasmalara riayet ederek, hareket etti. Bugün Libya’da seçimlerin yapilabiliyor olmasi, Libya’nin bütünlügünün saglanmasi, barisin tesis edilmesi noktasinda Türkiye’nin çok büyük gayretleri oldu. Eger bu olmamis olsaydi, bugün Libya’daki bir iç karisikligin basta Italya olmak üzere birçok Avrupa ülkesini de etkileyecegini ifade etmek isterim. Biz ümitliyiz. Bütün ülkelerin de ayni hassasiyetle Libya'nin toprak bütünlügünü gözeterek, 24 Aralik'ta yapilacak seçimleri desteklemek suretiyle eyleme geçmesini, BM'nin attigi adimlara destek vermesini arzu ediyoruz."
- Afganistan’daki saldiri
TBMM Baskani, Afganistan'da bugün cuma namazi sirasinda bir camideki patlamayla ilgili üzüntüsünü belirterek, "Orada vefat eden bizim din kardeslerimize Allah'tan rahmet diliyorum. Bu tür katliamlar, özellikle insanlarin fiziken en korunmasiz hissettigi anlarda yapilan bu tür saldirilarin hiçbir dinle, hiçbir anlayisla, insanlikla bagdasmayacagini ifade etmek isterim." dedi.
Sentop, Afganistan'daki gelismeler sonucunda ortaya bir hükümetin çiktigini ancak ülkede barisin, asayisin ve istikrarin saglanmasi yolunda alinacak daha çok mesafe oldugunu söyledi.
Göç riskine dikkati çeken Sentop, "Bütün ülkelerin buna dair endiseleri var. Türkiye tabii ki, en fazla endise sahibi olmasi gereken ülke. Zira Türkiye, Suriye’den 4 milyon civarinda göçmeni 10 yildir barindiran bir ülke. Bu konuda maalesef Avrupa ülkelerinin sorumlulugun paylasilmasi yönünde bir inisiyatif almadiklarini da üzülerek bu süreçlerde gördük. Herhangi bir ülke göçe sebebiyet veren isleri, olaylari gerçeklestirse göçe sebebiyet veren sorunun müsebbibi olsa o ülkenin bunun sonuçlarina katlanmasi tabii olarak karsilanabilir." diye konustu.
Türkiye'nin gerek Suriye gerek Afganistan'da meydana gelen olaylarda göçe sebebiyet verecek tablonun ortaya çikmasinda hiçbir kusuru olmadigini vurgulayan Sentop, sunlari kaydetti:
"Kusurlu olan ülkeler var. Onlarin hiçbir sorumluluk almadiklarini görüyoruz. Böyle bir dünya yok. Sonuç itibariyla göç sadece Türkiye'nin meselesi degil, bütün ülkelerin, Avrupa'nin ve bütün dünyanin meselesi. Herkes üzerine düsen sorumlulugu almali. Afganistan ile ilgili olarak da bu göç riskini önleyecek, yönetecek, bir inisiyatif olusturulmali. Bu konuda özel gündemli G20 Liderler Zirvesi'nin eyleme yönelik bir sonuç çikarmasini arzu ediyorum. Aksi halde, sadece Türkiye degil, birçok ülke bu göçün sonuçlarina katlanmak durumunda kalacaktir."