İşte Esenyurt'taki mucize kurtuluşun kahramanları! 'Aklıma Davaro filmi geldi'
Türkiye bu kurtuluş hikayesini konuştu. İstanbul'u vuran sel en çok Esenyurt ilçesinde zarar verdi. Pınar mahallesindeki bir bodrum katta mahsur kalan Murat Coşkun, Abdullah Karçik'in 'Davaro' filmindeki hortum sahnesinin aklına gelmesi sayesinde kurtuldu. Karçik, "Aşağıda bir el yardım istiyordu. O an aklıma Davaro filmi geldi. Hemen bir hortum bulup uzattım, nefes almasını sağladık" dedi. İşte bu mucize kurtuluşun hikayesi ve yaşananlar...
Esenyurt'ta önceki gün etkili olan sağanak, ilçede büyük hasara yol açtı. Taşan dere nedeniyle Pınar Mahallesi'nde birçok evin bodrum katı sular altında kaldı. 31 yaşındaki Suriye uyruklu Ahmad hayatını kaybetti. Onlarca evde hasar oluşurken, bazı vatandaşlar geceyi çevredeki otellerde geçirdi. Mahalledeki bir bodrum katta ise hayatta kalma savaşı vardı.
Aniden bastıran sel sularının evine dolmasıyla mahsur kalan Murat Coşkun ellerini pencereden dışarı çıkararak çevredekilerden yardım istedi. Vatandaşlar Coşkun'u kurtarmak için penceredeki demir parmaklıkları sökmeye çalıştı ama başarılı olamadı. Su seviyesi de her geçen dakika artıyordu.Yardıma koşanlardan Abdullah Karçik'in (57) o an aklına başrollerinde Şener Şen ve Kemal Sunal'ın bulunduğu 'Davaro' filmindeki tabut sahnesi geldi. Hemen bir hortum bulup sulara gömülü olan Coşkun'a uzattı ve Coşkun yaklaşık 13 dakika bu horum sayesinde nefes alıp verdi.
Sel suları altında dakikalarca yaşam savaşı veren Murat Coşkun (50) o anları şöyle anlattı :"Bu daireye 3 ay önce taşındım. Dün TV izlerken üst katta komşum yağmur yağdığını ve bahçe giderinde sıkıntı olabileceğini söyledi. Birlikte bahçe giderine bakıyorduk. Asıl sıkıntın ön tarafta olduğu söylendi. 'İçeri girip camı kapatayım daha fazla su girmesin' dedim ama içeriye adım atar atmaz camlar patladı.."
İçeride ne varsa üstüme üstüme geldi. Kapı kapandı, kapının kolu kırıldı. Ben içeride mahsur kaldım. O an soğukkanlılığımı kaybetmemem en büyük şanım oldu. Kendimi parmaklıklara attım ve kolumla kilitledim tüm gücümle tutundum. Bu arada da su seviyesi yükseliyordu, başımı geçmişti ve nefes alamaz duruma geldim. Ben 'Ölüyorum nefes alamıyorum' diye düşünürken komşular hortum getirdi. O hortum sayesinde hayattayım. 13 dakika o hortumla suyun içinde nefes aldım. Dışarıdan bir şekilde demir parmaklıkları kırdılar ve beni çıkardılar. Suyun içindeyken de, öleceğimi hissettim ama umudumu da hiç kaybetmedim. En çokta anne ve babamın fotoğrafın sel suları altında kalması beni üzdü
PARMAKLIĞI SÖKTÜLER
Coşkun'un hayata tutunmasını sağlayan hortumu uzatan Abdullah Karçik (57) de şunları anlattı: "Aşağıda bir el yardım istiyordu, demir parmaklığı kırmaya çalıştık ama olmadı. Su seviyesi de yükselince, o an aklıma Kemal Sunal'ın oynadığı Davaro filmi geldi. Hemen bir hortum bulup içerdeki adama uzattım, hortumla nefes almasını sağladık.O hotumla nefes alırken biz de komşularla birlikte kovalar yardımıyla suyu azaltmaya çalıştık. Sonra demir parmaklıklarbir araç yardımıyla söktük ve içeriden tutup çıkardık. Onu çekip çıkarttıktan sonra biz de, derin bir nefes aldık."
Yaşanan sel baskınında yaşam mücadelesi verenlerden biri de 5 kişilik Libyalı Sesi ailesiydi. Bodrum katında mahsur kalan aile, çevredeki vatandaşların yardımıyla kurtuldu. Eşinin ve 3 çocuğunun Başakşehir Devlet Hastanesi'nde tedavilerinin devam ettiğini söyleyen Favzuye Sesi(35) şunları anlattı: "Evin içine su aniden girdi, ev birden denize dönüştü. Çocuklarım çok korktu. Nefes alamadık. İstanbul'a 6 ay önce Libya'dan geldik. Bütün oturma izinlerimiz ve pasaportlarımız gitti, hiçbir şeyimiz kalmadı."
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Tekrar yaşanmaması ile ilgili tedbirler alıyoruz. Sabah Ekrem İmamoğlu Başkanımız ile de görüştük. İSKİ, Haramidere ile ilgili çalışmalarına bugünden (dün) itibaren başlıyor. Olabilecek en kısa zamanda bir daha bu şekilde bir taşkınla, vatandaşlarımızın üzücü bir durumla karşılaşmaması ile ilgili çalışmalarını yapıyor.Bizim izleyeceğimiz yol şu; evine giremeyen, selden zarar gören vatandaşlarımızı otellerde misafir ettik. Bu işi kaymakamımız ve belediye başkanımız beraber yürütüyorlar. Maddi yardımda bulunuyoruz.
Aniden bastıran sel sularının evine dolmasıyla mahsur kalan Murat Coşkun ellerini pencereden dışarı çıkararak çevredekilerden yardım istedi. Vatandaşlar Coşkun'u kurtarmak için penceredeki demir parmaklıkları sökmeye çalıştı ama başarılı olamadı. Su seviyesi de her geçen dakika artıyordu.Yardıma koşanlardan Abdullah Karçik'in (57) o an aklına başrollerinde Şener Şen ve Kemal Sunal'ın bulunduğu 'Davaro' filmindeki tabut sahnesi geldi. Hemen bir hortum bulup sulara gömülü olan Coşkun'a uzattı ve Coşkun yaklaşık 13 dakika bu horum sayesinde nefes alıp verdi.
Sel suları altında dakikalarca yaşam savaşı veren Murat Coşkun (50) o anları şöyle anlattı :"Bu daireye 3 ay önce taşındım. Dün TV izlerken üst katta komşum yağmur yağdığını ve bahçe giderinde sıkıntı olabileceğini söyledi. Birlikte bahçe giderine bakıyorduk. Asıl sıkıntın ön tarafta olduğu söylendi. 'İçeri girip camı kapatayım daha fazla su girmesin' dedim ama içeriye adım atar atmaz camlar patladı.."
İçeride ne varsa üstüme üstüme geldi. Kapı kapandı, kapının kolu kırıldı. Ben içeride mahsur kaldım. O an soğukkanlılığımı kaybetmemem en büyük şanım oldu. Kendimi parmaklıklara attım ve kolumla kilitledim tüm gücümle tutundum. Bu arada da su seviyesi yükseliyordu, başımı geçmişti ve nefes alamaz duruma geldim. Ben 'Ölüyorum nefes alamıyorum' diye düşünürken komşular hortum getirdi. O hortum sayesinde hayattayım. 13 dakika o hortumla suyun içinde nefes aldım. Dışarıdan bir şekilde demir parmaklıkları kırdılar ve beni çıkardılar. Suyun içindeyken de, öleceğimi hissettim ama umudumu da hiç kaybetmedim. En çokta anne ve babamın fotoğrafın sel suları altında kalması beni üzdü
PARMAKLIĞI SÖKTÜLER
Coşkun'un hayata tutunmasını sağlayan hortumu uzatan Abdullah Karçik (57) de şunları anlattı: "Aşağıda bir el yardım istiyordu, demir parmaklığı kırmaya çalıştık ama olmadı. Su seviyesi de yükselince, o an aklıma Kemal Sunal'ın oynadığı Davaro filmi geldi. Hemen bir hortum bulup içerdeki adama uzattım, hortumla nefes almasını sağladık.O hotumla nefes alırken biz de komşularla birlikte kovalar yardımıyla suyu azaltmaya çalıştık. Sonra demir parmaklıklarbir araç yardımıyla söktük ve içeriden tutup çıkardık. Onu çekip çıkarttıktan sonra biz de, derin bir nefes aldık."
Yaşanan sel baskınında yaşam mücadelesi verenlerden biri de 5 kişilik Libyalı Sesi ailesiydi. Bodrum katında mahsur kalan aile, çevredeki vatandaşların yardımıyla kurtuldu. Eşinin ve 3 çocuğunun Başakşehir Devlet Hastanesi'nde tedavilerinin devam ettiğini söyleyen Favzuye Sesi(35) şunları anlattı: "Evin içine su aniden girdi, ev birden denize dönüştü. Çocuklarım çok korktu. Nefes alamadık. İstanbul'a 6 ay önce Libya'dan geldik. Bütün oturma izinlerimiz ve pasaportlarımız gitti, hiçbir şeyimiz kalmadı."
İstanbul Valisi Ali Yerlikaya, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: "Tekrar yaşanmaması ile ilgili tedbirler alıyoruz. Sabah Ekrem İmamoğlu Başkanımız ile de görüştük. İSKİ, Haramidere ile ilgili çalışmalarına bugünden (dün) itibaren başlıyor. Olabilecek en kısa zamanda bir daha bu şekilde bir taşkınla, vatandaşlarımızın üzücü bir durumla karşılaşmaması ile ilgili çalışmalarını yapıyor.Bizim izleyeceğimiz yol şu; evine giremeyen, selden zarar gören vatandaşlarımızı otellerde misafir ettik. Bu işi kaymakamımız ve belediye başkanımız beraber yürütüyorlar. Maddi yardımda bulunuyoruz.