Türkiye'de Meme Kanseri Farkindaligi Artiyor

Genel Cerrahi Uzmani Dr. Hayrettin Dizen, her 8 kadindan birinin yakalandigi meme kanserinin erken teshisle kolay bir sekilde kontrol altina alindigini belirtirken, Türkiye’de meme kanseri farkindaliginin geçmis yillara göre arttigini kaydetti.

Türkiye'de Meme Kanseri Farkindaligi Artiyor
Her 8 kadindan biri için risk faktörü olan meme kanseri, erken müdahale edilmezse organ kayiplari ve ölümlere davetiye çikariyor. Acibadem Eskisehir Hastanesi Genel Cerrahi Uzmani Dr. Hayrettin Dizen, Meme Kanseri Farkindalik Ayi dolayisiyla bazi açiklamalarda bulundu. Meme kanserinin nedenleri, belirtileri ve erken teshisinin önemine deginen Dr. Hayrettin Dizen, Türkiye’de farkindaligin artmakta oldugunu söyledi.



“Her kadin meme kanseri adayi olabilir”

Meme kanserinin kadinlar arasinda en yaygin kanser oldugunu belirten Genel Cerrahi Uzmani Dr. Hayrettin Dizen, bu hastaligin her 8 kadindan birinde görüldügünü kaydetti.

Çevresel ve genetik faktörler ile yasam tarzi, alkol, obezite ve sigaranin meme kanserinin etkenleri arasinda oldugunu söyleyen Dr. Hayrettin Dizen, ailesel yatkinligi olan kadinlarin 30 yasindan sonra düzenli kontrol yaptirmasi gerektigini vurguladi. Genetik faktörlerden bagimsiz olarak her kadinin meme kanseri olabilecegini vurgulayan Genel Cerrahi Uzmani Dr. Dizen, “Ailede yoksa da ‘Benim ailemde meme kanseri olan yok, ben risk grubunda degilim’ denilmemeli. Çünkü meme kanserinin yüzde 85’i genetik özellikte degildir, sadece yüzde 15’i ailesel özellikte çikar. Bu da her kadinin meme kanseri olabilecegi anlamina geliyor. Kansere bagli ölümlerin de yüzde 12’si meme kanserinden kaynaklaniyor. Bu çok ciddi bir oran. Erken tani ve dogru tedavi ile bu ölümlerin çogu önlenebilir” diye konustu.



“Kadinlar kendi kendilerini muayene etmeli”

Erken teshisin önemine her firsatta deginen Genel Cerrahi Uzmani Dr. Hayrettin Dizen, yillik rutin taramalarin yani sira her kadinin kendi kendini muayeneyi ögrenmek durumunda oldugunu vurguladi. Memede sekil bozuklugu, ele gelen sislik ve lezyon, meme cildinde ödem, koltuk altinda sislik gibi belirtilerde hiç vakit kaybedilmeden hekime basvurulmasi gerektigini kaydeden Dr. Dizen, söyle devam etti:

“40 yasindan sonra mutlaka kadinlar hiçbir belirti olmasa bile iki yilda bir mamografi, yillik meme ultrasonu ve yillik mutlaka hekim kontrolüne gelmek zorunda. Her kadin, meme kanseri olabilecegini düsünmeli ancak erken teshis edildiginde hayatinda bir sey degismeden bu hastaliktan kurtulabileceginin farkinda olmali ve tarama programlarina gelmeli.”

“Türkiye’de farkindalik artiyor”

Önceki yillarda yakalanan kanserlerin genellikle ileri evre oldugunu ancak sosyokültürel seviyenin artmasiyla farkindaligin da yükseldigini dile getiren Dr. Hayrettin Dizen, yeni yetisen genç kusagin daha duyarli oldugunu aktardi. Farkindalikla birlikte birçok bulguyu kanser boyutuna ulasmadan tedavi edebildiklerini kaydeden Dr. Dizen, “Genç kusak en ufak bir seyde geliyor ve taramalarini yaptiriyor. Eger kanser bulgusuna rastlarsak çok erkenden tespit edebiliyor ve tedavi edebiliyoruz. Geç gelinen hastada yine olumlu sonuçlar alabiliyoruz, ancak bunun sonucunda meme kaybi yasanabiliyor ve bu durum da kadini mutsuz ediyor. Yastan bagimsiz olarak meme, kadinlar için önemli bir organ. 70 yasinda da olsa, 30 yasinda da olsa kadin memesini kaybetmek istemiyor, bu durumda da erken teshis için yillik tarama kontrolü yine önem kazaniyor” dedi.

Kaynak: İHA