HAK-İŞ Yönetimi Açlık Grevine Gidecek
HAK-İŞ Genel Başkanı Mahmut Arslan, CHP ve HDP’nin kazandığı belediyelerde ciddi bir baskıyla karşı karşıya kaldıklarını belirterek, “Bolu Belediyesindeki eylemler devam ediyor. Kurban Bayramına kadar bu eylemlerden sonuç alınamazsa, Kurban Bayramı sonunda sendikalarımızın genel başkan ve başkan yardımcılarından başlamak üzere açlık grevleri başlatacağız” dedi.
HAK-İŞ Başkanlar Kurulu, Genel Başkan Mahmut Arslan başkanlığında Konfederasyonun Genel merkezinde toplandı. Toplantı öncesi Arslan, gündeme ve çalışma hayatına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Arslan, HAK-İŞ’in 14. Olağan Genel Kurulunun 10 ile 11 Temmuz tarihleri arasında gerçekleştireceğini açıklayarak, kongrede tartışılan Genel kurul kararlarıyla yol haritalarını belirleyeceklerini söyledi.
Arslan, 4 yıllık faaliyet dönemi içerisinde taşeron sorununun çözümü konusunda önemli bir aktör olarak yer aldıklarını belirterek, “1 milyona yakın taşeron işçinin kadro alması konusu önemli bir değişimdir ve Türkiye’nin çalışma hayatındaki en büyük reformlarından bir tanesidir. Kadro alamayan az sayıdaki arkadaşlarımız bizim için büyük fotoğraftaki başarıyı gölgeliyor. Kadro alamayan arkadaşlarımız için de mücadele edeceğiz” diye konuştu.
Kamu toplu iş sözleşmeleri süreçlerinin de devam ettiğini söyleyen Arslan, bu konuda bir koordinasyon kurulu oluşturup taslak hazırlandığını ifade ederek bu taslağı önümüzdeki birkaç gün içinde ilgili Bakanlığa ulaştıracaklarını belirtti.
CHP ve HDP’nin kazandığı belediyelerde çalışanlara baskı
Arslan, 31 Mart yerel seçimler sonrası HAK- İŞ’e bağlı sendikaların CHP ve HDP’nin kazandığı belediyelerde ciddi bir baskıyla karşı karşıya kaldığını ifade ederek, “Bu baskılar hala devam ediyor. Bize ulaşan rakamlara göre 16 bin 585 arkadaşımızın sendikalarımızdan istifa ettirildiğini görüyoruz. Yine HDP’li ve CHP’li belediyelerde yaklaşık 766 arkadaşımız işlerini kaybetmişlerdir. Bu arkadaşlarımızın işlerine geri gönderilmesi konusunda, baskıların sonlandırılması konusunda, devam eden toplu sözleşmelerin sonuçlanması konusunda sendikalarımız önemli bir mücadele içindedir” diye konuştu.
Arslan, bu baskılara karşı geçtiğimiz günlerde Bolu’dan Ankara’ya yürüyüş gerçekleştirdiklerini hatırlatarak, “CHP önünde bir mitingle bu yürüyüş tamamlanmış ancak sonuç elde edilemediği için süreç devam etmektedir. Bolu Belediyesindeki eylemler devam ediyor. Kurban Bayramına kadar bu eylemlerden sonuç alınamazsa, Kurban Bayramı sonunda sendikalarımızın genel başkan ve başkan yardımcılarından başlamak üzere açlık grevleri başlatacağız. Bu mücadeleyi arkadaşlarımız işe dönene kadar, bu baskılar sona erene kadar devam ettireceğiz” ifadelerini kullandı.
"Kılıçdaroğlu, bizim mesajlarımızı duymak istemiyor”
CHP’den randevu talebinde bulunduklarını söyleyen Arslan, “Bunu bekliyoruz. CHP’nin hiçbir yöneticisi, hiçbir belediye başkanı bu süreçte bizi aramamıştır, biz onları aradık. Aklına her gelen şeyi konuşan Kılıçdaroğlu, bizim mesajlarımızı duymak istemiyor” ifadelerini kaydetti.
Kılıçdaroğlu’nun kendilerine karşı “Ben sizi eleştirebilirim çünkü ben işçi hareketinin bir parçasıyım” dediğini ifade eden Arslan, “Bize yaptığınız eleştirilerin bir kısmını ben de size yapıyorum. Emekten yana, işçiden yana, sendikal hareketten yana olan CHP bizi duymazsa bizi kim duyacak? Bizi duymanızı ve bu konuda gereğini yapmanızı istiyoruz. Tüm bunları yaparken dikkat ediyoruz. CHP’yi hedef alan hiçbir açıklamamız söz konusu değildir” dedi.
“Manavgat’taki arkadaşımızı Kaş’a tayin ediyorlar"
CHP’li belediyelerde baskıların, tehditlerin, işten atılmaların ve sürgünlerin devam ettiğini vurgulayan Arslan, “Manavgat’taki arkadaşımızı Kaş’a tayin ediyorlar. Demre’deki arkadaşımızı Gazipaşa’ya sürgün ediyorlar. Tek amaçları var, sendikadan kopmaları. Arkadaşlarımızın bütün hayatlarını alt üst ettiler. Buna susacak mıyız” şeklinde konuştu.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın sendikalarla alakalı belediyelerin taraf olmadığını belirten bir genelge yayınladığını hatırlatan Mahmut Arslan, “Teşekkür ettik. Buna rağmen Ankara Büyükşehir belediyesindeki arkadaşlarımızdan, sendikalardan istifa edenler varsa bu bizim sorunumuzdur” ifadelerini kullandı.
Kaynak: İHA
Arslan, 4 yıllık faaliyet dönemi içerisinde taşeron sorununun çözümü konusunda önemli bir aktör olarak yer aldıklarını belirterek, “1 milyona yakın taşeron işçinin kadro alması konusu önemli bir değişimdir ve Türkiye’nin çalışma hayatındaki en büyük reformlarından bir tanesidir. Kadro alamayan az sayıdaki arkadaşlarımız bizim için büyük fotoğraftaki başarıyı gölgeliyor. Kadro alamayan arkadaşlarımız için de mücadele edeceğiz” diye konuştu.
Kamu toplu iş sözleşmeleri süreçlerinin de devam ettiğini söyleyen Arslan, bu konuda bir koordinasyon kurulu oluşturup taslak hazırlandığını ifade ederek bu taslağı önümüzdeki birkaç gün içinde ilgili Bakanlığa ulaştıracaklarını belirtti.
CHP ve HDP’nin kazandığı belediyelerde çalışanlara baskı
Arslan, 31 Mart yerel seçimler sonrası HAK- İŞ’e bağlı sendikaların CHP ve HDP’nin kazandığı belediyelerde ciddi bir baskıyla karşı karşıya kaldığını ifade ederek, “Bu baskılar hala devam ediyor. Bize ulaşan rakamlara göre 16 bin 585 arkadaşımızın sendikalarımızdan istifa ettirildiğini görüyoruz. Yine HDP’li ve CHP’li belediyelerde yaklaşık 766 arkadaşımız işlerini kaybetmişlerdir. Bu arkadaşlarımızın işlerine geri gönderilmesi konusunda, baskıların sonlandırılması konusunda, devam eden toplu sözleşmelerin sonuçlanması konusunda sendikalarımız önemli bir mücadele içindedir” diye konuştu.
Arslan, bu baskılara karşı geçtiğimiz günlerde Bolu’dan Ankara’ya yürüyüş gerçekleştirdiklerini hatırlatarak, “CHP önünde bir mitingle bu yürüyüş tamamlanmış ancak sonuç elde edilemediği için süreç devam etmektedir. Bolu Belediyesindeki eylemler devam ediyor. Kurban Bayramına kadar bu eylemlerden sonuç alınamazsa, Kurban Bayramı sonunda sendikalarımızın genel başkan ve başkan yardımcılarından başlamak üzere açlık grevleri başlatacağız. Bu mücadeleyi arkadaşlarımız işe dönene kadar, bu baskılar sona erene kadar devam ettireceğiz” ifadelerini kullandı.
"Kılıçdaroğlu, bizim mesajlarımızı duymak istemiyor”
CHP’den randevu talebinde bulunduklarını söyleyen Arslan, “Bunu bekliyoruz. CHP’nin hiçbir yöneticisi, hiçbir belediye başkanı bu süreçte bizi aramamıştır, biz onları aradık. Aklına her gelen şeyi konuşan Kılıçdaroğlu, bizim mesajlarımızı duymak istemiyor” ifadelerini kaydetti.
Kılıçdaroğlu’nun kendilerine karşı “Ben sizi eleştirebilirim çünkü ben işçi hareketinin bir parçasıyım” dediğini ifade eden Arslan, “Bize yaptığınız eleştirilerin bir kısmını ben de size yapıyorum. Emekten yana, işçiden yana, sendikal hareketten yana olan CHP bizi duymazsa bizi kim duyacak? Bizi duymanızı ve bu konuda gereğini yapmanızı istiyoruz. Tüm bunları yaparken dikkat ediyoruz. CHP’yi hedef alan hiçbir açıklamamız söz konusu değildir” dedi.
“Manavgat’taki arkadaşımızı Kaş’a tayin ediyorlar"
CHP’li belediyelerde baskıların, tehditlerin, işten atılmaların ve sürgünlerin devam ettiğini vurgulayan Arslan, “Manavgat’taki arkadaşımızı Kaş’a tayin ediyorlar. Demre’deki arkadaşımızı Gazipaşa’ya sürgün ediyorlar. Tek amaçları var, sendikadan kopmaları. Arkadaşlarımızın bütün hayatlarını alt üst ettiler. Buna susacak mıyız” şeklinde konuştu.
Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın sendikalarla alakalı belediyelerin taraf olmadığını belirten bir genelge yayınladığını hatırlatan Mahmut Arslan, “Teşekkür ettik. Buna rağmen Ankara Büyükşehir belediyesindeki arkadaşlarımızdan, sendikalardan istifa edenler varsa bu bizim sorunumuzdur” ifadelerini kullandı.