'CNR Food İstanbul' Kapılarını Açtı
CNR Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ceyda Erem:'CNR Food İstanbul’un uluslararası katılımcı sayısı geçen yıla göre yüzde 57 oranında artmıştır'Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı:'Açlıkla ve yoksullukla mücadelenin en önemli şartı üretimi artırmak değil gıda israfını önlemektir''Türkiye, tarım potansiyeli itibarıyla dünyanın en iyi ülkelerinden biri haline gelmiştir'Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır:'Bugünün dünyasında stratejik sektörlerden bahsediyorsak finans, sağlık, gıda teknolojilerinden de millileşme ve yerlileşme temel hedefimiz olmalıdır'.
Gıda, ambalaj ve ev dışı tüketim sektörlerini bir araya getirecek CNR Food İstanbul, ziyaretçilerine kapılarını açtı.
CNR Food İstanbul’un açılışı Çekya Başbakanı Andrej Babis, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, Çekya Ticaret ve Sanayi Bakanı Karel Havlícek, CNR Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ceyda Erem, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkan vekili Ahmet Özer, Akdeniz Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (AKİB ) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Arslan, Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Yönetim Kurulu Başkanı Şemsi Kopuz tarafından gerçekleştirildi.
90 ülkeden 50 bin profesyonel alıcıyı, 18 ülkeden 109’u yabancı 2 binden fazla marka ile buluşturan CNR Food İstanbul 7 Eylül'e kadar ziyaretçilerini bekliyor.CNR Food İstanbul, gıda, içecek, ev dışı tüketim ürünleri ve tedarikçileri, paketleme ve ambalaj sektörlerinin aynı çatı altında buluştuğu tek platform olma özelliği taşıyor.
Fuarda ABD, Almanya, Rusya, Meksika, Peru, Güney Kore ve Malezya'nın da aralarında bulunduğu 90 ülkeden profesyonel alıcı, 2 binden fazla markanın bir araya gelmesi hedefleniyor. CNR Food İstanbul, CNR Holding kuruluşu İstanbul Fuarcılık tarafından Ticaret Bakanlığı, İstanbul İhracatçılar Birlikleri, Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu ve KOSGEB iş birliğinde organize ediliyor.
Gıda sektöründe dünyanın en önemli firmalarının katılacağı CNR Food İstanbul, ihracatçı firmalar için büyük fırsatlar sunmayı hedefliyor. Çekya, Hindistan, Rusya, Özbekistan, Çin ve Malezya'nın ulusal pavyonlarının yanı sıra Yunanistan, Bulgaristan, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt, Türkmenistan, Arnavutluk, İspanya, Kenya, Tayvan, İngiltere, Pakistan, Kıbrıs ve Suudi Arabistan'ın da aralarında bulunduğu 18 ülkeden 109'u yabancı firma, fuarda alım heyeti organizasyonuna katılarak ikili iş görüşmeleri gerçekleştirecek.
Fuarın açılış konuşmasını yapan CNR Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ceyda Erem, CNR Food İstanbul’un uluslararası katılımcı sayısı geçen yıla göre yüzde 57 oranında arttığını belirterek, "Bu yıl Çekya, Hindistan, İran ve Belarus’u milli katılım ile, Ürdün, Tunus, Malezya, Bulgaristan, Polonya, Arnavutluk, Makedonya, Sırbistan, Özbekistan, Suriye, Birleşik Arap Emirlikleri, Rusya ve Vietnam ile birlikte toplam 17 yabancı ülkeden katılımcı ağırlamaktayız. Çekya, CNR Gıda İstanbul’a 18 kişilik resmi heyet ile katılım sağlayarak, bu fuara verdiği önemi göstermiştir. Türkiye ile ticari ilişkilerinde istikrarlı bir seyir izleyen Çekya’nın potansiyelini, bizler de Türk iş dünyası olarak çok iyi değerlendirmeli ve mevcut ticari ilişkilerimizi hızla artırmalıyız." dedi.
Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akit Özkaldı da Türkiye'nin tarım potansiyeli itibariyle dünyanın en iyi ülkelerinden biri olduğunu kaydederek, "Gıda hijyeni, ambalajlama hususunda dünya ile rekabet halindeyiz. Fuarda ilk günden geçen seneye göre yüzde 50’den fazla katılımın artması gıda alanında bölgesel aktörlükten küresel aktörlüğe geçişte önemli bir adım olarak değerlendiriyoruz." ifadelerini kullandı.
Yoksullukla mücadelenin en önemli şartının israftan kaçınmak olduğuna dikkati çeken Özkaldı şunları söyledi:
"Kamu idaresi olarak sektör temsilcileri ile iş birliği içinde çalışmaya hazırız. Gıda sektörümüzün ihracat ile ilgili önlerindeki her türlü engeli kaldırmaya kararlıyız. Gıdaya erişim hakkının en temel hak olarak değerlendiriyoruz. Dünya nüfusunun yüzde 10’dan fazlasının açlık tehdidi altında olduğunu biliyoruz. Büyük devletler bu çığlığın farkında olmasa bile bir süre sonra kendi bu tehdidin kendi çalacağını göreceklerdir. Açlıkla ve yoksullukla mücadelenin en önemli şartı üretimi artırmak değil gıda israfını önlemektir."
- "Sektörün daima yanındayız"
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır ise yaptığı konuşmada bakanlık olarak gıda ve içecek sanayii sektörünün daima yanında olduklarını belirterek "Kobilerimizi KOSGEB vasıtasıyla desteklemeye devam ediyoruz. 2018 yılında 2027 kobimizin projesi 119 milyon liralık KOSGEB desteği aldı. Araştırma ve geliştirme faaliyetleri sürdüren işletmelerimiz TÜBİTAK tarafından desteklenmeye devam ediyor. 2018 yılında 186 işletmemiz TÜBİTAK'tan 86 milyon liralık arge desteği aldı." dedi.
Kacır, bakanlık olarak yüksek katma değerli üretimi stratejik alanlarda desteklemeye devam ettiklerini anımsatarak şu ifadeleri kullandı:
"Milli Teknoloji Hamlesi ile yüksek katma değerli üretimi artırmak temel önceliğimizdir. Stratejik sektörlerden bahsettiğimizde aklımıza savunma sanayii geliyor. Ülkemizin son 15 yıldır savunma sanayii alanında eşsiz bir başarı elde etti. Ürünlerimizde yerlilik oranını yüzde 20'lerden yüzde 65'lere çıkardık. Fakat bugünün dünyasında stratejik sektörlerden bahsediyorsak finans, sağlık, gıda teknolojilerinden de millileşme ve yerlileşme temel hedefimiz olmalıdır. 200'ün üzerinde üniversitemiz, 80'den fazla teknoparkımız ve 150 binden fazla arge personelimiz ile özel sektörümüzün öncülüğünde yüksek katma değerli üretimi artıracağız."
Kaynak: AA
CNR Food İstanbul’un açılışı Çekya Başbakanı Andrej Babis, Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akif Özkaldı, Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır, Çekya Ticaret ve Sanayi Bakanı Karel Havlícek, CNR Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ceyda Erem, İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkan vekili Ahmet Özer, Akdeniz Hububat Bakliyat Yağlı Tohumlar ve Mamulleri İhracatçıları Birliği (AKİB ) Yönetim Kurulu Başkanı Hüseyin Arslan, Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu (TGDF) Yönetim Kurulu Başkanı Şemsi Kopuz tarafından gerçekleştirildi.
90 ülkeden 50 bin profesyonel alıcıyı, 18 ülkeden 109’u yabancı 2 binden fazla marka ile buluşturan CNR Food İstanbul 7 Eylül'e kadar ziyaretçilerini bekliyor.CNR Food İstanbul, gıda, içecek, ev dışı tüketim ürünleri ve tedarikçileri, paketleme ve ambalaj sektörlerinin aynı çatı altında buluştuğu tek platform olma özelliği taşıyor.
Fuarda ABD, Almanya, Rusya, Meksika, Peru, Güney Kore ve Malezya'nın da aralarında bulunduğu 90 ülkeden profesyonel alıcı, 2 binden fazla markanın bir araya gelmesi hedefleniyor. CNR Food İstanbul, CNR Holding kuruluşu İstanbul Fuarcılık tarafından Ticaret Bakanlığı, İstanbul İhracatçılar Birlikleri, Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu ve KOSGEB iş birliğinde organize ediliyor.
Gıda sektöründe dünyanın en önemli firmalarının katılacağı CNR Food İstanbul, ihracatçı firmalar için büyük fırsatlar sunmayı hedefliyor. Çekya, Hindistan, Rusya, Özbekistan, Çin ve Malezya'nın ulusal pavyonlarının yanı sıra Yunanistan, Bulgaristan, Birleşik Arap Emirlikleri, Kuveyt, Türkmenistan, Arnavutluk, İspanya, Kenya, Tayvan, İngiltere, Pakistan, Kıbrıs ve Suudi Arabistan'ın da aralarında bulunduğu 18 ülkeden 109'u yabancı firma, fuarda alım heyeti organizasyonuna katılarak ikili iş görüşmeleri gerçekleştirecek.
Fuarın açılış konuşmasını yapan CNR Holding Yönetim Kurulu Başkanı Ceyda Erem, CNR Food İstanbul’un uluslararası katılımcı sayısı geçen yıla göre yüzde 57 oranında arttığını belirterek, "Bu yıl Çekya, Hindistan, İran ve Belarus’u milli katılım ile, Ürdün, Tunus, Malezya, Bulgaristan, Polonya, Arnavutluk, Makedonya, Sırbistan, Özbekistan, Suriye, Birleşik Arap Emirlikleri, Rusya ve Vietnam ile birlikte toplam 17 yabancı ülkeden katılımcı ağırlamaktayız. Çekya, CNR Gıda İstanbul’a 18 kişilik resmi heyet ile katılım sağlayarak, bu fuara verdiği önemi göstermiştir. Türkiye ile ticari ilişkilerinde istikrarlı bir seyir izleyen Çekya’nın potansiyelini, bizler de Türk iş dünyası olarak çok iyi değerlendirmeli ve mevcut ticari ilişkilerimizi hızla artırmalıyız." dedi.
Tarım ve Orman Bakan Yardımcısı Akit Özkaldı da Türkiye'nin tarım potansiyeli itibariyle dünyanın en iyi ülkelerinden biri olduğunu kaydederek, "Gıda hijyeni, ambalajlama hususunda dünya ile rekabet halindeyiz. Fuarda ilk günden geçen seneye göre yüzde 50’den fazla katılımın artması gıda alanında bölgesel aktörlükten küresel aktörlüğe geçişte önemli bir adım olarak değerlendiriyoruz." ifadelerini kullandı.
Yoksullukla mücadelenin en önemli şartının israftan kaçınmak olduğuna dikkati çeken Özkaldı şunları söyledi:
"Kamu idaresi olarak sektör temsilcileri ile iş birliği içinde çalışmaya hazırız. Gıda sektörümüzün ihracat ile ilgili önlerindeki her türlü engeli kaldırmaya kararlıyız. Gıdaya erişim hakkının en temel hak olarak değerlendiriyoruz. Dünya nüfusunun yüzde 10’dan fazlasının açlık tehdidi altında olduğunu biliyoruz. Büyük devletler bu çığlığın farkında olmasa bile bir süre sonra kendi bu tehdidin kendi çalacağını göreceklerdir. Açlıkla ve yoksullukla mücadelenin en önemli şartı üretimi artırmak değil gıda israfını önlemektir."
- "Sektörün daima yanındayız"
Sanayi ve Teknoloji Bakan Yardımcısı Mehmet Fatih Kacır ise yaptığı konuşmada bakanlık olarak gıda ve içecek sanayii sektörünün daima yanında olduklarını belirterek "Kobilerimizi KOSGEB vasıtasıyla desteklemeye devam ediyoruz. 2018 yılında 2027 kobimizin projesi 119 milyon liralık KOSGEB desteği aldı. Araştırma ve geliştirme faaliyetleri sürdüren işletmelerimiz TÜBİTAK tarafından desteklenmeye devam ediyor. 2018 yılında 186 işletmemiz TÜBİTAK'tan 86 milyon liralık arge desteği aldı." dedi.
Kacır, bakanlık olarak yüksek katma değerli üretimi stratejik alanlarda desteklemeye devam ettiklerini anımsatarak şu ifadeleri kullandı:
"Milli Teknoloji Hamlesi ile yüksek katma değerli üretimi artırmak temel önceliğimizdir. Stratejik sektörlerden bahsettiğimizde aklımıza savunma sanayii geliyor. Ülkemizin son 15 yıldır savunma sanayii alanında eşsiz bir başarı elde etti. Ürünlerimizde yerlilik oranını yüzde 20'lerden yüzde 65'lere çıkardık. Fakat bugünün dünyasında stratejik sektörlerden bahsediyorsak finans, sağlık, gıda teknolojilerinden de millileşme ve yerlileşme temel hedefimiz olmalıdır. 200'ün üzerinde üniversitemiz, 80'den fazla teknoparkımız ve 150 binden fazla arge personelimiz ile özel sektörümüzün öncülüğünde yüksek katma değerli üretimi artıracağız."